NaziAlmanyası

"Doğmamış" (The Unborn) filminin konusu şu şekildedir: Casey Beldon, kendisini çocukken terk eden annesinden nefret etmektedir. Sonunda hayaletin uyanık saatlerine de egemen olması üzerine çareyi spiritüel olaylar danışmanı Sendak'a başvurmakta bulur. Herkese ve her şeye yerleşebilme yeteneğine sahip olan bir yaratık, bedenleri ele geçirdikçe daha da güçlenmektedir.

Nazi Almanyası'nda ekonomi, hem serbest piyasa hem de merkezi planlamanın bir karışımı olarak karakterize edilmiştir. Başlıca ekonomik politikalar: - Askeri yeniden silahlanma: Ekonominin önceliği, askeri gücün artırılmasıydı. - Özelleştirme: Devlete ait sanayiler özelleştirildi. - Tarifeler ve otarky: İthalat tarifeleri uygulandı ve ulusal ekonomik kendi kendine yeterlilik hedeflendi. - Slave labor: Savaşın başlamasıyla birlikte, köle emeği kullanımı arttı; bu emek, başta büyük Alman şirketleri olmak üzere çeşitli işletmeler tarafından kullanıldı. Ekonomik sonuçlar: - 1933'ten 1939'a kadar haftalık kazançlar reel olarak %19 arttı, ancak bu büyük ölçüde çalışma saatlerinin uzamasından kaynaklandı. - Enflasyon düşük tutuldu, ancak sivillerin satın alma gücü artmadı. - Savaşın ilerleyen yıllarında, müttefiklerin bombalama kampanyaları ve fethedilen bölgelerin yeterince kullanılamaması nedeniyle ekonomik durum kötüleşti.

"Erika" şarkısı, Nazi Almanyası döneminde popüler olan bir marşı ifade eder. Şarkının hikayesi, bir askerin özlemini çektiği sevgilisini konu alır ve bu tema, "Erika" kelimesinin hem bir çiçek hem de kadın ismi olarak kullanılmasıyla yansıtılır. Ana nakarat şu şekildedir: "Heide'de küçük bir çiçek açar, ona Erika denir. Yüz bin küçük arı hevesle etrafında toplanır... Erika".

"The Counterfeiters" filmi, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'nın sahte İngiliz sterlini banknotlarla Birleşik Krallık'ı istikrarsızlaştırma planını konu alır. Film, Sachsenhausen toplama kampındaki bu operasyona yardım etmeye zorlanan Yahudi kalpazan Salomon Sorowitsch'in hikayesini anlatır. Sorowitsch, başlangıçta kurnaz ve ilkesiz bir suçlu olarak görünse de, kampta sergilediği beceriler sayesinde hayatta kalmak için ahlaki bir ikilemle karşı karşıya kalır.

Naziler, kartal sembolünü iki farklı bağlamda kullanmışlardır: 1. Reichsadler: 1935 yılında Nazi Almanyası'nın resmî amblemi olarak kabul edilen Reichsadler, kanatları açık bir vaziyette, sola doğru bakan bir kartal ve gamalı haçtan oluşmaktadır. 2. NSDAP Sembolü: Nazi Partisi (NSDAP) ise Parteiadler olarak adlandırılan ve sağa bakan bir kartal içeren bir sembol kullanmaktaydı.

Fare tankı (Panzer VIII Maus), yüksek zırh koruması ve uzun menzil sağlamak amacıyla yapılmıştır. Bu tank, Nazi Almanyası'nda, 1942-1945 yılları arasında Ferdinand Porsche liderliğinde tasarlanmıştır.

SS rozeti iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Sosyal Medya: SS kısaltması, sosyal medyada "screen shot" (ekran görüntüsü) anlamına gelir. Bu nedenle, SS rozeti olarak kullanıldığında, bir kullanıcının çektiği ekran görüntülerini ifade edebilir. 2. Askeri: SS, Nazi Almanyası'nda Schutzstaffel (Koruyucu Kadro) birliklerinin sembolü olan yan yana gelmiş iki "S" harfini temsil eder.

Nazi Almanyası'nın ambleminde kartal ve gamalı haç kullanılmasının nedenleri şunlardır: 1. Kartal: Geleneksel Alman armalarına dayanan amblemde kartal, ölümsüzlüğü, cesareti, öngörüyü ve gücü sembolize eder. 2. Gamalı Haç: Bu sembol, Hint gamalı haçlarından esinlenerek 45° açıyla eğilmiş ve Nazi Partisi'nin ana sembolü olmuştur.

"Schindler'in Listesi" filmi, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'nda Yahudi Soykırımı'ndan binin üzerinde Polonya Yahudisini kurtaran Oskar Schindler'in hikayesini anlatıyor. Filmde, Schindler'in Polonya'da kurduğu fabrikada Yahudi işçileri çalıştırması ve bu sayede hayatlarını kurtarması konu ediliyor.

Evet, Rosenstraße olayı gerçek bir hikayedir. 1943 yılında Berlin'de gerçekleşen Rosenstraße protestosu, Nazi Almanyası döneminde Yahudi eşlerin ve yarı Yahudi çocukların tutuklanması ve olası deportasyonu karşısında, onların Alman ailelerinin düzenlediği bir gösteri olarak tarihe geçmiştir.

1933 yılında Adolf Hitler, Almanya'da iktidara geldi ve şansölye oldu. İktidara geldikten sonra şu adımları attı: - Sıkıyönetim Yasasını uygulamaya koydu. - Reichstag Yangın Kararnamesi'ni çıkararak insanların yargılanmadan gözaltına alınmasını ve temel haklardan mahrum bırakılmasını sağladı. - Nazi Partisi hariç tüm siyasi partileri yasakladı. - Medyayı propaganda aracı haline getirdi ve muhalif sesleri bastırdı. - Versay Antlaşması'nı görmezden gelerek Almanya'yı Milletler Cemiyeti'nden çıkardı. Bu dönemde Hitler, Almanya'yı tek parti rejimi altında sıkı bir şekilde kontrol etti ve II. Dünya Savaşı'nın temellerini attı.

Nazi Almanyası'nın sınırları, İkinci Dünya Savaşı boyunca sürekli olarak genişlemiştir. 1938 yılında ilhak edilen Avusturya ile birlikte, Nazi Almanyası'nın sınırları şu bölgeleri de içeriyordu: - Çekoslovakya'nın Sudetenland bölgesi; - Polonya'nın bir kısmı; - Danimarka, Norveç, Fransa, Lüksemburg, Hollanda, Belçika, Yugoslavya ve Yunanistan. Ayrıca, İtalya himayesindeki Arnavutluk ve Sırbistan'da kurulan kukla hükûmet de Nazi Almanyası'nın etkisi altındaydı.

En büyük Nazi askeri gücü, Wehrmacht olarak bilinen Nazi Almanyası'nın silahlı kuvvetleridir. Wehrmacht, Kara Kuvvetleri (Heer), Hava Kuvvetleri (Luftwaffe) ve Deniz Kuvvetleri (Kriegsmarine)'den oluşmaktaydı.

Operasyon Valkyrie, İkinci Dünya Savaşı sırasında Alman subayların Adolf Hitler'e suikast yapma ve Nazi hükümetine karşı ayaklanma başlatma planını anlatıyor. Filmin merkezinde, bu operasyonun başında yer alan Albay Claus von Stauffenberg'in hikayesi bulunuyor. Yönetmenliğini Bryan Singer'ın yaptığı film, gerçek olaylara dayanmaktadır.

Sola bakan kartal, Nazi Almanyası'nın sembolü olarak kullanılmıştır.

Berlin Kuşatması, II. Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru, Sovyetler Birliği'nin Nazi Almanyası'nın başkenti Berlin'i ele geçirmek için düzenlediği Berlin Stratejik Taarruz Harekâtı nedeniyle gerçekleşti. Bu kuşatmanın başlıca nedenleri: Stratejik önem: Berlin, Nazi Almanyası'nın siyasi ve askeri merkeziydi, bu nedenle şehrin kontrolü Almanya'nın savaş yeteneğini zayıflatacak ve savaşın sona ermesini hızlandıracaktı. Sembolik önem: Berlin, Nazi ideolojisinin ve propagandasının merkeziydi, bu da kuşatmayı sadece askeri değil, aynı zamanda sembolik bir zafer haline getiriyordu. Soğuk Savaş'ın başlangıcı: Savaşın sona ermesiyle birlikte, Sovyetler Birliği ve ABD arasında dünya hakimiyeti için bir mücadele başlamıştı ve Berlin, bu mücadelenin ilk önemli çatışmalarından biri oldu.

Robert Harris'in "Anavatan" kitabı, Nazi Almanyası'nın II. Dünya Savaşı'nı kazandığı alternatif bir tarihte geçen bir dedektif romanıdır. Hikayenin konusu, Berlin'de yaşayan ve Kripo (suç polisi) bünyesinde çalışan Binbaşı Xavier March'ın, Wannsee Konferansı'na katılan bir Nazi hükümet yetkilisinin cinayetini soruşturmasıyla gelişir. Roman, polisiye türünün bazı geleneklerini altüst eder: Dedektif, katili takip edip tutuklamak yerine, katil tarafından takip edilip tutuklanır.

Adolf Hitler'in liderliğindeki Nazi Almanyası, II. Dünya Savaşı'nın sonunda, 1945 yılında yenildi.

MG 45 makineli tüfeği, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası tarafından geliştirilmiştir.

MP 40, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası tarafından kullanılan bir hafif makineli tüfektir.