Hasan Ali Toptaş'ın "Kuşlar Yasına Gider" adlı romanı, bir baba-oğul hesaplaşması değil, babanın ve oğulun ölümle hesaplaşmasıdır. Romanda, gençliğinde şoförlük yaparak hayatını kazanan Aziz Bey'in, bir trafik kazası sonucu kaybettiği bacağı ve yerine konan protez bacakların etrafında gelişen olaylar anlatılır. Ayrıca, romanda cevabı verilmeyen bilinmezler olarak yerini alan, sürekli karşılaşılan beyaz at ve beyaz gömlekli çocuk gibi unsurlar da bulunur. Toptaş, ölüm üzerine yavaş ve duru bir meditasyon yaparken, tekrarlar üzerine kurulu anlatımıyla okura meditasyon yaparken ulaşılan duruluk ve durgunluk halini yaşatır. "Kuşlar Yasına Gider", aynı zamanda geleneksel bir toplumdan bahsedildiğinde, erkeklerin yaşamlarındaki güç ve otorite kaybı temasını da işler.