HücreBiyolojisi

Sitoliz — hücrenin eriyip parçalanmasıdır.

Meristem ve parankima hücrelerinin çizimi ve boyanması için aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Meristem Hücresi Çizimi: - Meristem hücreleri, küçük, ince çeperli ve bol sitoplazmalı olarak çizilmelidir. - Büyük çekirdekli ve plastitsiz (proplastit içerebilir) olarak gösterilmelidir. - Hücreler arası boşlukları olmayan bir yapı çizilmelidir. 2. Parankima Hücresi Çizimi: - Parankima hücreleri, genellikle çok küçük ve çok sayıda vakuole sahip olarak çizilmelidir. - Hücreler arası boşlukları olan bir yapı gösterilmelidir. - Kloroplast içeren ve fotosentez yapabilen hücreler olarak belirtilmelidir. Boyama için, hücresel yapıları daha belirgin hale getirmek amacıyla uygun renkler kullanılabilir. Örneğin, meristem hücreleri için yeşil ve mavi tonlar, parankima hücreleri için ise yeşil ve sarı tonlar tercih edilebilir.

Hücre duvarı veya hücre çeperi, hücre zarının hemen dışındaki bazı hücre tiplerini çevreleyen yapısal bir tabakadır. Özellikleri: - Cansızdır ve seçici geçirgen değildir. - Bitki, mantar ve prokaryot hücrelerde bulunur, hayvan hücrelerinde ise yoktur. - Destek, koruma ve filtreleme işlevleri görür. - Selüloz, kitin veya peptidoglikandan yapılmıştır.

Fosfolipidler ve fosfotidilserin farklı görevlere sahiptir: Fosfolipidlerin görevleri: 1. Hücre zarının yapısı: Fosfolipidler, hücre zarlarının ana bileşenidir ve zarın bütünlüğünü sağlar. 2. Emülsiyon: Yağ ve suyun birbirine karışmasını sağlayarak emülsiyon oluştururlar. 3. Enerji ve metabolizma: Kandaki lipitlerin taşınmasında ve metabolizmasında rol oynarlar. 4. Sinir sistemi: Miyelinlenmiş sinir liflerinin etrafını sararak sinir uyarılarının taşınmasını sağlarlar. Fosfotidilserinin görevleri: 1. Beyin sağlığı: Beyinde sinir hücrelerinin iletişiminde ve zarlarının esnekliğinde önemli bir rol oynar. 2. Bilişsel fonksiyonlar: Bilişsel işlevleri ve hafızayı destekleyebilir, stresle başa çıkmaya yardımcı olabilir. 3. Dikkat ve odaklanma: Dikkat, odaklanma ve zihinsel performansı artırabilir.

Endoplazmik retikulumun (ER) görevleri şunlardır: 1. Hücre içi ve hücrelerarası madde taşınması: ER, hücre içindeki borucuklar sistemi aracılığıyla madde taşınmasını sağlar. 2. Protein sentezi ve taşınması: Ribozomlarla işbirliği yaparak protein sentezini kolaylaştırır ve üretilen proteinleri hücre içinde dağıtır. 3. Çekirdek zarı oluşumu: Hücredeki çekirdek zarının oluşmasında rol oynar. 4. Enzimlerin iletimi: Sentezlenen yağların ve enzimlerin golgi cisimciğine taşınmasını sağlar. 5. Lizozom üretimi: Hücredeki atık maddelerin temizlenmesi için lizozomların üretiminde kilit rol oynar. 6. Hücre yapısına destek: Hücrenin şeklinin korunmasında ve iç yapısının sağlıklı işlemesinde rol alır. 7. Detoksifikasyon: Karaciğer hücrelerinde ilaçların ve zararlı kimyasalların detoksifikasyonuna katkıda bulunur.

Mantarlarda peptidoglikan bulunmaz.

Biyolojide almaç (reseptör), çeşitli uyarıları alabilen ve duyu organlarının yapısında bulunan özelleşmiş hücre, hücre grupları veya sinir uçlarıdır. Almaçlar, dış çevreden gelen uyartıları alan dış reseptörler ve iç çevreden gelen uyartıları alan iç reseptörler olarak ikiye ayrılır. Almaçların bulunduğu bazı organlar ve algıladıkları uyartı türleri: Deri. Beyin dışında tüm vücut. Deri ve dil. Göz. Burun ve dil.

Endoplazmik retikulumda bulunan organeller şunlardır: 1. Golgi Aygıtı: Endoplazmik retikulum tarafından oluşturulur ve madde işleme, paketleme ve taşıma işlevlerinde yer alır. 2. Lizozomlar: Hücresel makromolekülleri sindiren zara bağlı enzim kesecikleri. 3. Kofullar: Hücre içinde madde depolama ve taşıma işlevlerini yerine getirir. 4. Çekirdek Zarı: Endoplazmik retikulum ile bağlantılı olup, madde taşınmasını sağlar.

Ribozom ve rizozom aynı şeyler değildir. Ribozom, tüm canlı hücrelerde bulunan, protein sentezinin en önemli rolünü yerine getiren zarsız bir organeldir. Rizozom ise, ribozomun eski adıdır.

Golginin en önemli görevlerinden biri lizozom oluşturmaktır, ancak bu ifade tam olarak doğru değildir. Golgi cisimciğinin önemli görevlerinden biri, lizozom organelinin üretiminde rol oynamaktır.

Hücre iskeletinin temel görevleri şunlardır: 1. Hücre Şeklinin Korunması: Hücreye mekanik destek sağlar ve şeklini korur. 2. Organellerin Hareketi: Organellerin hücre içinde hareket etmesini sağlar. 3. Hücre Bölünmesi: Kromozomların hücre bölünmesi sırasında hareketini düzenler. 4. Hücre İçi Koordinasyon: Hücre içi yapıları sabitleyerek koordinasyonu sağlar. 5. Hücre Göçü: Hücrenin ve hücre çevresinin şeklini değiştirerek göçüne olanak tanır.

Biyolojide kemotaktik ifadesi, hücrelerin kemotaktik maddeye doğru yönelmesi anlamına gelir. Kemotaktik madde ise, hücreleri kendine doğru çeken maddedir.

Arkelerin hücre duvarı prokaryot yapıdadır. Prokaryotlar, hücre çekirdeklerinin olmadığı, DNA’nın hücre sitoplazmasında serbestçe bulunduğu organizmalardır.

Ribozomlar, lizozomlar ve peroksizomlar DNA içermeyen organellerdir.

Üç hayvan hücresi örneği: 1. Kan Hücreleri: Akciğerlerden vücudun diğer bölgelerine oksijen taşımakla görevlidir. 2. Kas Hücreleri: Hareketi kolaylaştıran bu hücreler, iskelet, kalp ve düz kas hücrelerini içerir. 3. Sinir Hücreleri (Nöronlar): Sinir sisteminin bir parçasıdır.

G proteinleri, reseptörlerin kimyasal habercilere bağlanmasıyla aktive edilir. Aktivasyon süreci şu şekilde gerçekleşir: 1. GDP yerine GTP bağlanması: Birincil habercinin (hormon, nörotransmitter) reseptöre bağlanmasıyla G proteini etkinleşir ve GDP yerine GTP bağlar. 2. Alt birimlerin ayrılması: GTP bağlanması, α alt birimin serbestleşmesine ve efektör proteinleri etkilemesine neden olur. 3. Sinyal iletiminin başlaması: G proteini, adenilat siklaz gibi efektör proteinleri aktive ederek hücresel yanıtları başlatır. Bu süreç, G proteininin GTPaz aktivitesiyle GTP'yi GDP'ye parçalamasıyla sonlanır ve G proteini inaktif hale gelir.

Glikokaliks, hücre zarının yüzeyinde, özellikle şekerlerce zengin özel bir yapıdır. Görevleri: - Mekanik destek, yağlama, yumuşatma ve süzme etkileri vardır. - Hücre zarının geçirgenlikte seçici düzenleyici etkileri ve koruyucu özellikleri sağlar. - Hücreler arası bağlantıların oluşmasında ve iyon naklinde rol oynar. - Eritrositlerin dış zarında hücre kimliğini belirler. İki tipi vardır: 1. Hücre zarına bağlı olan glikokaliks: Hücre zarının tüm hareketlerine uyar ve onunla birlikte görülür. 2. Hücre zarına bağlı olmayan glikokaliks: Bazal tabaka veya bazal zar olarak adlandırılır ve hücre zarının tüm hareketlerine onunla birlikte uymaz.

Ökaryot hücrelerde kloroplast ve mitokondri gibi zarlı organeller bulunmaz hayvan hücrelerinde.

Plazmoliz ve hemoliz arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Plazmoliz: Bitki hücrelerinin, hipertonik bir çözeltiye konulduğunda su kaybederek büzülmesi sürecidir. 2. Hemoliz: Kırmızı kan hücrelerinin, bakteriyel hemolitik enzimler nedeniyle yok edilmesi veya parçalanmasıdır.

Glikojen bakteri, arke, mantar ve hayvan hücreleri tarafından üretilir.