Bergama Kalesi'nin hikayesi, antik dönemde Pergamon olarak adlandırılan kentin tarihiyle ilişkilidir. M.Ö. 301 yılında, Makedonyalı Komutan Lysimachos, Pergamon yöresini ele geçirmiş ve ganimetini saklamak için Philetairos adlı subayı görevlendirmiştir. Krallık döneminde, Bergama Kalesi (Akropol), Zeus Sunağı, Athena Tapınağı, kütüphane ve büyük saray gibi önemli yapılarla donatılmıştır. Türk hakimiyeti altına girdikten sonra, Bergama Kalesi yerleşim merkezi olmaktan çıkmış, yeni yerleşim alanı kalenin etekleri ve düzlük alanlar olmuştur.