Göbeklitepe

Göbeklitepe'yi ziyaret etmek için özel araç şart değildir, ancak en kolay ve doğrudan ulaşım özel araçla sağlanır. Alternatif olarak, Şanlıurfa şehir merkezinden 100 numaralı otobüsler ile de Göbeklitepe'ye ulaşım mümkündür.

Göbeklitepe'de yaşayan insanlar, taş aletler kullanıyorlardı. Ayrıca, kireçtaşı ve bazalt gibi taşlardan oyulmuş malzemeler de kullanılmaktaydı.

Göbeklitepe'nin 12 bin yıllık olmasının nedeni, M.Ö. 9600 ile 8200 yılları arasına tarihlenmesidir.

Tarihin unuttuğu taşlar iki farklı bağlamda değerlendirilebilir: 1. Osmanlı Ahlakını Yansıtan Taşlar: Sivas'ta Kale Cami civarında bulunan "yitik" ve "sadaka" taşları, Osmanlı dönemindeki yardımlaşma ve güven kültürünü temsil eder. Bu taşlar, günümüzde unutulmaya yüz tutmuş değerlerdendir. 2. Göbeklitepe'deki 12 Bin Yıllık Taş: Şanlıurfa'daki Göbeklitepe'de bulunan 12 bin yıllık taş sütun üzerindeki 365 "V" sembolü, İskoçyalı araştırmacılar tarafından güneş takvimi olarak kullanılmıştır. Bu keşif, tarihin bilinen ilk kayıtlarından önce insanların zamanı doğru bir şekilde takip edebildiğini ortaya koymuştur.

Rafadan Tayfa, Göbeklitepe'ye Akın'ın Urfa'daki arkadaşından gelen gizemli bir paket nedeniyle gitti. Pakette yer alan bakır sini ve Akın'ın arkadaşı Veysi'nin panik halde araması, Akın'ın ve dolayısıyla Rafadan Tayfa'nın kafasını karıştırdı.

Evet, Göbeklitepe'de MüzeKart geçerlidir.

MÖ en eski tarih, M.Ö. 11.000 yılına dayanan Göbeklitepe olarak kabul edilmektedir.

Urfa'nın en eski tarihi yeri olarak Göbeklitepe kabul edilir.

"Sıcak Tepe" ifadesi, iki farklı bağlamda değerlendirilebilir: 1. "Şefkat Tepe" dizisi, ilk bölümünü 6 Kasım 2010 tarihinde yayınlayarak kurulmuştur. 2. "Göbeklitepe" ise, MÖ 10. binyıl civarında, tarım başlamadan önce inşa edilmiştir.

Göbeklitepe'deki D ve E yapıları, kazı çalışmalarında ortaya çıkarılan anıtsal yapılardan ikisidir. - D Yapısı: Göbeklitepe'deki en iyi korunmuş yapıdır ve alandaki en uzun sütunlara ev sahipliği yapar. - E Yapısı: Bu yapı, Göbeklitepe'de keşfedilen diğer yapılardan biridir ve kazılar sonrası ortaya çıkan toplam yapı sayısını 12'ye çıkarır.

Göbeklitepe, restorasyon çalışmaları nedeniyle 2017 yılında birkaç aylığına ziyarete kapatılmıştır.

Rafadan Tayfa'nın Göbeklitepe hikayesi gerçek değildir, çünkü bu hikaye, 2019 yılında gösterime giren "Rafadan Tayfa: Göbeklitepe" adlı animasyon filminden uyarlanmıştır.

Göbeklitepe'deki D Yapısı, arkeolojik alandaki en iyi korunmuş yapı olarak bilinmektedir. Bu yapının amacı tam olarak belirlenememiş olsa da, bazı özellikleri dikkat çekicidir: - Sütunlar: D yapısını çevreleyen çit, 12 eşit sütundan oluşmaktadır ve bu sütunların hepsi üzerine net hayvan resimleri oyulmuştur. - Zemin: Taştan oyulmuş bir zemine sahiptir. Kazı başkanı Klaus Schmidt ve ekibi, bu yapının inşası için en az 500 kişinin çalışmış olması gerektiğini düşünmektedir.

Göbeklitepe'nin logosunda buğdayın kullanılmasının nedeni, yerleşik hayata geçişin ve tarımın ilk izlerinin Göbeklitepe'de bulunmuş olmasıdır. Göbeklitepe'de yapılan kazılarda, yerleşik hayatı simgeleyen ve tarıma işaret eden buğday kalıntıları ortaya çıkarılmıştır. Bu bulgular, bölgenin insanlık tarihinin önemli bir dönüm noktasına tanıklık ettiğini göstermektedir.

"Rafadan Tayfa: Göbeklitepe" filminin çekimleri Şanlıurfa'da gerçekleştirilmemiştir. Film, Türkiye'nin en büyük animasyon stüdyolarında yapılmıştır.

Göbeklitepe, Şanlıurfa şehir merkezinden yaklaşık 18 kilometre uzaklıktadır.

Göbeklitepe'nin ilk fotoğrafları, 1963 yılında yapılan yüzey araştırmaları sırasında çekilmiştir.

Göbeklitepe, 1963 yılında İstanbul Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi'nin yaptığı bir yüzey araştırması sırasında keşfedildi.

Göbeklitepe'nin tarihi yaklaşık 11.000 yıl öncesine dayanmaktadır.

Evet, Göbeklitepe tarihteki en büyük ve bilinen ilk tapınak olarak kabul edilmektedir.