TürkCezaKanunu

TCK 53/4, Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinin 4. fıkrasını ifade eder. Kısa süreli hapis cezası, genellikle bir yıldan az olan cezaları ifade eder.

Özel faillik, belirli bir suçun işlenebilmesi için sadece belirli özelliklere sahip kişilerin fail olabileceği durumu ifade eder. Türk Ceza Kanunu'nun 40/2. maddesine göre, özgü suçlarda yalnızca özel faillik niteliğini taşıyan kişi fail olabilir.

TCK 32 maddesi, Türk Ceza Kanunu'nun "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlıklı bölümünde yer alan "Akıl Hastalığı"nı düzenler. Bu maddeye göre: 1. Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez. 2. Birinci fıkrada yazılı derecede olmamakla birlikte, işlediği fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği azalmış olan kişiye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine yirmibeş yıl, müebbet hapis cezası yerine yirmi yıl hapis cezası verilir. Mahkum olunan ceza, süresi aynı olmak koşuluyla, kısmen veya tamamen, akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri olarak da uygulanabilir.

Türk Ceza Kanunu (TCK) 24 ve 25. maddeleri, kişilik haklarının korunmasına yönelik düzenlemeleri içerir: 1. TCK Madde 24: Kişilik hakkı zedelenen kişiye, rızası olmadıkça yahut üstün nitelikte özel veya kamusal yarar olmadıkça, çeşitli dava yollarını kullanarak hakkını koruma imkanı tanır. 2. TCK Madde 25: Kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağını açıklar. Bu kapsamda açılabilecek davalar şunlardır: - Önleme Davası: Kişilik hakkına tecavüz başlamadan, tecavüzü önlemek için açılır. - Durdurma Davası: Devam eden bir tecavüzün durdurulması için kullanılır. - Tespit Davası: Kişilik hakkı ihlali sona ermiş olsa bile, hukuka aykırı fiilin tespiti için açılır. Ayrıca, Türk Medeni Kanunu'nun 23, 24 ve 25. maddeleri de kişilik haklarının korunması ile ilgili temel düzenlemeleri içerir.

Evet, yalan beyanda bulunmanın cezası paraya çevrilebilir. Türk Ceza Kanunu'nun 206. maddesine göre, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. Mahkemenin takdirine bağlı olarak, hapis cezası adli para cezasına çevrilebilir ve bu durum genellikle suçun niteliğine ve failin sabıkasına bağlı olarak değerlendirilir.

Depoya giren hırsıza, Türk Ceza Kanunu'nun 141. maddesine göre bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. Bu ceza, zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı bulunduğu yerden alan herkes için geçerlidir.

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 32. maddesi, akıl hastalığı nedeniyle kişinin işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmış olması durumunu düzenler. Bu maddeye göre: Ceza sorumluluğu ortadan kalkar: Bu durumda kişiye ceza verilmez, ancak güvenlik tedbirine hükmolunur. Cezada indirim uygulanır: Birinci fıkrada belirtilen derecede olmamakla birlikte, kişinin davranışlarını yönlendirme yeteneği azalmışsa, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine 25 yıl, müebbet hapis cezası yerine 20 yıl hapis cezası verilir. 32. madde, aynı zamanda Karayolları Trafik Kanunu'nun 32. maddesi olarak da bilinir ve bu madde, araçlarda yapılan teknik değişikliklerin 30 gün içinde ruhsata işletilmemesi durumunu düzenler.

Ön ödeme yapılan suçlar, Türk Ceza Kanunu'nun 75. maddesinde belirtilmiştir ve üç genel şartı içerir: 1. Sadece adli para cezası yaptırımını içermelidir. 2. Kanundaki cezasının üst sınırı 6 ayı geçmemelidir. 3. Suç, uzlaşma kurumu sınırları içerisinde olmamalıdır. Ön ödemeye tabi bazı suçlar şunlardır: - Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi; - Genel güvenliğin taksirle tehlikeye sokulması; - Çevrenin taksirle kirletilmesi; - Özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma; - Suçu bildirmeme; - 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 108/1 maddesi. Ayrıca, hakaret suçu da 9. Yargı Paketi ile birlikte ön ödeme kapsamına alınmıştır.

Ceza dava zamanaşımı süreleri, suçun niteliğine göre değişiklik göstermektedir. Türk Ceza Kanunu'nun 66. maddesine göre bazı suçlarda dava zamanaşımı süreleri şunlardır: Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda: 30 yıl. Müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda: 25 yıl. 20 yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda: 20 yıl. 5 yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda: 15 yıl. 5 yıldan az hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarda: 8 yıl. Ayrıca, insanlığa karşı suçlar ve soykırım gibi suçlar için zamanaşımı süresi uygulanmamaktadır.

117 sayılı kanun farklı bağlamlarda farklı düzenlemelere işaret edebilir. İşte bazıları: Uludağ Alan Başkanlığı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi. KDV Genel Tebliği. Milli Emlak Genel Tebliği.

Anayasayı ihlal suçu, Türk Ceza Kanunu'nun 309. maddesinde düzenlenmiştir. Suçun unsurları: Kast: Kişinin bilerek ve isteyerek hareket etmesi gerekir. Fiil: Anayasa düzenini ortadan kaldırma veya bu düzen yerine başka bir düzen getirme ya da bu düzenin fiilen uygulanmasını önleme amacı taşıyan eylemler. İşlenme şekli: Suç, bireysel veya toplu olarak işlenebilir. Bu suçu işleyenler, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.

Basit yaralamaya teşebbüs, Türk Ceza Kanunu'nun 86. maddesi kapsamında kasten yaralama suçu olarak değerlendirilir.

37. madde cezasının kaç yıl olduğu, cezanın türüne ve suçun niteliğine bağlı olarak değişir. Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 37, "Faillik" başlığını taşır ve suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerin her birinin fail olarak sorumlu olacağını belirtir. Karayolları Trafik Kanunu'nun 37. maddesi, 11 yaşını bitirmeden bisiklet kullanmak, 13 yaşını bitirmeden motorsuz taşıt kullanmak veya hayvanları tevdi etmek gibi durumlarda 108 TL idari para cezası öngörür. Daha spesifik bir ceza süresi için, suçun tam olarak belirlenmesi ve ilgili maddenin incelenmesi gereklidir.

Zincirleme suçtan ceza alan kişinin yatacağı süre, cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılmasıyla belirlenir. Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesine göre, zincirleme suç hükümleri uygulandığında fail tek bir ceza alır, ancak bu ceza normal cezadan daha ağır olur.

Silahla mala zarar verme suçu, Türk Ceza Kanunu'nun 152. maddesinde düzenlenen mala zarar vermenin nitelikli hallerinden biridir. Bu suç, yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanarak mala zarar verme eylemini kapsar ve bu şekilde işlenen suçlarda verilecek ceza bir katına kadar artırılır.

Memnu hak iadesi, belirli bir suçtan dolayı mahkumiyet kararı alınan ve Türk Ceza Kanunu veya diğer ilgili kanunlarda düzenlenmiş olan bazı hak yoksunluklarının ortadan kaldırılması için uygulanır. Bu kapsamda, memnu hak iadesi aşağıdaki suçlarda uygulanabilir: - Zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar; - Kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, devlet sırlarını açığa vurma, terör eylemlerine katılma ve bu gibi eylemleri tahrik ve teşvik suçları; - Kasten yaralama, cinsel taciz, cumhurbaşkanına hakaret, hakaret, işkence, intihara yönlendirme, uyuşturucu ticareti gibi suçlar. Bu suçlardan biri veya birkaçı nedeniyle mahkum olan kişilerin, memnu hak iadesi kararı almaları mümkün değildir.

Kamu haklarından yararlanamayan mahkumlar, Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesine göre, kasten işlenen suçlardan dolayı hapis cezasına mahkum edilen kişilerdir. Bu kapsamda, kamu haklarından yoksun bırakılanlar arasında şunlar yer alır: - Seçme ve seçilme hakkı: Mahkumlar, seçimlerde oy kullanma ve aday olma hakkından yoksundur. - Kamu görevlerinde çalışma: Devlet memurluğu, belediye ve köy hizmetleri gibi kamu görevlerinde bulunamazlar. - Velayet ve vesayet: Hükümlüler, çocuklarının velayetini ve vesayetini kaybederler. - Özel kuruluşlar ve mesleklerde görev alma: Vakıf, dernek, sendika, şirket ve siyasi parti yönetiminde yer alamazlar. Yoksunluk, hapis cezasının infazı tamamlanana kadar devam eder.

Hukuk K1 13 ifadesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 13. maddesi anlamına gelebilir. Bu madde, yabancı bir ülkede işlenen belirli suçların, Türk vatandaşı veya yabancı tarafından işlenmesi durumunda Türkiye'de Türk kanunlarına göre yargılanmasını öngörmektedir. TCK'nın 13. maddesi kapsamında yer alan suçlar arasında: - soykırım; - göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti; - işkence; - çevrenin kasten kirletilmesi; - uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti; - parada sahtecilik gibi suçlar bulunmaktadır.

Evet, mühür bozmak suçtur. Bu suç, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 203. maddesinde düzenlenmiştir.

Hakaret suçundan para cezası alan bir kişi, aynı suçun tekrar işlenmesi durumunda yeniden ceza alabilir. Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesine göre, aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi veya değişik zamanlarda aynı kişiye karşı birden fazla işlenmesi halinde zincirleme suç hükümleri uygulanır ve bu durumda sadece bir cezaya hükmedilir, ancak bu ceza dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır.