Antlaşma

Türkiye, II. Dünya Savaşı'nda 23 Şubat 1945 tarihinde Almanya ve Japonya'ya savaş ilan eden antlaşmayı imzaladı.

1535 Osmanlı-Fransa Antlaşması, Kanuni Sultan Süleyman döneminde Fransa Kralı I. François ile imzalanan on beş maddelik bir kapitülasyon anlaşmasıdır. Antlaşmanın bazı önemli maddeleri: - Fransız tüccarlar, Osmanlı sınırları içinde Türk tüccarların verdiği kadar vergi ödeyecek ve Türk tüccarlar da Fransa sınırları içinde aynı haklardan yararlanacaklardır. - Fransız vatandaşları, Osmanlı sınırları içinde kendi yargı makamlarını kurabilecekler ve Osmanlı makamları bu kararlara itiraz etmeyeceklerdir. - Fransız vatandaşlarına Osmanlı topraklarında kendi dinlerini serbestçe yaşayabilme ve kutsal mekanlarının bakım hakkı tanınmıştır. - Akdeniz'de gemisi bulunan Hristiyanlara gemilerine Fransız bayrağı çekmeleri ve böylece korunma şansı tanınmıştır. - Fransa'ya İstanbul'da daimi elçi bulundurma hakkı tanınarak Osmanlı Devleti üzerinde en etkili devlet olma fırsatı verilmiştir. Bu antlaşma, iki hükümdarın sağlığı süresince geçerli olacak ve yeni hükümdarlar isterlerse anlaşmayı devam ettirebileceklerdi.

2. Kasrı Şirin Antlaşması, IV. Murad döneminde 1639 yılında imzalanmıştır.

Lozan Barış Antlaşması'nın sonuçları şunlardır: 1. Türkiye'nin Sınırları: Suriye sınırı 1921 Ankara Antlaşması'ndaki gibi kabul edildi, Irak sınırı ise çözülemedi (Musul, İngiltere mandası altındaki Irak'a bırakıldı). 2. Kapitülasyonların Kaldırılması: Osmanlı İmparatorluğu'nun Batılı devletlere verdiği ekonomik imtiyazlar tamamen kaldırıldı. 3. Azınlık Hakları: Türkiye'de yaşayan gayrimüslimler azınlık olarak tanımlandı ve Batı Trakya'daki Türk toplumuna da "azınlık" statüsü verildi. 4. Adalar: Bozcaada ve Gökçeada Türkiye'ye, On İki Ada İtalya'ya, Kıbrıs ise İngiltere'ye bırakıldı. 5. Boğazların Yönetimi: Boğazların yönetimi Milletler Cemiyeti'nin garantisi altında, başkanlığı Türkiye'ye bırakılan uluslararası bir komisyona verildi. 6. Tazminat: 1. Dünya Savaşı'nın galiplerine herhangi bir tazminat ödenmeyecekti. 7. Türk Devleti'nin Tanınması: Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını ve Misak-ı Milli sınırlarını büyük oranda tanıdı.

Mondros Ateşkes Antlaşması'nın 6. ve 27. maddeleri şunlardır: 6. madde: Hudutların korunması ve iç asayişin temini dışında, Osmanlı ordusu derhal terhis edilecektir. 27. madde: Müttefiklerle Osmanlı Devleti arasındaki savaş, 1918 yılı Ekim ayının 31 günü mahalli saat ile öğle zamanı sona erecektir.

Mondros Antlaşması'nın 6. ve 7. maddeleri şunlardır: 6. madde: Doğu Anadolu'daki altı vilayette (Erzurum, Van, Diyarbakır, Elazığ, Sivas, Bitlis) karışıklık çıkarsa, İtilaf Devletleri bu illeri işgal edebilecek. 7. madde: İtilaf Devletleri, güvenliklerini tehdit eden bir durum ortaya çıktığında istedikleri herhangi bir stratejik noktayı işgal etme hakkına sahip olacak.

Küçük Kaynarca Antlaşması, Osmanlı Devleti'ni Rusya'ya karşı zayıflattı.

Kars Antlaşması ile Türkiye-Gürcistan sınırı, 16 Mart 1921 tarihinde imzalanan Moskova Antlaşması'na göre çizilmiştir.

İlk Lozan Antlaşması'nın adı "Lozan Sulh Muâhedenâmesi" veya "Lozan Barış Antlaşması" olarak bilinmektedir.

Zitvatorok Antlaşması'nın maddeleri şunlardır: 1. Eğri, Estergon ve Kanije kaleleri Osmanlı hakimiyetinde kalacaktır. 2. Rop ve Koman kaleleri Avusturya devletine bırakılacaktır. 3. Avusturya, bir defaya mahsus 200.000 altın savaş tazminatı ödeyecektir. 4. Osmanlı devleti padişahı, Avusturya imparatoruna "Roma imparatoru" unvanını kullanacaktır. 5. Her üç yılda bir iki tarafta birbirine hediye gönderecektir. 6. Avusturya devleti, Macar toprakları için her yıl ödediği miktarı artık ödemeyecektir. 7. İki taraftan biri diğerinin arazisine tecavüz ederse, esirler iade edilecek ve maddi zarar karşılıklı olarak geri ödenecektir. 8. İspanya kralı da bu antlaşmaya girmeye sahiptir. 9. Antlaşma 20 yıl süre ile imzalanmıştır. 10. Antlaşmayı imzalayanların dışında halefler de bu antlaşmaya uymak zorundadır.

Yeniköy Antlaşması, Rusya ve Osmanlı İmparatorluğu temsilcileri tarafından imzalanmıştır. Antlaşma, 8 Şubat 1914 tarihinde İstanbul'da Gulkeviç ve Said Halim arasında imzalanmıştır.

Chester Projesi, 18 Aralık 1923 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından imzalanan bir antlaşma ile sona erdi.

Anadolu Selçuklu Devleti'nin ilk ticaret antlaşması, Venedik ile yapılmıştır.

Mondros Ateşkes Antlaşması'na göre işgal edilen bölgeler şunlardır: 1. İngiltere: Musul, Urfa, Antep, Maraş, İstanbul. 2. Fransa: Adana, Mersin, Osmaniye, Hatay, Antep, Maraş, Urfa. 3. İtalya: Antalya, Konya, Muğla, Burdur çevresi. 4. Yunanistan: İzmir ve çevresi (15 Mayıs 1919). 5. Ermeniler: Doğu Anadolu Bölgesi (Ermeni çeteleri desteklenerek).

1700 yılında Osmanlı'nın imzaladığı antlaşma, İstanbul Antlaşması'dır.

Varşova Paktı, 1 Temmuz 1991 tarihinde askeri faaliyetlerinin sona erdirilmesi kararı ile resmen sona erdi.

Ayastefanos Antlaşması'nın önemi şu şekilde özetlenebilir: 1. İlk Ateşkes ve Barış Antlaşması: 93 Harbi (1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı) sonunda imzalanan ilk ateşkes ve barış antlaşmasıdır. 2. Bulgaristan'ın Özerkliği: Antlaşma ile Bulgaristan, Osmanlı İmparatorluğu içinde özerk bir devlet olarak ilan edilmiştir. 3. Rusya'nın Balkanlar'daki Hakimiyeti: Bu antlaşma, Rusya'nın Balkanlar'da tamamen hakim bir konuma gelmesine neden olmuş, bu durum Batılı devletleri endişelendirmiştir. 4. Berlin Antlaşması'na Zemin Hazırlaması: Osmanlıların tepkilerinden yararlanarak, Kıbrıs'ın idaresini Birleşik Krallık'a bırakmak şartıyla Berlin'de yeni bir antlaşma (Berlin Antlaşması) zemini elde edilmiştir. 5. Yürürlüğe Girmemesi: Antlaşma, ağır şartları nedeniyle yürürlüğe girmemiş ve sadece bir kağıt üzerinde kalan bir antlaşma olarak kalmıştır.

CISG'in (Milletlerarası Mal Satımına İlişkin Sözleşmeler Hakkında Birleşmiş Milletler Antlaşması) Türkçe metni aşağıdaki kaynaklardan temin edilebilir: 1. Turcademy platformunda "CISG Kapsamında Esaslı İhlal ve Sonuçları" adlı kitapta antlaşmanın metni yer almaktadır. 2. Bilgi Üniversitesi web sitesinde CISG'in İngilizce ve Türkçe metinlerine erişim sağlanabilir.

Lozan Antlaşması 6 Ağustos 1924 tarihinde yürürlüğe girmiş ve günümüze kadar geçerliliğini korumuştur. Dolayısıyla, antlaşmanın bitiş tarihi yoktur.

Tüz ve tüzlük terimleri, tarih bağlamında İlk Türk Devletleri döneminde kullanılan hukuk kavramlarıdır. Tüz, Türklerde yöneticilerle yönetilenler arasında karşılıklı görev ve sorumlulukları belirten sözlü bir antlaşma anlamına gelir. Tüzlük ise tören değişmeyen dört hükmünden biridir ve eşitlik anlamına gelir.