Hz.Muhammed

İki cihanın efendisi (Seyyidü’l-Kevneyn) ifadesi, Hz. Muhammed için kullanılır.

Câbir'in devesini Hz. Muhammed (s.a.v.) satın almıştır. Zâtürrikâ Gazvesi'nden dönerken, maddi sıkıntı içinde olan Câbir'den devesini kendisine satmasını istemiş, uzun bir pazarlıktan sonra ve Medine'ye varınca teslim almak şartıyla deveyi satın almıştır.

Miraç gecesi spiritüel yolculuk, İslam inancına göre Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Mekke'deki Mescid-i Harâm'dan Kudüs'teki Mescid-i Aksâ'ya, oradan da göklere yükselişini ifade eder. Miraç gecesinde gerçekleşen bazı spiritüel olaylar: Allah'ın huzuruna kabul: Peygamberimiz, Miraç'ta Allah'ın huzuruna yükselmiştir. İbadetler ve müjdeler: Namaz gibi ibadetlerin farz kılınması ve ümmete çeşitli müjdeler getirilmesi. Cennet ve cehennem ziyareti: Miraç'ta cennet ve cehennem gezdirildiği rivayet edilir. Miraç olayı, Kur'an-ı Kerim'de İsra ve Necm surelerinde geçmektedir.

Bir ağacın altında gölgelenen, sonra kalkıp giden yolcu, Hz. Muhammed'dir. Bu benzetme, Hz. Muhammed'in dünyaya olan bakış açısını anlatır; dünyaya geçici bir mola yeri olarak bakılması gerektiğini, kalıcı bir bağ kurulmaması gerektiğini ifade eder. Bu ifade, Tirmizî tarafından sahih kabul edilen bir hadiste geçmektedir. Hadis şu şekildedir: > "Benim dünya ile ilgim ne kadar ki? Ben bu dünyada bir ağacın altında gölgelenen, sonra da oradan kalkıp giden binitli bir yolcu gibiyim".

Taif yolculuğu, Hz. Muhammed'in, İslam'ı yaymak amacıyla gerçekleştirdiği bir seyahattir. Taif yolculuğunda yaşanan bazı olaylar: Taifliler, Hz. Muhammed'in İslam'a davetini kabul etmediler. Hz. Muhammed ve Zeyd b. Hârise, sokak çocukları ve köleler tarafından taşlandılar. Hz. Muhammed'in ayakları yaralandı ve kan içinde kaldı. Bu yolculuk, Hz. Muhammed için büyük bir üzüntü kaynağı olmuş ve "en kara gün" olarak anılmıştır.

Hz. Muhammed (s.a.v.), Eş'arî kabilesinden bir grup insanın kendisinden binek istemesi üzerine "Allah'a yemin ederim ki, size binek vermeyeceğim. Zaten verecek bineğim de yok" demiştir. Daha sonra Hz. Muhammed, o yemininden dönerek Eş'arilere 5 veya 6 deve vermiştir.

"Her hastalığın temelinde tokluk vardır" hadisinin kime ait olduğu konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. İbn Sina. Hz. Muhammed. Hadislerin sahihliği konusunda dikkatli olunması ve güvenilir kaynaklardan doğrulanması önerilir.

Bedenin babası olarak Hz. Âdem kabul edilir, çünkü bedeni ilk yaratılan insan odur. Ruhun babası ise Hz. Muhammed olarak görülür, çünkü ruhların yaratılışında O'nun ruhu ilktir ve "Ebu'l-Ervâh" (ruhların babası) olarak anılır.

Mülk Suresi 13. ayet, Mekke'de, müşrikler hakkında inmiştir. İbn Abbas'ın rivayetine göre, müşrikler, Hz. Muhammed'i eleştirip dillerine doluyorlardı. Ayrıca, Mukatil'in bu ayetin Ebu Cehl ve Hz. Muhammed ile ilgili olduğunu, Atâ'nın İbn Abbas'tan rivayetine göre ise Ebu Cehl ve Hamza ibn Abdülmuttalib ile ilgili olduğunu, İkrime'nin ise Ebu Cehl ve Ammâr ibn Yâsir hakkında olduğunu söylediği rivayetler de bulunmaktadır.

Dursun Ali Erzincanlı, "40 Yaşındasın" şiirini, İslam peygamberi Hz. Muhammed'in hayatını anlatmak amacıyla kaleme almıştır.

"Ağızların tadını kaçıran ölümü çokça hatırlayın" sözü, Hz. Muhammed'e (s.a.s.) atfedilen bir hadis-i şeriftir. Bu hadis, Tirmizî tarafından "hasen garib" olarak değerlendirilmiş, Elbânî ve Hâfız İbn-i Hacer tarafından ise sahih olduğu belirtilmiştir.

Miraç olayının iki aşaması vardır: 1. İsra: Hz. Muhammed'in Mescid-i Haram'dan (Mekke'deki Mescid-i Harâm) Beytü'l-Makdis'e (Kudüs'teki Mescid-i Aksa) gece yolculuğu. 2. Miraç: Hz. Muhammed'in Beytü'l-Makdis'ten göğe yükselmesi.

Tarihin Dönüşümü Dönüşümün Serüveni, Nurullah Yazar tarafından kaleme alınmış bir eserdir. Kitap, 2024 yılında OTTO Yayınları tarafından yayınlanmıştır.

Gizli davet dönemi, İslam peygamberi Muhammed'in 610 yılında 40 yaşındayken risalet görevinin verilmesinden sonra, yaklaşık üç yıl boyunca İslam'ı sadece yakın akraba ve arkadaşlarına tebliğ ettiği dönemdir. Bu dönemde İslam'ı kabul edenler, yakın çevrelerindekilere de İslam'ı anlatmış ve İslam Mekke'de yayılmaya başlamıştır. Gizli davet döneminin olup olmadığı konusunda farklı görüşler bulunmaktadır; bazı çalışmalar böyle bir dönemin olmadığını iddia etmektedir.

"Herkes O’nu Anlatıyor 1 - Ailesi" kitabı, Hz. Muhammed'in hayatını, onun en yakın akrabalarının ve eşinin ağzından anlatıyor. Kitapta yer alan kişilerin anlatımları: Dede Abdülmüttalib: Torunu Hz. Muhammed'i anlatıyor. Baba Abdullah: Oğlu Hz. Muhammed'i anlatıyor. Anne Âmine: Oğlu Hz. Muhammed'i anlatıyor. Sütanne Halime: Hz. Muhammed'i anlatıyor. Eş Hatice: Hz. Muhammed'i anlatıyor. Kitap, Hz. Muhammed'in doğumundan peygamberliğine kadar olan süreci, bu yakın çevresinin gözünden sunuyor.

Vefanın en güzel örneklerinden bazıları şunlardır: Hz. Muhammed'in (s.a.v.) vefası. Mekke'nin fethinde Kâbe'nin anahtarının Ebu Talha ailesine teslim edilmesi. Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Habeş hükümdarının elçileriyle ilgilenmesi.” Ayrıca, Kur'an-ı Kerim'de Allah Teâlâ müminlere vefayı birçok defa hatırlatır.

"Ben ancak öğretmen olarak gönderildim" sözü, Hz. Muhammed'e aittir. Bu ifade, İbn Mâce'nin "Sünnet" adlı eserinde geçmektedir.

"Cesaret dağında korku rüzgarı esmez" sözü, İbrahim Murat Gündüz'e aittir. Bu söz, aynı zamanda şehit Piyade Sözleşmeli Er Enes Budak'ın sosyal medyadaki son paylaşımında da yer almıştır.

"İlim Çin'de de olsa gidip alınız" sözü, Hz. Muhammed'e atfedilen bir hadis-i şeriftir. Bu söz ile ilim öğrenmek için belli yerlerde bulunmanın gerekli olmadığı ve doğru bilginin milliyeti olmadığı, her yerde aranması ve nerede bulunursa alınması gerektiği ifade edilmiştir.

"Müminler birbirlerini sevmede, birbirlerine merhamet ve şefkat göstermede, tıpkı bir organı rahatsızlandığında diğer organları da uykusuzluk ve yüksek ateşle bu acıyı paylaşan bir bedene benzer" hadisi, Hz. Muhammed'e (s.a.v.) aittir. Bu hadis, Müslim, Birr, 66 numaralı hadiste geçmektedir.