• Buradasın

    Nükteli ne demek?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Nükteli kelimesi, "nükte ile süslenmiş, nüktesi olan, esprili" anlamına gelir 12.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Nükte ne demek?

    Nükte kelimesi, ince anlamlı, düşündürücü ve şakalı söz, espri anlamına gelir.

    Nükteli söz ve nükte yapmak ne demek?

    Nükteli söz ve "nükte yapmak" ifadeleri şu anlamlara gelir: 1. Nükteli söz: İnce anlamlı, düşündürücü ve şakalı söz, espri anlamına gelir. 2. Nükte yapmak: Nükteli söz söylemek demektir.

    Nüktedan ne demek?

    Nüktedan kelimesi, "nükte ile süslenmiş, esprili" anlamına gelir. Ayrıca, nüktedan "ince ve zarif kimse" anlamında da kullanılır.

    Nükteci ve nüktedan aynı mı?

    Nükteci ve nüktedan kelimeleri aynı anlamı taşır ve "esprili, nükte yapan kimse" anlamında kullanılır.

    Nukteler ne anlatıyor?

    Nükteler, ince anlamlı, düşündürücü ve şakalı sözler olarak tanımlanır. Nüktelerin anlattığı konular arasında: - Kelime oyunları ve alışılmadık kullanım şekilleri; - Beklenmedik sonuçlar üzerine kurulu ifadeler; - Toplumsal, politik veya kültürel konular hakkında yapılan espriler de yer alabilir.

    Nükte ile nüktedanlık arasındaki fark nedir?

    Nükte ve nüktedanlık arasındaki fark şu şekildedir: - Nükte, ince anlamlı, düşündürücü ve şakalı olan söz, espri anlamına gelir. - Nüktedanlık ise nükte yapabilme yeteneği, esprili ve zeki bir şekilde düşünme ve konuşma becerisi demektir.

    Nasrettin Hoca'nın nükteleri nelerdir?

    Nasrettin Hoca'nın nükteleri, genellikle güldürürken düşündüren ve ders verici nitelikte olan fıkralardan oluşur. İşte bazı örnekler: 1. "Ya Tutarsa": Nasreddin Hoca, göle maya çalarken bir köylü tarafından sorulduğunda, "Ben de biliyorum tutmayacağını, ama ya tutarsa!" diye cevap vermiştir. 2. "Kazan Doğurdu": Hoca, komşusundan bir kazan ister ve işini bitirince kazanın içine küçük bir tencere koyup geri verir. Kazan sahibi tencereyi görünce, "Bu nedir?" diye sorar. Hoca, "Müjde! Kazanınız doğurdu" der. 3. "Parayı Veren Düdüğü Çalar": Çocuklar, Hoca'dan düdük isteyince, Hoca parayı alıp pazara gider ve düdük alıp geri döner. Çocuklara düdüğü verince, "Hani bizim düdüğümüz?" diye sorarlar. Hoca, "Parayı veren düdüğü çalar" der. 4. "Eşeğe Ters Binmek": Hoca, bir gün yabancı bir köyde misafir olur ve cuma günü kürsüye çıkıp vaaz verir. Camiden çıkınca eşeğine ters biner ve bir köylü nedenini sorunca, "Eğer düz binip önünüze geçseydim, siz arkada kalacaktınız" diye cevap verir. 5. "İp Olur": Köylüler, Hoca'nın Eyyûb ismini yanlış telaffuz ediyorlarmış. Hoca, vaazında, "Ey Müslümanlar! Oğlunuz olursa adını sakın Eyyûb koymayın, halkın dilinde çokça söylene söylene, incele incele ip olur" demiştir.