• Buradasın

    İdarenin hizmet kusuru ve kusursuz sorumluluğu arasındaki fark nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    İdarenin hizmet kusuru ve kusursuz sorumluluğu arasındaki temel fark, idarenin kusurlu olup olmamasına göre belirlenir.
    Hizmet kusuru, idarenin sunduğu hizmetin kötü veya eksik bir şekilde yerine getirilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan kaynaklanan sorumluluktur 23. Bu durumda, idarenin yürütmekle yükümlü olduğu hizmetin yapılmaması, geç yapılması veya kusurlu ifası söz konusudur 1.
    Kusursuz sorumluluk ise, idarenin bir kusuru olmasa bile zararın tazmin edilmesini gerektirir 23. Bu durum, tehlike sorumluluğu veya risk sorumluluğu olarak adlandırılır ve idarenin yürüttüğü faaliyet sırasında kaçınılmaz olarak zarara yol açabilecek durumlarda ortaya çıkar 2.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    İdarenin sorumluluğu nedir?

    İdarenin sorumluluğu, idare tarafından yapılan bir işlem, eylem veya ihmalin bireylere zarar vermesi durumunda bu zararın tazmin edilmesi anlamına gelir. Bu sorumluluk, iki ana kategoriye ayrılır: 1. Kusura Dayalı Sorumluluk: İdarenin bir işlem veya eylemde bulunurken kusurlu davrandığı ve bu nedenle zarar verdiği durumlarda ortaya çıkar. 2. Kusursuz Sorumluluk: İdarenin herhangi bir kusuru olmaksızın, sadece eylemi veya işlemi dolayısıyla sorumlu tutulduğu durumlardır. İdari sorumluluğa başvurulabilecek hukuki yollar ise tam yargı davaları ve iptal davalarıdır.

    İdarenin hizmet kusuru nedir?

    İdarenin hizmet kusuru, kamu hizmetinin kuruluşunda, düzenlenmesinde veya işleyişinde meydana gelen aksaklık, hukuka aykırılık, bozukluk, düzensizlik, eksiklik veya ihmalin ortaya çıkması halidir. Hizmet kusuru üç ana başlıkta toplanır: 1. Hizmetin kötü işlemesi: Kamu hizmetinin yapılması esnasında beklenen özen ve dikkate uygun yapılmaması. 2. Hizmetin geç işlemesi: Hizmetin olağan sayılamayacak bir gecikme ile yerine getirilmesi veya zamanında yapılmaması. 3. Hizmetin hiç işlememesi: İdarenin kamu hizmetini hiç sunmaması.

    İdarenin hizmet kusurundan kaynaklanan tazminat davasını kim açar?

    İdarenin hizmet kusurundan kaynaklanan tazminat davasını, zararı doğuran idareye karşı zarara uğrayan kişi açar. Bu dava, idare mahkemelerinde görülür.

    İdarenin hizmet kusuru deprem için geçerli mi?

    Evet, idarenin hizmet kusuru deprem için geçerlidir. İdare, deprem gibi doğal afetler öncesinde ve sonrasında çeşitli yükümlülükleri yerine getirmezse, bu durum hizmet kusuru olarak değerlendirilir ve idarenin sorumluluk alanına girer. İdari yükümlülüklerden bazıları: - Deprem kuşağında yer alan bölgelerde depreme karşı hazırlıklı olmak. - Binaların depreme dayanıklı olarak tasarlanmasını sağlamak. - Arama kurtarma faaliyetlerini zamanında ve etkin bir şekilde yürütmek. Bu yükümlülüklerin yerine getirilmemesi durumunda, zarar gören kişiler tam yargı davası açarak idareden tazminat talep edebilirler.

    Borçlar Kanunu'nda kusursuz sorumluluk halleri nelerdir?

    Borçlar Kanunu'nda kusursuz sorumluluk halleri üç ana başlık altında toplanmıştır: 1. Hakkaniyet Sorumluluğu. 2. Özen Sorumluluğu. Bu sorumluluk türü üç alt kategoriye ayrılır: - Adam Çalıştıranın Sorumluluğu. - Hayvan Bulunduranın Sorumluluğu. - Yapı Malikinin Sorumluluğu. 3. Tehlike Sorumluluğu.

    Hizmet kusuru nedeniyle tazminat davası nasıl açılır?

    Hizmet kusuru nedeniyle tazminat davası açmak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Hukuki Dayanağın Belirlenmesi: Davanın hangi hukuki sebebe dayandırılacağı tespit edilmelidir. 2. Delillerin Toplanması: Tazminat talebini destekleyen delillerin (tanık ifadeleri, belgeler, raporlar, fotoğraflar vb.) toplanması gereklidir. 3. Tazminat Miktarının Belirlenmesi: Maddi ve manevi zararlar hesaplanarak talep edilecek tazminat miktarı belirlenmelidir. 4. Yetkili Mahkemeye Başvuru: Tazminat davası, davanın türüne göre Asliye Hukuk Mahkemesi, İş Mahkemesi veya Tüketici Mahkemesi gibi yetkili mahkemeye başvuru yapılarak açılır. 5. Dava Dilekçesinin Hazırlanması: Davacı, tazminat talebini içeren bir dilekçe hazırlayarak mahkemeye sunmalıdır. 6. Mahkeme Sürecinin Takibi: Mahkeme sürecinde tanıkların dinlenmesi, bilirkişi raporlarının incelenmesi ve diğer delillerin değerlendirilmesi aşamaları takip edilmelidir. 7. Kararın Uygulanması: Mahkeme tazminata hükmettiğinde, davalı tarafın ödeme yapmaması durumunda icra takibi başlatılabilir. Bu süreçte profesyonel bir avukattan hukuki destek almak, davanın seyrini olumlu yönde etkileyebilir.

    Kusursuz sorumluluk hangi kanunda düzenlenmiştir?

    Kusursuz sorumluluk, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 65. ve 71. maddeleri arasında düzenlenmiştir.