Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, çeşitli mesleklerden kişilerin katıldığı bir sohbet formatındadır. Konuşmacılar arasında bir marangoz, radyocu, beden eğitimi öğretmenliği yapmış bir kişi, müdür yardımcısı, komedyen ve ODTÜ mezunu bir mühendis bulunmaktadır.
- Sohbetin ana konusu eğitim sistemleri, özellikle usta-çırak ilişkisi ve batılı eğitim modeli arasındaki farklardır. Konuşmacılar, eğitimdeki istismar sorunları, öğretmen kalitesi, sınıfların kalabalık olması ve eğitim sisteminin bazı öğrencileri nasıl geri planda bıraktığı gibi konuları ele almaktadır. Ayrıca, okul deneyimlerinin bireyler üzerindeki etkileri ve öğretmenlerin rolü de tartışılmaktadır.
- Videoda ayrıca erdem öğretme sisteminin yetersizliği, satranç öğretme deneyimi, öğretmen yetiştirme süreci ve farklı mesleklerin eğitim süreçleriyle ilişkisi gibi konular da işlenmektedir. Konuşmacılar kendi eğitim süreçlerindeki önemli anları ve deneyimlerini paylaşarak, eğitim sisteminin eksikliklerini ve olumlu yönlerini değerlendirmektedir.
- 00:31Eğitim Sistemleri Karşılaştırması
- Batılı eğitimde diyalektik adı verilen bir teknik vardır; bir kişi bir şey söylerken, diğeri antitezini söyler ve ortaya bir çatışma çıkar.
- Doğu modelinde ise usta-çırak ilişkisi vardır; çırak, ustanın söylediklerini kabul eder ve usta sürekli ona öğretir.
- Türkiye'de Cumhuriyet döneminde doğulu sistem yerine batılı bir eğitim sistemi getirilmiştir çünkü doğulu model istismara çok açık.
- 02:38Usta-Çırak İlişkisinin Avantajları
- Doğu felsefesi ve batı felsefesi arasındaki temel ayrışma Yunan'da başlamıştır ve orada da usta-çırak ilişkisi vardır.
- Usta-çırak ilişkisi, temel bilgiyi öğrendikten sonra öğrencinin kendi üzerine koymasını sağlayacak bir alan yaratır.
- Usta-çırak ilişkisinde öğrenci, ustadan daha iyi olma şansı tanır, bu da milli eğitim sistemindeki imkanlardan farklıdır.
- 05:21Usta-Çırak İlişkisinin Zorlukları
- Usta-çırak ilişkisi son yüz yıldır var olan bir sistemdir ve bu medeniyetin üzerine kurulmuştur.
- Usta-çırak ilişkisinde torpilcilik (istismar) olabilir; usta, çırağı olmayan birini çırağı yapabilir ve bu durumda istismar ortaya çıkar.
- Usta-çırak ilişkisinde öğretmeme de bir istismar olabilir; usta, çıraktan iş verip yapamadığında onu eleştirebilir.
- 08:07Bilgi ve Erdem Arasındaki Fark
- İnsanlar bilgi alabilme kapasitesini erdem olarak zannediyorlar, ancak beynin önündeki veri ile iletişime geçmesi erdem değildir.
- Usta-çırak ilişkisinde erdem öğretiliyor, ancak okulda bu konuda yeterli eğitim verilmiyor.
- Öğretmenler davranışları düzeltme yolunda emek harcıyor ancak sistem onlara uygun değil, çünkü önünde çok sayıda öğrenci var ve her birini takip edemiyor.
- 09:10Satranç Öğretimi Deneyimi
- Konuşmacı, Güneydoğu'da bir köyde yedinci sınıf öğrencilerine satranç öğretmeye karar vermiş ve iki ay içinde sınıftaki herkesin satranç oynayabildiğini anlatıyor.
- Başarısının nedeni, çocuklara sevgi göstermesi, saygı göstermesi, kendi alanlarında hareket etmelerine izin vermesi ve mücadeleyi görmelerini istemesiydi.
- Satranç master'ı olmayan konuşmacı, her insanın temel noktada strateji belirleyebileceğini ve bu stratejilerin diğer alanlarda da geçerli olduğunu vurguluyor.
- 10:55Bilgi ve Erdem Arasındaki Gerçek
- 21. yüzyıl toplumunda kapitalizmin bize yaftaladığı "bilgi eşittir erdem" düşüncesi yanlıştır.
- Hitler'in Almanya'sı, dünyanın en bilgili ve tecrübeli ülkelerinden biri olmasına rağmen, sonunda büyük bir utanç kaynağı olmuştur.
- Usta-çırak ilişkisinde en önemli fark, çıraklık yaparak ileride iyi bir usta olmak ve kendi ustalığını bulmaktır, taklit etmek değil.
- 12:02Eğitim Sistemindeki Zorluklar
- Konuşmacı ilk çalıştığı yerde "eti senin kemiği benim" diyerek kendisini kötü hissettiğini anlatıyor.
- Eğitim sisteminde kendini gerizekalı ve köydeki öğrencilerden biri gibi hissettiğini belirtiyor.
- Babasının gönderdiği ustaların kendisini kötü hissettirdiğini ve "siksin beni ben bir işe yarayım" dediğini söylüyor.
- 13:19Kişisel Deneyimler
- Eşi çok eğitimli bir insan olmasına rağmen, konuşmacı hayatının boyunca hiç ders çalışamadığını ve odaklanamadığını ifade ediyor.
- Okul hayatında öğretmenlerle ve arkadaşlarıyla sorun yaşadığını, notlarının iyi olması gerektiğini belirtiyor.
- Sanat okuluna gönderilseydi, şu anki performansının on katı daha iyi olacağını ve kötü travmalarla dolu lise hayatının olmayacağını düşünüyor.
- 14:39Milli Eğitim Sistemi Hakkında Eleştiriler
- Milli eğitim sistemlerinin çoğu insanın kendini kötü hissetmesi üzerine en arkaya gönderdiğini söylüyor.
- Lisede zayıf bir çocuk olduğu için öğretmenlerle sorun yaşadığını ve en arkada oturduğunu anlatıyor.
- Günümüzde öğretmenlerin işini ciddiye aldığını, mesai doldurmak üzere değil, öğretmenin hakkını vermek için çalıştığını belirtiyor.
- 16:14Eğitim Sisteminin Geleceği
- Bin tane çocuk varken, öğretmeye hevesli otuz kişi ve şikayet edilen elli öğretmen olduğunu söylüyor.
- Sistematik olarak çocukları nasıl eğiteceklerini sorguluyor.
- Türkiye'deki en büyük problemi, bin kişiyi otuz kişiyle eğitemeyeceğini belirtiyor.
- 17:48Okul Deneyimleri ve Potansiyel
- Konuşmacı, çalışkan bir çocuk olarak en ön sıradaki öğrenci olduğunu ve bu durumun kendisini kısıtladığını belirtiyor.
- Sistemin etkisiyle potansiyelini kaçırdığını ve terapi sürecinde bu durumun ortaya çıktığını anlatıyor.
- Facebook'ta 2007 yılında sınıf arkadaşlarıyla buluştuğunda, en önde oturan öğrencilerin kendilerini ve ailelerini tatmin etmek için yaşadıklarını fark etmiş.
- 18:50Öğretmen-Öğrenci İlişkisi
- Konuşmacı, ana sınıfına giden ve öğretmenini sevmeyen Mehmet adlı bir çocuğun hikayesini anlatıyor.
- Öğretmenin sinir hastası, sabırsız ve tahammülsüz olması nedeniyle Mehmet'in rahatsız olduğunu fark ediyor.
- Mehmet'e rugby topu vererek sorumluluğu üstlenmesini ve diğer öğrencilere tanıtmasını istiyor, böylece Mehmet okulun en iyi öğrencilerinden biri oluyor.
- 20:26Kişisel Deneyimler
- Konuşmacı, Çiftlik Mahallesi'nde okuduğunu ve Kadıköy'deki zengin bir mahallede yaşadığını belirtiyor.
- İlkokulda öğretmeninin kendisini kötü muamele ettiğini ve eve gidip ağladığını anlatıyor.
- Öğretmenlerin kendilerini geliştirmesi gerektiğini, mesleğin yozlaştığını ve kimlikle eşdeğer tutulması gerektiğini vurguluyor.
- 21:39Olumlu Öğretmen Deneyimi
- Konuşmacı, okul hayatında kendini iyi hissettiren bir öğretmeninin olduğunu ve bu öğretmenin kendisini düzelttiğini anlatıyor.
- İngilizce dersinde başarısız olduğunu ve öğretmenin onu desteklediğini, ancak yanlış bir kelime söylemesi nedeniyle sınıfta gülündüğünü ve derslere girmemeye başladığını belirtiyor.
- Edebiyat öğretmeninin kendisini desteklediğini, özel ilgi gösterdiğini ve şiir yazmaya başlamasını sağladığını anlatıyor.
- 25:05Okulun Önemi
- Konuşmacı, okulun minyatür bir dünya olduğunu ve herkesin gözünün içine bakarak önyargıları hissettiğini belirtiyor.
- Mühendislikten komedyenliğe geçişin sebebinin, teknik problem çözme gücüne sahip olmanın problem yaratmak istemesine neden olduğunu anlatıyor.
- Kendisinin okulda disiplin sorunları yaşadığını ve bu durumun sanat okulunda işe yarayabileceğini düşünüyor.
- 26:44Eğitim Deneyimleri ve Ebeveynlik
- Konuşmacı, matematik öğretmenliği için İS Bankası bursuyla kazanmış bir öğrencinin babasının onu okutmadığını ve annesinin onu okutmak için babasıyla evlenmek zorunda kaldığını anlatıyor.
- Günümüzdeki ebeveynlerin usta-çırak ilişkisinin tam tersini yaptığını, velilerin okulu çocuklar üzerinden yönettiğini belirtiyor.
- İlkokul öğretmeni Hikmet Al adlı bir kadının rüşvet aldığını, parası olan ailelerin çocuklarını yolladığını ve yoksul çocukları dövdüğünü anlatıyor.
- 28:59Beden Eğitimi Deneyimi
- Konuşmacı, sol kolunda problem olduğunu ve ergenliğe kadar sol kolun daha atıl olduğunu, bu nedenle beden eğitimi derslerinden muaf olduğunu belirtiyor.
- Beden eğitimi derslerinde takla atma alıştırmalarında, hoca ona takla attırdığını ve kolumdan dolayı minderden çıktığını anlatıyor.
- Arkadaşlarının ona güldüğünü hatırlamadığını, ancak sonradan bu anılara geri döndüğünde insanların ona güldüğünü fark ettiğini söylüyor.
- 30:26Zengin Çocuklar ve Eğitim
- Konuşmacı, lisede zengin çocukların ailelerinin çocuklarını onlara bırakıp yokluk görsün diye hafta sonu iki gün onların evinde kalmasını istediklerini anlatıyor.
- Zengin çocukların ailelerinin çocuklarını fakir ülkelere götürüp örnek alması gibi bir durum olduğunu belirtiyor.
- Bir misafirlikte zengin bir ailenin yaptığı güzel bir ev maketine gizlice dokunduğunu ve bu deneyimin onun için çok etkileyici olduğunu anlatıyor.
- 34:02Eğitim Deneyimleri ve Üniversite
- Konuşmacı, mühendislik formasyonu aldığını ve bu formasyonun hem sahnede hem yazarlıkta işine çok yaradığını belirtiyor.
- Üniversitede hiç bir şey öğretmediklerini, sadece rowshot'a çekerek sınıf geçtiklerini anlatıyor.
- ODTÜ'nün en iyi bölüm olduğunu, sıfır ders çalışma, en güzel kızlar ve erkekler, tost süper olduğunu ve bu nedenle ODTÜ'ye gitmek istediğini söylüyor.