• Buradasın

    Semptomlar

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Boğazda takılma hissi neden olur?

    Boğazda takılma hissinin bazı nedenleri: Geniz akıntısı. Boğaz reflüsü. Kronik faranjit. Tiroid bozuklukları. Psikolojik faktörler. Alerjik reaksiyonlar. Boğaz kaslarında spazm. Yabancı cisimler. Bu belirtiler yaşam kalitesini etkileyebileceği için tıbbi değerlendirme ve uygun tedavi gerektirir.

    Safra kesesi hastalığı belirtileri nelerdir?

    Safra kesesi hastalıklarının bazı belirtileri: Ağrı: Karın sağ üst kısmında, kaburgalara yakın bölgede keskin veya sürekli ağrı, bu ağrı sırt ve sağ kürek kemiğine yayılabilir. Bulantı ve kusma: Özellikle yağlı yiyecekler tüketildikten sonra artış gösterebilir. Yüksek ateş ve titreme: Safra kesesi iltihabı gibi durumlarda görülebilir. Sarılık: Ciltte ve gözlerde sararma, safra yolunda tıkanıklık olduğunu gösterebilir. Karın şişliği ve yoğun gaz: Sindirim sistemi ile ilgili problemleri işaret edebilir. Koyu renkli idrar ve açık renkli dışkı: Safra yolunda taş veya tıkanıklık olduğunu gösterebilir. Bu belirtilerden bir veya birkaçı görüldüğünde bir uzmana başvurulması önerilir.

    RNİ ilaç ne için kullanılır?

    Rennie, mide asidinden kaynaklanan rahatsızlıkları gidermek amacıyla kullanılan bir antasit ilaçtır. Kullanım alanları: Mide ekşimesi. Hazımsızlık. Asit reflüsü. Gastrit ve ülser. Doktor önerisi ile kullanılması tavsiye edilir.

    Mide ağrısı en çok nerede hissedilir?

    Mide ağrısı genellikle karnın üst kısmında, kaburgaların hemen altında hissedilir. Ancak ağrının yeri, altta yatan nedene göre değişebilir: Üst karın bölgesi: Gastrit, ülser, reflü gibi durumlarla ilişkili olabilir. Orta karın bölgesi: Bağırsak sorunları, irritabl bağırsak sendromu veya bağırsak tıkanıklığı ile bağlantılı olabilir. Alt karın bölgesi: İdrar yolları veya üreme organlarıyla ilgili sorunlardan kaynaklanabilir. Mide ağrısının doğru teşhisi ve tedavisi için bir sağlık profesyoneline başvurulması önerilir.

    Dhea eksikliği nelere yol açar?

    DHEA (dehidroepiandrosteron) eksikliğinin yol açabileceği bazı durumlar şunlardır: Halsizlik ve düşük enerji. Cinsel istekte azalma. Mas kitlesinde azalma. Depresif ruh hali. Bağışıklıkta zayıflama. DHEA eksikliği tek başına dramatik belirtiler vermez, genellikle diğer hormon eksiklikleriyle birliktedir. DHEA eksikliği belirtileri görüldüğünde, doktorlar altta yatan adrenal veya hipofiz problemlerini araştırır. DHEA bir hormondur ve dikkatli kullanılmalıdır. DHEA takviyesi konusunda bir uzmana danışılması önerilir.

    Diz kapağı üşümesi neden olur?

    Diz kapağı üşümesinin bazı nedenleri: Soğuk hava koşulları. Diz yaralanmaları. Artrit. Kötü kan dolaşımı. Sinir sıkışması. Diz kapağı üşümesi, ayrıca bazı sağlık sorunlarının belirtisi de olabilir. Diz kapağı üşümesi yaşayan bir kişi, doğru teşhis ve tedavi için bir doktora danışmalıdır.

    Kardiyolojiye ne zaman gidilir?

    Kardiyolojiye gidilmesi gereken bazı durumlar: Tansiyonun 140/90 mmHg'nin üzerinde olması. Kulakta Frank çizgisinin bulunması. Sık çarpıntı hissi. Şah damarı tıkanıklığı belirtileri (boyun bölgesinde nabız düzensizliği veya tıkanıklık hissi). Fiziksel aktivite sırasında göğüste baskı veya ağrı hissi. Ayaklarda düzenli olarak ortaya çıkan şişlikler. Dudaklarda morarma. Yüksek kolesterol değeri. Nefes darlığı, baş dönmesi, bayılma. Ailede kalp hastalığı öyküsü bulunması. Kardiyoloji bölümüne, kalp sağlığını tehdit eden belirtilerin varlığı veya kronik kalp hastalıklarının takibi için başvurulabilir.

    Sodyum eksikliği belirtileri nelerdir?

    Sodyum eksikliğinin (hiponatremi) bazı belirtileri: Hafif vakalarda: baş ağrısı; halsizlik, yorgunluk; bulantı ve kusma; iştah kaybı; kas zayıflığı, krampları; huzursuzluk ve sinirlilik. Şiddetli vakalarda: zihin bulanıklığı, konfüzyon; halüsinasyonlar; nöbetler; koma. Sodyum eksikliği belirtileri fark edildiğinde bir doktora başvurulması önerilir.

    Östrojen eksikliği nelere yol açar?

    Östrojen eksikliği, kadınlarda hem fiziksel hem de duygusal çeşitli sorunlara yol açabilir. İşte bazı olası sonuçlar: Adet düzensizlikleri. Sıcak basmaları ve gece terlemeleri. Kemik erimesi (osteoporoz). Cilt ve saç problemleri (kuruluk, elastikiyet kaybı, ince çizgiler, saç dökülmesi). Ruh hali değişiklikleri (depresyon, anksiyete, sinirlilik). Vajinal kuruluk ve cinsel istekte azalma. Konsantrasyon zorlukları. Östrojen eksikliği, menopoz dönemiyle ilişkilendirilse de her yaş grubunda görülebilir.

    Mineral eksikliği belirtileri nelerdir?

    Mineral eksikliğinin bazı belirtileri: Magnezyum eksikliği: Kas seğirmeleri, kramplar, ruh sağlığında dalgalanmalar, yüksek tansiyon. Kalsiyum eksikliği: Kemik ve dişlerde kırılganlık, osteopeni veya kemik mineral yoğunluğunda azalma, anormal kalp atışı, parmak uçlarında uyuşma ve karıncalanma. Potasyum eksikliği: Zayıflık, yorgunluk, kas krampları. Demir eksikliği: Anemi, güçsüzlük, konsantrasyon zorlukları, soluk cilt. İyot eksikliği: Boyunda şişlik (guatr), beklenmedik kilo alımı, saç kaybı. Mineral eksikliği belirtileri varsa, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

    Fibromialji atağı nasıl olur?

    Fibromiyalji atağı, genellikle şiddetlenen ağrı ve artan yorgunluk ile karakterizedir. Bu ataklar sırasında görülebilecek bazı belirtiler şunlardır: Kötü uyku kalitesi. Karamsar ve olumsuz düşünceler. Sindirim problemleri (örneğin, asit, reflü). Kol ve bacaklarda şişkinlik, uyuşukluk ve karıncalanma. Fibromiyalji belirtileri dönemsel olarak artıp azalabilir ve stres, fiziksel zorlanma ya da uykusuzluk gibi tetikleyicilerle şiddetlenebilir. Fibromiyalji şüphesi durumunda bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir. Fibromiyalji tanısı koymak için spesifik bir laboratuvar testi yapılmamaktadır. Fibromiyalji teşhisi sürecinde doktor, romatoid artrit, lupus veya tiroid bozuklukları gibi diğer hastalıkları dışlamak için çeşitli testler isteyebilir. Fibromiyalji teşhisi için en az 3 ay süreyle uyku sorunu, yaygın ağrı ve 18 tetik noktadan 11'inin ağrılı olması gerekmektedir.

    El titremesi neyin habercisi olabilir?

    El titremesi, farklı sağlık sorunlarının habercisi olabilir. El titremesine neden olan bazı durumlar şunlardır: Nörolojik hastalıklar. Metabolik bozukluklar. İlaç yan etkileri. Stres ve anksiyete. Genetik faktörler. El titremesi uzun süre devam ediyorsa ve günlük yaşamı etkiliyorsa mutlaka bir doktora görünmek gerekir.

    Akciğerde sorun olduğu nasıl anlaşılır?

    Akciğerlerde bir sorun olduğunu gösteren bazı belirtiler şunlardır: Nefes darlığı. Öksürük. Göğüs ağrısı. Hırıltılı solunum. Balgam üretimi. Yorgunluk ve halsizlik. Kilo kaybı. Ciltte veya dudaklarda mavi renk (siyanoz). Bu belirtilerden bir veya birkaçını deneyimliyorsanız, bir sağlık profesyoneline danışmanız önemlidir.

    ADH yüksek olursa ne olur?

    ADH (antidiüretik hormon) seviyesinin yüksek olması, vücutta aşırı su tutulmasına ve hiponatremi (düşük sodyum seviyesi) gibi durumlara neden olabilir. ADH yüksekliğinin bazı belirtileri: baş ağrısı; mide bulantısı; kas krampları; yönelim bozukluğu ve zihinsel bulanıklık; nöbetler (ciddi vakalarda). ADH yüksekliğinin nedenleri arasında tümörler, merkezi sinir sistemi hastalıkları, akciğer hastalıkları, ilaç kullanımı ve ağır stres durumları yer alır. ADH yüksekliği şüphesi durumunda bir sağlık uzmanına başvurulmalıdır.

    Parestezi hangi hastalığın habercisi olabilir?

    Parestezi, birçok farklı hastalığın habercisi olabilir. Bu hastalıklar arasında: Sinir sıkışması ve diyabetik nöropati gibi sinir sistemi rahatsızlıkları; Vitamin eksiklikleri, özellikle B12 vitamini eksikliği; Multipl skleroz (MS) gibi otoimmün hastalıklar; Periferik nöropati ve hipotiroidizm; Enfeksiyonlar ve inflamatuar hastalıklar. Eğer vücutta sürekli veya şiddetli iğne batma hissi varsa, bir doktora danışmak önemlidir.

    Nezle kaç gün sürer?

    Nezle (soğuk algınlığı) genellikle 7 ila 10 gün içinde kendiliğinden iyileşir. Ancak, bazı durumlarda belirtiler daha uzun sürebilir: Çocuklarda: Nezle belirtileri yetişkinlere göre daha uzun sürebilir. Bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde: Belirtiler daha şiddetli ve uzun süreli olabilir.

    Sarılık belirtileri nelerdir?

    Sarılık belirtileri şunlardır: Ciltte, göz aklarında ve ağız içi dokularda sararma. İdrar renginin koyulaşması (çay rengi). Dışkı renginin açılması veya kil renginde olması. Halsizlik, yorgunluk ve iştahsızlık. Karın sağ üst kısmında ağrı ya da dolgunluk hissi. Bulantı, kusma ve ateş (özellikle enfeksiyon kaynaklıysa). Kaşıntı (özellikle safra akışının bozulduğu durumlarda). Kilo kaybı ve genel halsizlik. Sarılık belirtileri fark edildiğinde mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

    Göze yabancı cisim hissi neden olur?

    Gözde yabancı cisim hissi, genellikle kornea veya konjonktivaya sıkışmış küçük bir yabancı cisimden kaynaklanır. Bu durum, aşağıdaki nedenlerden kaynaklanabilir: Koruyucu gözlük kullanılmaması: Kaynak, zımpara veya taşlama gibi işlemler sırasında yüksek hızda hareket eden metal parçalar göze girebilir. Günlük aktiviteler: Rüzgarlı havalarda toz veya kum, göz içine girebilir. Kontakt lens kullanımı: Lens altına sıkışan yabancı cisimler tahrişe yol açabilir. Diğer nedenler arasında böcek veya küçük sinek gibi canlılar da bulunabilir. Ciddi bir durum söz konusu olabileceğinden, gözde yabancı cisim hissi olduğunda bir doktora başvurulması önerilir.

    Regl öncesi en belirgin belirti nedir?

    Regl öncesi en belirgin belirti kişiden kişiye değişebilir. Ancak, kadınların yaklaşık %80'i regl dönemi öncesinde bazı semptomlar yaşar. Regl öncesi en yaygın belirtiler arasında şunlar bulunur: Göğüslerde hassasiyet ve şişlik. Karın krampları ve şişkinlik. Baş ağrısı. Ruh hali değişiklikleri, sinirlilik ve depresyon. Yorgunluk ve halsizlik. Sindirim problemleri (ishal veya kabızlık). Cilt problemleri (akne artışı). Bu belirtiler genellikle regl başlamadan birkaç gün önce ortaya çıkar ve kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Eğer belirtiler şiddetliyse veya günlük yaşamı etkiliyorsa, bir doktora başvurulması önerilir.

    Ellerde uyuşma ne zaman tehlikeli olur?

    Ellerde uyuşma, günlük yaşamı etkiliyorsa, güç kaybı veya başka nörolojik semptomlarla birlikte görülüyorsa tehlikeli kabul edilir. Ellerde uyuşmanın tehlikeli sayılabileceği durumlardan bazıları şunlardır: Gece sık sık uyanmaya neden olması. Giderek artması veya yaygınlaşması. Ağrı ve kas güçsüzlüğünün eşlik etmesi. Ellerde uyuşma yaşayan kişilerin, altta yatan sebepleri belirlemek ve etkili bir tedavi planı geliştirmek için sağlık profesyonellerine danışmaları önerilir.