• Buradasın

    En uzun deyim hikayesi nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    En uzun deyim hikayesi hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, bazı deyimlerin hikayeleri şu şekildedir:
    • Çarşamba pazarına dönmek: İmparatorluk döneminde İstanbul'da haftanın farklı günlerinde çeşitli semtlerde büyük pazarlar kurulurdu. "Çarşamba pazarı" veya "Çarşamba pazarına dönmek" deyimi, kalabalığı, kargaşayı ve düzensizliği ifade etmek için kullanılır 1.
    • Lafla peynir gemisi yürümez: Bir peynir tüccarı, gemilerin güvenli bir şekilde varması için para ödemeyi vaat etmesine rağmen, gemi kaptanı "Lafla peynir gemisi yürümez" diyerek bu vaatlere inanmadığını gösterir 2.
    • Eski çamlar bardak oldu: Bir delikanlı, askerden döndüğünde köyündeki büyük çam ağaçlarının kesildiğini görür ve babasının "Eski çamlar bardak oldu" sözüyle, babasının ona gönderdiği harçlıkların bu ağaçlardan yapıldığını anlar 4.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Deyim ne demek?

    Deyim, kavramları, durumları hoşa giden bir anlatımla ya da özel bir yapı veya sözdizimi içinde belirten ve çoğunlukla gerçek anlamlarından ayrı anlamlara gelen sözcüklerden oluşan kalıplaşmış bir sözcük topluluğu ya da cümledir. Deyimlerin bazı özellikleri: Kalıplaşmış ifadeler: Deyimlerde bulunan sözcüklerin yerleri değiştirilemez ve sözcüklerin yerine eş anlamlıları getirilemez. Mecazi anlam: Genellikle mecazi anlam taşırlar. Kültürel ögeler: Bir toplumun kültürel ve tarihsel ögelerini yansıtırlar. Kullanım alanı: Edebiyattan günlük konuşmaya, tiyatrodan sinemaya kadar geniş bir kullanım alanına sahiptirler.

    5 tane deyim ve hikayesi nedir?

    Beş deyim ve hikayeleri: 1. Çizmeden Yukarı Çıkmak (Çizmeyi Aşmak). 2. Avucunu Yala. 3. Saman Altından Su Yürütmek. 4. Ağzını Bıçak Açmamak. 5. Altı Kaval Üstü Şeşhane.

    En güzel deyim hikayesi nedir?

    En güzel deyim hikayesi olarak değerlendirilebilecek birkaç örnek: "Çarşamba pazarı / Çarşamba pazarına dönmek". "Yelkenleri suya indirmek". "Çizmeden yukarı çıkmak (Çizmeyi aşmak)". Deyimlerin hikayeleri, kullanıldığı bağlama ve kişisel yorumlara göre değişiklik gösterebilir.

    En ilginç deyim nedir?

    En ilginç deyimlerden bazıları ve hikayeleri: Pabucu dama atılmak: Osmanlı döneminde, kalitesiz ayakkabılar üreten zanaatkarlar cezalandırılır ve kusurlu ayakkabılar sergilenmek üzere dükkanların damına atılırdı. Ateş pahası: Kanuni Sultan Süleyman, bir kömür kulübesinde konakladığında, ev sahibi ısınmak için yaktığı ateşe bin altın değer biçti. Dingo’nun ahırı: 1800’lü yıllarda Taksim’deki atlı tramvayların durak noktalarından biri olan Rum asıllı Dingo adlı kişinin ahırından gelir. Çarşamba pazarı: İmparatorluk döneminde İstanbul’da, haftanın farklı günlerinde kurulan büyük pazarlardan biri olan Fatih Camii avlusu, yeri kısmen değişse de hala kurulur ve kalabalığı, kargaşayı ve düzensizliği ifade etmek için kullanılır. Yelkenleri suya indirmek: Fatih Sultan Mehmet döneminde, bir Ceneviz gemisinin yelkenlerini indirmemesi üzerine, gemi topa tutularak batırılmıştır. Bu deyimlerin hikayeleri, onların dilimizde neden kullanıldığını ve ne anlama geldiğini açıklar.

    Az bilinen deyimler ve hikayeleri nelerdir?

    Az bilinen bazı deyimler ve hikayeleri: Abacı kebeci, sen neci?. Ağız kavafı. Cemaziyelevvelini bilmek. Fütur getirmek. Hık mık etmek. Şirazesinden çıkmak. Hikayesi olan bazı deyimler: Ateş pahası. Dingo'nun ahırı. Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak.

    10 tane deyim ve hikayesi nedir?

    10 deyim ve hikayeleri: 1. Çarşamba pazarına dönmek: Osmanlı döneminde İstanbul'da kurulan büyük ve kalabalık çarşamba pazarlarından gelir. 2. Dingo'nun ahırı: İstanbul'daki atlı tramvayların Taksim'deki Dingo adlı Ermeni vatandaşa ait ahırda dinlendirilmesi hikayesine dayanır. 3. Dolap çevirmek: Eski konaklarda harem ile selamlık arasında gizli haberleşmeyi sağlayan dolaplardan gelir. 4. Yelkenleri suya indirmek: Fatih Sultan Mehmet döneminde, bir Ceneviz gemisinin saygı gereği yelkenlerini indirmemesi üzerine batırılması hikayesine dayanır. 5. Kabak tadı vermek: Fatih Sultan Mehmet'in yaptırdığı medresede, özellikle cuma günleri kabak yemeklerinin bıkkınlık yaratması ile ortaya çıkmıştır. 6. Foyası meydana çıkmak: Kuyumcuların mücevherlerin üzerine sürdüğü foya maddesinin zamanla dökülmesi ve yalan söyleyen, sahtekarlık yapan kişilerin yalanlarının ortaya çıkması ile ilişkilidir. 7. Çizmeden yukarı çıkmak (Çizmeyi aşmak): 19. yüzyılda bir ressamın, bir şövalye tablosundaki çizme kusurunu fark eden bir kunduracının düzeltmesiyle ortaya çıkmıştır. 8. Saman altından su yürütmek: Bir köylünün, ırmaktan gizlice su çalmak için açtığı gizli kanalı samanla gizlemesi hikayesine dayanır. 9. Kozunu paylaşmak: Kastamonu'da cevizliğin paylaşımındaki haksızlıklardan doğmuştur. 10. Gemileri yakmak: Sezar'ın ordusunun, düşman karşısında geri çekilme imkanını ortadan kaldırarak savaşı mecbur etmesi ile ilişkilidir.

    Deyimlerin hikayeleri nelerdir?

    Bazı deyimlerin hikayeleri: Çizmeden Yukarı Çıkmak: 19. yüzyılda bir ressam, bir kunduracının çizme hakkındaki eleştirilerini dikkate alarak tablosunu düzeltir. Kunduracı, bu kez de şövalyenin pantolon ve kemerinde hatalar olduğunu söyleyince ressam, "Çizmeden yukarı çıkma!" der. Pabucu Dama Atılmak: Osmanlı döneminde, kusurlu ayakkabılar üreten ayakkabıcılar cezalandırılır ve ayakkabıları çatılara atılırdı. Saman Altından Su Yürütmek: Bir çiftçi, daha fazla su alabilmek için tarlasında gizli bir kanal kazıp ırmaktan su çalar. Ateş Pahası: Sultan Süleyman, avda kaldığı bir kömür kulübesinde ısınmak için yakılan ateşin değerini bin altın olarak belirtir. Dingo'nun Ahırı: Taksim'deki atlı tramvayların dinlenme noktası olan Dingo adlı kişinin ahırında, çok sayıda at gelip giderdi. Daha fazla deyim ve hikayeleri için aşağıdaki kaynaklara göz atabilirsiniz: onedio.com; webtekno.com; sozcu.com.tr.