• Buradasın

    Hakimin tanık beyanını dikkate almaması ne demek?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Hakimin tanık beyanını dikkate almaması, tanık ifadesinin hükme esas alınmadığı anlamına gelir 13. Bu durum, tanık beyanlarının takdiri bir delil olması ve hakimin bu beyanları serbestçe değerlendirebilmesi nedeniyle mümkündür 4.
    Ancak, hakimin tanık beyanlarına niçin itibar etmediğini gerekçeleriyle birlikte ortaya koyması gerekmektedir 3.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Davalı tanık beyanına karşı ne yapmalı?

    Davalı tanık beyanına karşı aşağıdaki adımları izleyebilir: 1. Avukat aracılığıyla itiraz etmek: Duruşma esnasında avukat, tanık beyanlarını sorgulayarak tutarsızlıkları ortaya çıkarabilir ve tanığın güvenilirliğini sarsabilir. 2. Ek deliller sunmak: Tanığın beyanlarını çürüten belgeler, fotoğraflar, mesajlar, kamera kayıtları gibi kanıtları mahkemeye sunmak. 3. Duruşma tutanaklarına itiraz etmek: Tanık ifadesi sırasında açık bir yalan veya tutarsızlık fark edilirse, hemen duruşma salonunda buna itiraz etmek ve itirazın tutanaklara geçmesini sağlamak. 4. Suç duyurusunda bulunmak: Tanığın yalan söylediğine dair güçlü şüphe varsa, savcılığa suç duyurusunda bulunmak. 5. Profesyonel hukuki destek almak: Boşanma sürecinde bir avukatın yardımı, tanık beyanlarının etkin bir şekilde değerlendirilmesi ve gerekli hukuki süreçlerin takibi açısından önemlidir.

    Kimler tanık olamaz?

    Tanık olmaktan muaf olan kişiler şunlardır: Şüpheli veya sanığın nişanlısı, eşi, kan veya kayın hısımları. Sır nedeniyle tanıklıktan çekinmesi gereken kişiler. Menfaat ihlali tehlikesi olan durumlarda tanıklıktan çekinmesi gereken kişiler. On beş yaşını doldurmamış veya ayırt etme gücüne sahip olmayan kişiler. Türk yargısına tabi olmayan kişiler. Ayrıca, isticvap edilen kişiler (mahkeme sorgusu) tanık olarak dinlenemezler.

    Sorgu hakimliğinde tanık nasıl dinlenir?

    Sorgu hakimliğinde tanıkların nasıl dinlendiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, tanıkların genel olarak nasıl dinlendiği hakkında bilgi verilebilir. Tanıklar, hakim tarafından ayrı ayrı ve sonraki tanıklar yanında bulunmaksızın dinlenir. Tanık, bildiğini sözlü olarak açıklar ve sözü kesilmeden dinlenir. Tanığa, dinlenmeden önce; doğruyu söylemesinin önemi, doğru söylememesi halinde yalan tanıklık suçundan dolayı cezalandırılacağı, doğruyu söyleyeceği hususunda yemin edeceği, duruşmada hakim veya mahkemenin açık izni olmadan mahkeme salonunu terk edemeyeceği ve gerekirse diğer tanıklarla yüzleştirilebileceği anlatılır. Tanık Türkçe bilmezse tercüman vasıtasıyla, tanık sağır ve dilsiz olup okuma ve yazmayı biliyorsa, sorular kendisine yazılı olarak bildirilir ve cevapları yazdırılır, okuma ve yazma bilmediği takdirde, hakim, kendisini işaret dilinden anlayan bilirkişi yardımıyla dinler. Tanıkların mahkemede dinlenilmesiyle ilgili daha fazla bilgi için aşağıdaki kaynaklar kullanılabilir: magdur.adalet.gov.tr; hukukihaber.net; ozansoylu.av.tr.

    HMK tanık çağırma zorunluluğu nedir?

    Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) Madde 245 uyarınca, kanunda gösterilen hükümler saklı kalmak üzere, tanıklık için çağrılan herkesin gelmek zorunluluğu vardır. Usulüne uygun olarak çağrıldığı halde mazeret bildirmeksizin gelmeyen tanık zorla getirtilir ve gelmemesinin sebep olduğu giderlere ve beşyüz Türk Lirasına kadar disiplin para cezasına hükmolunur. Zorla getirtilen tanık, önceden gelmemesini haklı gösterecek sebepleri sonradan bildirirse, aleyhine hükmedilen giderler ve disiplin para cezası kaldırılır.

    Bilirkişi tanık beyanlarını göz ardı edebilir mi?

    Bilirkişi, tanık beyanlarını göz ardı edemez. Çünkü tanık beyanı, davalarda takdiri deliller arasında yer alır ve mahkeme tarafından dikkate alınması gereken bir kanıt türüdür.

    Hakim tanık beyanına dayanarak hüküm verebilir mi?

    Hakim, tanık beyanına dayanarak hüküm verebilir, ancak bu durum bazı koşullara bağlıdır: Takdiri delil niteliği: Tanık beyanı, kendiliğinden kesin delil niteliğinde olmayıp takdiri delil özelliği taşır. Diğer delillerle desteklenme: Tanık beyanlarının hukuki değer kazanabilmesi için, dosyadaki diğer somut delillerle desteklenmesi gerekir. Duruşmada dinlenmesi: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre, olayın delili bir tanığın açıklamalarından ibaretse, bu tanık duruşmada mutlaka dinlenmelidir. Bu nedenle, sadece tanık beyanlarına dayanarak hüküm verilmesi, diğer delillerle desteklenmediği takdirde hukuki güvenlik ilkesine aykırılık teşkil edebilir.

    Hangi durumlarda tanıkla ispat yapılabilir?

    Tanıkla ispat, belirli durumlarda hukuk davalarında delil olarak kullanılabilir: 1. Akrabalar arasındaki işlemler: Altsoy ve üstsoy, kardeşler, eşler, kayınbaba, kaynana ile gelin ve damat arasındaki hukuki işlemlerde tanık delili kabul edilir. 2. Senede bağlanmaması teamül olan işlemler: İşin niteliğine ve tarafların durumlarına göre senede bağlanması alışılmış olmayan hukuki işlemlerde tanıkla ispat yapılabilir. 3. Olağanüstü durumlar: Yangın, deniz kazası, deprem gibi senet alınmasında imkânsızlık veya olağanüstü güçlük bulunan hâllerde yapılan işlemlerde tanık dinlenebilir. 4. İrade bozuklukları: Hukuki işlemlerde irade bozukluğu (hata, hile, ikrah, gabin) iddiaları varsa, tanık dahil her türlü delille ispat yapılabilir. 5. Muvazaa iddiaları: Hukuki işlemlere ve senetlere karşı üçüncü kişilerin muvazaa iddiaları durumunda tanık delili kullanılabilir. Genel olarak tanık beyanı, takdiri bir delil olup, hakimi bağlayıcı değildir ve diğer delillerle desteklenmesi gerekmektedir.