Zamanlar

Perfekt zamanı, Almanca'da "haben" veya "sein" yardımcı fiilleriyle birlikte kullanılır. Hangi fiillerin hangi yardımcı fiil ile kullanılacağı, fiilin anlamına bağlıdır: - Haben yardımcı fiili, çoğu fiil ve özellikle geçişli fiillerle kullanılır. - Sein yardımcı fiili ise hareket bildiren ve durum değişikliği ifade eden fiillerde kullanılır (örneğin, "gehen" - gitmek, "kommen" - gelmek).

"Walked" fiili, geçmiş zaman (Simple Past Tense) için kullanılır.

"Has" kelimesi, İngilizce'de "to have" fiilinin üçüncü tekil şahıs (he, she, it) için kullanılan şimdiki zaman halidir. Anlamları: - Sahiplik: Bir şeye sahip olmayı belirtir. - Olasılık: Henüz gerçekleşmemiş, ancak gerçekleşmesi muhtemel eylemleri ifade eder. - Tamamlanmış eylem: Yakın geçmiş zaman kipindeki fiillerle birlikte kullanılarak tamamlanmış eylemleri gösterir.

"Until locked" ifadesi, belirli bir zamana kadar süren bir olay veya durumu anlatmak için kullanılır. Örnek cümleler: - I have to keep writing until the end of next year - The mall is open until 10 pm

Geniş zamanla ilgili 5 soru cümlesi örneği: 1. Sen her gün kitap okur musun? 2. Ayşe hafta sonları ne yapar? 3. Biz neden erken kalkarız? 4. Onlar genellikle nerede öğle yemeği yerler? 5. Bu cihaz nasıl çalışır?

Şimdiki zaman ve geçmiş zaman arasındaki temel fark, olayların ne zaman gerçekleştiğidir. - Geçmiş zaman, geçmişte olmuş olayları anlatmak için kullanılır. - Şimdiki zaman, şu anda olan ya da genel olarak doğru olan durumları anlatmak için kullanılır.

"Buy" ve "bought" arasındaki fark, bu kelimelerin İngilizce'de farklı zamanlarda kullanılmasıdır: - "Buy" (satın almak) şimdiki zaman fiilidir. - "Bought" ise "buy" fiilinin geçmiş zaman halidir.

"Leave" ve "leaving" arasındaki fark şu şekildedir: - "Leave" bir fiil olup, "terk etmek", "ayrılmak", "gitmek" gibi anlamlara gelir. - "Leaving" ise "leave" fiilinin şimdiki zaman hali olup, "ayrılma eylemi" anlamına gelir.

Şimdiki zamanın hikayesi (Past Continuous Tense), geçmişte belirli bir anda başlayan, bir süre devam eden ve biten eylemleri anlatmak için kullanılır. Örnek cümleler: 1. Your sister was ironing your shirts yesterday 2. I was getting on a plane yesterday morning 3. Şule was sweeping the floors yesterday afternoon 4. We were having breakfast when my father came 5. I was washing my car when it began to rain

Geçmiş zaman, eylemin geçmişte yapıldığını bildirmek için kullanılır. İki ana türü vardır: 1. Bilinen (görülen/belirli) geçmiş zaman: "-di" ekiyle yapılır ve geçmişe ait bilinen veya görülen eylemleri ifade eder. 2. Öğrenilen (duyulan/belirsiz) geçmiş zaman: "-mış" ekiyle yapılır ve geçmişe ait öğrenilen veya duyulan eylemleri ifade eder. Ayrıca, İngilizce'de geçmiş zaman geçmişte olmuş olayları anlatırken, günlük rutinler veya genel gerçekler için kullanılan şimdiki zaman ile de karıştırılmamalıdır.

Present Perfect zaman yapısında kullanılan fiiller, yardımcı fiiller "have" veya "has" ile birlikte fiilin üçüncü hali (past participle) olarak kullanılır. Örnekler: - I have lost my pen - They have watched tv - Murat has hurt his leg Olumsuz cümlelerde "has not" veya "have not" kullanılır ve fiil yine üçüncü halde yer alır.

"Mögen" fiili, şimdiki zaman (Präsens) başta olmak üzere çeşitli zamanlarda kullanılabilir.

İngilizce'de gelecek zaman ve geçmiş zaman nasıl ayırt edilir? Gelecek zaman (Future Tense), gelecekte gerçekleşecek olan eylemleri ifade eder ve genellikle "will" yardımcı fiili ile oluşturulur. Örnek cümleler: - I will go to the park (Ben parka gideceğim). - They will watch a movie (Onlar bir film izleyecek). Geçmiş zaman (Past Tense) ise geçmişte gerçekleşmiş olan eylemleri anlatır ve genellikle fiillere "-ed" eki eklenerek oluşturulur (düzensiz fiiller hariç). Örnek cümleler: - I visited my grandparents last weekend (Geçen hafta sonu büyükannemi ve büyükbabamı ziyaret ettim). - She studied hard for her exams (Sınavları için çok çalıştı).

Zamanların uyumu, İngilizce cümlelerde belirli kurallara göre gerçekleşir. İşte bazı örnekler: Geçmiş zaman (past), sadece başka bir geçmiş zamanla (past perfect) birlikte kullanılabilir. Şimdiki zaman (present), hem şimdiki hem de gelecek zamanla (future) uyumlu olabilir. Gelecek zaman (future), genellikle "will" yardımcı fiili ile oluşturulur ve şimdiki zamandan sonra gelir. Ayrıca, araştırma yazılarında farklı zaman kullanımları da vardır: Geniş zaman (present simple), genel gerçekler ve bilimsel ifadeler için kullanılır. Present perfect, geçmişte tanımlanamayan bir zamanda gerçekleşmiş veya hala devam eden olayları ifade eder.

"I'm" kullanımı, şimdiki zaman ve gayri resmi durumlarda tercih edilir. İşte bazı örnekler: Günlük konuşmalar: "I'm going to the movies" (Sinemaya gidiyorum). Mesajlaşma ve sosyal medya: "I'm sure it's nothing to worry about" (Endişelenecek bir şey olmadığına eminim). Öte yandan, resmi ve akademik ortamlarda "I am" kullanımı daha uygundur.

Geniş Zamanın Olumlu ve Olumsuz Örnek Cümleleri: Olumlu Cümleler: 1. Her gün bir saat yürüyüş yapar. 2. Durakta her gün otobüsü bekler. 3. Okul için gerekli evrakları hazırlar. 4. Dışarıdan gelen harika müziği dinler. 5. Vakit geç olunca televizyonu kapatır. Olumsuz Cümleler: 1. Senin soruna cevap vermez. 2. Sis daha fazla artınca önündeki aracı göremez. 3. Bu davranışından dolayı sana kızmaz. 4. Geç kalırsan seni beklemez. 5. Bu fikrine katılmaz.

Will ve going to arasındaki temel fark, kullanım amaçlarıdır: - Will, genellikle anlık kararlar, öngörüler veya tahminler için kullanılır. - Going to, planlama, niyet ve önceden belirlenmiş eylemleri ifade etmek için daha uygundur. Ayrıca, going to yapıları daha fazla kanıt veya gerçeklere dayanırken, will daha az kanıtla kullanılabilir.

Yabancılara Türkçe öğretiminde beş temel zaman öğretilir: 1. Şimdiki Zaman: Temel düzeyde öğretilen ilk zamandır ve günlük konuşmalarda sıkça kullanılır. 2. Geniş Zaman: Genel ifadeleri ve alışkanlıkları belirtmek için kullanılır. 3. Geçmiş Zaman: Geçmişteki eylemleri ifade etmek için kullanılır. 4. Gelecek Zaman: Gelecekteki eylemleri belirtmek için kullanılır. 5. Duyulan Geçmiş Zaman: Başkalarının anlattığı olayları aktarmak için kullanılır.

Geniş zaman (Simple Present Tense) ve sıklık zarfları birlikte şu şekilde kullanılır: 1. Geniş zaman (Simple Present Tense), belirli bir sıklıkta gerçekleşen eylemleri ifade etmek için kullanılır: - I always get up early (Ben her zaman erken kalkarım). - She drinks coffee every day (O her gün kahve içer). 2. Sıklık zarfları, bir işin ne sıklıkla yapıldığını belirtmek için kullanılır ve "how often" sorusuna cevap verir: - How often do you brush your teeth? (Dişlerinizi ne sıklıkta fırçalarsınız?). - Twice a day (Günde iki kez). Bazı sıklık zarfları: always (her zaman), usually (genellikle), often (sık sık), sometimes (bazen), rarely (nadiren), never (asla).

Tensler, İngilizce'de geçmiş zamanı ifade eden iki farklı yapıdır: Past Simple ve Past Continuous. Bu tensleri ayırt etmek için şu özelliklere dikkat edilmelidir: 1. Past Simple: Anlık olayları ifade eder ve bir devamı yoktur. 2. Past Continuous: Uzun süreli olayları ifade eder.