• Buradasın

    SözlüKültür

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    En iyi laf sokma kimde?

    En iyi laf sokma konusunda kesin bir cevap vermek zor olsa da, bazı etkili laf sokucu sözler örnekleri şunlardır: 1. "Kendini özel hissettirdiysem özür dilerim, yaparım böyle hatalar!" 2. "Çakal rüya gördü diye Kurdun soyu tükenmez." 3. "Lütfen insan taklidi yapma, yakışmıyor." 4. "Tabağına yiyebileceğin kadar yemek, hayatına sevebileceğin kadar insan al. İsrafın lüzumu yok." 5. "Gidişine illa bir isim konulacaksa, mal kaybı diyelim." Bu tür sözler, karşı tarafı iğneleyici ve etkileyici bir şekilde eleştirmek için kullanılabilir.

    En ağır iğneleyici söz nedir?

    En ağır iğneleyici sözlerden bazıları şunlardır: "Seni adam ederdim ama çoktan köpeğim olmuşsun, ne lüzumu var". "Aklına her geleni söylüyorsun, ne kadar boş bir aklın olduğunu kanıtlıyorsun". "Özgün olmaya çalışıyorsun ama aslında sadece özenti olduğunu kanıtlıyorsun". "Hayat kısa, seninle geçen her saniye daha da uzuyor". "Senin derin düşüncelerine dalıyorum ve kuru çıkıyorum".

    Ye ye ye bitmez bilmecesi nedir?

    "Ye ye bitmez, mideye gitmez" bilmecesinin cevabı "sakız"dır.

    En ağır dedikodu sözü nedir?

    En ağır dedikodu sözü olarak şu örnekler verilebilir: 1. "Her affediş, bir göte geliştir". 2. "Dedikodu yaparken bir aynaya bak da, kime laf ettiğini anla". 3. "Dedikodu, zekâsızların silahıdır". 4. "Sırtımdan vurana dönüp selam vermem". 5. "Duydum ki dedikodumu yapıyormuşsun. Konuş da şanım yürüsün!".

    Kardeşlikle ilgili atasözleri nelerdir?

    Kardeşlikle ilgili bazı atasözleri şunlardır: 1. "Kardeş kardeşi bıçaklamış, dönmüş yine kucaklamış". 2. "Kardeşim olsun da kanlım olsun". 3. "Kardeş kardeşi atmış, yar başında tutmuş". 4. "Kulaktan burun yakın, kardeşten karın yakın". 5. "Kötü tarlanın verdiğini, yiğit kardeş vermez".

    Terzinin sözü ne?

    "Terzinin sözü" olarak bilinen atasözü "Terzinin işi kötü, ayıbını örten ütü" şeklindedir. Bu atasözü, mesleğini icra eden usta kişilerin yaptığı hataları gizlemeyi ve olumsuz yönleri arka plana atmayı bildiklerini ifade eder.

    Osmanlı coğrafyasında yazılı ve sözlü kültür nedir?

    Osmanlı coğrafyasında yazılı ve sözlü kültür şu şekilde tanımlanabilir: Yazılı Kültür: - Osmanlı'da yazılı kültür ürünleri, XIII. yüzyıldan itibaren Eski Anadolu Türkçesiyle verilmeye başlanmıştır. - Bu dönemde yazılı edebiyatta destan geleneği, Battalnameler, Danişmendnameler ve Saltuknameler gibi eserlerle devam etmiştir. - İslam dininin kavramlarını ve düşünce sistemini yansıtan, belli bir tarikata bağlı olan şairler, tekke ve tasavvuf edebiyatını oluşturmuştur. Sözlü Kültür: - Türklerin İslamiyet'i kabulünden önce dinî törenlerde ve sosyal etkinliklerde söylenen destanlar ve şiirler, sözlü edebiyat ürünlerini oluşturmaktaydı. - Osmanlı esnaf teşkilatı içinde yetişen saz şairleri, sözlü edebî geleneği koruyarak âşıklar zümresinin ortaya çıkmasını sağlamıştır. - XV. yüzyıldan itibaren en çok görülen sözlü edebiyat ürünü, halk hikâyeleri olmuştur; Ferhat ile Şirin, Arzu ile Kamber gibi aşk hikâyeleri halk arasında çok tutulmuştur.

    Dedem, Bir Kiraz Ağacı kaç sayfa?

    "Dedem Bir Kiraz Ağacı" kitabı 160 sayfadan oluşmaktadır.

    Çelikhan'ın eski adı nedir?

    Çelikhan'ın eski adı "Komişir" olarak bilinmektedir.

    Hangi bağda üzüm yetişmez?

    "Ayakkabı bağında" üzüm yetişmez.

    Gönül ile ilgili atasözleri nelerdir?

    Gönül ile ilgili bazı atasözleri şunlardır: 1. "Gönül ferman dinlemez". 2. "Gönlün yazı var, kışı var". 3. "Her yiğidin gönlünde bir aslan yatar". 4. "Gözden ırak olan, gönülden de ırak olur". 5. "Yarım elma, gönül alma".

    En soğuk espriler hangileri?

    İşte bazı en soğuk espriler: 1. Hangi simit yenmez? - Cankurtaran simidi. 2. Hangi kaba su konmaz? - Ayakkabı. 3. Düşünen file ne denir? - Filozof. 4. Kirpiler nasıl uyur? - Diken üstünde. 5. Adamın biri gece yarısı yatağının etrafında koşuyormuş. Neden? - Uykusu kaçmış, onu kovalıyormuş. 6. Türkiye’nin en yeni şehri neresidir? - Nevşehir. 7. Dört tarafı suyla çevrili çaya ne denir? - Adaçayı.

    Yunus Emre'nin sen kendini bilmezsen şiiri ne anlatıyor?

    Yunus Emre'nin "Sen kendini bilmezsen" dizesiyle başlayan şiiri, bilginin ve eğitimin önemini vurgulamaktadır. Şiirin mesajı şu şekildedir: 1. İlim Kendini Bilmektir: İlim, sadece kitap bilgisi değil, aynı zamanda kişinin kendisini tanımasıdır. 2. Okumanın Amacı: İnsan, okuyup öğrendiği bilgileri hayatına uyarlamalı ve kendini geliştirmelidir. 3. Gerçek Bilgi: Gerçek bilgi, kendini bilmekle başlar; aksi takdirde yapılan okumalar anlamsız kalır.

    Sopayla ilgili atasözleri nelerdir?

    Sopayla ilgili bazı atasözleri şunlardır: 1. "Destursuz bağa girilmez; gireni sopa ile kovarlar, girenin yediği sopayı Mevla bilir". 2. "Ya sopa yememiş, ya da sayı saymayı bilmiyor". 3. "Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin". 4. "Allah'ın ondurmadığını, peygamber sopa ile kovar". 5. "Keçinin canı sopa isteyince, çobanın değneğine sürtünür".

    Ateş hattı Meçhul Askerin Günlügü kaç sayfa?

    "Ateş Hattı: Meçhul Bir Askerin Günlüğü" kitabı 96 sayfadır.

    Şeytanın dileğini kim yazdı?

    "Şeytanın Dileği" adlı eser, Anton Szandor LaVey tarafından yazılmıştır.

    Tutumluluk ve tasarruf nedir atasözü?

    Tutumluluk ve tasarruf ile ilgili bazı atasözleri şunlardır: 1. "Sakla samanı, gelir zamanı". 2. "Damlaya damlaya göl olur". 3. "Ak akçe kara gün içindir".

    Diss ve disslemek aynı şey mi?

    Evet, "diss" ve "disslemek" aynı şeyi ifade eder. "Disslemek", rap müziğinde rapçilerin birbirlerini yermek için söyledikleri parçaları ifade eden "diss" kelimesinin fiil halidir.

    Aynen kanka spora yazıldım ne demek?

    "Aynen kanka spora yazıldım" ifadesi, sohbet bitiren ve karşıdakini geçiştirmek için kullanılan bir cümle anlamına gelebilir. Ayrıca, bu ifade yakın bir arkadaşın spor salonuna kaydolduğunu belirtmek için de kullanılabilir.

    Çöpçüler kitabı ne anlatıyor?

    "Çöpçüler" kitabı, Darren Simpson tarafından yazılmış ve Genç Timaş yayınevi tarafından yayımlanmıştır. Kitapta anlatılan konu kısaca şöyledir: Duvarda açan bir çiçekten geldiğini düşünen Landfill ve onu, duvarın ardındaki herkesin acımasız olduğuna inandıran Babagoo, yıllar önce Babagoo'nun çöpten topladığı eşyaların olduğu gizli bir alanda hayvanlarla beraber yaşarlar. Yaşadıkları yer olan İçeri'nin belirli kuralları vardır ve bu kurallara uyulmadığı takdirde ikisinin de hayatı tehlike altındadır. Meraklı ve gözlemci bir çocuk olan Landfill, Babagoo'nun koyduğu kuralları ve yaşadıkları yeri sorgulamaya başladığı an hayatları alt üst olur.