Komplikasyonlar

Dumping sendromu komplikasyonları arasında şunlar yer alır: Besin emilimiyle ilgili sorunlar. Vitamin B12, folik asit veya demir eksikliği nedeniyle anemi. Kalsiyum emilimiyle ilgili problemlerin neden olduğu osteoporoz. Düşük kan şekeri (hipoglisemi). Safra kesesi taşları. Yağlı, kötü kokulu dışkı. Enjeksiyon bölgesinde ağrı. Dumping sendromu yaşayan kişilerin, bu komplikasyonları önlemek için beslenme düzenlerini doktor ve diyetisyen gözetiminde değiştirmeleri önerilir.

Respiratuvar Distres Sendromu (RDS) olan bebeklerde görülebilecek bazı hastalıklar ve komplikasyonlar: Kronik akciğer hastalığı (KAH). Pulmoner kanama. PDA (patent duktus arteriozus). İVK (intraventriküler kanama). Prematürelik retinopatisi. Hava kaçakları: pulmoner interstisiyel amfizem, pnömotoraks, pnömomediastinum, pnömoperikardium, subkutan amfizem. Konjestif kalp yetmezliği. Pulmoner hipertansiyon. Sepsis, pnömoni. Nörogelişimsel gerilik. Ayrıca, hipotermi, hipoksi ve asidoz gibi faktörler RDS şiddetini artırabilir.

Hemorajik gastritin bazı komplikasyonları: Mide kanaması. Anemi. Mide ülseri. Mide delinmesi. Mide tümörü. Hemorajik gastrit belirtileri fark edildiğinde bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

20 yaşında şeker hastalığı (diyabet) teşhisi konulması durumunda, hastalığın tipine göre farklı komplikasyonlar ortaya çıkabilir: Tip 1 Diyabet: Genellikle çocukluk ve gençlik çağında başlar. Tip 2 Diyabet: Genellikle 30-40 yaşından sonra ortaya çıkar, ancak son yıllarda obezite artışı nedeniyle daha genç yaşlarda da görülebilir. Her iki tip diyabette de kan şekeri yüksekliğinin kontrol altına alınmaması, kalp ve damar hastalıkları, görme bozuklukları, sinir ve böbrek hasarları gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Diyabet teşhisi durumunda, doğru tedavi yöntemleri ve yaşam tarzı değişiklikleriyle (sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz) hastalığın etkileri en aza indirilebilir.

Safra kesesi ameliyatından sonra görülebilecek bazı hastalıklar ve rahatsızlıklar şunlardır: Enfeksiyon. Safra kaçağı. Safra kanalı yaralanması. Komşu organların zarar görmesi. Anesteziye bağlı yan etkiler. Sindirim sorunları. Karın ve omuz bölgesinde ağrı. Halsizlik. Uzun süre devam eden şikayetler için doktor kontrolü önerilir.

Akut kolesistitin bazı komplikasyonları: Safra kesesi gangreni; Safra kesesi perforasyonu (delinmesi); Peritonit (karın zarı iltihabı); Sepsis (kanda bakteri üremesi) ve şok. Tedavi edilmezse enfeksiyon yayılabilir ve hayati tehlike oluşturabilecek durumlar ortaya çıkabilir. Komplikasyon riskini azaltmak için, akut kolesistit belirtileri (karın sağ üst kısmında şiddetli ağrı, bulantı, kusma, ateş) görüldüğünde bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Nörolojik hastalıkların tedavi edilmemesi durumunda çeşitli olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilir: Sinir dokusunda kalıcı hasar: Nörolojik hastalıklar, erken müdahale edilmediğinde sinir dokusunda geri döndürülemez hasarlara yol açabilir. Kas kaybı ve denge sorunları: Kas kaybı, denge kaybı ve görme problemleri artabilir. Sosyal ve mesleki işlev kaybı: İş performansı düşebilir, sosyal ilişkiler zedelenebilir ve kişi içe kapanabilir. İkincil sağlık sorunları: Yüksek tansiyon, mide ülseri ve bağışıklık düşüklüğü gibi fiziksel rahatsızlıklar gelişebilir. Psikolojik sorunlar: Hafif kaygı genelleşmiş anksiyete bozukluğuna dönüşebilir, uyku problemleri ve dikkat eksikliği kronikleşebilir. Nörolojik hastalıkların belirtileri ortaya çıktığında en kısa sürede bir nöroloji uzmanına danışılmalıdır.

Hemodiyalizin akut komplikasyonları şunlardır: Sık görülen komplikasyonlar: hipotansiyon (%20-30); kas krampları (%5-20); bulantı ve kusma (%5-15); baş ağrısı (%5); göğüs ağrısı (%2-5); sırt ağrısı (%2-5); kaşıntı (%5); titreme ve ateş (<%1). Nadir görülen ciddi komplikasyonlar: disequilibrium (dengesizlik) sendromu; diyalizer reaksiyonları; aritmi; kalp tamponadı; kanama (kafa içi, gastrointestinal sistem); konvülsiyon; hemoliz; hava embolisi.

Endoskopide evre kaç olursa tehlikeli sorusuna yanıt bulunamadı. Ancak, mide kanserinin evreleri hakkında bilgi verilebilir. Mide kanseri dört evrede görülür: Birinci evre. İkinci evre. Üçüncü evre. Dördüncü evre. Endoskopi, mide kanserinin erken evrede teşhisi için kullanılan bir yöntemdir. Endoskopi veya herhangi bir tıbbi işlem öncesinde bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Alveolar osteitis, halk arasında kuru soket olarak bilinen, diş çekimi sonrası alveolar kemikte (maksilla veya mandibulanın alveolar süreci) iltihaplanma ile karakterize bir durumdur. Bu durum, genellikle kan pıhtısının oluşmaması veya çekim sonrası kaybolması sonucu ortaya çıkar. Alveolar osteitis belirtileri: Boş soket, kan pıhtısının kısmen veya tamamen yok olması. Açıkta kalan kemik dokusunun ağızda hissedilmesi. Dull, aching, throbbing ağrı. Kötü ağız kokusu ve tat. Risk faktörleri: Sigara kullanımı. Ağız hijyenine dikkat edilmemesi. Kan sulandırıcı ilaç kullanımı. Tedavi için bir diş hekimine başvurulmalıdır.

İnsülin bağımlı olmayan diyabetin (Tip 2 diyabet) komplikasyonsuz olması, diyabet hastalığının henüz herhangi bir organ veya sistemi etkilemediği, yani ciddi sağlık sorunlarına yol açmadığı bir durumu ifade eder. Bu, diyabetin erken evrelerinde olduğunu veya kişinin kan şekeri kontrolünü iyi yönettiğini gösterebilir. E11.9 kodu, Uluslararası Hastalık Sınıflandırması (ICD-10) sisteminde, insülin bağımlı olmayan diyabetin komplikasyonsuz halini tanımlamak için kullanılır. Diyabetin yönetimi, yaşam tarzı değişiklikleri ve gerektiğinde ilaç tedavisi ile mümkündür.

Epstein-Barr virüsü (EBV) genellikle tehlikeli bir hastalık olarak kabul edilmez, çünkü çoğu enfeksiyon hafif semptomlarla seyreder ve tedavi gerektirmez. Ancak, bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde (örneğin, transplantasyon veya kemoterapi hastaları) daha ciddi ve hayatı tehdit eden hastalıklara yol açabilir. EBV ile ilişkilendirilen bazı hastalıklar: Mononükleoz (öpücük hastalığı). Lenfoma (Hodgkin ve Non-Hodgkin). Nazofaringeal kanser. Kronik yorgunluk sendromu. EBV, dünya genelinde en sık görülen virüslerden biridir ve enfekte olan birçok kişi uzun süre taşıyıcı olarak kalabilir.

Tip 2 diyabetin bazı komplikasyonları: Kalp ve damar hastalıkları: Anjina, kalp krizi, ateroskleroz, inme. Göz hasarı (retinopati): Katarakt, glokom, körlük riski. Böbrek hasarı (nefropati): Protein kaçağı, böbrek yetmezliği. Sinir hasarı (nöropati): Karıncalanma, uyuşma, yanma, ağrı, his kaybı. Diyabetik ayak: Ayak yaraları, ülserler, enfeksiyonlar, amputasyon riski. Cilt problemleri: Bakteriyel ve fungal enfeksiyonlar. İşitme kaybı: Diyabetli bireylerde işitme sorunları daha yaygındır. Depresyon ve Alzheimer (demans) riski: Kan şekeri kontrolü zayıf olan bireylerde risk artar. Yavaş iyileşen yaralar: Kesik ve kabarcıklar ciddi enfeksiyonlara dönüşebilir.

Plastik cerrahide komplikasyonları önlemek için şu adımlar atılabilir: Detaylı hasta değerlendirmesi: Hastaların tıbbi geçmişi, burun anatomisi ve cerrahi beklentileri detaylı bir şekilde analiz edilmelidir. Güvenli cerrahi teknikler: Deneyimli cerrahlar, minimal invaziv teknikleri ve yenilikçi yöntemleri kullanarak komplikasyonları en aza indirir. Ameliyat öncesi ve sonrası bakım: Hastalara ameliyat öncesi sigara içmeme, kan sulandırıcı ilaç kullanmama gibi bilgiler verilmelidir. İmmünosüpresyon protokolleri: Doku nakli veya büyük rekonstrüktif işlemler sonrası, bağışıklık sisteminin kontrol altına alınması için immünosüpresyon protokolleri uygulanabilir. Düzenli kontroller: Ameliyat sonrası dönemde, hastaların düzenli aralıklarla doktor kontrolüne gitmesi, immünosüpresyonun etkinliğini izlemek ve yan etkileri değerlendirmek için önemlidir. Plastik cerrahi sonrası komplikasyon riskini en aza indirmek için, operasyonu deneyimli ve uzman bir cerrahın gerçekleştirmesi büyük önem taşır.

Kafa travması sonrası oluşabilecek bazı komplikasyonlar: Beyin kanaması. Beyin ödemi. Enfeksiyonlar. Uzun süreli nörolojik bozukluklar. Bilinç bozuklukları. Psikolojik sorunlar (anksiyete, depresyon, travma sonrası stres bozukluğu). Hafıza ve konsantrasyon sorunları. Duyusal yeti kaybı. Ölüm. Kafa travması sonrası komplikasyonlar, travmanın şiddetine ve kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Herhangi bir şüpheli durumda sağlık profesyonellerine başvurmak önemlidir.

Anestezi entübasyon komplikasyonları arasında şunlar yer alır: Havayolu tıkanıklığı: Endotrakeal tüpte kıvrılma, mukus veya kan birikimi, dudakların veya dilin solunum yolunu tıkaması. Bronkospazm: Anestezinin yetersiz olması, tüpün karinaya değmesi veya cerrahi uyarılar nedeniyle ortaya çıkabilir. Solunum depresyonu veya durması: Ağır premedikasyon, anestezik ilaçların aşırı dozajı veya kas gevşeticiler nedeniyle oluşabilir. Aspirasyon: Mide içeriğinin soluk borusuna kaçması, akciğer hasarına yol açabilir. Bu komplikasyonların önlenmesi için tüp açıklığının ve anestezi devrelerinin kontrol edilmesi, hava yolu açıklığının izlenmesi gereklidir.

Gastrojejunokolik fistül, gastrointestinal sistemi oluşturan organlar ile deri arasında veya organların kendi aralarında oluşan anormal bir yoldur. Gastrojejunokolik fistülün nedenleri arasında şunlar yer alır: Cerrahi işlemler: Özellikle gastrojejunostomili vakalarda, marjinal ülserlerin komşu transvers kolonu penetre etmesi sonucu oluşabilir. Mide kanserleri: Mide kanserinin komşuluk yoluyla kolon içine doğrudan yayılması, gastrokolik fistüllere neden olabilir. Gastrojejunokolik fistülün belirtileri arasında ishal, fekaloid kokulu kusma, yemekten hemen sonra defekasyona çıkma ve yenen gıdaların dışkıda görülmesi gibi durumlar bulunur. Tanı için baryumlu grafi ve endoskopi gibi yöntemler kullanılır. Tedavi, genellikle cerrahi müdahale gerektirir.

Aspirasyonun en tehlikeli komplikasyonu aspirasyon pnömonisidir. Aspirasyon pnömonisi, solunum yoluna kaçan yabancı maddelerin akciğerde enfeksiyona neden olması durumudur. Diğer tehlikeli komplikasyonlar arasında kronik bronşit, akciğer absesi ve akut solunum sıkıntısı sendromu (ARDS) bulunur. Aspirasyon belirtileri veya komplikasyonları durumunda bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Katarakt ameliyatı sonrası göz önünde uçuşan cisimlerin oluşmasının birkaç nedeni vardır: Vitreus (göz içindeki jel kıvamındaki sıvı) değişiklikleri. Vitreus içine ilaç veya silikon yağı kabarcıkları. Genellikle bu uçuşan cisimler iyi huyludur ve zamanla kendiliğinden azalabilir.

Polikistik over sendromunun (PCOS) bazı komplikasyonları şunlardır: Kısırlık. İnsülin direnci ve tip 2 diyabet. Yüksek kolesterol ve trigliserid seviyeleri. Hipertansiyon (yüksek tansiyon). Karaciğer yağlanması. Endometriyal hiperplazi ve rahim duvarı kanseri. Depresyon ve anksiyete. Gebelik komplikasyonları.