Üç Renk: Mavi, bir trafik kazasında eşi ve kızını kaybeden Julie’nin yaşama tutunma çabasını anlatır. Filmde, Julie’nin yaşadığı bunalımlar, yalnızlık duygusu, yaşam ile ölüm arasında gidip gelmesi, gidenin ve geri gelmeyecek olanın ardından yaşananlar hem yönetmenin başarılı kamera kullanımıyla hem de müziğin etkileyici müziğiyle izleyiciye aktarılır. Üç Renk: Mavi, aynı zamanda “özgürlük, eşitlik ve kardeşlik” kavramlarının, günümüz insanı açısından taşıdığı anlamı ve hayatlarında neye tekabül ettiğini de ele alır. Filmde, mavi rengi, kahramanın modern yaşamda acı ve üzüntüden kaçma ve yaşamın dümenini eline alıp koşullardan etkilenmeden istediğini yaşayabilme imkânının sorgulanması üzerinden “özgürlük” kavramını temsil eder. Üç Renk: Mavi, aynı zamanda kahramanın yaşadığı içsel gerilimi, yalnızlığı ve çaresizliği, mavinin mat, karanlık ve soğuk tonları ile görünür kılması açısından da bir “mavi filmi” olarak da tanımlanabilir. Üç Renk: Mavi, Fransız psikanalist Jacques Lacan’ın teorileriyle de ilişkilendirilebilir. Üç Renk: Mavi, aynı zamanda Ölmeden Önce İzlemeniz Gereken 1001 Film listesinde yer alan bir yapımdır.