BirinciDünyaSavaşı

İkinci Dünya Savaşı, edebiyatta en çok işlenen savaşlardan biridir. Bu konuda bazı örnekler: Garip akımı şairleri, İkinci Dünya Savaşı'nı doğrudan konu edinen şiirler yazmışlardır. Sovyetler Birliği, İkinci Dünya Savaşı'nı "Büyük Vatan Savaşı" olarak adlandırmış ve bu savaşın etkilerini edebiyatta da derinden işlemiştir. Bunun yanı sıra, I. Dünya Savaşı da edebiyatta sıkça işlenen savaşlardan biridir. Diğer örnekler: Kurtuluş Savaşı, Türk edebiyatında önemli bir yer tutar ve bu savaşın propagandası da edebiyat yoluyla yapılmıştır. Orta Çağ savaşları, epik destanlar ve anlatılarda sıkça işlenmiştir.

I. Dünya Savaşı'nı kazanan ülkeler, İtilaf Devletleri olarak da bilinen şu ülkelerdir: Fransa; Birleşik Krallık; Rusya (1914-1917); ABD (1917-1918); İtalya (1915-1918); Japonya; Sırbistan; Belçika; Karadağ; Portekiz. Ayrıca, San Marino, Yunanistan, Romanya, Çin Cumhuriyeti gibi ülkeler de İtilaf Devletleri arasında yer almıştır.

Anafartalar Cephesi'nde savaşan taraflar: Osmanlı İmparatorluğu. Britanya İmparatorluğu. Anafartalar Cephesi, 6 Ağustos 1915'te Suvla Koyu civarında Müttefik kuvvetlerin çıkarmasıyla başlamış ve 20 Aralık 1915'te Müttefiklerin geri çekilmesiyle sona ermiştir.

I. Dünya Savaşı, 28 Temmuz 1914 - 11 Kasım 1918 tarihleri arasında gerçekleşmiştir. Bu nedenle, savaş sırasında en yaşlı kişi 106 yaşında, en genç kişi ise 0 yaşında olacaktır. - En yaşlı kişi: 1914 yılında 106 yaşında olan bir kişi (1808 doğumlu) - En genç kişi: 1914 yılında 0 yaşında olan bir bebek Bu durumda, I. Dünya Savaşı'na katılım için minimum yaş 0, maksimum yaş ise 106 olarak belirlenebilir. Ancak, savaşın genellikle 18-40 yaş arasındaki askerleri etkilediği göz önüne alındığında, genel bir "kaç yaş üstü" sınırı belirlemek zordur.

"Silahlar ve Siperler arasında kaç gün sürdü?" sorusuna yanıt bulunamadı. Ancak, siper savaşının I. Dünya Savaşı sırasında zirveye ulaştığı ve üç yıl boyunca (1914-1917) devam ettiği bilinmektedir. Siper savaşı, durağan bir muharebe biçimi olup, korkunç boyutlarda ateş gücüne karşı piyade birliklerinin kullanıldığı bir türdü.

Kutül Amare Zaferi, I. Dünya Savaşı'nın Irak Cephesi'nde gerçekleşen bir muharebedir. 1. Kut Muharebesi olarak da bilinir. Dicle Nehri kıyısında, Kutül Amare şehri yakınlarında konuşlanmış İngiliz ve müttefiklerinin kuşatılmasıyla başlayan muharebe, kasabanın Osmanlı Ordusu tarafından ele geçirilmesi ve İngiliz birliklerinin tamamının esir alınmasıyla zaferle sonuçlanmıştır.

1976'da yayınlanan Birinci Dünya Savaşı Ansiklopedisi, Yener Yayınları tarafından hazırlanmıştır. Editör: Ajp. Taylor, Ragıp Yazır. Hazırlayan: Yönetmen Ahmet Örs.

Birinci Dünya Savaşı'nda Türkiye'de öne çıkan bazı kahramanlar şunlardır: Mustafa Kemal Atatürk: Çanakkale Savaşı'nda 19. İhtiyat Tümeni'nin başında yer almış ve daha sonra 57. Alayı savaşa sürmüştür. Yarbay Hasan Basri Bey: 5. Fırka'nın komutanıdır. Albay Halil Bey: 7. Fırka'nın komutanıdır. Albay Halil Sami Bey: 9. Fırka'nın komutanıdır. Binbaşı Şevki Bey, Taşköprülü Aloş, Bursalı Mehmet Onbaşı, Çerkesli Ömer: Savaşta görev yapmış kahraman askerlerden bazılarıdır. Ayrıca, Osmanlı Devleti'nden kopmuş Balkan topraklarında yaşayan Müslüman halk, savaşın patlak vermesiyle birlikte gönüllü olarak Çanakkale Cephesi'nde Osmanlı saflarında savaşmıştır.

Türk askeri savaş görüntülerinin nerede çekildiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, Türk askeri savaş görüntülerinin bulunabileceği bazı kaynaklar şunlardır: YouTube. Yandex Video Arama. Archive.org.

Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na giriş belgesi olarak 2 Ağustos 1914 tarihli Türk-Alman gizli askeri ittifak antlaşması gösterilebilir. Bu antlaşma, Osmanlı'nın kamuoyuna duyurduğu tarafsızlık politikasına rağmen, fiilen bir tarafa geçtiğini gösteren kritik bir adımdı. Antlaşmanın temel maddeleri şunlardı: Osmanlı, Almanya'ya karşı düşmanca bir tavır içine giren herhangi bir devlete karşı savaşa girecekti. Almanya, Osmanlı'nın bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü garanti altına alacaktı. Taraflar, savaşın başlaması durumunda birbirlerine karşılıklı askeri destek verecekti. Ayrıca, 29 Ekim 1914'te Osmanlı donanmasına katılan Alman gemileri Yavuz (eski Goeben) ve Midilli (eski Breslau)'nin Karadeniz'de Rus limanlarına düzenlediği saldırı da Osmanlı'nın savaşa fiilen girişinin önemli bir adımı olarak kabul edilir.

Çanakkale Savaşı öncesinde bazı ülkelerin ekonomik durumları: Almanya: Savaş sanayisine ağırlık verilmesi, ekonomik kriz ve yarım milyon insanın açlıktan ölmesi. Fransa: Erkek nüfusunun büyük bir kısmının savaşa katılması, ekonomik kayıplar ve ithalat-ihracat dengesinin bozulması. Rusya: Ticaretin savaş nedeniyle vurulması, ithalat ve ihracatın azalması, kişi başına harcamaların düşük olması. İngiltere: Güçlü donanması sayesinde ithalat ve ihracatın devam etmesi, ancak savaş sanayiine yönelmek zorunda kalması. Çanakkale Boğazı'nın kapatılması, Rusya'nın buğday ihracatını durdurmuş ve bu durum, özellikle Amerika gibi diğer ülkelerin buğday talebini artırmıştır.

Prof. Dr. Mustafa Çolak'ın "Komitenin Kahramanı Enver Paşa" kitabı, Enver Paşa'nın askeri ve siyasi hayatını, Birinci Dünya Savaşı'nın genel seyri ve dönemin siyasi dengeleri çerçevesinde ele alır. Kitabın ana bölümleri: Harbiye Nazırı Enver Paşa. Türkçülük ve Enver Paşa'nın Türkçülük Faaliyetleri. Bolşevik İhtilali ile Değişen Şartlar Karşısında Enver Paşa. Ekler ve fotoğraflar bölümünde, döneme ait belgeler, anılar ve telgraf örnekleri ile çeşitli arşiv fotoğrafları yer alır.

Birinci Dünya Savaşı'nda 200 binden fazla Türk askeri esir düşmüştür. Esirler, Mısır, Hindistan, Myanmar, Rusya, Azerbaycan, Fransa, İngiltere, Malta, Yunanistan, Kıbrıs, Romanya, Filistin, Suriye, Ukrayna ve Kanada gibi farklı coğrafyalardaki esir kamplarına gönderilmiştir.

I. Dünya Savaşı sonunda imzalanan bazı antlaşmalar: Mondros Ateşkes Antlaşması. Brest-Litovsk Antlaşması. Versailles (Versay) Antlaşması. Saint-Germain (Sen Germen) Antlaşması. Neuilly (Nöyyi) Antlaşması. Trianon Antlaşması. Sevr Antlaşması. Ayrıca, I. Dünya Savaşı sonunda 16 farklı barış anlaşması imzalandığı bilinmektedir.

"Batı Cephesinde Her Şey Sessiz" ifadesi, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir. Film: "Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok" adlı film, Birinci Dünya Savaşı sırasında Alman askeri Paul Bäumer'in hikayesini anlatır. Makale: "indyturk.com" sitesindeki bir makalede, "Batı Cephesinde Her Şey Sessiz" ifadesi, Rusya-Ukrayna savaşı bağlamında, savaşın kapsamlı bir çatışma seviyesinde olmadığını, daha çok askeri yığınak ve siyasi bir mücadele olduğunu belirtir. Kitap: Erich Maria Remarque'ın aynı adlı romanı, savaşın askerler üzerindeki fiziksel ve zihinsel etkilerini, savaşın gelişen doğasını ve askerlerin hazırlıksızlığını ele alır.

Tarihte en çok casusun hangi dönemde olduğuna dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, 20. yüzyıl savaşlar, politik krizler ve gerilimler nedeniyle casusluğun yoğun olarak yaşandığı bir dönem olarak öne çıkmaktadır. Bu yüzyılda öne çıkan bazı casuslar: Mata Hari: Birinci Dünya Savaşı sırasında Almanya için casusluk yapan Hollandalı dansçı. Richard Sorge: İkinci Dünya Savaşı sırasında Sovyetler Birliği için casusluk yapan ünlü ajan. Aldrich Ames: Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği için çalışan CIA subayı.

"The Red Poppy" adlı eser, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir: Louise Gluck'un Şiiri: "The Red Poppy", bir gelinciğin ağzından insana dair derin bir soruyu sorar. Bale: "The Red Poppy" (Kırmızı Mak veya Kırmızı Çiçek), 1927'de Reinhold Glière'in bestelediği müzikle ve Mikhail Kurilko'nun librettosuyla yaratılmış, üç perdelik bir baledir. Kitap: "The Red Poppy", David Hill tarafından yazılmış, I. Dünya Savaşı sırasında Batı Cephesi'nde savaşan Yeni Zelandalı asker Jim McLeod'un hikayesini anlatan resimli bir kitaptır.

Birdsong dizisi, I. Dünya Savaşı sırasında geçmektedir. İngiliz yazar Sebastian Faulks'un 1993 yılında yazdığı aynı adlı üçleme romanının ilkinden uyarlanan mini dizi, Stephen Wraysford isimli bir adamın odağında, savaş sırası ve öncesinde yaşadıklarını ekrana getirmektedir. Birdsong dizisinin konusu, şu şekilde özetlenebilir: 1910 yılında, yirmi yaşındayken, İngiltere’den bir iş gezisi için Fransa’ya giden öksüz ve yetim Stephen Wraysford, imkansız bir aşka yenik düşer. Daha sonra yaşananlar onu Fransa’da kalmaya ve hayatını tümüyle değiştirmeye itecek; Birinci Dünya Savaşı başladığında, kendini yüreğinde Isabelle’in aşkının büyüsüyle cephede, siperlerin gerçeküstü dünyasında bulacaktır.

Erich von Falkenhayn, I. Dünya Savaşı sırasında çeşitli cephelerde görev almıştır: Batı Cephesi: 1914 yılında Genelkurmay Başkanlığına getirilmiş, ancak 1916'da Verdun Muharebesi'ndeki başarısızlığın ardından görevden alınmıştır. Romanya Cephesi: 1916'da 9. Ordu'nun komutanlığını üstlenmiş ve Romanya'ya karşı taarruzlarda bulunmuştur. Sina ve Filistin Cephesi: 1917'de Yıldırım Ordular Grubu'nun komutanlığına getirilmiş, ancak Aralık 1917'de Mısır Sefer Kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen taarruzu durduramamıştır. Belarus Cephesi: 1918'de 10. Ordu'nun komutanlığını yaparak Belarus'un işgal ve idarî düzeninin tesisine yönelik görevleri yerine getirmiştir.

BEF, İngiliz Seferi Kuvvetleri'nin kısaltmasıdır ve I. Dünya Savaşı sırasında İngiltere'nin Fransa'ya gönderdiği askeri birliktir. BEF'in amacı: Fransız sol kanadını korumak; Alman ilerleyişini yavaşlatmak ve açıkta kalan kanatları örtmek.