Buradasın

Türkiye'de Eğitim Sistemi ve Sorunları Üzerine Bir Sohbet

youtube.com/watch?v=eS28qFxn590

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, eğitim sistemi hakkında bir sohbet formatında gerçekleşen bir panel görüşmesidir. Konuşmacılar arasında Profesör Dr. Erhan Erkut, Galatasaray Lisesi Müdürü Profesör Dr. Vahdettin, Eğitim Reformu Girişimi'nden Yeliz Hanım ve Fatih Bey gibi eğitim uzmanları bulunmaktadır.
Video, Türkiye'deki eğitim sisteminin geçmişten günümüze gelişimini, mevcut sorunlarını ve geleceğine yönelik önerileri ele almaktadır. Tartışmada okul öncesi eğitimin önemi, atanamayan öğretmenler meselesi, elit eğitimin etkileri, sınıfta kalma sistemi, sosyal eşitsizlikler ve öğretmenlik mesleğinin statüsü gibi konular detaylı şekilde incelenmektedir.
Konuşmacılar, Türkiye'deki eğitim sisteminin sürekli değişmesinin olumsuz etkilerini, öğretmen yetiştirme politikalarındaki sorunları ve 21. yüzyıl yetkinliklerinin geliştirilmesi gerektiği konusunda görüşlerini paylaşmaktadır. Ayrıca, PISA sonuçları, köy enstitülerinin tarihsel önemi, eğitim bütçelerinin dağılımı ve farklı eğitim sistemlerinin (Finlandiya, Kanada gibi) Türkiye'den farkları da tartışılan konular arasındadır.

00:18Eğitim Konuşmalarına Devam: Konuşmacı, eğitim konularını ele almak için birkaç haftadır eğitimle ilgileniyor ve bu hafta da eğitimle devam edecek.
Konuşmaya Profesör Dr. Erhan Erkut, Eğitim Reformu Girişimi'nden Yeliz Hanım ve Galatasaray'ın müdürü Profesör Dr. Vahdettin'in katıldığı belirtiliyor.
Konuşmacı, Türkiye'deki eğitimin geçmişi, Osmanlı'daki eğitim adımları ve Türk milli eğitimi hakkında bilgi almak istediğini belirtiyor.
02:19Okul Öncesi Eğitim Sorunları: Eğitim Reformu Girişimi'nde ortaöğretim konusunda iddialı çalışmalar yapıldığı ve Türkiye'deki en reformcu gruplar arasında yer aldıkları belirtiliyor.
Türkiye'de okul öncesi eğitim oldukça geriden geliyor ve beş yaşta net okullaşma oranı sadece %68'e kadar çıkmış durumda.
Okul öncesi eğitim ücretsiz ve zorunlu olmadığı için erişimde büyük eşitsizlikler var ve bu durum ailenin sosyoekonomik durumuna bağlı.
04:29Uluslararası Karşılaştırma: Türkiye, üç-beş yaş arası okul öncesi eğitime erişim oranında uluslararası karşılaştırmada en son sırada yer alıyor.
Fransa ve İsrail'de okul öncesi eğitim üç yaşından itibaren zorunlu eğitim kapsamında alınıyor ve %100覆盖率。
05:38Okul Öncesi Eğitimde Yetersizlikler: Okul öncesi eğitim sosyoekonomik arka planından bağımsız olarak tüm bireylerin eğitime eşit başlaması için zorunlu ve ücretsiz olması gerekiyor.
Türkiye'de eğitime yapılan harcamaların %24'ü yükseköğretime, sadece %1'i okul öncesi eğitime ayrılıyor.
Milli Eğitim'in hedeflerinde 2020'de beş yaşta okul öncesi eğitimin zorunlu ve ücretsiz olması var, ancak bu hedef bütçeye bağlı kalıyor.
06:26Eğitim Altyapısı ve Sorunlar: Milli eğitim bütçesinin büyük bölümü insaat ve cari giderlere, yani personele gidiyor.
Okul öncesi eğitimin devlet tarafından bir eğitim hakkı olarak tanınması gerekiyor.
Okul öncesi eğitimin öğretmeni ayrı bir öğretmen türü olup, üniversitelerde bu alanda eğitim programı var ve atanamayan öğretmenler bulunmaktadır.
08:54Atanamayan Öğretmenler Meselesi: Devlet, üniversiteyi bitiren ve formasyonu almış herkesi devlet öğretmeni olarak atamak zorunda değildir.
Türkiye'de öğretmenlerin %84'i devlet memuru olup, toplamda 1.077.000 öğretmen bulunmaktadır.
Özel sektörün payı şu anda %16'ya kadar çıkmış durumda, ancak asıl işveren devlet öğretmenler için.
09:59Öğretmenliğin Durumu: Yaklaşık yarım yüzyıl önce öğretmen olmak çok saygın bir meslekti, maaşları makul olmasına rağmen toplumda saygı görürlerdi.
Günümüzde öğretmenliğin statüsü zedelenmiş durumda, iyi maaş verilmediği ve bazı durumlarda (akbil satma gibi) utanılacak durumlar yaşanmıştır.
Yeterli öğretmen ataması yapılması öğretmenliğin çekici bir meslek olmasını da azaltmaktadır.
11:26Öğretmenlik Mesleğinin Önemi: Her eğitim sistemi öğretmenin üzerine geçemez, öğretmenlerden çok büyük beklentiler vardır.
Öğretmenler, büyük beklentilerle karşı karşıyalarken sürekli öğretmenliğin statüsü zedelenmektedir.
Fazla öğretmen olması, öğretmenliğin çekici bir meslek haline gelmesini engellemektedir.
12:15Öğretmen Yetiştirme Sistemi: Türkiye'de öğretmen seçme yöntemi merkezli KPSS sınavı ile yapılmakta ve ideal bir yöntem değildir.
Atanma bekleyen 400.000'in üzerinde öğretmen adayı bulunurken sadece 40.000 civarında kontenjan vardır.
Geçen sene kontenjan %8 oranında düşürülmüş, ilk defa düşürülmesi olmuştur.
14:19Gelecekteki Öğretmen İhtiyacı: Önümüzdeki 50 sene içerisinde ülke öğretmen ihtiyacı %30 azalacak, çünkü 0-5 yaş aralığındaki nüfus azalacaktır.
Eğitim fakültelerinin üçte birinin sadece master ve doktora vermesi, üçte birinin sadece ilkokula öğretmen yetiştirmesi ve üçte birinin tamamen kapatılması gerekmektedir.
Toplumsal bir sözleşmeye dayanarak her eğitim fakültesi mezunu atamak zorunda olunmamakta, ancak bu durum öğretmen adaylarının beklentilerini bozmuştur.
15:31Geleceğe Yönelti: Öğretmen adaylarına alternatif eğitim kurumları oluşturmaları tavsiye edilmektedir.
400.000 kişinin seviyelerinin yükseltilmesi, teknoloji ve İngilizce okuryazarı haline getirilmesi gerekmektedir.
21. yüzyılda eğitim yetkinlik ve beceri bazlı olurken, duygusal zeka ve psikolojik sermaye önem kazanırken, hala içerik bazlı sınavlar yapılmaktadır.
17:59Eğitim Sistemindeki Koordinasyonsuzluk: Ortaöğretime geçiş yapıldıktan sonra, liseler ve üniversiteler arasında geçişlerde koordinasyonsuzluk ve yönlendirme problemi ortaya çıktı.
Eğitim fakültesi öğrencileri, mezun olduktan sonra atanamayacaklarını bilerek okuduğu için motivasyon ve moral bozukluğu yaşadılar.
Öğretmenlik için beş yıl okuyan öğrenciler, mezun olduktan sonra atanamayacaklarını bilmekle motivasyonlarını kaybediyorlar.
19:57Öğretmenlik Sistemindeki Sorunlar: Devletin altmış bin ücretli öğretmeni bulunuyor, bu da mevcut öğretmenlerin atanamaması ile çelişiyor.
Öğretmenliğin temel unsuru formasyondur, ancak ücretli öğretmenler için eğitim formasyonu sağlanmıyor.
Eğitim fakültesi mezunları ücretli öğretmenlik için başvurabiliyor, ancak fizik mühendisi veya matematik mezunu gibi formasyonu olmayan kişiler de öğretmen olarak değerlendiriliyor.
21:16Formasyon ve Atanma Sorunları: Fen edebiyat fakültesi mezunlarına dışarıdan formasyon verilmesi, öğrencilerin ümit acısıyla para verip formasyon almalarına yol açıyor.
Bu durum, atanma bekleyen öğretmenlerin sayısını artırmış oluyor.
Yapılması gerekenin başında eğitim fakültesi sayısını ve kontenjanlarını azaltmak, ayrıca sözleşmeli öğretmenlik yerine herkesi kadro öğretmen yapmak olabilir.
22:02Ücretli Öğretmenlik Sistemi: Ücretli öğretmenler, bir öğretmen maaşının üçte biri veya asgari ücret altında çalışmak zorunda kalıyorlar.
Ücretli öğretmenlikte bile bazı kişilerin yakını olmak avantaj sağlayabiliyor.
Bu sistemde, mezun olmuş eğitim fakültesi mezunları formasyonunu almış olabilirken, hiç formasyon alamayan da imkana sahip olabiliyor.
23:04Eğitim Sistemindeki Temel Sorunlar: Türkiye'de uzun yıllardır sürekli sistem değişiklikleri yapılmakta, aynı partinin bile bir sene içinde beş kere değişiklik yapması görülmüş.
Sadece diploma vermekle yetinilerek, öğrencilerin mesleki anlamda iyi yetiştirilip yetiştirilmediği göz ardı edilmiş.
Vasat ve bazen vasatın altında bir eğitim alarak diploma sahibi olan gençler, ülkeye kazandırmadığı hiçbir şeyi bulunmuyor.
24:01Elit Eğitim Fikri: Elit eğitimi hayata geçirilmesi gerektiği, Fransa'da olduğu gibi belirli kişileri seçip onlara özel eğitim verilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Türkiye'nin tek çıkış noktası olarak elit eğitimin hayata geçirilmesi öneriliyor.
Galatasaray Lisesi gibi özel eğitim veren okulların sayısı çok az ve bu okullara çok özel eğitim verilmesi gerektiği belirtiliyor.
25:12Elit Eğitim Tartışması: Elit eğitimin sadece eğitimde değil, her alanda olumlu olduğu belirtiliyor.
Elit eğitimin varlıklı olanları eğitmekle kalmayıp, fakirleri ezmediği vurgulanıyor.
Elit eğitimin az sayıda adamı iyi yetiştirmek değil, nitelikli olanları seçip en iyi şekilde eğitmek anlamına geldiği açıklanıyor.
28:43Eğitim Sistemindeki Elit Okullar ve Sorunları: Konuşmacı, Türkiye'nin elit okullarından mezun olduğunu ve bu okulların eğitim politikasının temelini oluşturamayacağını belirtiyor.
PISA sonuçlarına göre Türkiye'de okullar arası okuma performansı farklılıkları %45 civarında, bu da puana göre öğrencilerin okullara dağıtılmasından kaynaklanıyor.
Türkiye'de okul içi farklılıklar düşük çünkü çocukların puanları birbirine yakın, ancak Kanada'da okul içi farklılıklar %90'larda çünkü her okul toplumun bir aynası.
30:23Eğitim Sisteminin Sorunları: Toplumda akademik yönden başarılı ve başarısız insanlar, hırslı ve az hırslı insanlar var, ancak bu insanları segmente etmemeli, her okul toplumun aynası olmalı.
Türkiye, gelişmekte olan bir ülke olarak öğrencilerini akademik başarıya göre sınıflandırıyor ve genellikle sosyoekonomik durumun bir aynası oluyor.
Türkiye'de Galatasaray, İstanbul Erkek, Vefa Kabataş gibi elit liseler hala var ve 80 milyon nüfus bu yirmi liseye girmeye çalışıyor.
31:53Eğitim Sisteminin Değiştirilmesi: Eğitim bakanı, elit okullardaki eğitim seviyesinin yükseltilmesi ve mahalle okullarının herkesin çocuğunu gönül rahatlığıyla gönderebileceği bir hale gelmesi gerektiğini belirtmiş.
Gelişmiş ülke olmanın ölçütü herkesin mahalle okuluna gidebilmesi, ancak Türkiye eğitimde geriye gitti çünkü eskiden mahalle okulları gayet iyiydi.
Elit okullara girmek için 8. sınıf çocukları çok çalışıyor çünkü zannediyorlar ki bu okullara girerlerse hayatları kurtulacak, giremezlerse bitmiş.
33:01Başarılı ve Başarısız Öğrencilerin Bir Arada Eğitilmesi Tartışması: Başarısız öğrencilerin kapasitesi yetersizse ona ne kadar özel eğitim verilse de bir yere kadar gelir, yukarı çekmek yerine vasatta buluşturuyor.
Türkiye'nin ihtiyacı vasat insan yetiştirmek değil, iyi yetişmiş kadrolara ihtiyaç var.
Türkiye'de çok fazla üniversite var ve bu durum öğretim üyesi kalması ihtiyacı ortaya çıkarmış, bu nedenle doktora, doçentlik ve profesörlük süreçleri kolaylaştırılmış.
35:08Eğitim Sisteminin Alternatif Yaklaşımları: Tarihte Osmanlı örneğinde olduğu gibi endorn sistemi işe yarıyor, çünkü her öğrencinin kendine göre belirli bir kapasitesi var.
Sosyoekonomik eşitsizlikleri ve yoksulluğu döngüsünü devam ettiren bir yaklaşım, çünkü okul öncesi eğitim alamayan çocukların zeka ve kelime dağarcığı düşük kalıyor.
Eğitim sisteminin amacı sosyal eşitsizlikleri kırmak, mesleki eğitim kötü bir şey değil, ancak mevcut durumda yeterli eğitim verilmediği için geliştirilmeli.
37:55Kanada'daki Eğitim Sistemi: Kanada'da herkes aynı okula gidiyor ancak aynı matematik dersini almıyorlar.
9. sınıfta herkes aynı matematik dersini alıyor, 10. sınıfta ise 9. sınıftaki matematik notuna göre öğrenciler 3 farklı matematik sınıfından birine yerleştiriliyor.
Öğrenciler birinci, ikinci veya üçüncü seviyeye yerleştiriliyor ve bu seviyeler arasında geçiş yapabiliyorlar.
40:00Türkiye'deki Eğitim Sisteminin Sorunları: Türkiye'de kalma sistemi yokken, öğrencilerin başarılarına göre ayrıştırılması mümkün ve her öğrencinin kendi kapasitesine göre eğitilmesi gerekiyor.
Türkiye'de herkesin çocuğu başarılı olduğu ve hiç kimsenin çocuğu kalmadığı bir toplumsal sahtekarlık içindeyiz.
Üniversitede öğrencilerin en çok alındığı not F çünkü çocuklar ne yaparlarsa yapsınlar geçeceklerini düşünüyorlar.
43:09Sınıfta Kalma Sisteminin Etkileri: Türkiye'de kalma sisteminin olmamasının sebebi fakir bir ülke olmak ve sınıfları doldurmak için yeterli öğrenci olmayışıdır.
Sınıfta kalma sisteminin olmaması, öğrencileri motive etmenin zorluğunu ve orta kesimin geri kalmasını sağlıyor.
Okullarda disiplin kurulu işlemiyor ve bu durum kurallara uymayan öğrencilere model oluşturuyor.
46:11Açık Öğretim Sistemi: Türkiye'de başarısız olan öğrenciler açık öğretim sistemine yönlendiriliyor.
Açık öğretimde öğrencilerin sosyo-ekonomik olarak dezavantajlı durumda olduğu ve çalışmak zorunda olduğu görülüyor.
Açık öğretimdeki öğrenciler internet ve bilgisayar gibi eğitim olanaklarından yoksun oluyor ve yaşlı bakımı, çocuk bakımı gibi işler yapıyor.
47:36Türkiye'de Eğitim Erişiminin Gerçekleri: Türkiye'de çocukların okula erişimi konusunda genellikle sadece nitelik sorunu ele alınırken, bazı grupların bile okula erişememesi durumu göz ardı ediliyor.
Her sene Eylül ayında "17 milyon çocuk için okul zili çaldı" denilse de, yarım milyon çocuk mevsimlik tarım işçileri olarak okula erişemiyor.
Engelli çocukların tam sayısı bile bilinmiyor ve MEB istatistiklerinde ortaöğretimde engelli çocukların sayısı giderek azaldığı görülüyor, ilkokul ve lise arasında bir uçurum var.
48:29Eğitimden Erken Ayrılma ve Cinsiyet Eşitsizliği: Türkiye'de eğitimden erken ayrılma oranı Avrupa'da birincilik yapıyor.
Toplumsal cinsiyet açısından, genel rakamlara bakıldığında ortaöğretimde eşitlik gibi görünse de bölgelere göre incelendiğinde kız çocuklarının evlenme oranı hala yüksek.
2017 verilerine göre 16-17 yaş arası 20 bin kız çocuk evlenmiş ve bu sayı bazı bölgelerde tüm evliliklerin %15'ine denk geliyor.
49:15Eğitim Sistemindeki Eşitsizlikler: Mesleki lisede ve imam hatip liselerinde devamsızlık oranları %30-40 civarında ve bu oranlarda ansızlık yapan öğrencilere af verilebiliyor.
Genel istatistikler çok güzel görünse de, bölgesel kırılımlara, engelli öğrenci oranlarına bakılmadığında eşitsizlikler gizleniyor.
Sosyoekonomik olarak dezavantajlı çocuklar aynı zamanda sınıfta kalmak gibi diğer dezavantajlarla da karşı karşıya kalıyor.
50:30Sınıfta Kalma ve Değerlendirme Sorunu: Sınıfta kalma kaldırıldıktan sonra, sınıfta kalmanın kaldırılması konusunda birçok yazı yazılmış ve konuşmacı sınıfta kalmanın geri gelmesine taraftar.
Değerlendirme ve geri bildirim olmadan bir insanın kendisini geliştirmesi zordur.
Başarısızlık iyi bir öğretmenken, sürekli başarılı olduğunun söylenen bir çocuk başarısız olduğunun farkında bile değil ve gerçek hayattan uzak bir dünyada yaşıyor.
51:51Olumlu Gelişimler: Öğretmen ağının yaptığı çalışmalar ve öğretmenin niteliğinin geliştirilmesi gerekiyor.
Eğitim fakültelerinin yaptığı doğru şeyler de var, örneğin okulda üniversite modeli ile 1,5-2 yıl deneyimli eğitim fakültesi mezunu veren üniversiteler var.
Bu mezunlar işsiz kalmıyor ve ülkede olumlu gelişmeler de yaşanıyor.
52:41Öğretmenlerin Önemi ve Değerlendirilmesi: Eğitim Reformu Girişimi yıllardır öğretmenlerle birlikte çalışarak eğitimde iyi örnekler konferansı düzenlemektedir.
Türkiye'de öğretmenler genellikle düşük maaş almasına rağmen, çocuklara ve topluma katkıda bulunma içsel motivasyonuyla mesleğe yönelmektedir.
Araştırmalar göstermektedir ki öğretmenler genellikle yalnızlık ve değer görme konularında şikayetçi olmaktadırlar.
54:08Öğretmenlerin Etkisi ve Desteklenmesi: Bir öğretmenin öğrenciyle iyi ilişki kurması, öğrencinin okula aidiyetini değiştirebilir.
Eğitim Reformu Girişimi, öğretmenlerin birbirlerinden öğrenmeleri için "Öğretmen Ağı" adında bir oluşumu yürütücülük yapmaktadır.
MEB'in sunduğu hizmet içi eğitimler öğretmenlerin gözünde yeterli olmamakta, çünkü öğretmenler akran eğitimi ve güçlenme mekanizmalarına ihtiyaç duymaktadır.
55:192023 Eğitim Vizyonu ve Öğretmenin Rolü: 2023 Eğitim Vizyonu'nda öğretmen ana aktör olarak tanımlanmıştır.
Estonya gibi başarılı ülkelerde öğretmenler daha özerk olup ders kitabını seçebilmektedir.
Vizyonda, öğretmenin bir çocuğun içindeki cevheri mücevhere çevirecek kişi olduğu ve usta bir öğretmenin için çerçeve müfredat yeterli olduğu belirtilmektedir.
56:25Öğretmenlere Değer Verme ve Motivasyon: Eğitim Reformu Girişimi, öğretmenlerin zaten motivasyonu olduğunu biliyor ve bunun için ortam sağlıyor.
Öğretmenlere engel olmamak ve değer vermek, eğitimde önemli bir faktördür.
Elit eğitimi sadece öğrenci bazında değil, öğrencileri eğiten öğretmenlerin de nitelikli olması gerektiği vurgulanmaktadır.
57:27Tecrübe ve Yenilikler Arasındaki Denge: Eğitimde tecrübeli öğretmenin önemi büyük olsa da, teknolojik değişime ayak uydurabilmek de önemlidir.
Türkiye'deki öğretmenlerin %10'u bebek bombardımanı çağından, %40'u bir sonraki jenerasyondan, %50'i ise en son jenerasyondan gelmektedir.
Deneyim önemli olsa da, 3-5 sene deneyim yeterli olabilir; 40 sene deneyimli ancak teknoloji okuryazarı olmayan bir öğretmen yerine, 4 sene deneyimli ancak teknoloji okuryazarı olan bir öğretmen tercih edilmelidir.
59:45Modern Eğitim ve Yetkinlikler: Dünyada her ülke eğitimini eleştirmekte, çünkü içerik nakli bazlı eğitim çağ dışı kalmıştır.
Modern eğitimde bilgi, meta ve üç dakikalık videolar halinde öğrenim gerçekleşmektedir.
Öğretmenin öğrencinin yanında yol gösterici olması, deneyim tasarlayıcı olması ve öğrenciyi motive edecek olması gerekmektedir.
1:02:10Eleştirel Düşünme ve Eğitim Sistemi: Eleştirel düşünmenin iyi karşılanmadığı toplumlarda gençlerden eleştirel düşünce beklemek zordur çünkü eleştiri kötü bir şey olarak görülür ve büyükler eleştirilmez.
Türk eğitim sistemi, öğrenme ve inovasyon becerilerini törpüleme üzerine kurgulanmıştır, bu nedenle yaratıcılık, inovasyon, eleştirel düşünme ve problem çözme beklenemez.
Eğitim sisteminde iletişim ve işbirliği becerileri de gelişememektedir çünkü çocukların sınıfta konuşmaları kısıtlanır ve takım çalışması yapılmaz.
1:04:13Eğitim Sisteminin Sorunları: Sosyal ve kültür arası yetkinlikler gelişememektedir çünkü farklı kültürler düşman ilan edilmiştir.
Sorun eğitim sisteminde değil, çok daha derinlere gidiyor ve bu yetkinliklerin geliştirilmesi eğitim dışında, STK'lar, stajlar, kulüpler ve gerçek hayatta yapılmalıdır.
Eğitim sisteminin siyaset üstü olması gerektiği, aynı iktidar döneminde bakan değişimi yapmanın zararlı olduğu vurgulanmaktadır.
1:07:03Eğitim Sisteminin Gerçeklerine Ulaşma: Sınıfların elli kişi olduğu ortamda yapılandırmacı yaklaşım uygulanması zordur ve dolayısıyla klasik yöntemlerle geçiştirilir.
Türkiye'nin Finlandiya ve Kanada gibi ülkelerin konumuna gelmesi tarihsel anlamda zor, ayrıca jeopolitik durum, coğrafya ve dış tehditler gibi faktörler etkili olmaktadır.
Ülkenin gerçeklerinin dışında bir sistem oturtulamaz, bu nedenle gerçeklerden hareketle çözüm üretilmesi gerekir.
1:10:02Öğretmen Yetiştirme ve Tarihsel Gelişimi: 1878 yılına ait bir belgede, 1875 mali iflası sonrası öğretmen maaşlarında kısıntı yapılmış, ancak savaş ortamında bu durum ciddi problemlere yol açmış ve maaşlar tekrar iyileştirilmiştir.
Osmanlı döneminde ve Cumhuriyet'in ilk yıllarında öğretmen maaşları iyiydi, bu nedenle yetişen kadrolar başarılıydı.
Köy enstitüleri ve ziraat mektepleri gibi yaparak öğrenme ve aktif öğrenme yöntemlerini Türkiye'de yıllar önce uygulamış, ancak muhafazakar politikacılar bu sistemleri tehdit olarak görmüş ve engellemiştir.
1:12:16Savaş Yıllarının Eğitim Sistemi Üzerindeki Etkileri: Türkiye'nin 1921-1922 yılları arasında on yıl süren savaşları eğitim sistemini olumsuz etkilemiştir.
Savaş yıllarından sonra Türkiye Cumhuriyeti her şeyi sıfırdan başlamak zorunda kalmıştır.
Balkanlar'daki ziraat mektepleri kaybedilmiş ve kalanlar tahrip edilmiştir.
1:13:26Köy Enstitüleri ve Eğitim Sistemi: Türkiye kendini toparladıktan sonra köy enstitüleri hayata geçirmiştir.
Köy enstitüleri kırsal nüfus için tasarlanmış bir sistemdir, ancak günümüzde nüfusun %95'i kentsel ortamda yaşamaktadır.
Eğitim sistemi reformlar yaparken her çocuğu kapsamak ve hiçbir çocuğu geride bırakmamak gerekir.
1:14:52Köy Okulları ve Taşımalı Eğitim: Köy okullarının kapatılması en olumsuz politikalardan biridir, bunların yaşaması gerekir.
Özellikle küçük yaşta çocuklar için taşımalı eğitim çok önemlidir, aileler çocuklarını okula gönderemiyor.
Yatılı bölge okulları ilkokul çocukları için uygun ortamlar olmadığından kapatılması doğru bir karardır.
1:15:45Eğitim ve Manevi Değerler: Eğitim öğretim manevi değerleri altüst etmek değildir, amaç tüm vatandaşları eğitmektir.
Eğitimde maneviyat ile ilgili tartışmalara yer vermek yerine, eğitim sisteminde her aktörün sorumluluğunu belirlemek gerekir.
Eğitim sisteminde suçlama oyunu haline gelmiş durumda, bu durumu düzeltmek için iyi bir yönetim gerekir.
1:18:08Öğretmen Performansı ve Geliştirme: Öğretmenlerin de performans değerlendirmesi yapılmalı, ancak bu değerlendirme cezalandırmak değil daha iyi performansa götürecek bir sistem olmalıdır.
Öğretmenlerin her beş yılda bir sınavdan geçmesi ve yetersiz olanların yollarının ayrılması gerekir.
Öğretmenlerin güçlendirilmesi, daha ciddi eğitim verilmesi ve hizmet içi eğitimlerin daha etkili yapılması gerekmektedir.
1:20:42Eğitim Sisteminde Siyasallaşma ve Çözüm Önerileri: Siyasallaşan bir sistemden kurtulmanın yolu, o sistemi kaldırmak değil, siyasallaşmayı arındırmaktır.
Galatasaray ilkokuluna kura ile, liseye ise sınavla giriş konusunda tartışmalar yaşanmaktadır.
Eğitim politikalarının siyasal iktidarlara göre değişmemesi ve devlet politikası olarak belirlenmesi gerekmektedir.
1:23:24Osmanlı Eğitim Sistemi Örneği: Osmanlı'nın 1869'da çıkardığı Umumiye Nizamnamesi'nde eğitim sistemi ilkokuldan başlayarak rüştiye, idadi ve lise seviyelerine kadar düzenlenmişti.
Osmanlı döneminde sistemli bir eğitim politikası sayesinde ülkenin her yerinden başarılı gençler İstanbul'a getirilerek yetiştirilirdi.
İkinci Meşrutiyet sonrası siyasal partilerin farklı bakış açılarıyla eğitim sistemlerinin sık sık değişmesi, standartların bozulmasına neden olmuştur.
1:26:15Galatasaray Lisesi ve Eğitim Sistemi: Galatasaray Lisesi, Osmanlı döneminde Mekteb-i Sultanı olarak kurulmuş, Cumhuriyet döneminde Galatasaray Lisesi adını almıştır.
Galatasaray Lisesi, üst düzey öğrencileri almasına rağmen, milli eğitim sistemi çerçevesindeki müfredatla eğitim verdiğinden üniversite sınavlarında başarısızlık yaşayabilmektedir.
Eğitim sisteminde güven unsuru önemlidir; öğrencilerin her okulda verilen notların hak edildiği inancı olmalıdır.
1:28:37Köy Eğitimine Bakış: İkinci Abdülhamit döneminde 30 bin köy ilkokulu açılmıştır.
Abdülhamit, köy okullarında imamların öğretmenlik yapamayacağını belirterek şehadetname ile öğretmen yetiştirilmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Osmanlı'nın son dönemlerinde eğitim sistemi hayata geçirildiği için belirli bir ivme kazanmış, bu nesiller Cumhuriyet'i kurmuştur.
1:30:20Öğretmenlik Mesleği ve Gelecek: Öğretmenlik Meslek Kanunu tasarısı hazırlanmakta olup, bu kanunun çıkması için yeterli kaynak ve bütçeye sahip olması gerekmektedir.
Bu kanun, öğretmenlerin hak ettiği statüyü hissettirecek ve her önüne gelenin öğretmen olamayacağını gösterecektir.
1:31:00Kaynakların Verimli Kullanımı: Bazı vaatler ekonomik durum nedeniyle yeterli olmayabilir veya gecikebilir.
Kaynaklar sınırlı olduğunda, bu kaynakları verimli harcamak ve bir misyon belirlemek önemlidir.
Türkiye'de 40-50 bin kadar norm fazlası öğretmen bulunmakta, bu öğretmenler branşlarında öğretmen ihtiyacı olmayan yerlerde çalışmakta ve resmen görevlendirilemiyorlar.
1:32:07Eğitim Sistemindeki Sorunlar: Kaynakların verimli kullanımı, özellikle sınırlı kaynaklar olduğunda, çok önemlidir.
Okullara okul bazlı bütçe gönderilmemekte, liselere kısmen bütçe gönderilmekte, diğer okulların büyük oranda okul aile bütçesine bağlı kalması dezavantajlı durumdaki okulların ayrışmayı derinleştirmesine neden olmaktadır.
Bakanlık, en dezavantajlı okulların desteklenmesi için bir proje geliştirmiştir.
1:33:35Eğitim Sisteminde Cinsiyet Eşitsizliği: Türkiye'de öğretmenlik mesleğinin %60'ı kadınlardan oluşurken, okul müdürlerinin sadece %7'si kadındır.
Bu durumda liyakat sorunu yaşanmaktadır; erkekler içerisinde liderliğe layık olanların %93'i, kadınlar arasında ise %7'si olamaz.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliği eğitim sisteminde de görülmekte, rektörler, milletvekilleri ve tüm alanlarda faaliyetlerimize uygun olmadığı için milli eğitim ve YÖK müfraattan çıkarılmıştır.
1:34:25Kadın Eğitimi ve Cam Tavan: Kadınların yönetici olmak istemediği iddiası, cam tavan adı verilen cinsiyetten kaynaklanan engellerin varlığına dikkat çekmeyen bir görüş olarak değerlendiriliyor.
19. yüzyılın 1890'larda Abdülhamit'in kadın eğitimi konusundaki sözleri önemlidir: "Kadınların da bilim ve maarif öğrenmeleri şarttır, çünkü her fenalık cehaletten gelir."
1:35:54Çin Eğitim Sistemi ve Ödül Sistemleri: Çin'de ortaokul ve liselerde eğitimde başarıdan önce eleştiren öğretmenlere yüzde otuz'a kadar prim veriliyor.
Farklı ödül ve ceza sistemleri eğitimin geleceğinde kullanılmaya başlanması gerekiyor.
1:36:2721. Yüzyılda Eğitimin Amacı: 21. yüzyılda eğitimin amacı artık nakil değil, tutku ve hedef keşfi, kritik becerilerin geliştirilmesidir.
Eğitimin amacı merak, hayal, ilham ve tutku olmalı, içerik nakli değil.
Eğitimin geleceğinde daha fazla girişimci yetiştirme odaklı olması gerekiyor.
1:37:42Türkiye'de Eğitim Sisteminin Sorunları: Türkiye asker-memur geleneğinden gelen bir ülkeye sahiptir ve girişimci yetiştirmek konusu gündemde yoktur.
Üniversitelerin kuruluş amacı devlete memur yetiştirmek için kuruldukları ve askeri okulların subay yetiştirmek için kurulduğu belirtiliyor.
Türkiye'den Zuckerberg veya Elon Musk gibi girişimcilerin çıkmamasının nedeni sistemimizin tamamen asker ve memur yetiştirmeye odaklı olmasıdır.
1:39:01Girişimcilik ve Eğitimde Yapay Zeka: Girişimcilik için önemli olan her şeyi sorgulayan biri olmak, farklı şeyler yapmak ve yapıldığından biraz daha iyisini yapmaya çalışmaktır.
Eğitimde yapay zeka'nın çok önemli bir rolü olacak, özellikle tıp ve eğitim alanlarında ciddi etkileri bekleniyor.
Çocukların daha fazla kendi kendilerini öğrenmelerini desteklemek ve öğrenmek çemberleri kurarak kendi kendilerine öğrenmelerini destekleyecek öğretmenler yetiştirmek gerekiyor.
1:40:41Eğitim Sisteminde Değişimler: Milli Eğitim'in müfredatı kısıtlayıcı ve bağlayıcı olsa da, başka bir okul mümkün ve farklı müfredatlar hayata geçirilebiliyor.
Özel okullar ve devlet okulları birçok şeyi farklı yapabiliyor, örneğin Livaneli Hoca'nın Samsun'un bir köy okulundan neler çıkardığı gösteriliyor.
Anne babaların WhatsApp gruplarını kapatmaları ve çocukların okulda yaşadıklarını sorgulamadan bırakmaları gerekiyor.
1:42:31Örnekler ve Sonuç: Fransa'da Ekol 42 adlı üç yıllık bir okulda öğretmen yok, sınav da yok, her hafta çocuklara bir proje veriliyor ve bu tamamen bilgisayar ve bilişim teknolojileri üzerine kurgulanmış bir okul.
Türkiye'de en güvenilir kurumlar olarak önceden ÖSYM ve Milli Piyango kabul edilse de artık bu kurumlara bile güvenilmiyor.
İyi bildiğimiz işi iyi yapmaya sonuna kadar devam etmek ve elinden geldiğince çaba göstermek önemlidir.
1:44:50Konuşmacının Mesajı: Konuşmacı, kendisinin uzmanlık alanının sınırlarını belirtiyor ve izleyicilere kendilerinin sorunlarını çözemediğini vurguluyor.
İzleyicilerin sadece formda olmakla yetinerek "bugün ne yapayım" sorusunu sorduklarını eleştiriyor.
Konuşmacı, izleyicilere "iyi akşamlar" diyerek salı akşamı tekrar görüşmek üzere veda ediyor.

Türkiye'de Eğitim Sistemi ve Sorunları Üzerine Bir Sohbet

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir