Kıyamet

Kıyamet sonrası ifadesi, Türkçe'de genellikle iki farklı bağlamda kullanılır: 1. İslam inancında: Kıyamet sonrası, dünyanın yok olması ve tüm insanların yeniden dirilerek hesap vermesi olayını ifade eder. 2. Edebiyatta: Murat Gülsoy'un "Kıyamet Sonrası Olağan Bir Gün" adlı romanında, kıyamet sonrası dünya, anıların belirsizleştiği, yaşamla ölümün birbirine geçtiği ve eşyanın anlamsızlaştığı bir evren olarak anlatılır.

Kıyamet kelimesi, dinî bir terim olarak evrenin düzeninin bozulması, her şeyin yok olması ve ahiret hayatının başlaması olayını ifade eder. Kıyametle ilgili bazı görevler ve olaylar şunlardır: - İsrafil'in sura üflemesi: Kıyametin başlangıcı olarak kabul edilir. - İnsanların diriltilmesi: Kıyamet sonrası tüm insanlar yeniden diriltilecek ve mahşer yerinde toplanacaklardır. - Hesap verme: Herkes dünyadaki işlerinin karşılığını görecek ve amel defterlerini inceleyecektir. - Cennet ve Cehennem: İyiler cennete, kötüler ise cehenneme gidecektir.

Gargat kelimesi, İslam inancında kıyamet alametleriyle ilgili hadislerde geçen dikenli bir ağaç türünü ifade eder. Bu ağacın bazı özellikleri şunlardır: - Adı: Latince'de "Nitraria Retusa" olarak adlandırılır. - Yetiştiği bölgeler: Ortadoğu, Kuzey Afrika ve çöl iklimine sahip bölgeler. - Boy ve yapı: Ortalama 3-4 metre boya sahiptir, dikenli bir yapıya sahiptir. - Meyve: Yenilebilir kırmızı meyveleri vardır. Gargat ağacı aynı zamanda Yahudiler tarafından sevilen bir ağaç olarak da bilinir ve Yahudi mistizminde "Hayat Ağacı" olarak anılmaz.

"En büyük korku onları üzmez" ifadesi, kıyamet gününün meydana getireceği dehşetin, iman edenleri kaygılandırmayacağı anlamına gelir. Bu ayet, Enbiya Suresi'nin 103. ayetinde geçmektedir ve meali şu şekildedir: > "O en büyük korku (diriliş ve haşr esnasında yaşanan korku) onları üzmez. Melekler onları: 'Bu, size vadolunan gününüzdür.' diyerek karşılarlar".

Dünyanın sonu ve bütün ölülerin dirilerek hesaba çekilmek üzere toplanacağı zamana kıyamet denir.

İsrafil'e iki defa üfleme görevi verilmiştir çünkü bu, kıyamet sürecinin iki önemli aşamasını temsil eder: 1. İlk üfleme: Göklerde ve yerde bulunan her şeyin yok olacağı kıyametin kopmasını işaret eder. 2. İkinci üfleme: İnsanların diriltilip mahşer yerinde toplanmasını sağlar.

Kıyametten kaçış filmleri, genellikle dünyanın veya belirli bir bölgenin yıkıma uğradığı bir gelecekte hayatta kalmaya çalışan insanların hikayesini anlatır. Bu türdeki bazı filmler şunlardır: "The Shawshank Redemption": Dürüst bir bankacı olan Andy Dufresne'in, karısının ve sevgilisinin cinayetiyle suçlanarak Shawshank hapishanesine kaçışını konu alır. "The Maze Runner": Hafızası silinmiş bir gencin, bir labirentten kaçmak için diğer "koşucularla" güçlerini birleştirmesini gerektiren bir hikayeyi işler. "Kıyametten Sonra": 2510 yılında, kıyamet sonrası dünyada hayatta kalmaya çalışan insanların, ürkütücü yaratıklarla mücadelesini anlatır.

Supernatural 5. sezon 22. bölüm "Kuğu Şarkısı"nda, kıyametin yaklaşmasıyla Sam ve Dean'in seçenekleri tükenmektedir. Bölümün ana olayları: - Sam, Lucifer'ın bedenine girmesine izin verir ve kontrolü ele geçirip atlıların yüzüklerini kullanarak onu kafese kapatmayı planlar. - Dean, Sam'in bu kararını kabullenir, ancak işler istedikleri gibi gitmez ve Lucifer, Sam'in bedenini tamamen ele geçirir. - Her şeyin bittiği gibi göründüğü bir anda, Sam Impala'da sıkışmış halde duran bir oyuncak askeri fark eder ve anıları canlanır.

Kamer Suresi'nin 1. ve 2. ayetleri genel olarak şu konuları anlatır: 1. Kıyametin Yaklaşması ve Ayın Yarılması: "Kıyamet yaklaştı ve ay yarıldı". 2. Müşriklerin İnkarcılığı: "Onlar bir mucize görseler de yine yüz çevirirler: 'Bu, öteden beri bilinen bir sihir!' derler".

Soluk At, Hristiyanlık inancına göre Mahşerin Dört Atlısı arasında yer alan ve ölümü simgeleyen atlıdır.

2018 yapımı "Kıyamet" (The Unthinkable) filmi, İsveç'te geçen ve kaynağı bilinmeyen bir kimyasal saldırı sonrası yaşanan olayları anlatıyor. Filmin konusu: Alex, gençlik aşkıyla yeniden bir araya gelmeye çalışırken, ülke genelinde askeri operasyonlar başlar ve iletişim hatları kesilir?

"Dünya Dönsün Kimene" filmi hakkında doğrudan bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, "Dünya Varmış" (2024) adlı bir film mevcuttur ve bu film şu konuları işlemektedir: "Dünya Varmış", ölümcül bir pandeminin dünyayı tehdit ettiği 24 saat öncesinde geçmektedir. Filmde, tesadüfen bu sığınağa giren taksici Nuh'un başına gelenler de anlatılmaktadır.

2129 yılında Bediüzzaman Said Nursi'nin bazı öngörülerine göre kıyametin kopacağı ima edilmektedir. Ancak, bu tür kehanetler bilimsel olarak kanıtlanmamış olup, gerçekleşip gerçekleşmeyeceği kesin değildir.

Ye'cüc ve Me'cüc kavramı, İslam inancına göre Kıyametin büyük alametlerinden biri olarak kabul edilir. Bu kavramın başlangıcı, Kur'an-ı Kerim'de iki ayette geçmesiyle belirlenmiştir: 1. Kehf Suresi, 94. ayet: "Onlar dediler ki: 'Zülkarneyn, gerçek şu iki Ye'cüc ve Me'cüc (bu) yerde bozgunculuk çıkaran (kabile)lerdir'". 2. Enbiya Suresi, 96-97. ayetler: "Nihayet Ye'cüc ve Me'cüc (ün seddi) açılıp da her tepeden saldıracakları ve gerçek vaad olan (kıyamet) yaklaştığı zaman o küfr (ve inkar) edenlerin gözleri hemen belirip kalacak".

Kıyametin ne zaman kopacağı kesin olarak bilinmemektedir ve bu bilgi sadece Allah'a aittir. Kıyamet alametleri arasında, para veya deneylerle ilgili spesifik bir olay yer almamaktadır. Ancak, hadislerde belirtilen bazı alametler şunlardır: Deccal'in ortaya çıkması: İnsanları aldatacak ve tanrılık iddiasında bulunacak bir şahsın çıkması. Hz. İsa'nın gökten inmesi: Adaletle hükmedecek ve İslam dinini hakim kılacak şekilde yeryüzüne inmesi. Güneş'in batıdan doğması: Bu olay gerçekleştiğinde iman edenlerin imanı fayda vermeyecektir. Dabbetü'l-arz'ın çıkması: Yanında Hz. Musa'nın asası ve Hz. Süleyman'ın mührü bulunan bir canlının ortaya çıkması.

Kalem Suresi 42. ayet, kıyamet günü ve o günün sıkıntıları üzerine inmiştir.

Mahşerin Dört Atlısı, Hristiyanlık inancına göre Kıyamet felaketlerini getirecek olan figürlerdir. Savaş kavramı, Mahşerin Dört Atlısı ile doğrudan ilişkilendirilen spesifik bir çatışma olarak belirtilmemiştir. Ancak, atlıların simgelediği kavramlar ve etkileri şunlardır: 1. Beyaz Atlı: İsa'yı temsil eder ve zafer kazanmak için gelir. 2. Kızıl Atlı: Savaşı ve kan dökmeyi simgeler. 3. Siyah Atlı: Kıtlıkları ve yok etmeyi temsil eder. 4. Soluk Atlı: Salgın hastalıkları ve ölümü sembolize eder.

"2 defa üfler, tefekkür, hafıza, beyin ne işe yarar?" ifadesiyle ilgili doğrudan bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, tefekkür, hafıza ve beyin işlevleriyle ilgili bazı bilgiler şu şekildedir: Tefekkür: Tefekkür, yeni bilgiler öğrenme ve düşünme sürecinde beyinde yeni bağlantılar oluşturmayı sağlar, bu da düşünme biçimlerini daha ayrıntılı ve alternatifli hale getirir. Hafıza: Hafıza, kişisel deneyimleri hatırlama, bilgi öğrenme ve sosyal etkileşim gibi birçok alanda önemli bir rol oynar. Beyin: Beyin, milyarlarca sinir hücresinden oluşur ve bu hücreler binlerce farklı sinir hücresiyle bağlantılıdır. Daha fazla bilgi için ilgili kaynaklara başvurulması önerilir.