Öykü

Selçuk Baran, Türk öykü ve roman yazarı olarak, bireyin iç dünyasını ele alan eserler üretmiştir. Yazılarında işlediği temalar arasında yalnızlık, kaçış, çaresizlik ve modern kent yaşamının insanları nasıl mutsuz ve yalnız bireylere dönüştürdüğü yer alır. Öne çıkan özellikleri: - Sembolik bir dil kullanırdı. - Gerçekçiliği, kendi hayatından izler taşıması ve karakterlerin hissettiklerini bizzat deneyimlemiş olmasından kaynaklanırdı. - Hiçbir edebi veya siyasî toplulukta yer almadı. Ödülleri: - 1973 TDK Öykü Ödülü. - 1978 Sait Faik Hikâye Armağanı. Önemli eserleri: - "Haziran" (1972). - "Bir Solgun Adam" (1975). - "Bozkır Çiçekleri" (1979).

Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun "Bir Serencam" adlı eseri, öykü türündedir.

Sabahattin Ali'nin "Yeni Dünya" adlı öykü kitabında mekan, Anadolu'daki kasaba ve köyler olarak belirlenmiştir.

"Sırça Köşk" öyküsü, Sabahattin Ali'nin 1944-1947 yılları arasında yaşadığı olaylar üzerine yazılmıştır.

Betimleme ile ilgili öykü, tasarlanmış veya yaşanmış bir olayın, bir kişinin ya da bir durumun, okuyucunun gözünde canlandırılacak şekilde anlatılmasıdır. Örnek bir betimleme öyküsü: "Derse geç kalmıştım. Hemen bir taksi tuttum. Taksici beni derse yetiştirmek için biraz hızlı sürdü. Önümüzde giden araç ani fren yapınca ona arkadan çarptık. Bereket, taksici hemen frene basmıştı da çarpışma hafif oldu. Tabiî ben de derse yetişemedim". Bu öyküde, kişinin okula giderken başına gelenler, zaman içinde ve bir olay örgüsü çerçevesinde anlatılmıştır.

"Çok Sesli Bir Ölüm" öyküsü, Rasim Özdenören'e aittir.

"Hıltan" adlı öykü, Yılmaz Güney'e aittir ve 1956 yılında "Seçilmiş Hikâyeler Dergisi"nin Cilt 12, sayı 59'da yayımlanmıştır.

Ömer Seyfettin'in "Başını Vermeyen Şehit" öyküsü hakkındaki kişisel görüşümüz, yazarın vatanseverlik, cesaret ve ahlaki değerler gibi temaları ustalıkla işlediği yönündedir. Hikaye, vatanseverliğin en güzel örneklerinden birini sunarak, kahramanın vatanı uğruna her türlü fedakarlığı yapmaya hazır olmasını vurgular. Sembolik bir anlam taşıyan öyküde, kahramanın başını vermemesi, fiziksel bütünlüğünü koruyarak ideallerine sadık kalmayı simgelerken, yazarın kendi ölümü sonrası başının gövdesinden ayrılması ise trajik bir ironi olarak değerlendirilebilir.

Sevgi ile ilgili öyküleyici metin yazmak için aşağıdaki adımları izlemek faydalı olabilir: 1. Konu ve Tema Belirleme: Öykünün ana fikrini ve ne anlatmak istediğinizi belirleyin. 2. Olay ve Olay Örgüsü: Seçtiğiniz tema doğrultusunda bir olay ve bu olayın gelişimini belirleyin. 3. Kahramanlar ve Yan Karakterler: Temaya uygun ana ve yan karakterleri seçin. 4. Yer ve Zaman: Öykünün geçeceği zamanı ve mekânı belirleyin. 5. Anlatım Tekniği: Konuya uygun bir anlatım tekniği seçin (örneğin, hâkim bakış açısı veya gözlemci bakış açısı). 6. Başlangıç, Gelişim ve Final: Öykünün girişini, gelişimini ve çözümünü planlayın. 7. Düzenleme: Öyküyü düzenleyin ve gerekli değişiklikleri yapın.

"Borges ve Bellek" ile "Bellek Funes" kavramları farklı olsa da, birbirleriyle ilişkilidirler. "Bellek Funes", Jorge Luis Borges'in 1942 yılında yazdığı bir öykünün adıdır. "Borges ve Bellek" ise, sinirbilim uzmanı Rodrigo Quian Quiroga'nın, Borges'in çeşitli öykülerinde bellek konusunu ele alışını incelediği bir kitap adıdır.

Sabahattin Ali'nin "Kağnı" adlı öykü kitabında genellikle toplumun alt kesimlerinden insanların, mahpusların ve düşmüşlerin hikayeleri anlatılmaktadır. Öykülerde işlenen bazı temalar şunlardır: - Köyde işlenen bir cinayet: Köyde arabuluculuk yapan bir imamın hikayesi. - Yol parası sorunu: Parasız bir köylü gencin kamyon arkasında İzmir'e gitmesi. - Hapishane hayatı: Hapishaneye düşen yaşlı bir mahkûmun ve onun yol parası borcu nedeniyle burada olduğunu öğrendiği diğer mahkumların hikayesi. - Emeklilik sonrası esnaflık: Emekliliği sonrası iflas eden ve pazarcılığa başlayan bir yüzbaşının hikayesi. Yazar, güçlü gözlem yeteneği sayesinde insan gerçeğini çarpıcı bir şekilde ortaya koymaktadır.

"Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı" öyküsü, bireyleşme süreci ve din temalarını işler. Öyküde anlatılanları şu şekilde özetleyebiliriz: Bizans döneminde, resim-kırıcılık adı verilen baskı döneminde, Andronikos adlı bir keşiş, yeni inanışı kabullenmeyip tenha bir adaya kaçar. Yaklaşık elli yıl sonra, Ravenna'da, Andronikos'un manastırdan kaçışını hatırlayan İoakim adlı başka bir keşiş, geçmişi sorgulayarak Andronikos'un hikayesini tamamlar. Öykü, ayrıca ölüm, cinayet, korku ve kaçış gibi temaları da işler ve karakterlerin bu kavramlarla olan ilişkilerini ele alır.

"Yol'a Düş" ifadesi, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir: 1. Aziz Nesin'in Romanı: "Yol'a Düş", Aziz Nesin'in 1954 yılında yayımlanan ve işsizlik, yoksulluk ve adaletsizlik gibi konuları işleyen bir romanın adıdır. 2. Cemal Şakar'ın Öykü Kitabı: "Yol Düşleri" adlı kitapta, şehre alışmak zorunda kalan bireylerin öyküleri anlatılır. 3. Müzik Grubu: "Yol'a Düş Official" adlı bir müzik grubu, kendi yaptıkları müziklere bazı filmlerden kesitlerle videolar hazırlamaktadır.

Sait Faik Abasıyanık'ın ilk kitabı, 1936 yılında yayımlanan "Semaver" adlı öykü kitabıdır.

"Hangi Düş Diğerine Gebe" kitabı, Abdulcebbar Avcı tarafından yazılmış ve Yirmiüç Yayınları tarafından yayımlanmıştır. Kitap, isimsiz ve cinsiyetsiz öykülerle kent dokusunu ve karakterlerin iç söyleşisini ele alan, takip dinamiğini geçersiz kılan yazınsal bir kolaj olarak tanımlanmaktadır. Özetle, kitap, düşlerin bile geçersiz kaldığı hayatlara dair bir derleme sunmaktadır.

"İz - Reç" filmi, Yavuz Ekinci'nin "İncir" adlı öyküsünden yola çıkılarak Tayfur Aydın tarafından senaryolaştırılmıştır. Film, topraklarından koparılmış insanların acılarını ve yaşadıkları sırları konu almaktadır. Özet: 80 yaşındaki Şeristan, İstanbul'daki gecekondulardan birinde oğlu Mirza, torunları Hevi, Leyla ve Meryem ile sıradan bir yaşam sürmektedir.

Kirpi Dergisi'ne öykü göndermek için aşağıdaki adımları izlemek gerekmektedir: 1. Eser Hazırlama: Öyküyü Türkçe dil kurallarına uygun olarak, 12 punto "Times New Roman" yazı karakteriyle ve 1,5 satır aralığıyla A4 boyutunda yazın. 2. Dergi Araştırması: Kirpi Dergisi'nin daha önce yayımladığı yazıları inceleyerek derginin tarzını ve okuyucu kitlesini anlayın. 3. Başvuru: Öyküyü e-posta aracılığıyla göndermek için derginin resmi web sitesinden veya sosyal medya hesaplarından iletişim bilgilerini alın. 4. Gönderim Kuralları: Öykünün dosya isminde eser sahibine ait başka bir bilgi olmayacak şekilde, rumuz kullanarak gönderin. 5. Özgeçmiş ve Diğer Bilgiler: Öyküyle birlikte kısa bir özgeçmiş, ikametgah adresi ve telefon numarasını ekleyin. 6. Değerlendirme Süreci: Öykünün dergide yayımlanıp yayımlanmayacağını öğrenmek için bir süre bekleyin.

Anekdot öyküleştirme, bir edebi eserde anlatılan olayın başlı başına ayrı bir bütünlük gösteren parçasının, yani anekdottun, öykü olarak anlatılması anlamına gelir. Bu terim aynı zamanda kısa öykü, fıkra veya menkıbe anlamlarını da taşır.

Sabahattin Ali'nin "Bahtiyar Köpek" adlı öyküsünün sonunda, köpek uygun bir eş bulunduktan sonra mutlu bir şekilde çiftleşir.

"Kaçak ve Sahaf Mendel" adlı eserler, Stefan Zweig tarafından yazılmıştır ve farklı konuları ele almaktadır: 1. "Kaçak" öyküsü, evine dönmek isteyen Boris adlı bir Rus'un, Cenevre Gölü'nde bir balıkçı tarafından bulunması ve evine dönme mücadelesi sırasında gölde hayatına kıymasının trajik hikayesini anlatır. 2. "Sahaf Mendel" öyküsünde ise, tüm hazinesi kitap sevgisi ve bilgisinden ibaret olan sahaf Mendel'in, savaşın kültüre barbar saldırısını yaşadığı ve hayatının nasıl alt üst olduğu anlatılır.