KarakterAnalizi

Ufak Tefek Cinayetler dizisinde Merve'nin planlarından bazıları şunlardır: Serhan'ın hayatındaki kişiyi öğrenmek: Merve, Serhan'ın hayatında biri olduğunu anlar ve onun kim olduğunu öğrenmek için şeytani bir plan yapar. Oya ve Serhan'ın ilişkisini bitirmek: Merve, Serhan'la Oya'nın ilişkisine engel olarak, kocasıyla yeni bir sayfa açabileceğini düşünür. Pelin'in babasını kullanmak: Merve, Pelin'in babası aracılığıyla Oya ve Serhan arasındaki ilişkiyi bitirmeye çalışır.

Dilruba'nın hikayesi, Turgut Türksoy'un "Dilruba" adlı romanında, Osmanlı kadınlarının şeriat yasaları ve geleneklere karşı verdikleri mücadeleyi anlatır. Romanda Dilruba, 1905'te ailesini bir yangında kaybeder ve amcasının evine yerleşir. Dilruba ve arkadaşlarının 1923'te kurdukları Kadınlar Halk Fırkası, günümüz kadın hareketinin önünü aydınlatmaya devam etmektedir.

Blink Twice (Gözlerini Kırp) filminin konusu şöyledir: Teknoloji milyarderi Slater King, bir bağış toplama galasında kokteyl garsonu olarak çalışan Frida ile tanışır. Cennet gibi gözüken adada herkes eğlenceli vakit geçirmektedir. Frida bu partiden sağ çıkmak istiyorsa gerçeği ortaya çıkarmak zorunda kalacaktır. Blink Twice filmi, izleyiciyi gerilim dolu bir yolculuğa çıkararak sır perdesini aralamaya davet eder. Filmin sonunda, Frida'nın Slater'ı öldürme şansı varken bunu yapmamayı seçtiği ve bir süre sonra Frida'nın, Slater ile evli olduğu ve Slater'ın eski CEO'luk görevini üstlendiği ortaya çıkar. Blink Twice filminin konusu, Don’t Worry Darling, Get Out, Infinity Pool, The Menu gibi filmlerle benzerlik göstermektedir. Blink Twice filminin konusu hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki kaynakları inceleyebilirsiniz: yabancidizi.tv; gq.com.tr.

Aylak Adam romanını okuması önerilen kişiler şunlardır: Psikolojik roman severler. Satır aralarından anlam çıkarmayı sevenler. Yusuf Atılgan ve modern edebiyat tutkunları. Kendinden bir şeyler bulmak isteyenler. Aylak Adam, 1959 yılında yayımlanmış olup, Türk edebiyatının önemli modernist eserlerinden biridir.

Rahel'in hikayesi, Tevrat'ta yer alan ve Yahudi mitolojisiyle ilgili bir hikayedir. Rahel'in bazı özellikleri: Kimliği: İbranice "dişi koyun" anlamına gelen Rahel, Yakup'un en sevdiği karısı, Yusuf ile Benyamin'in annesi, Lavan'ın kızı ve Lea'nın kardeşidir. Yakup ile evliliği: Yakup, Rahel'e aşık olur ve onunla evlenmek için Lavan'ın yanında yedi yıl çalışır. Çocuk sahibi olma mücadelesi: Rahel, uzun süre çocuk sahibi olamaz ve kardeşini kıskanarak kocasına hizmetçisi Bila'yı sunar. Ölümü: Yusuf'un doğumundan sonra ikinci oğlu Benyamin'i doğururken ölür. Rahel'in mezarı, Betlehem ile Kudüs arasındaki Gilo muhitinde bulunur ve Yahudiler için önemli bir hac yeridir.

Deli Deli Küpeli filmindeki kaymakam, ruhsal bir bozukluk nedeniyle deli olarak tasvir edilmiştir. Kaymakamın ruhsal bozukluğu süreklilik arz etmemekte, nadiren de olsa nöbet şeklinde kendini göstermektedir. Filmin uyarlandığı tiyatro oyunu ve sonrasındaki 1965 yapımı Nejat Saydam’ın filminde, 1960 darbesi ve bunun toplumsal sonuçları üzerine odaklanılırken, 1986 yapımı Deli Deli Küpeli filmi, 1980 darbesinin etki ve iklimi altında çekilmiştir. Filmde, alegori ve tersinme aracılığıyla izleyiciye, "Deli Kaymakam’dan öncesi ve sonrası hakkında, hangi düzenin daha insancıl ve akılcı, hangisinin ise delice ve insanlık dışı olduğu" sorusu sordurulmak istenir.

Femme Fatale, cazibesiyle sevgililerini tuzağa düşüren ve genellikle onları tehlikeye atan, ölümcül tuzaklara sürükleyen, gizemli, güzel ve baştan çıkarıcı bir kadın tiplemesidir. Bu terim, Fransızca'da "ölümcül kadın" veya "tuzak kurucu kadın" anlamına gelir. Femme Fatale tiplemesinin bazı özellikleri: Çekicilik ve zeka: Çekiciliğini, zekasını ve cinselliğini kullanarak erkekleri kendi çıkarı için manipüle eder. Ahlaki belirsizlik: Genellikle kötü veya ahlaki açıdan belirsiz olarak tanımlanır. Tehlike ve aldatma: Tehlike, aldatma ve ahlaki belirsizlikle ilişkilendirilir. Tarihin kaydettiği ilk örnekleri arasında, Sümer tanrıçası İştar ve Tevrat'ta yer alan Havva, Lilith, Delilah ve Salomé bulunur.

1997 yapımı As Good as It Gets filmi, obsesif kompulsif bozukluğa sahip bir yazar olan Melvin’in (Jack Nicholson) takıntılarını, korkularını ve gerçek sevgiye kendini açmasıyla beraber bunların üstesinden nasıl geldiğini anlatır. Filmde ayrıca, Melvin’in komşusu Simon (Greg Kinnear) ile aralarında geçen konuşma sayesinde Melvin’in homofobik, geçinilmesi zor ve temizlik takıntısı olan biri olduğu anlaşılır. As Good as It Gets filminin konusu şu şekilde özetlenebilir: Melvin Udall, ırkçı, homofobik, antisemitik, bencil, obsesif kompulsif bozukluğu olan ve insanları sevmeyen New York'lu çok ünlü ve zengin bir aşk romanı yazarıdır. Melvin her sabah kahvaltısını aynı restoranda ve aynı masada yapmakta ve servisi de aynı garsonun yapmasını istemektedir. Carol, hasta bir çocuğu olan ve varoşlarda yaşayan orta hâlli ve dul bir kadındır. Melvin'in hayatı, önce eşcinsel komşusu Simon'un evinde gasp edilmesiyle ve daha sonra da servisini yapan garson kadının çocuğunun hastalanıp da restorana gelememesi ile altüst olur. Film, bu üç farklı tipin Baltimore'a yaptıkları mecburi seyahat ve yakınlaşmaları üzerine kurulur.

1997 yapımı As Good as It Gets filmi, obsesif kompulsif bozukluğa sahip bir yazar olan Melvin’in (Jack Nicholson) takıntılarını, korkularını ve gerçek sevgiye kendini açmasıyla beraber bunların üstesinden nasıl geldiğini anlatır. Filmde ayrıca, Melvin’in komşusu Simon (Greg Kinnear) ile aralarında geçen konuşma sayesinde Melvin’in homofobik, geçinilmesi zor ve temizlik takıntısı olan biri olduğu anlaşılır. As Good as It Gets filminin konusu şu şekilde özetlenebilir: Melvin Udall, ırkçı, homofobik, antisemitik, bencil, obsesif kompulsif bozukluğu olan ve insanları sevmeyen New York'lu çok ünlü ve zengin bir aşk romanı yazarıdır. Melvin her sabah kahvaltısını aynı restoranda ve aynı masada yapmakta ve servisi de aynı garsonun yapmasını istemektedir. Carol, hasta bir çocuğu olan ve varoşlarda yaşayan orta hâlli ve dul bir kadındır. Melvin'in hayatı, önce eşcinsel komşusu Simon'un evinde gasp edilmesiyle ve daha sonra da servisini yapan garson kadının çocuğunun hastalanıp da restorana gelememesi ile altüst olur. Film, bu üç farklı tipin Baltimore'a yaptıkları mecburi seyahat ve yakınlaşmaları üzerine kurulur.

Deadpool'un sevilme nedenlerinden bazıları şunlardır: Mizah anlayışı. Dördüncü duvarı kırma. Umursamaz kişiliği. İyileşme faktörü. Herkese eşit davranması. Cosplay özgürlüğü. Popüler kültüre göndermeler.

Squid Game'de siyah giyimin nedeni, renk teorisi ile açıklanabilir. Ayrıca, dizideki kostümlerin renklerinin belirli anlamları da vardır.

Recep İvedik karakterinde "nah" hareketinin kullanılma nedeni, komik ve eğlenceli içerikler oluşturmak amacıyla yapılan bir jesttir. Ayrıca, bazı durumlarda "nah" hareketi, Recep İvedik'in güçlü bir kişiye veya patrona karşı meydan okuyan tavrını vurgulamak için de kullanılabilir. Bunun dışında, "nah" işareti, Türk komedi filmlerinde ve sosyal medya akımlarında yaygın olarak kullanılan bir mizah unsuru haline gelmiştir.

Yeraltı Adamı, Fyodor Dostoyevski'nin "Yeraltından Notlar" adlı eserinde, modern dünyaya ayak uyduramayan ve toplumun kendisini anlamadığını düşünen bir karakteri temsil eder. Kitap, aşağıdaki temaları işler: Toplumsal ve ahlaki değerlere isyan. Kararsızlık. Bireysel özgürlük ve kimlik. Psikolojik sıkıntılar. Eser, baş karakterin iç dünyasını o kadar iyi betimler ki okuyucu, onunla özdeşleşebilir.

Kitapta karakter analizi yapmak için şu adımlar izlenebilir: 1. Karakterin Rolünü Belirleme. 2. Özellikleri Tanımlama. 3. Çatışmaları İnceleme. 4. Karakter Haritası Oluşturma. 5. Analizi Bir Denemede Sentezleme. Ayrıca, edebiyat ve psikoloji gibi farklı disiplinlerin kesişiminde karakter analizi yapmak, karakterlerin duygusal derinliğini ve psikolojik motivasyonlarını anlamaya yardımcı olabilir.

Hudutsuz Sevda dizisindeki Halil İbrahim karakterinin sırrı, küçük yaşta kan davası nedeniyle babasını kaybettikten sonra memleketi Karadeniz'den İstanbul'a sürülmüş olmasıdır. 20 yıl sonra güçlü ve karizmatik bir genç adam olarak doğduğu topraklara geri dönen Halil İbrahim'in bu dönüşü, geçmişin karanlık sırlarını da beraberinde getirir. Ayrıca, dizide Halil İbrahim'in ilk bölümden itibaren asker olduğu ve özel eğitim almış bir asker olduğu açıkça belirtilmektedir.

"Dayı: Bir Adamın Hikayesi" filminin ilk bölümü, adalet duygusu küçük yaşta içine yerleşmiş olan "Dayı" lakaplı karakterin, köydeki haylazlıklarından bıkan ailesi tarafından çalışması için İstanbul'a gönderilmesini ve kahvehanecilik yapan Seyfi'nin yanında çalışmaya başlamasıyla kabadayılar alemine girişini anlatıyor. Film, tamamen kurgusal bir hikaye üzerine kurulmuş olup, gerçek bir hikayeye dayanmamaktadır.

"Ters Yüz" (Inside Out) animasyon filminde en güçlü karakter olarak Neşe (Joy) öne çıkmaktadır. Neşe, pozitif enerjisi, mutluluğu yayma yeteneği ve Riley'nin duygusal dengesini bulma konusundaki başarısıyla dikkat çeker.

Tarık Akan, Derman filminde oynadığı karakterin (Şehmuz) rolüne uygun fiziksel özellikleri ve oyunculuk yeteneği nedeniyle bu filmde yer almıştır. Ayrıca, Tarık Akan'ın 12 Eylül döneminde kısa süreliğine tutuklanması, filmdeki deneyimleriyle "Anne Kafamda Bit Var" adlı kitabında anlatılmaktadır. Derman filminin diğer başrol oyuncuları Hülya Koçyiğit ve Talat Bulut'tur. Filmin yönetmeni Şerif Gören, yapımcısı Selim Soydan, senaristi ise Ahmet Soner'dir.

Erkenci Kuş dizisinde Can, Fabbri'nin şikayeti üzerine gözaltına alındı. Bu olayın sebebi, Can'ın Fabri'nin parfümü alması ve Sanem'in bu parfümü Fabri'ye vererek onun başını daha büyük bir derde sokması olarak özetlenebilir.

Orhan Kemal'in Murtaza adlı romanı, otorite ile doğru kavramı arasında sıkışıp kalan, doğruculuğundan ödün vermemek için çabaladıkça daha çözümsüz durumlara düşen, bu arada gittikçe insanı anlatmaktan uzaklaşıp salt ilkelerini savunan bireyin başına gelenlerin acıklı bir güldürüsünü anlatır. Romanın kahramanı Murtaza, mübadele yoluyla Çukurova’ya gelen Yunanistan’dan gelen bir göçmendir. Murtaza, kendi çıkarlarından çok kurallara ve devlete önem veren Murtaza’nın, namus ve şeref adına, işini yapmak adına yaşadığı olayları trajikomik bir yaklaşımla ele alır. Roman, sade ve yalın bir dille anlatılmış, edebi bir dil kullanmak yerine vakanın ve olayların anlaşılmasına önem veren gözlemci bir tahkiye dili ile yazılmıştır. Murtaza, ayrıca pek çok tiyatro oyunu ve film karakterine de örnek olmuş, bu karakter, birçok tiyatro oyununda görülen bir bekçi tipi olarak karşımıza çıktığı gibi Kemal Sunal filmlerinde de sık sık bu karaktere benzeyen bekçi rolleri doğmuştur.