• Buradasın

    Cumhuriyet döneminde laiklik ilkesinin yerleşmesi için hangi inkılap yapılmıştır?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Cumhuriyet döneminde laiklik ilkesinin yerleşmesi için yapılan inkılaplardan bazıları şunlardır:
    • 3 Mart 1924 tarihli inkılaplar 125. Bu tarihte halifelik makamı kaldırılmış ve Şer'iye ve Evkaf Vekâleti (Din İşleri ve Vakıflar Bakanlığı) kapatılmıştır 125.
    • 429 sayılı kanun 2. Bu kanunla Şer'iye Mahkemeleri kapatılmıştır 2.
    • 430 sayılı Tevhid-i Tedrisat Kanunu 12. Bu kanunla dinsel eğitim veren okullar kapatılmış ve ulusal eğitim sistemine geçilmiştir 12.
    • 431 sayılı kanun 2. Bu kanunla halifeliğin kaldırılmasına ve Osmanlı hanedanının Türkiye Cumhuriyeti topraklarından çıkarılmasına karar verilmiştir 2.
    • 1926'da Medeni Kanun'un kabulü 13. Bu kanunla hukuk alanında laiklik ilkesi geçerli kılınmıştır 13.
    • 1928'de Anayasa'da yapılan değişiklik 12. Bu tarihte Anayasa'nın ikinci maddesinde yer alan "Türk Devleti'nin dini, İslam dinidir" cümlesi çıkarılmıştır 12.
    Laiklik ilkesi, 5 Şubat 1937 tarihinde Türk Anayasası'na dahil edilerek anayasal gelişimini tamamlamıştır 1.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Cumhuriyet dönemi hukuk inkılabı hangi ilkeye dayanır?

    Cumhuriyet dönemi hukuk inkılabı, laiklik ve milli egemenlik ilkelerine dayanır. Laiklik: 1928 yılında Anayasa'da yapılan değişiklikle "Devletin dini İslam'dır" ve "Din işlerini TBMM yerine getirir" hükümleri kaldırılmış, milletvekillerinin ve cumhurbaşkanının yeminlerinde dini ifadeler yerine laik ifadeler kullanılmaya başlanmıştır. Milli egemenlik: 1921 Anayasası'nda hakimiyetin kayıtsız şartsız Türk milletine ait olduğu ilkesi yer almış, 1 Kasım 1922'de saltanatın kaldırıldığının açıklanmasıyla milli egemenliğin tek geçerli güç olduğu vurgulanmıştır.

    Atatürk'e göre laiklik ne demek?

    Atatürk'e göre laiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması, dinî inançların devlet yönetiminde ve siyasette rol oynamaması esasına dayanır. Atatürk'ün laiklik anlayışının bazı unsurları: Din ve vicdan özgürlüğü: Toplumda din ve vicdan özgürlüğünün sağlanması. Eşitlik: Din ve mezhepleri ne olursa olsun yurttaşlara eşit davranılması. Resmi din olmaması: Devletin resmî bir dininin bulunmaması. Eğitimin lâik, akılcı ve çağdaş esaslara göre düzenlenmesi: Eğitimin, akıl ve bilime dayalı olarak yapılması. Atatürk, laikliği dinsizlik veya din düşmanlığı olarak yorumlamamış, dinin her türlü çıkar hesaplarından uzak tutulması ve siyasete alet edilmemesi gerektiğini vurgulamıştır.

    Atatürk cumhuriyetin ilk yıllarında hangi ilkeye önem vermiştir?

    Atatürk, cumhuriyetin ilk yıllarında cumhuriyetçilik, halkçılık, laiklik ve devletçilik ilkelerine önem vermiştir. Cumhuriyetçilik: Atatürk, cumhuriyetin değiştirilemez bir değer olduğunu ve devlet yönetiminde kişisellik ile keyfiliği önlediğini savunmuştur. Halkçılık: "Halkın halk tarafından, halk için idaresi" anlamına gelen bu ilke, halkın devlet için değil, devletin halk için var olmasını hedefler. Laiklik: Dinin devlet işlerinde etkili olmamasını ve vicdan hürriyetini sağlamayı amaçlar. Devletçilik: Türkiye'nin ekonomik ve sosyal kalkınmasını sağlamak için devlet işletmeciliği ile özel sektör işletmeciliğinin uyum içinde çalışmasını öngörür.

    Atatürk'ün laiklik ile ilgili sözleri nelerdir?

    Mustafa Kemal Atatürk'ün laiklik ile ilgili bazı sözleri: "Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz" (1926). "Laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Bütün yurttaşların vicdan, ibadet ve din hürriyeti demektir" (1930). "Din ve mezhep, herkesin vicdanına kalmış bir iştir. Hiç kimse hiçbir kimseyi, ne bir din, ne de bir mezhebi kabul etmeye zorlayabilir. Din ve mezhep hiçbir zaman politika aleti olarak kullanılamaz". "Laiklik asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi imkanını temin etmiştir" (1930). "Laik hükumet kavramından dinsizlik manası çıkarmaya çalışan fesatçılara fırsat vermeyiniz".

    Batılılaşma ve inkılapçılık aynı ilke midir?

    Batılılaşma ve inkılapçılık farklı ilkelerdir, ancak birbirleriyle ilişkilidir. İnkılapçılık, Atatürk'ün ilke ve devrimlerini korumayı ve geliştirmeyi amaçlar, çağdaş uygarlık düzeyine yönelmeyi hedefler. Batılılaşma ise, batı medeniyetinin kurum ve kuruluşlarını alarak çağdaşlaşmayı ifade eder. Bu bağlamda, batılılaşma inkılapçılığın bir parçası olarak görülebilir.

    Cumhuriyet dönemi hukuk inkılabı nedir?

    Cumhuriyet dönemi hukuk inkılabı, Türkiye'de laik ve çağdaş bir hukuk sistemi kurmak amacıyla gerçekleştirilen köklü değişiklikleri ifade eder. Bu inkılabın bazı önemli adımları şunlardır: Mecellenin kaldırılması. Batıdan kanunların alınması. Yeni mahkemelerin kurulması. Hukuk eğitiminin düzenlenmesi. Bu inkılap, Türkiye'nin İslami hukuk çevresinden çıkıp Roma hukuku çevresine girmesini sağlamış ve çok hukuklu yapıya son vererek hukuk birliği sağlamıştır.

    Atatürk'ün 6 ilkesi cumhuriyetçilik hangi ilkeyle ilgilidir?

    Atatürk'ün altı ilkesinden cumhuriyetçilik, halkçılık ve milliyetçilik ilkeleriyle yakından ilgilidir. Halkçılık ilkesiyle ilişkilidir çünkü cumhuriyetçilik, halkın kendi kendini yönettiği bir devlet düzenini öngörür. Milliyetçilik ilkesiyle ilişkilidir çünkü Atatürk, milli egemenlik ve halkçılık kavramlarıyla bağlantılı olan cumhuriyetçiliği, Türk siyasal hayatında demokrasiye yöneliş ve hazırlanışın bir işareti olarak görmüştür. Ayrıca, devrimcilik ve devletçilik ilkeleri de cumhuriyetçilikle uyumludur; çünkü bu ilkeler, çağdaş bir Türkiye yaratma hedefiyle seçilmiştir.