Buradasın

İnsanın en rahat hissettiği mekân eviyse şayet öykücünün de en özgür hareket alanı belli temalar etrafında şekillenen öykü evrenidir kuşkusuz evin odalarına sinen o evde olduğunuzu hatırlatan bir koku gibi tıpkı temanın da öykü evrenine ruhunu veren bir özellik olduğu söylenebilir peki bu ruh dünyasına nasıl girilir?

Yazeka

Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

İstenen bilgi, bulunan belgelerden çıkarılamadı. Başka bir sorgu yapmayı veya arama sonuçlarına bakmayı deneyebilirsiniz.

5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

Yanıtı değerlendir

5 kaynak

Çok eski zamanlarda insanlar duygularını ve düşüncelerini paylaşmak için blog hesaplarını ya da forum hesaplarını kullanırdı. O dönemlerde yazının pek çok şeyi anlatmak için kullanılması modaydı. Ufak tefek emojilerle duygular daha da belirgin hale gelirdi. Seneler içinde teknoloji ağının gelişmesi sayesinde düşünceler daha net şekilde ifade edilmeye başlandı.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte yazı dilinin değişimi ve duyguların ifade edilme şekli şu şekilde özetlenebilir: Emojilerin Kullanımı: İnternet ve sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla, duyguları ifade etmek için emojiler kullanılmaya başlandı. Kısaltmalar ve Argo: Teknoloji, yeni iletişim alışkanlıkları getirdi; kısaltmalar ve kendine özgü jargonlar ortaya çıktı. Sosyal Medya ve Bloglar: İnsanlar, blog ve forumlarda duygu ve düşüncelerini paylaştı. Hızlı Tüketim: Günümüzde ise her şey çok hızlı tüketiliyor; bloglar yerine Twitter gibi platformlar daha yaygın.

Modernist hikayelerde iç monolog ve bilinç akışı gibi anlatım tekniklerinden sıkça yararlanılır. Bu nedenle bu tür hikâyelerde kişilerin iç çatışmaları ruhsal durumu üzerinde durulur. Bu türün temsilcileri kimlerdir?

Modernist hikayelerde iç monolog ve bilinç akışı gibi anlatım tekniklerini sıkça kullanan bazı temsilciler şunlardır: Türk Edebiyatında: - Ahmet Hamdi Tanpınar: "Saatleri Ayarlama Enstitüsü" adlı eseriyle modern bireyin değişen dünyada kendini bulma çabasını işler. - Oğuz Atay: "Tutunamayanlar" romanında toplumdan dışlanmış bireylerin dünyasını keşfeder. - Peyami Safa: "9. Hariciye Koğuşu" eserinde karakterlerin ruhsal dünyalarını detaylı bir şekilde işler. Dünya Edebiyatında: - Virginia Woolf: "Mrs. Dalloway" ve "To the Lighthouse" eserlerinde bireyin içsel dünyasına odaklanırken zaman ve mekan kavramlarını farklı açılardan işler. - James Joyce: "Dubliners" ve "Ulysses" gibi eserleriyle bilinç akışı tekniğinin öncüsü olarak bilinir. - Franz Kafka: "Dönüşüm" eseriyle modern insanın yabancılaşma ve izolasyon temalarını ele alır.

Bir Varmış Bir Yokmuş Evvel Zaman İçinde Kalbur Saman İçinde hangi hayvan?

"Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde" tekerlemesinde geçen hayvanlar şunlardır: Develer; Pireler; Eşek (mühürdar); Katır (silahtar). Ayrıca, "Çayırkent’in Sessiz Tavşanı Mira’nın Masalı" gibi bazı masallarda "tavşan" da bu ifadeye dahil edilebilir.

Nasrettin Hoca eşeğinden düşer ve acıyla kıvranır. Başına toplananlar 'Hemen bir doktor çağırın...' diye bağrışırken, Hoca 'Bana doktor değil, eşekten düşmüş birini bulun...' der. Hoca'nın bu davranışı ile eşekten düşenin çektiği acıyı ve yaşadığı duyguyu gerçek anlamda sadece eşekten düşen birinin anlayabileceğini çok açık bir şekilde ifade etmektedir. Empati kurabilmek için illa da karşımızdaki insanın karşılaştığı olayı yaşamak zorunda değiliz elbet. Onun yaşadığı olayda kendimizi görebiliyorsak eğer, kendimizi onun yerine koyup, onunla aynı duyguları yaşayıp, onun bakış açısından bakabiliyorsak olaya ve bunu ona iletebiliyorsak empati kurmuşuz demektir. Bu nedenle empatik iletişimde aslolan, olayları yaşamak değil doğru olarak anlamaktır. Karşımızdaki kişinin duygularını ve düşüncelerini tam olarak anlasak bile, eğer anladığımızı ona ifade edemiyorsak veya yanlış ifade ediyorsak empati kurmuş sayılmayız. Yine empati kurarken kişinin sadece sözel tepkilerine değil ses tonuna, konuşma temposuna, jest ve mimiklerine hatta duruşuna bile dikkat etmek gerekir.

Nasreddin Hoca'nın "Bana doktor değil, eşekten düşmüş birini bulun" sözü, empati kavramını vurgulamaktadır. Hoca, kendi durumunu en iyi şekilde kendisiyle aynı deneyimi yaşamış birinin anlayabileceğini ifade etmektedir. Empatik iletişim için olayları yaşamak değil, doğru bir şekilde anlamak ve karşımızdaki kişinin duygularını ve düşüncelerini ona doğru bir şekilde iletebilmek önemlidir.

Yazeka

Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

Yanıtı değerlendir

5 kaynak

Mekân ve insan ilişkisi nasıl analiz edilir?

Mekânın insan psikolojisine etkisi nasıl incelenir?

Sembolik anlamlar öyküde nasıl kullanılır?

Daha fazla bilgi

Konuyla ilgili materyaller

Modernist hikayelerde iç monolog ve bilinç akışı gibi anlatım tekniklerinden sıkça yararlanılır. Bu nedenle bu tür hikâyelerde kişilerin iç çatışmaları ruhsal durumu üzerinde durulur. Bu türün temsilcileri kimlerdir?

Bir Varmış Bir Yokmuş Evvel Zaman İçinde Kalbur Saman İçinde hangi hayvan?