Şiir

İsmet Özel'e göre şiir, insanın iç dünyasını kavramasını ve hem kendiyle hem de içinde yaşadığı toplumla barışmasına imkân sunan bir sanattır. Özel'in şiir anlayışında ayrıca şu unsurlar da yer alır: - Şiirin kaynağı ve muhatabı insandır. - Şiir, siyasetten ve propagandadan uzak bir üslupla oluşturulmalıdır. - Şiir, yaşamın güzelliklerini ve siyasi konulara karşı duruşu yansıtmalıdır. - Şiirin temel kriteri derinliktir ve bu derinlik, insanın içindeki duygulardan beslenmelidir.

"Ben Bir Ceviz Ağacıyım Gülhane Parkı'nda" şiiri, Nazım Hikmet Ran'a aittir.

Fazıl Say'ın "İnsan İnsan" eseri, Muhyiddin Abdal'ın şiirinden esinlenerek bestelenmiş ve şu temaları işlemektedir: İnsanın içsel yolculuğu ve hakikati bulma arayışı. İnsan ilişkilerinin önemi. Toplumsal mesajlar. Ayrıca, şarkının sonuna eklenen elektronik altyapıdaki uğultunun, 2013 yılındaki Gezi Parkı olayları sırasında kaydedilen seslerden derlendiği iddia edilmektedir.

Yahya Kemal Beyatlı'nın 20'den fazla şiiri olduğu bilinmektedir.

Yılmaz Erdoğan'ın dört şiir kitabı bulunmaktadır: 1. "Kayıp Kentin Yakışıklısı". 2. "Anladım". 3. "Hüzünbaz Sevişmeler". 4. "Haybeden Gerçeküstü Konuşmalar".

Tunç kafiye ve tam kafiye arasındaki temel fark, ses benzerliğinin derecesidir. Tam kafiye, iki kelimenin sonundaki en az iki harfin birbirine benzemesi durumunda oluşur. Örneğin, "bir duvar, ihtiyar çın ar" dizesinde "-ar" tam kafiye oluşturur. Tunç kafiye ise, mısra sonunda kullanılan kelimelerden birinin, aynı kıta içerisindeki başka bir mısrada aynen geçmesi durumunda oluşur. Örneğin, "taşarım" kelimesinin geçtiği "aşarım" kelimesi tunç kafiye oluşturur.

Şiir Sokakta hareketi, 4 Eylül 2013 tarihinde başlamıştır.

Yaşar Kemal, Nazım Hikmet'i okuduktan sonra şiir yazmayı bıraktığını belirtmiştir. Kendisi, Nazım Hikmet'in kendisine "şiir yazmaktan vazgeçmesi gerektiğini" söylediğini ve bu sözün onu etkilediğini ifade etmiştir.

İşte bazı haiku şiir örnekleri: 1. "Eski Pond" - Matsuo Bashō: > An old silent pond > A frog jumps into the pond— > Splash! Silence again. 2. "Bir Haşhaş Açar" - Katsushika Hokusai: > Yazıyorum, siliyorum, yeniden yazıyorum > Yeniden siliyorum ve sonra > Bir haşhaş açar. 3. "Bahar Okyanusu" - Yosa Buson: > Bahar okyanusu > Usulca sallanıyor > Bütün gün boyunca. 4. "Ay Işığında" - Yosa Buson: > Solgun ay ışığında > Wisteria'nın kokusu uzaktan geliyor. 5. "Killing a Spider'dan Sonra" - Masaoka Shiki: > Bir örümceği öldürdükten sonra > Nasıl yalnız hissediyorum gecenin soğuğunda!

Arif Nihat Asya'nın "Bayrak" şiirinde yer alan bazı kavramlar şunlardır: Bayrak: Şiirde bayrak, mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü olarak tasvir edilir. Milli Değerler: Bayrak, bir milletin maddi ve manevi değerler bütününün simgesi olarak ele alınır. Birlik ve Beraberlik: Bayrağın bir milleti birleştirici yönü vurgulanır. Savaş ve Barış: Bayrak, barış zamanlarında uysal bir güvercine, savaş zamanlarında ise heybetli bir kartala benzetilir. Şehitlik: Bayrak, şehidimin son örtüsü olarak anılır. Özgürlük: Bayrağın dalgalandığı yerde korku ve kederin kalmadığı, ay yıldızının ışığının yeter olduğu ifade edilir.

Özdemir Asaf'a göre sevmek, farklı şiirlerinde farklı anlamlar taşır: 1. "Ve bazen hayattır sevmek" şiirinde sevmek, birini çok uzaktayken bile yüreğinde taşıyabilmek olarak tanımlanır. 2. "Bazen Dayanmaktır Sevmek" adlı şiirinde ise sevmek, aşkın sadece bir sevinç kaynağı değil, aynı zamanda zorluklar ve mücadeleler ile dolu bir deneyim olarak ele alınır.

Evet, Attila İlhan'ın şiirleri vardır. Attila İlhan'ın bazı şiirleri: "Ben Sana Mecburum"; "Üçüncü Şahsın Şiiri"; "Yağmur Kaçağı"; "Ayrılık Sevdaya Dahil"; "Belki Gelmem Gelemem"; "Elde Var Hüzün"; "Kimi Sevsem Sensin"; "Böyle Bir Sevmek"; "Bir Gün Beni Ararsan"; "Sisler Bulvarı".

Lirizm ve lirik şiir kavramları aynı şeyi ifade eder. Lirizm, duyguların coşkun bir dille anlatılması anlamına gelir.

Lirizm ve lirik şiir kavramları aynı şeyi ifade eder. Lirizm, duyguların coşkun bir dille anlatılması anlamına gelir.

Çanakkale Destanı şiiri, Mehmet Âkif Ersoy tarafından yazılan "Çanakkale Şehitlerine" şiiri, 8 kıtadan oluşmaktadır.

"Derdim Çoktur Hangisine Yanayım" hikayesi, Pir Sultan Abdal'ın bir şiirine dayanmaktadır. Şiirin hikayesi şu şekildedir: Pir Sultan Abdal, haksızlıklara karşı mücadele etmiş ve bu tutumu nedeniyle idam edilmiştir. Şiirin ilk dörtlüğü şu şekildedir: "Derdim çoktur hangisine yanayım Yine tazelendi yürek yarası Ben bu derde nerden derman bulayım Meğer şah elinden ola çaresi".

Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun "İstanbul Destanı", İstanbul'un semtlerini ve bu semtlerdeki hayatı görsel, işitsel ve tatsal açılardan destanlaştırır. Şiirde, şehrin kültürel özellikleri, geçmişi çağrıştıran şarkılar, türküler ve semboller (martı, balık vb.) aracılığıyla anlatılır. Eyüboğlu, bu eserde İstanbul'u büyülü ve eleştirel bir bakışla sunar.

Milli Edebiyat Dönemi'nin özellikleri şunlardır: 1. Dil Sadeleşmesi: Eserlerde yalın ve konuşulan Türkçe kullanılmıştır. 2. Hece Ölçüsü: Şiirde aruz ölçüsü yerine hece ölçüsü tercih edilmiştir. 3. Milli Konular: Eserlerde yurt sorunları, ulusal değerler ve milli tarih gibi konular işlenmiştir. 4. Anadolu'ya Yöneliş: Yazarlar ilk kez Anadolu'nun milli sorunlarını şiir ve eserlerinde dile getirmişlerdir. 5. Halk Edebiyatı Etkisi: Halk edebiyatının kuralları ve zevki esas alınmıştır. 6. Öz Türkçe Felsefesi: Öztürkçe kullanımı ve yabancı dillerin etkisinden uzak durma amaçlanmıştır. 7. Toplumsal Eleştiri: Sosyal sorunlar ve ahlaki çöküntü gibi temalar ele alınmıştır.

Bayrak şiiri, genellikle ulusal duyguları canlandırmak, insanları bir araya getirmek ve ortak bir amaç etrafında toplamak amacıyla yazılır. Arif Nihat Asya'nın "Bayrak" şiiri ise özellikle 5 Ocak 1940'ta Adana'nın kurtuluşu vesilesiyle yazılmıştır.

Doğal ev halleri, Behçet Necatigil'in "Evin Halleri" adlı şiirinde, evin ve insanın yaşamındaki farklı durumları sembolize ederek anlatır. Şiirde evin beş hali ele alınır: 1. Yalın Hali: Evin sadece duvar ve camlardan oluşan, içinde insan veya eşyanın bulunmadığı hali. 2. Belirtme Hali: Sabah vakti ev halkının koşuşturması ve evin en huzurlu zamanı. 3. Yönelme Hali: Çalışan insanı ve onun yaşadığı zorlukları temsil eder. 4. Bulunma Hali: Emekliliği ve evde huzurlu, sıcak ortamı simgeler. 5. Ayrılma Hali: Evden uzaklaşmayı ve yalnızlığı anlatır. Bu haller, modern dünyada sürekli mobil olma ihtiyacına referans veren bir seyahat fikriyle özdeşleştirilir.