Deyimler

Evet, “tepesi atmak” bir deyimdir.

"Uyanık gözü açık" deyimi, kurnaz, çıkarlarını iyi kollayan, becerikli ve zeki anlamına gelir.

"Gem vurmak" deyimi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Bir kimsenin aşırıya kaçan davranışlarını önlemek. 2. Hayvanın ağzına gem takmak.

"Burnumun direği kırıldı" deyimi, çok pis bir koku yayarak tedirgin etmek anlamına gelir.

"Sürüncemede bırakmak" deyimi, bir işi sonuçlanıncaya kadar boş yere geciktirmek, uzatmak anlamına gelir.

"Köylü kızı ayağı" ifadesi, kaba ve anlayışsız kız anlamında kullanılan bir deyimdir.

"Birini sarmak" deyimi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Sürekli düşünmek, hep onunla meşgul olmak. 2. Birisine bir şeyi musallat etmek.

"İbret aldın mı" ifadesi, kötü bir olaydan etkilenerek ders almak anlamına gelen "ibret almak" deyiminin yanlış bir kullanımı olabilir.

"Daha fazla dayanamamak" ifadesi bir deyim olarak kullanılmaktadır.

"Kitabın tam ortasından konuşmak" bir deyimdir.

Şart koşmak deyimi, bir işin yapılmasını önceden bir şarta bağlamak anlamına gelir. TDK sözlüğüne göre ise bu deyimin anlamı "önceden bir şarta bağlamak" olarak belirtilmiştir.

"Bokunu çıkarmak" deyimi, bir işi, bir şeyi bozmak, berbat etmek anlamına gelir.

"Birini birine benzetmek" ifadesi bir deyim olarak kullanılır.

"Rüzgarlara attım zarf" ifadesi, "zarf atmak" deyiminden yanlış bir kullanım olabilir. Zarf atmak deyimi, karşısındaki kişinin gerçek duygu ve düşüncelerini öğrenmek için kasıtlı olarak gerekli sözleri söylemek anlamına gelir.

Tembel insan için kullanılan bazı deyimler şunlardır: 1. "Sultanı tembel": İş görmekten hiç hoşlanmayan. 2. "Tembelliği tutmak": Tembelleşmek. 3. "Fakirlik ayıp değil, tembellik ayıp".

Aklına gelmek deyimi, TDK'ye göre iki farklı anlama sahiptir: 1. Hatırlamak, anımsamak. 2. Bir şeyi yapmayı düşünmek, tasarlamak.

"Bomba gibi patlamak" deyimi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Öfkelenerek birdenbire ve yüksek sesle bağırıp çağırmak. 2. Bir olay birdenbire ortaya çıkarak herkesi şaşırtmak.

"Gam yememek" deyimi, tasa etmemek, kaygılanmamak, üzülmemek anlamına gelir.

Ateş Pahası deyimi, Osmanlı döneminde geçen bir olaya dayanır. Kanuni Sultan Süleyman, bir av sırasında yağmura yakalanır ve bir eve sığınmak zorunda kalır. Bu olayın ardından "ateş pahası" deyimi, değerinden çok daha pahalı olan şeyler için kullanılmaya başlanmıştır.

"Nevrim döndü" deyimi, çok öfkelenmek, sinirlenip kızmak anlamında kullanılır. Bu nedenle, kişinin aşırı sinirlendiğini ifade etmek için söylenir.