Şem (mum) ve pervane hikayesi, tasavvuf şiirinde aşkın ve yok oluşun simgesi olarak kullanılan bir hikayedir. Hikayenin özü şu şekildedir: Pervane, yaşlanmış Rum padişahı Jale'nin çocuğu olmaz ve Allah'a dua ederek bu hasretini gidermesini ister. Pervane, kehanete uygun olarak, babasının yaptırdığı köşkün duvarında gördüğü Şem'in resmine âşık olur. Şem de bir seyyahtan kendi hikayesini dinlerken Pervane'ye âşık olduğunu öğrenir. Hikaye, Fars edebiyatında ilk defa Ehli-i Şirazi tarafından işlenmiş ve daha sonra Osmanlı şairlerinden Zatî, Lamiî Çelebi ve Muidî tarafından da kaleme alınmıştır.