TürkCezaKanunu

Kasten yaralama ve basit yaralama arasındaki fark, suçun işleniş şekli ve cezanın ağırlığına göre belirlenir. Kasten yaralama, failin bilerek ve isteyerek mağdurun vücuduna zarar vermesi anlamına gelir ve Türk Ceza Kanunu'nun 86. maddesi uyarınca 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Basit yaralama ise, mağdurun vücuduna acı veren, sağlığın ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan ve basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde olan yaralanmaları kapsar.

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 62/1. maddesi, "takdiri indirim nedenleri" başlığı altında yer alır ve şu şekildedir: > "Fail yararına cezayı hafifletecek takdiri nedenlerin varlığı halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine, müebbet hapis; müebbet hapis cezası yerine, yirmi beş yıl hapis cezası verilir. Diğer cezaların altıda birine kadarı indirilir." Bu madde, cezaların bireyselleştirilmesi amacıyla, hâkime belirli durumlarda ceza indirimi yapma yetkisi tanır.

Evet, Türk Ceza Kanunu'nun 86/2 maddesinde belirtilen kasten basit yaralama suçu, belirli koşullar altında paraya çevrilebilir. Adli para cezası. Kısa süreli hapis cezaları. Ancak, nitelikli haller söz konusu olduğunda hapis cezasının para cezasına çevrilmesi mümkün değildir. Hapis cezasının para cezasına çevrilmesi kararı verirken mahkemeler, suçlunun kişisel ve sosyal durumunu, suçun ağırlığını ve failin pişmanlığını da göz önünde bulundurur. Kasten yaralama suçu gibi konularda hukuki danışmanlık için bir avukata başvurulması önerilir.

Türk Ceza Kanunu'nun 58. maddesine göre tekerrür şartları şunlardır: 1. Kesinleşmiş Mahkumiyet: Daha önce işlenen bir suçtan dolayı kesinleşmiş bir mahkumiyetin olması gerekmektedir. 2. Yeni Suçun İşlenmesi: Kesinleşen mahkumiyetten sonra belirli bir süre içinde yeni bir suçun işlenmesi. 3. Hapis Cezası: Yeni suçun işlenmesi sonucunda hapis cezasına hükmedilmiş olması. Ayrıca, tekerrür süreleri de önemlidir: - 5 yıldan fazla hapis cezası alınmışsa, tekerrür süresi infaz tarihinden itibaren 5 yıldır. - 5 yıl veya daha az süreli hapis ya da adli para cezası alınmışsa, tekerrür süresi infaz tarihinden itibaren 3 yıldır.

Evet, haksız tahrik durumunda iyi hal indirimi yapılabilir. Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 29. maddesine göre, haksız bir fiilin neden olduğu öfke veya elem nedeniyle suç işleyen kişiye cezada indirim uygulanır. Bu indirim, haksız tahrikin niteliğine ve olayın özelliklerine göre cezanın 1/4 ile 3/4 arasında bir oranda azaltılmasını sağlar.

TCK 22, Türk Ceza Kanunu'nun Taksir başlıklı maddesidir ve şu şekildedir: Madde 22: 1. Taksirle işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hallerde cezalandırılır. 2. Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir. 3. Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır; bu halde taksirli suça ilişkin ceza üçte birden yarısına kadar artırılır. 4. Taksirle işlenen suçtan dolayı verilecek olan ceza failin kusuruna göre belirlenir. 5. Birden fazla kişinin taksirle işlediği suçlarda, herkes kendi kusurundan dolayı sorumlu olur. Her failin cezası kusuruna göre ayrı ayrı belirlenir. 6. Taksirli hareket sonucu neden olunan netice, münhasıran failin kişisel ve ailevi durumu bakımından, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açmışsa ceza verilmez; bilinçli taksir halinde verilecek ceza yarıdan altıda bire kadar indirilebilir.

TCK 96, Türk Ceza Kanunu'nun 96. maddesi anlamına gelir ve eziyet suçunu düzenler. Eziyet suçu kapsamında, bir kişinin insan onuruna aykırı olarak ve sistematik bir şekilde fiziksel veya psikolojik acı çekmesine yol açacak davranışlarda bulunması suç teşkil eder. Bu maddeye göre: - Temel halinde eziyet suçu işleyen kişi hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası öngörülür. - Nitelikli hallerde ise (çocuğa, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye ya da gebe kadına karşı gibi) üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası hükmedilir.

Daha hafif ceza gerektiren haller, çeşitli hukuk alanlarında farklı şekillerde değerlendirilmektedir: 1. Kasten Yaralama Suçu: Türk Ceza Kanunu'na göre, kasten yaralama suçunun daha hafif cezalandırılmasını gerektiren haller arasında basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek kadar hafif yaralanmalar ve suçun eşe, altsoya, üstsoya veya kardeşe karşı işlenmesi yer alır. 2. Hırsızlık Suçu: Türk Ceza Kanunu'nun 144. maddesi, hırsızlık suçunun ihtiyaç nedeniyle veya yakın akrabalara karşı işlenmesi durumunda cezada indirime gidilmesini öngörür. 3. Memur Disiplin Cezaları: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre, disiplin cezalarında kayıtsızlık göstermek veya düzensiz davranmak gibi fiiller uyarma cezası ile cezalandırılır ve bu, en hafif disiplin cezasıdır.

Şiddet uygulayana verilebilecek cezalar, uygulanan şiddetin türüne ve şiddet eylemlerinin niteliğine göre değişiklik gösterir. Türk Ceza Kanunu'na göre bazı şiddet suçları ve cezaları şunlardır: Kasten öldürme suçu: Bir insanı kasten öldürmek, müebbet hapis cezasıyla cezalandırılır. Kasten yaralama suçu: Bir başkasının vücuduna acı vermek veya sağlığının bozulmasına neden olmak, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Eziyet suçu: Bir kimsenin eziyet çekmesine yol açacak davranışlarda bulunmak, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel saldırı suçu: Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlal etmek, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ayrıca, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında, şiddet uygulayana yönelik uzaklaştırma kararı gibi koruyucu tedbirler de alınabilir.

Suç cezalarının süresi, Türk Ceza Kanunu'na göre üç ana kategoriye ayrılır: 1. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası: En ağır ceza olup, ömür boyu devam eder ve sıkı güvenlik rejimine tabidir. 2. Müebbet hapis cezası: Hükümlünün hayatı boyunca devam eder, ancak ağırlaştırılmış müebbete göre daha esnek bir infaz rejimine sahiptir. 3. Süreli hapis cezası: Kanunda aksi belirtilmeyen hallerde bir aydan az, yirmi yıldan fazla olamaz. Ayrıca, kısa süreli hapis cezaları bir yıl veya daha az süreli olup, adli para cezasına veya seçenek yaptırımlara çevrilebilir.

Alt sınırdan ceza vermek, suçun kanunda belirlenen ceza aralığının en düşük miktarından ceza tayin edilmesi anlamına gelir. Türk Ceza Kanunu'nun 61. maddesine göre hakim, temel cezayı belirlerken şu kriterleri göz önünde bulundurur: suçun işleniş biçimi; suçun işlenmesinde kullanılan araçlar; suçun işlendiği zaman ve yer; suçun konusunun önem ve değeri; meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı; failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı; failin güttüğü amaç ve saik. Cezanın alt sınırdan verilmesi, fail lehine bir durumdur ve genellikle suçu hafifleten nedenlerin varlığı halinde söz konusu olur.

Mala zarar verme suçunun şartları şunlardır: 1. Başkasına Ait Mal: Failin zarar verdiği eşya veya yapı, kendi mülkiyetinde olmamalıdır. 2. Kasten Hareket Etme: Failin, malın zarar göreceğini bilerek ve isteyerek hareket etmiş olması gerekir; taksirle (istemeden) yapılan eylemler bu suçun kapsamına girmez. 3. Hukuki Anlamda Sonuç: Zararın yalnızca fiziksel değil, ekonomik değeri etkileyen bir sonucu olmalıdır. 4. Hukuka Aykırılık: Failin fiili hukuka aykırı olmalıdır; meşru savunma, zorunluluk hâli veya rıza gibi hukuken geçerli bir nedene dayanıyorsa suç oluşmaz. 5. Mağdurun Rızası Olmaması: Zarar verilen mal üzerinde sahibinin açık veya örtülü rızası varsa, fail cezai sorumluluktan kurtulabilir. Bu şartlar yerine geldiğinde, mala zarar verme suçu Türk Ceza Kanunu'nun 151 ve 152. maddelerinde düzenlenen bir suç olarak değerlendirilir.

Askerde aldatmak suç değildir, çünkü aldatma (zina), Türk Ceza Kanunu'na göre suç olmaktan çıkarılmıştır ve hapis cezası yaptırımı kaldırılmıştır. Ancak, aldatma bir eşin diğer eşe karşı işlemiş olduğu bir haksız fiildir ve sadakat yükümlülüğünü ihlal eden eş kusurlu sayılır.

Suç gelirlerini aklama suçu cezası, Türk Ceza Kanunu'nun 282. maddesine göre şu şekildedir: 1. Hapis Cezası: Alt sınırı 6 ay veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklayan kişi, 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 2. Adli Para Cezası: Aklanan miktarın bir kısmına veya tamamına eşdeğerde para cezası uygulanabilir. Ayrıca, bu suçun kamu görevlisi tarafından işlenmesi durumunda ceza yarı oranında artırılır ve suçun örgütlü olarak işlenmesi halinde ceza bir kat artırılır.

30 yıl zamanaşımı süresine tabi olan suçlar, Türk Ceza Kanunu'na göre ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlardır.

Sokakta öpüşmek, doğrudan suç teşkil eden bir eylem değildir. Türk Ceza Kanunu'nun 225. maddesinde düzenlenen "hayasızca hareketler" suçu, alenen cinsel ilişkide bulunma veya teşhircilik yapma fiillerini kapsamaktadır.

Kamu haklarından mahrum olmamak, Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesine göre, belirli suçlardan mahkum olan kişilerin kamu hizmetlerinden yararlanmaya devam etmesi anlamına gelir. Bu haklar arasında: - Kamu görevine girme, - Seçme ve seçilme ehliyeti, - Velayet hakkı, - Vakıf, dernek, sendika yöneticiliği gibi yetkiler yer alır. Mahkumiyet tamamlandıktan sonra, bu haklar kendiliğinden geri kazanılır ve herhangi bir yargı kararı veya idari işleme gerek kalmaz.

Muhtarın görevi ihmal suçu, Türk Ceza Kanunu'nun 257. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek aşağıdaki durumlardan birini gerçekleştiren kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır: 1. Kişilerin mağduriyetine neden olmak; 2. Kamunun zararına neden olmak; 3. Kişilere haksız bir menfaat sağlamak. Bu suçun oluşabilmesi için, kamu görevlisinin görevine giren bir iş veya fiilin olması ve bu görevi yerine getirmemesi gerekmektedir.

Tasarlayarak öldürme suçu, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 82/1-a maddesine göre ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.

Kundaklamanın cezası, Türk Ceza Kanunu'nun 151. ve 152. maddelerine göre belirlenir: 1. Basit Kundaklama: Başkasına ait bir malı yakarak zarar verme durumunda, fail dört aydan üç yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. 2. Nitelikli Kundaklama: Yakma eylemi; kamu malına karşı işlenmişse, yangına, sel ve taşkına neden olmuşsa veya patlayıcı madde kullanılmışsa, fail bir yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ayrıca, kundaklama eyleminin terör örgütü propagandası veya üyeliği ile bağlantılı olması durumunda, ceza müebbet hapse kadar çıkabilir.