• Buradasın

    Eski Türklerde eme törü nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Eski Türklerde "eme törü" ifadesi hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, "töre" kavramı hakkında bilgi verilebilir.
    Töre, Eski Türklerde kağan ve halkın uyması gereken, devletin kuruluş düzeni ve işleyişi ile ilgili kuralları ifade eden hukuk kuralları bütünüdür 124.
    Töre, üç kaynaktan oluşur:
    1. Halk: Toplumda kendiliğinden ve yavaş yavaş ortaya çıkan gelenek, görenek ve adetler 135.
    2. Kurultay: Kurultaylarda alınan kararlar 135.
    3. Han (Kağan): Kağanın koyduğu kurallar 135.
    Töre, sadece kağanın değil, herkesin uyması zorunlu olan kurallar bütünüdür ve adalete uygun olması gerekir 124.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Eski Türklerde devlet geleneği ve teşkilatı nedir?

    Eski Türklerde devlet geleneği ve teşkilatı şu şekilde özetlenebilir: Devlet Anlayışı: Devlet, "el" veya "il" olarak adlandırılırdı ve "töre" (yazılı olmayan kanun) ile birlikte düşünülürdü. Devletin Unsurları: Devlet, "halk", "ülke", "hâkimiyet" ve "teşkilat" unsurlarından oluşurdu. Yönetim: Kağan, devletin başıydı ve iç-dış siyaset, savaş ve barış kararları alırdı. Teşkilat: Devlet, ikili teşkilata göre yönetilirdi; asıl hükümdar doğuyu, kardeşi yabgu ise batıyı yönetirdi. Ordu: Ordu, onlu sisteme göre örgütlenmişti ve herkes savaşa hazırdı. Sosyal Yapı: Sınıflı bir yapı yoktu, herkes askerdi ve "kul" kelimesi devlete hizmet anlamında kullanılırdı.

    Eski Türklerde töre ne demek?

    Eski Türklerde töre, bir toplumda yazılı olmayan, gelenekleşmiş kanun ve kuralların bütünüdür. Töre kelimesinin diğer anlamları arasında ise şu tanımlar yer alır: yasa; düzen; gelenek; örf; ayin; tören. Töre, Türklerin devlet hukukunu, ahlaki değerlerini, dinî inançlarını ve sosyal hayatı düzenleyen, hukukî ve sosyal değer kazanmış davranış kalıplarını ihtiva eden mecburi kuralların bir bütünüdür. Törenin oluşumu, eski Orta Asya Türk toplumlarında üç yolla gerçekleşebilmekteydi: 1. Kağanlarca konulan kurallar; 2. Kurultaylarda alınan kararlar; 3. Toplum içinde kendiliğinden, yavaş yavaş ortaya çıkan gelenek-görenek kuralları, yani "Yosun Hukuku". Töre, başta kağan ve üst yöneticiler olmak üzere toplumun her ferdini bağlayan ve herkesin uyması zorunlu olan değerler ve kurallar bütünü olarak bir kutsallığa sahipti.

    Eski Türklerde il ne anlama gelir?

    Eski Türklerde "il" kelimesinin anlamları: Barış, dostluk. Boylar birliği. Toprak, vatan, devlet. Yönetim birimi. "İl" kelimesi, Osmanlı İmparatorluğu'nda "vilayet" anlamında kullanılmış ve bir coğrafi bölgeyi ve o bölgedeki yönetim otoritesini ifade etmiştir. Günümüzde ise "il" kelimesi, Türkiye'deki idari birimleri tanımlamak için kullanılmaktadır.

    Türklerin en eski geleneği nedir?

    Türklerin en eski gelenekleri arasında şunlar sayılabilir: Kurban sunma: Eski Türklerde kurban sunma geleneği, kanlı ve kansız olmak üzere iki şekilde uygulanırdı. Ölü aşı: Ölen kişilerin ardından dağıtılan helva ya da yemek, eski Türklerdeki "yoğ" törenlerinin bir devamıdır. İsim verme: Çocuklara uzun ömürlü olmaları için "Durmuş", "Yaşar", "Satılmış", "Satı" gibi isimlerin konulması eski Türklerden günümüze kadar uzanan bir adettir. Nevruz, Hıdrellez ve yılbaşı kutlamaları: Bu kutlamalar, tarih öncesinden günümüze ulaşan gelenekler arasındadır. Ateşin kutsallığı: Ateş, kötü ruhları kovmak için yakılır ve ocaktaki ateş kutsal kabul edilirdi. Ayrıca, eski Türklerde "kahramanlık kültü" vardı ve kahramanların ölümü bütün milleti derin bir yasa boğardı.

    Eski Türklerde orun ve ülüş nedir?

    Eski Türklerde "orun" ve "ülüş" kavramları şu şekilde tanımlanır: 1. Orun: İlk Türk devletlerinde kurultay adı verilen devlet meclislerinde boy beylerinin oturdukları yere verilen addır. 2. Ülüş: Boyların kurultayda yiyecekten alacakları paya veya hisseye verilen addır.

    Eski Türklerde töreye uymayanlara ne olurdu?

    Eski Türklerde töreye uymayanlar ağır yaptırımlarla karşılaşır ve toplumsal itibarlarını kaybederdi. Töreye uymayanlara verilebilecek bazı cezalar: Ölüm cezası: Savaştan kaçmak, devlete karşı ayaklanmak, adam öldürmek gibi suçlar ölümle cezalandırılırdı. Sınıf dışı bırakılma: Töre dışı davranan bireyler, toplum tarafından dışlanır ve sınıfları ne olursa olsun sınıf dışı bırakılırlardı. Diğer cezalar: Devlete isyan, askerden kaçma, adam öldürme, hırsızlık ve tecavüz gibi suçlar için en ağır cezalar uygulanırdı. Ayrıca, töreye uymayan hükümdarlar tahttan indirilir veya idam edilirlerdi.

    Eski Türkler'de en yüksek rütbe nedir?

    Eski Türkler'de en yüksek rütbe "Tarkan" olarak kabul edilir. Ayrıca, "Sardar" rütbesi de eski Türklerde önemli bir pozisyondur. Modern askeri rütbelerle karşılaştırıldığında, "Müşir" (Mareşal) rütbesi en yüksek rütbe olarak kabul edilir.