KelimeAnlamı

Urba, İtalyanca kökenli bir kelime olup "giysi" anlamına gelir. Ayrıca, Kırım Tatarcasında da "urba" kelimesi "giyim" anlamında kullanılır.

Try kelimesi İngilizce'de "yapmaya çalışmak", "denemek" anlamına gelir. Ayrıca, TRY kısaltması Türk Lirası'nın uluslararası para birimi kodudur.

Monoton kelimesi, tekdüze anlamına gelir. Günlük hayatta şu anlamlarda da kullanılabilir: hep aynı durumların gerçekleştirilmesi; sıkıcılık. Monoton kelimesi hem insan hem de olaylar ve konular için kullanılabilir.

Piska kelimesi farklı anlamlara gelebilir: İsveççe. Afganca argo. Rusça argo. Arnavutça.

Gaddar kelimesi, TDK'ye göre "acıması olmayan, başkalarına haksızlık eden, merhametsiz, katı yürekli, insafsız davranan, kıyıcı" anlamına gelir. Ayrıca, Arapça kökenli olan bu kelime, sert yapılı ve başkalarına zorbalık yapmaktan çekinmeyen kişileri ifade eder. Gaddar kelimesi, İslam literatüründe ise verilen sözü yerine getirmemek, ahdi bozmak gibi anlamlara gelen "gadr" kelimesiyle de ilişkilidir.

Samimi kelimesi, Türk Dil Kurumu'na göre üç farklı anlama gelir: 1. İçten (duygu vb.). 2. Candan, açık yüreklilikle davranan. 3. İçli dışlı, senli benli olarak.

Hannas kelimesi, Arapça "gizlenmek" anlamına gelen "hans" kökünden türemiştir. Hannas kelimesinin bazı anlamları: Şeytan, iblis. İnsanın nefsi ve benliği. Geri kalmak, sıkılmak, daralmak. Hannas ismi, Kuran'da geçtiği için isim olarak kullanılmaz.

Sapa kelimesi, Türk Dil Kurumu'na göre üç farklı anlama gelir: 1. Merkezden uzak, kıyıda köşede kalmış. 2. Gidilen yol üzerinde olmayan, sapılarak varılan. 3. Düzgün olmayan, yolundan sapmış. Kelimenin kökeni Türkçe'dir ve "yoldan uzak" anlamına gelen Orta Türkçe "sapa" sözcüğünden evrilmiştir.

Cömert kelimesi, para ve malını esirgemeden veren, eli açık, ikramcı ve kerem sahibi anlamına gelir. Ayrıca, elindeki imkanları başkalarının yararına gönüllü olarak ve karşılık beklemeden sunma eğilimi olarak da tanımlanabilir. Cömert kelimesi, Farsça "civan-mert" kelimesinden Türkçeye geçmiştir.

Îsâr, sözlükte "bir şeyi ya da bir kimseyi diğerine üstün tutma, tercih etme" anlamına gelir. Ahlak terimi olarak ise "bir kimsenin kendisi ihtiyaç içinde olsa bile sahip olduğu imkânları başkalarının ihtiyacını karşılamak için kullanması, başkasının yararı için fedakârlıkta bulunması" anlamındadır. Îsâr, cömertliğin bir üst derecesi olarak kabul edilir.

Yakın ve uzak arasındaki fark, bir şeyin bir başka şeye olan mesafesinde yatar. Uzak. Yakın. Ayrıca, "yakın" kelimesi bazı durumlarda fiziksel mesafe yerine duygusal veya sosyal bir yakınlığı ifade edebilir. Bu nedenle, uzak ve yakın kelimelerinin zıt anlam ilişkisine sahip olup olmadığını anlamak için cümledeki bağlamı dikkate almak önemlidir.

YAT kısaltmasının açılımı şu şekilde olabilir: Yat: Seyahat, spor ve eğlence amaçlı tekneler. Terörle Mücadele Birlikleri (YAT): YPG ve YPJ’nin titizlikle eğitilmiş ve deneyimli üyelerinden oluşan Suriye Demokratik Güçleri’nin özel kuvvetleri. Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA): Yenilenebilir enerji üretim tesislerinden satın alınan elektriğin maliyetinin düşürülmesi ve yerli üretimin artırılması için oluşturulan bir yatırım modeli. Ayrıca, YAT kısaltması ÖSYM kısaltmaları kategorisinde yer almakta olup, anlamı hakkında bilgi bulunmamaktadır.

Esas kelimesi, Arapça kökenli olup, "bir şeyin özünü oluşturan ana öge, temel" anlamına gelir. Ayrıca, "bir iş veya sözde doğru biçim" ve "ana, temel olarak alınan, başlıca, asal" anlamlarında da kullanılır. Askerlikte ise esas, terim anlamında kullanılır; örneğin, "hazır ola geçmenin diğer adı esas duruştur".

Hayır, "extra" ve "fazla" aynı şey değildir. Extra, gerekli veya beklenen miktarın ötesinde, fazladan anlamına gelir. Fazla, ihtiyaç duyulandan daha fazla olan miktarı ifade eder. Dolayısıyla, "extra" kelimesi daha spesifik olarak gereksiz veya süperfluous bir fazlalığı tanımlar.

Sicim kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Malzeme: Keten veya kenevir gibi bitkilerin liflerinden yapılan ince ip veya kınnap. 2. Fizik terimi: "Sicim teorisi" olarak bilinen, temel parçacıkların titreşimli teller (sicimler) olduğunu öne süren teorik fizik modeli.

Seyelan bulmacada aşağıdaki kelimelerden biri olarak yanıtlanabilir: Akı (3 harfli); Akma (4 harfli); Akıntı (6 harfli). Seyelan, yağışlardan veya kar yağmasından sonra suların yer yüzeyinin tamamını kaplayarak akması anlamına gelir.

"De oda" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, "oda" kelimesinin bazı anlamları şunlardır: Evin veya herhangi bir yapının oturma, çalışma, yatma gibi işlere yarayan, banyo, salon, giriş vb. dışında kalan, bir veya birden fazla çıkışı olan bölmesi, göz. Serbest meslek adamlarını içinde toplayan resmî birlik. Yeniçeri kışlası. Ayrıca, "oda" kelimesi, "oda kahvaltı", "yarım pansiyon", "ultra her şey dahil" gibi otel konaklama terimlerinde de kullanılmaktadır.

Flanör, "aylak kent gezgini" anlamında kullanılan Fransızca kökenli bir kelimedir. Flanör, sanayileşmiş, burjuvazinin hâkim olduğu büyük kentlerde, diğer insanlar gün kazanmak için koşuştururken, sakince sokakları dolaşan, gözlem yapan ve düşünen kişidir. Flanör kelimesi, ilk defa 1854’te bir metin içerisinde kullanılmış ve temelleri Charles Baudelaire’nin “Paris Sıkıntısı” kitabında atılmıştır. Flanör, aynı zamanda şu anlamlara da gelebilir: Flanör düşünce. Flanörlük. Flanöz. Flanör, Alman düşünür ve yazar Walter Benjamin’in de kafa yorduğu bir kavramdır.

Bulmacada kesimevi, aşağıdaki kelimelerden biri olarak yanıtlanabilir: Kanara; Mezbaha; Salhane; Kesimhane.

Züppenin zıt anlamlısı bulunamamıştır. Ancak, züppe kelimesinin eş anlamlısı "snop"tur. Züppe; tuhaf, gülünç ve aykırı davranışlarıyla dikkat çeken kişiyi tarif eden bir kelimedir. Ayrıca, İstanbul 2. İdare Mahkemesi'nin 2014 yılında verdiği bir kararda, "züppe" kelimesinin hakaret olmadığı belirtilmiştir. Kelime anlamları zamanla değişebilir; güncel bilgiler için güvenilir kaynaklara başvurulması önerilir.