• Buradasın

    Descartes'ın Akılcılığı ve Modern Felsefe Dersi

    youtube.com/watch?v=9L7PHr-Zv1k

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, bir felsefe dersi formatında olup, bir eğitmen tarafından Descartes'ın felsefi düşünceleri ve modern akılcılık üzerine detaylı bir anlatım sunulmaktadır.
    • Ders, Descartes'ın şüphe yöntemi ve "Cogito ergo sum" (düşünüyorum ergo varım) prensibi üzerinden başlayarak, modern akıl anlayışının temellerini incelemektedir. Video, Descartes'ın Tanrı varlığına dair kanıtlarını, dış dünyanın varlığını ispat etme yöntemlerini ve modern akıl anlayışının iç yapısını (istiklal, şüphut, fıtri idealar ve dört yöntem) ele almaktadır. Ayrıca, Aristo'nun kategorilerinden Descartes'ın mekanik evren tasavvuru ve modern bilim anlayışına geçiş süreci de açıklanmaktadır.
    • Ders, modern akıl anlayışının demokrasi ve insan hakları anlayışıyla ilişkisini, suje (özne) kavramının merkeze gelmesinin yarattığı değişimleri ve nominalizmin güçlenmesini de vurgulamaktadır. Video, Kant'a geçiş yaparak dersin devam edeceğini belirterek sona ermektedir.
    00:28Deskartes Akılcılığının Temel Özellikleri
    • Dersin konusu Deskartes akılcılığının temel özellikleri ve kurucu unsurlarıdır.
    • Cogito (düşünce) kavramının özünün neden düşünce olmak zorunda olduğu açıklanacaktır.
    • Bizim sahip olduğumuz bilgiler iki çeşittedir: tecrübe bilgisi ve akli bilgiler.
    01:06Tecrübe ve Akli Bilgilerden Şüphe Edilebilme
    • Hem tecrübe bilgisi hem de akli bilgilerden şüphe edebiliriz çünkü bu bilgilerin testinden sağlam çıkamazlar.
    • Bu bilgiler bizim dışımızda olan şeylere dair oldukları için bilgi ve bilinen iki ayrı şeydir.
    • Bilgi ve bilinen arasında ontolojik ve epistemolojik boşluk olduğundan, bu boşluk kapanmadığı sürece bilginin objesine mutabık olup olmadığından şüphe edilebilir.
    06:36Cogito'nun Düşüncenin Kendisi Olmasının Gerekçesi
    • Cogito'nun düşüncenin kendisi olmaması, cogito kavramı ve cogito'nun kendisi arasında iki ayrı şey olması demektir.
    • Düşüncenin kendisi olmaması durumunda cogito akli bilgi olur ve şüphe testinden sağlam çıkamaz.
    • Şüphe testinden sağlam çıkması için bilgi ve bilinenin aynı şey olması gerekir, yani cogito'nun düşüncenin kendisi olmalıdır.
    09:16Akılcılığın Özellikleri
    • Akılcılık, düşünce olduğunu varsaydığınız sürece cogito'nun var olmadığını varsaymanız aklen çelişir.
    • Akıl kendisi dışına açılabilmesi için hakikati keşfedebilmek için ihtiyaç duyduğu her şeye sahip olması gerekir.
    • Bu özellikler modern rasyonalizmin temel unsurlarıdır ve Descartes modern düşüncenin babası olarak kabul edilir.
    10:45Cogito ve İrade
    • Cogito fikri, modern düşünce tarafından kabul edildi ve "Cogito, ergo sum" (Ben düşünürüm, dolayısıyla varım) ifadesi "Cogito, ergo irito" (Ben düşünürüm, dolayısıyla irade ederim) olarak değiştirildi.
    • Cogito'da akıl var ancak baskın olan şey iradedir çünkü cogito'nun dışarı açılabilmesi için kendi kendini harekete geçirebilmesi, otonom olması gerekir.
    • İrade, akıldan farklıdır; irade akla emir vererek "bak bakalım içinde neler var" diyerek dışarı açılma sürecini başlatır.
    12:45Modern Düşünce ve Dışarı Açılma
    • Cogito dışarı çıkmak istemek yerine, dışarısını var etmek, kurmak ve inşa etmek istemektedir.
    • Cogito'nun içindeki imkanlar, nasıl bir dışarı oluşturacağıyı belirleyecektir.
    • Modern düşünce içindeki dışarı artık Aristoteles'in dışarı değil, müdahaleye açık, kendi içerisindeki imkanlar doğrultusunda manipüle edilebilecek bir dışarıdır.
    13:48Cogito'nun Özellikleri
    • Cogito, hakikati bilmek için ihtiyaç duyduğu her şeye sahiptir ve bu özellik herkesin içinde aynı şekilde bulunur.
    • Bu özellik, demokrasi, insan hakları ve özgürlük anlayışının felsefi meşruiyetini kazanmasını sağlar.
    • Cogito'nun kendisi dışında hiçbir otorite kabul etmeyeceği anlamına gelir çünkü tanrı, vahiy, tecrübe ve bilgi şüpheli olduğu için reddedilmiştir.
    17:23Cogito ve Eflatun
    • Descartes'ın cogito anlayışı, Eflatun'a bir anlamda ters çevrilmiş bir okuma olarak görülür.
    • Eflatun'da iki tür akıl vardır: diaoya (kavram aracılığıyla hakikati bilen) ve noesis (şuhut yoluyla idealaları bilen).
    • Eflatun'da bu iki akıl sadece filozoflarda bulunurken, Descartes'ın cogito'da herkesin hem istidlal edebilme hem de şuhut yeteneğine sahip olması gerekir.
    21:45Cogito'nun İç Yapısı
    • Cogito'nun kendi dışındaki bir şeyi şuhut edemeyeceği için, idealların cogito'nun içerisinde olması gerekir.
    • Descartes'ın aklının iç yapısı, istidlal, şuhut, idealalar ve yöntemden oluşur.
    22:09Cogito ve Aşkınlık
    • Cogito'nun kendi dışına açılabilmesi için yeterli değildir, kendi içerisinde dışarıyı tanımlayabilir.
    • Aşkınlık anlayışı, kendi dışındaki bir hakikati tanımlamaya çalıştığı için gidecektir.
    • Fıtri idealar kavram değil, kavramları meydana getirecek temel unsurlardır.
    23:38Hegel'de Subjektivizm
    • Hegel'de subjektivizm mutlak taşacak, suje kendi dışını kendi içine alacaktır.
    • Cogito gittikçe gelişecek ve kendi içerisinde bulduğu imkanlar artacak.
    • Mutlak idealizmde suje kavramdan nesneyi üretmeyi başaracak, yani nesneyi yaratmaya başlayacaktır.
    25:06Cogito'nun Kurucu Unsurları
    • Cogito'nun kurucu unsurları istidlal, şuhut ve yöntemdir.
    • Yöntemde Aristo'nun mantığının işlevi görecek ve cogito kendi dışarısına açılmanın farklı yolları olacaktır.
    • Cogito kendi içerisinde üç ideyi şuhud eder: kendisi, tanrı ve uzanan fikir.
    27:08Tanrı İddiası ve Eşitlik Fikri
    • Tanrı iddiası, cogito'nun dışarıya açılmanın bir yolunu bulmasını sağlar.
    • Descartes'in düşüncesinde cogito herkeste aynıdır, bu da eşitlik fikrinin ortaya çıkmasına neden olur.
    • Klasik dönemde (Aristoteles gibi) hakikati herkes bilemez, sadece bazı insanlar (filozoflar) hakikati bilmektedir.
    30:31İrade ve Şuhut
    • Cogito'da irade esastır çünkü cogito kendi kendini harekete geçirir.
    • Klasik düşüncede faal akıl harekete geçirirken, cogito'da irade kendi kendini harekete geçirir.
    • Fıtri iddiaları fark edebilmenin ön koşulu şuhut yetisine sahip olabilmesidir.
    32:22Tanrı'nın Varlığı
    • Tanrı'nın varlığı için Descartes'in birinci temellendirmesi, her açıdan sınırsız ve sonsuz olan bir varlık olarak tanımlanmasıdır.
    • Ben her açıdan sınırlı ve sonluyken, her açıdan sınırsız ve sonsuz bir ideali kendi kendime var etmiş olamam, bu dışarıdan gelmiş olmalıdır.
    • İkinci temellendirmede tanrı, kendisinden daha yüce olanın düşünülemeyeceği bir varlık olarak tanımlanır.
    34:39Tanrı'nın Varlığına İlişkin Akıl Yürütme
    • Hem zihinde hem dışarıda var olan şey, sadece zihinde veya sadece dışarıda olan şeylerden daha yücedir.
    • Tanrı'nın tanımı, kendisinden daha yüce bir varlık tasavvur edilemeyen şey olduğundan, bu tanım zorunlu olarak dışarıda böyle bir mevcuda var olmasını gerektirir.
    • Descartes'ın akıl yürütmesi sonucunda, Tanrı'nın varlığına ulaşılır ve bu varlığın sıfatları sınırsız ve sonsuz olarak tanımlanır.
    38:18Kant'ın Eleştirisi ve Descartes'ın Dış Aleme Açılması
    • Kant, Descartes'ın ontolojik deliğini eleştirerek "varlık hakiki bir yüklem değil" diyerek paradigmayı değiştirmiştir.
    • Descartes'ın cogito'su, Tanrı'nın epistemolojik garantörlüğü sayesinde dış aleme açılır.
    • Tanrı'nın alim, hakim ve hikmet sahibi olduğu için insanları kandıramayacağından, dış alemin varlığı Tanrı'nın garantörlüğünde kesindir.
    41:42Bilginin Sıfatları ve Nesnelliğin Değişimi
    • Kesinlik ve şüphe, bilginin sıfatlarıdır, olguların sıfatı değildir.
    • Klasik felsefede objektif nesnelliğin yerine subjektif nesnelliğe geçilmiştir, yani öznenin bilgisinden emin olma halleri ortaya çıkmıştır.
    • Descartes'a göre, cogito sadece açık ve seçik olarak kavradığı şeylerin hakikat olduğunu kabul eder, bu da Aristo'nun evrenini alt üst eder.
    44:48Aristo ve Descartes'ın Evren Görüşlerinin Karşılaştırması
    • Aristo'nun evrendeki her şey madde ve suretten (öz) meydana gelirken, Descartes'ta iki tür maddi olmayan şey vardır: Tanrı ve ruh.
    • Descartes'ta ayrıca özü uzam olan bir cevher (yer kaplama) vardır, bu da mekanik bir evren görüşünü oluşturur.
    • Aristo'ya göre dışarıdaki çokluk niteliksel bir çokluktur, yani her şeyin bir özü vardır ve bu özler birbirine indirgenemez, Descartes'ta ise bu görüş değişir.
    46:07Niteliksel ve Niceliksel Farklılıklar
    • Niteliksel farklılıklar birbirine indirgenebilir ve açıklayamaz, bu nedenle klasik modern bilimde yasa fikri yoktur.
    • Aristo'nun evreninde kategoriler, cevher ve dokuz araz vardır; bunlardan sadece biri nicelik kategorisidir.
    • Klasik dönemde matematik şeylerin hakikatini vermez çünkü hakikat niceliksel hesaplamalarla ifade edilemez.
    47:45Descartes'in Evren Görüşü
    • Descartes, on kategoriden ziyade tek bir kategori olan uzam kategorisini savunmuştur.
    • Dış alemdeki tüm farklılıklar niceliksel olduğundan, bunlar birbirine indirgenebilir ve matematiksel olarak ifade edilebilir.
    • Galileo'nun "Doğanın dili matematiktir" sözü, çeşitliliğin niceliksel olduğunu ifade etmektedir.
    49:48Mekanik Evren Tasavvuru
    • Mekanik evren, içindeki farklılıkların niceliksel olduğu, birbirine indirgenebileceği ve matematiksel olarak ifade edilebileceği evrendir.
    • Atomculuk, her şeyin atomlardan oluştuğunu ve farklılığın sadece atomların diziliminde olduğunu kanıtlamıştır.
    • Niceliksel farklılıklar bir formülle ifade edilebilir ve birbirine özdeş kabul edilebilir, niteliksel farklılıklar ise bu şekilde ifade edilemez.
    51:29Sujenin Tasarrufu
    • Descartes'e göre, sujenin açık seçik olarak kavradığı uzam dışında hiçbir şey yoktur, bu da varlık tasarrufuna açık hale gelir.
    • Niceliksel olana dönüştürülen çeşitlilik, sujenin kavramları ve tasavvurları doğrultusunda şekillendirilebilir.
    • Sujenin tasarrufuna açık olmayan tek şey, maddi olanlardan alınamayan şeydir.
    53:16Modern Akılcılığın Özellikleri
    • Modern akılcılık, hakikati bilmek için kendi dışındaki hiçbir otoriteden felsefi geçerliliği kabul etmez.
    • Bu akıl herkesle eşit olarak bulunur ve bu özellikler demokrasi, insan hak ve özgürlükler hikayesini oluşturur.
    • Modern akılın iç yapısı itilaf, şüphut, fıtri idealar ve dört yöntemden oluşur.
    56:11Descartes'in Şüpheciliği ve Sujenin Merkezi Konumu
    • Descartes'in şüpheciliği, aklın temel özellikleri ve iç yapısını ortaya çıkaran bir akıl anlayışı oluşturmuştur.
    • Sujenin kendi dışına çıkabilmesi, Descartes'inCogito ("Ben düşünürüm") prensibiyle güçlenmiştir.
    • Dış alem, sujenin merkezi konumuyla birlikte müstakilliğini kaybetmiş ve Hegel ile birlikte fenomenal aleme dönüşmüştür.
    57:12Postmodernizm ve Sujenin Dönüşümü
    • Postmodernizm, bilginin geçerlilik şartlarını kültürden elde etmeye çalışmaktadır ve her kültürün kendine has hakikat tasavvuru olduğunu savunmaktadır.
    • Modernizmin temel kabullerinden biri olan nominalizm, sujenin biricikleşmesini ve her bir sujenin hakikat tasavvuru da biricikleşmesini sağlamıştır.
    • Sujenin biricikleşmesi durumunda, toplumsal yaşamı devam ettirmek için uzlaşı dışında bir yol kalmamış ve uzlaşmanın aklen ve ahlaken geçerli tek yöntemi diyalog olmuştur.
    59:03Modern Akıl ve Sujenin Merkezi Konumu
    • Modern akıl, kendisinden önceki filozofların kabul ettiği tüm görüşleri (emperik, rasyonalist, fenomen, varoluş) kabul etmektedir.
    • Modern birey, kendisinden önceki bir otoriteye tabi olmayı asla kabul etmez, bu da modern akılın temel özelliğidir.
    • Descartes'inCogito prensibinin benimsenmesi, daha önceki süreçlerin bir adını koymak ve yeni bir sürecin başlatılması anlamına gelmiştir.
    1:03:02Modern Düşünce Süreci
    • Descartes'in rolü, modern düşünceyi anlamak için gerekli olan bir kişi olarak vurgulanmaktadır.
    • Modern düşünce süreci: modern akıl → modern felsefe → modern bilim → teknoloji şeklinde bir zincir oluşturmuştur.
    • Modern düşünceyi anlamak, sujenin (modern özneyin) felsefe ve bilgi üretilmesindeki rollerini ve katkılarını anlamak anlamına gelmektedir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor