Jinekoloji

Leep ve konizasyon aynı işlemler değildir, ancak her ikisi de rahim ağzındaki anormal dokuların çıkarılması için kullanılan minimal invaziv cerrahi yöntemlerdir. Leep (Loop Electrosurgical Excision Procedure), elektrik akımı ile çalışan bir tel halka kullanılarak rahim ağzındaki anormal hücrelerin kesilip çıkarılması işlemidir. Konizasyon ise rahim ağzından koni şeklinde bir doku parçasının cerrahi olarak çıkarılması işlemidir.

Evet, Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) HPV aşısını önermektedir. TJOD, rahim ağzı kanserinin önlenmesinde HPV aşısının etkili olduğunu ve bu aşının 11-12 yaş grubundaki ergen kız ve erkeklere yapılmasını savunmaktadır.

Her kadın yerleşme kanaması yaşamaz, çünkü bu durum üreme çağındaki kadınların sadece %15-25'inde görülür.

TAH (Total Abdominal Histerektomi) ameliyatı aşağıdaki durumlarda yapılır: 1. Rahim Kanseri veya Yumurtalık Kanseri: Kanserli dokunun yayılımını önlemek için. 2. Şiddetli Endometriozis: İlaç tedavisine yanıt vermeyen ve yaşam kalitesini düşüren vakalarda. 3. Pelvik Organ Sarkması: İdrar kaçırma veya bağırsak problemleri eşlik ettiğinde. 4. Tekrarlayan Over Kistleri: İyi huylu ancak semptomatik kistlerde. 5. Ağır Adet Kanamaları: Anemiye yol açan ve hormonal tedaviyle kontrol edilemeyen kanamalar. Bu ameliyat ayrıca rahmin iyi huylu tümörleri ve kronik pelvik ağrı gibi durumlarda da uygulanabilir.

Kadın doğum için önerilen textbook setleri şunlardır: 1. "Te Linde Operatif Jinekoloji" - 13. baskı. 2. "Williams Obstetrik" - 26. baskı. Ayrıca, genel kadın doğum kitapları olarak şu kaynaklar da faydalı olabilir: - "Hamileliğe Hazırlık Doğum ve Sonrası" - Amerikan Kadın Doğum Uzmanı ve Jinekolog Grubu tarafından hazırlanmıştır. - "Bir Bakışta Kadın Doğum" - Tıp fakültesi öğrencileri ve yeni hekimler için kısa ve net bilgiler içeren bir kaynaktır.

Vajina genişlemesinin birkaç nedeni vardır: 1. Doğum: Vajinal doğum sırasında vajinal kaslar ve dokular büyük bir esneme kapasitesine sahiptir, ancak birden fazla doğum vajinal elastikiyetin azalmasına neden olabilir. 2. Yaşlanma ve menopoz: Yaşlandıkça vücuttaki kolajen miktarı azalır ve östrojen seviyeleri düşer, bu da vajinal dokunun incelmesine ve kuruluğa yol açar. 3. Hormonal değişiklikler: Hamilelik, emzirme veya diğer hormonal değişimler vajinal doku üzerinde doğrudan etkili olabilir. 4. Pelvik taban kaslarının zayıflaması: Kronik kabızlık, ağır kaldırma ve aşırı kilo gibi durumlar pelvik kasların güçsüzleşmesine neden olabilir. 5. Genetik faktörler: Bazı kadınlarda genetik olarak bağ dokularının zayıf olması nedeniyle vajina genişlemeye daha yatkın olabilir. Vajina genişlemesi günlük yaşamı etkileyebilir ve bu durum, alınabilecek basit önlemler veya uygun tedavilerle çözülebilir. Kesin tanı ve tedavi için bir jinekologla görüşmek önemlidir.

Vajinal muayene sırasında açıklık, servikal dilatasyon olarak adlandırılır ve iki şekilde anlaşılabilir: 1. Parmak Muayenesi: Doktor, iki parmağını vajinaya yerleştirerek servikal kanalı kontrol eder ve iki parmak arası ölçümle servikal açıklığın santimetre cinsinden genişliğini belirler. 2. Bishop Skorlaması: Servikal olgunluğun objektif olarak değerlendirilmesi için kullanılan bu yöntemde, servikal dilatasyon da dahil olmak üzere çeşitli kriterler puanlanarak doğumun başlatılması kararı verilir. Ayrıca, vajinal ultrason ile de servikal açıklık ve diğer iç genital organların durumu daha net bir şekilde incelenebilir.

Vajinal poliplerin neden oluştuğu tam olarak bilinmemekle birlikte, bazı faktörlerin bu oluşumları tetiklediği düşünülmektedir: Östrojen hormonunun fazla salgılanması. Menopoz sonrası hormonal tedaviler. Obezite ve metabolik sendrom. Polikistik over sendromu (PCOS). Rahim içi araç (spiral) kullanımı. Genetik yatkınlık. Meme kanseri tedavisinde kullanılan tamoksifen adlı ilaç. Vajinal poliplerin belirtileri arasında düzensiz adet kanamaları, aşırı kanama ve cinsel ilişki sonrası lekelenme yer alabilir. Teşhis ve tedavi için bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurulması önerilir.

Jinekolojik onkoloji, kadın üreme organlarında görülen aşağıdaki kanser türlerine bakar: Rahim (Endometrium) Kanseri: Rahim iç tabakasında gelişen en yaygın jinekolojik kanser türüdür. Yumurtalık Kanseri: Erken teşhisi zor olan ve genellikle ileri evrelerde fark edilen yumurtalık tümörlerini içerir. Serviks (Rahim Ağzı) Kanseri: Genellikle HPV enfeksiyonu ile ilişkilendirilen ve erken teşhisle önlenebilen bir kanserdir. Vajina Kanseri: Nadir görülen bu kanser, vajina duvarında ortaya çıkar. Vulva Kanseri: Vulva dokusunda oluşan nadir kanserlerden biridir.

Kistektomi sonrası yumurtalıkların toparlanması, ameliyatın türüne ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Genellikle 1-2 ay içinde yumurtalık fonksiyonları normale döner. İyileşme süreci şu adımları içerir: - Ameliyat sonrası ilk hafta: Ağrı, şişlik ve hafif kanama görülebilir, istirahat ve doktorun verdiği talimatlara uyum önemlidir. - 4-6 hafta: Dokuların iyileşmesi, şişlik ve ağrının azalması beklenir. - Düzenli kontroller: Ameliyat sonrası dönemde doktor kontrolleri, yumurtalıkların fonksiyonlarını ve hormon seviyelerini izlemek için gereklidir. Her durumda, cerrahınızla riskler ve faydalar hakkında ayrıntılı bir şekilde konuşmanız önemlidir.

Histeroskopi, tıpta rahim iç tabakasının gözlenmesi ve küçük el aletleri kullanılarak rahim içi girişimlerin yapılması işlemidir. İki ana amacı vardır: 1. Tanısal Histeroskopi: Rahim içindeki lezyonların veya yapısal anomalilerin teşhis edilmesi için kullanılır. 2. Cerrahi Histeroskopi: Teşhis edilen problemlerin aynı seansta tedavi edilmesi için uygulanır. İşlem süreci: Vajinal yoldan rahim ağzı kanalından özel bir mercekle girilerek, histeroskop adı verilen optik cihazla rahim içi görüntülenir ve gerekli durumlarda cerrahi müdahale yapılır. Endikasyonları: Adet düzensizlikleri, polip veya miyom şüphesi, kısırlık problemleri, rahim içi yapışıklıklar ve doğuştan gelen rahim anomalileri gibi durumlarda uygulanır.

18. Uludağ Jinekoloji ve Obstetrik Kış Kongresi 03 – 06 Nisan 2025 tarihleri arasında düzenlenecektir.

Jinekolojik hastalıklar, kadın üreme sistemini etkileyen çeşitli sağlık sorunlarını kapsar. İşte bazı yaygın jinekolojik hastalıklar: Polikistik Over Sendromu (PCOS): Yumurtalıklarda küçük kistlerin oluşumu ve hormonal dengesizlikle karakterizedir. Endometriozis: Rahim iç tabakasının (endometrium) rahim dışında büyümesi durumudur. Miyomlar: Rahim kas dokusunda oluşan iyi huylu tümörlerdir. Pelvik İnflamatuar Hastalık (PID): Üreme organlarının enfeksiyonu ve iltihaplanmasıdır. Servikal Displazi: Rahim ağzı hücrelerinde anormal değişikliklerdir. Ovarian Kistler: Yumurtalıklarda sıvı dolu keseciklerdir. Vajinal Enfeksiyonlar: Mantar, bakteriyel veya viral enfeksiyonlardır. Rahim Ağzı Kanseri: Rahim ağzındaki hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla oluşan kanser türüdür. Bu hastalıkların belirtileri arasında adet düzensizlikleri, pelvik ağrı, anormal vajinal kanama ve akıntı yer alır. Jinekolojik hastalıkların teşhisi ve tedavisi için bir uzmana danışmak önemlidir.

Adneksiyal kitle, kadın üreme organlarının adneksial bölgelerinde (yumurtalık, fallop tüpü ve çevre dokular) meydana gelen anormal bir kitledir. Adneksiyal kitleler genellikle iki ana gruba ayrılır: Benign (iyi huylu) kitleler. Malign (kötü huylu) kitleler. Adneksiyal kitle belirtileri aşağıdaki gibi sıralanabilir: karnın alt bölgesinde ağrı veya baskı hissi; düzensiz adet döngüleri; sindirim sorunları (şişkinlik, kabızlık); sık idrara çıkma veya idrar yapmada zorluk; cinsel ilişkide ağrı; nadir de olsa kanama. Adneksiyal kitle tanısı, bir dizi tetkik ve muayene ile konulur. Tanıda kullanılan yöntemler şu şekilde sıralanabilir: fizik muayene; ultrasonografi; kan testleri; MR veya BT taraması; biyopsi. Adneksiyal kitle tedavisi, kitlenin türüne, büyüklüğüne ve hastanın genel durumuna bağlıdır.

Rahim küçültme ameliyatı (rahim sarkması ameliyatı) yaklaşık olarak 1-3 saat sürer. Ameliyat süresi, uygulanan teknik ve hastanın genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.

Uterin antefleksiyon, rahmin (uterus) öne doğru dönmesi durumudur.

Kız çocuklarının doktor muayenesi, çocuğun yaşına ve sağlık durumuna göre değişiklik gösterebilir. Genel olarak, süreç şu adımları içerir: 1. Tıbbi Geçmişin İncelenmesi: Doktor, çocuğun ve ailesinin sağlık geçmişini sorar. 2. Fiziksel Muayene: Çocuğun boyu, kilosu, kalp atış hızı ve solunum durumu gibi temel sağlık göstergeleri kontrol edilir. 3. Gelişimsel Değerlendirme: Çocuğun motor becerileri, sosyal etkileşimleri ve dil gelişimi gözlemlenir. 4. Aşı Uygulaması: Gerekli aşıların yapılması ve aşı takviminin takip edilmesi. 5. Özel Durumlar İçin Ek Testler: Doktor, duruma göre kan tahlili veya ultrason gibi ek testler isteyebilir. Kız çocuklarının jinekolojik muayenesi ise, genellikle 6-7 yaş sonrası yapılır ve çocuk jinekolojik masada kurbağa pozisyonunda muayene edilir.

Litotomi pozisyonu, aşağıdaki ameliyat türlerinde yaygın olarak kullanılır: 1. Jinekolojik ameliyatlar: Rahim, yumurtalıklar ve diğer jinekolojik organlarla ilgili cerrahi işlemlerde. 2. Ürolojik ameliyatlar: Mesane, böbrek ve üreterle ilgili cerrahilerde, örneğin prostat ameliyatları ve böbrek taşı çıkarma işlemleri. 3. Bazı genel cerrahi işlemler: Alt karın bölgesine müdahale gerektiren durumlarda. Ayrıca, litotomi pozisyonu bazı anestezi türlerinin uygulanması için de uygun bir pozisyondur.

Am renkleri ve anlamları hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, vajinal akıntı renkleri ve anlamları hakkında bilgi verilebilir. Vajinal akıntı renkleri ve anlamları: Şeffaf veya hafif süt beyazı: Genellikle sağlıklı bir durum, hormonel değişiklikler veya yumurtlama dönemi. Sarı veya yeşil: Bakteriyel veya paraziter enfeksiyon, cinsel yolla bulaşan hastalıklar. Kahverengi: Adet döngüsünün son evresinde kalan eski kanın atılması, sürekli görülüyorsa rahim içi sorunlar. Gri: Gardnerella mikrobu veya bakteriyel vajinozis. Pembe: Dış gebelik, bel soğukluğu, yumurtalık kisti, hormonal dengesizlik veya düşük. Akıntıda renk, koku, kıvam veya miktar yönünden sıra dışı bir değişim varsa, bir uzmana başvurulması önerilir.

Hasta mahremiyeti doğrultusunda jinekolojik muayenede sağlık profesyoneline yardımcı olmak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Empati ve Saygılı Davranış: Hastaya şefkatle yaklaşmak, yakın ve güvenilir bir iletişim kurmak önemlidir. 2. Anamnez Alımı: Hastanın rahat bir yere oturtulması, doğru ve kapsamlı bir anamnez alınması sağlanmalıdır. 3. Mahremiyetin Korunması: Muayene sırasında hastanın mahremiyeti için gerekli önlemler alınmalı, bilgiler gizli tutulmalıdır. 4. İletişim Teknikleri: İşlem süresince etkili sözlü ve sözsüz iletişim teknikleri kullanılarak hastanın rahatlaması sağlanmalıdır. 5. Etik Kurallara Uyum: Muayenenin amacı açıklanmalı, işlem için izin alınmalı ve hastanın istekleri desteklenmelidir.