TürkKültürü

Evet, bozkurt işareti ve kurt işareti aynıdır, çünkü bozkurt işareti, Türk mitolojisindeki kurt sembolünden esinlenmiştir. Bu işaret, genellikle Türk milliyetçiliğini ve Türkçülüğü sembolize eder ve siyasi görüşten bağımsız olarak tarih boyunca Türk halkları tarafından kullanılmıştır.

Evet, Burak Özçivit ve Fahriye Evcen Türk'tür. Burak Özçivit, Türk bir aktördür.

Bahaeddin Ögel'in "Türk Kültür Tarihine Giriş" kitabı aşağıdaki platformlarda satılmaktadır: emagaza-ttk.ayk.gov.tr. hepsiburada.com. demirorenyayinlari.com. pazarama.com. trendyol.com.

Zigoş halk oyunu, en az altı kişi, çoğunlukla altı çift (12 kişi) tarafından oynanır. Oyun şu şekilde oynanır: 1. Başlangıç: Müzik eşliğinde oyuncular bir süre dizilme ve karşıdakileri seçme işiyle meşgul olur. 2. Hareket: Karşılıklı sıralar eğir yürüyüşle birbirine yaklaşır, oyuncular bellerini hafifçe bükerek el ve kol hareketleriyle oynar. 3. Hızlanma: Hareketler, ezgiyle birlikte giderek hızlanır ve sert, keskin figürler ortaya çıkar. 4. Davul ve Çevre (Mendil): Zurna yerini davulun sert vuruşlarına ve oyuncuların el vuruşlarına bırakır. 5. Çökmeler: Sık ve devamlı çökmelere geçilir. 6. Sükûnet: İlk devre biter. 7. İkinci Devre: Çiftler, bu sefer yanlara doğru hareket eder ve bazı figürler değişir. Zigoş, erkeklerce oynanan bir oyundur.

Kartal Tibet, Ankara kökenlidir.

"Ele verir talkını, kendi yutar salkımı" atasözü, başkalarına verdiği öğütleri kendisi uygulamayan kişiler için kullanılır. Bu atasözünün kimin sözü olduğuna dair bilgi bulunamamıştır.

Gökçe ağacının neden kutsal olduğuna dair bilgi bulunamadı. Ancak, Türk mitolojisinde bazı ağaçların kutsal kabul edilmesinin sebeplerinden bazıları şunlardır: Yalnız ve tek olması. Yaz-kış yapraklarını dökmemesi veya çok az dökmesi. Etrafındaki ağaçlardan daha uzun, heybetli, gösterişli ve yaşlı olması. Meyvesiz olması. Geniş ve koyu gölgeli olması. Türk mitolojisinde kutsal kabul edilen ağaçlardan bazıları kayın, ardıç, çam, kavak, selvi, meşe ve söğüt ağaçlarıdır.

Dede Korkut'a "ata" denmesinin nedeni, halk arasında "ata" sözünün büyük bir saygı ve kutsiyet kazanmış bilginleri, şairleri, beyleri yüceltmek ve betimlemek için kullanılmasıdır. Ayrıca, "dede" kelimesi yaşlılık ve akrabalık bildiren bir kavram olmasının yanı sıra dinî bir mahiyete de sahiptir ve "din ulusu, veli" anlamına gelir.

Gülten Dayıoğlu'nun "Kafdağı'nın Ardına Yolculuk" kitabı, Singapur, Tayland, Filipinler, Japonya ve Kore gibi ülkeleri gezip görme hayali kuran bir karakterin bu hayalinin gerçekleşmesiyle yaşadığı maceraları anlatır. Kitapta ayrıca, "serüven yaşamanın insanoğlunun vazgeçilmez tutkusu olduğu" ve "dünya üzerinde herkese yetecek kadar yer olduğu" gibi temalar da işlenmiştir.

Alpagut, 2014 yılında Vasif Namazov tarafından keşfedilen ve Türk halklarının mirası olarak tanımlanan bir dövüş sanatıdır. İsminin kökeni: Alp: "Yiğit, savaşçı, cesur" anlamına gelir. Gut: "Kutsal, mübarek" demektir. Anlamı: Kaşgarlı Mahmud'un "Divânü Lügati’t-Türk" adlı eserinde "Alpagut", "tek başına düşmanla savaşan ve asla yenilmeyen kahraman" olarak tanımlanır.

Türk desenleri arasında öne çıkanlar şunlardır: Elibelinde Motifi: Dişiliği, doğurganlığı, kısmeti, neşeyi, uğuru, mutluluğu ve bereketi temsil eder. Bereket Motifi: Nar, üzüm, kavun, karpuz, incir, dut gibi meyveler ile ejder, boğa, yılan, koç, kelebek, geyik, balık gibi hayvanlardan oluşur. Göz Motifi: Nazardan korunmak için kullanılır. İm ve Damga Motifi: Aile, oba, oymak, boy, devlet gibi kavramları ifade eder. Koç Boynuzu Motifi: Erkeklerin üretkenliğini, verimliliğini, kahramanlığını ve gücünü sembolize eder. Su Yolu Motifi: Hayatı, canlılığı, bolluğu, saflığı, yenilenme ve yeniden doğmayı simgeler. Hayat Ağacı Motifi: Kâinatı, toprağa bağlanan kökleri ile ebediyeti ve yerleşikliği temsil eder. Bu desenler, Türk halı ve kilimlerinde sıkça kullanılır ve dokuyan kişinin duygularını, inançlarını ve yaşam tarzını yansıtır.

Dünyanın en ünlü Türk teyzesi olarak Şevkiye Sun gösterilebilir. Şevkiye Sun, ABD'de 50 yılı aşkın süredir Türk toplumuna hizmet eden ve birçok başarıya imza atan bir isimdir. Bazı başarıları: 1970'lerin sonunda Anadolu'daki köy okullarına yardım kampanyası başlatmıştır. "Türkiye hindi değildir" kampanyası için Amerikalı siyasetçilere mektuplar yazmıştır. Türk mutfağını Amerikalılara tanıtmak için çeşitli etkinliklerde bulunmuştur. New York'ta Ramazan ve Kurban bayramlarında okulların tatil olması için mücadele etmiş ve başarılı olmuştur.

Atasözleri ve deyimlerin çıkış hikayelerinden bazıları şunlardır: "Akılsız başın cezasını ayaklar çeker". "Damlaya damlaya göl olur". "Gülme komşuna, gelir başına". "Her horoz kendi çöplüğünde öter". "Çivi çıkar, yarası kalır". "Pabucu dama atılmak". "Etekleri zil çalmak". "Kaş yapayım derken göz çıkarmak". "Bıçak kemiğe dayanmak". Atasözleri ve deyimlerin çıkış hikayelerine şu sitelerden de ulaşılabilir: kiralacar.com; onedio.com; popartistic.com.

Türk masal kahramanlarından bazıları şunlardır: Keloğlan; Nasrettin Hoca; Ali Baba ve Kırk Haramiler; Sedef Bacı; Hamur Bebek; Tasa Kuşu; Küllü Fatma; Nardaniye Hanım; Mercan Kız; Hacivat ve Karagöz. Türk masal kahramanlarının özellikleri arasında iyi, doğru, dürüst, ahlaklı, erdemli ve yardımsever olmaları yer alır.

İşte bazı güzel bozkurt sözleri: "Dalından kopan yaprağın akıbetini rüzgâr tayin eder". "Ey Türk, titre ve kendine dön!". "Üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız yer delinmedikçe, kim bozabilir senin ilini ve töreni!". "Zafer, asla mahvolduklarını zannedenler tarafından kazanılamaz". "Ne kemik uğruna köpek olduk ne de menfaat uğruna çakal. Biz hayatımız boyunca hep dik durduk". "Türk’ün şanı adındandır, Türk’ün şanı kanındandır, Türk’ün şanı özündendir". "Ya devlet başa ya kuzgun leşe". "Var olsun TÜRK bakışlar var olsun BOZKURT yürekler". "Kurtlar ulumadıkça köpekler susmaz. Köpekler ürese de Kurt’lar korkmaz". "Çakal rüya gördü diye KURDUN soyu tükenmez".

Kırk uçurma sepetinde genellikle şu nesneler bulunur: Un. Şeker. Yumurta. Pirinç. Tuz. Bozuk para. Pamuk. Ayrıca, sepete ip, kahve, kuran, sabun, nazar boncuğu, ekmek, çörek otu gibi nesneler de eklenebilir. Sepet içeriği, ailenin tercihine göre çeşitlendirilebilir.

"Benim Yurdum" şiirinin ne anlattığına dair farklı yorumlar bulunmaktadır. Neşet Ertaş'ın "Benim Yurdum" şiiri, ilmin önemini vurgular ve cehaletle mücadeleyi anlatır. Adnan Özkan'ın "Benim Yurdum" şiiri, Türkiye'nin coğrafi ve kültürel çeşitliliğini vurgular. Ahmet Erhan'ın "Yurdum" şiiri, ülkenin içinde bulunduğu zorlukları ve toplumsal acıları işler.

"İftarlık Gazoz" filminin konusu, 70'li yılların başında bir Ege kasabasında yaşayan ve beşinci sınıfı yeni bitiren Adem'in, gazozcu Cibar Kemal Usta'nın yanında çalışmaya başlamasıyla yaşadığı maceraları anlatır. Ramazan ayının ilk günleridir ve Adem, camide oruç hakkında yapılan vaazdan etkilenerek oruç tutmaya karar verir.

Emel Esin'in Türk kültür tarihine bazı katkıları: Türk-İslam sanatları üzerine çalışmalar: Türk-İslam kültür ve sanat tarihi uzmanı olan Esin, Orta Asya Türk sanatı, arkeolojisi ve ikonografisiyle ilgili önemli çalışmalar yapmıştır. Yeni perspektifler: Orta Asya Türk tarihi ve kültürüne getirdiği yeni perspektiflerle, sadece Türkiye'de değil, dünya çapında tanınan bir Türkolog olmuştur. Eserler: Başlıca eserleri arasında "Türkistan Seyahatnamesi" (1959), "Turkish Miniature Painting" (1960), "Mecca the Blessed Madinah the Radiant" (1963), "Turkish Art in Cyprus" (1969) ve "Sadullah Paşa Yalısı" (1984) yer almaktadır. Türk kültürünün bütüncül anlaşılması: Yalnızca Osmanlı mirasını değil, Orta Asya Türk tarihini, İslam öncesi dönemleri ve Göktürk-Uygur dönemi sanatlarını inceleyerek Türk kültürünü bir bütün olarak anlamaya çalışmıştır. Akademik katkılar: Türk kültürünü hem Türkiye'de hem de uluslararası düzeyde tanıtmış, Türkoloji araştırmalarının derinleştirilmesine katkı sağlamıştır.

Ölüme çare bulan kişi olarak Lokman Hekim gösterilmektedir. Ancak, Lokman Hekim'in ölüme çare bulduğu, ancak formülünü kaybettiğine dair efsaneler mevcuttur. Bir rivayete göre, Lokman Hekim bir kitap yazmış, içinde bütün dertlere deva, hatta ölüme çare bile varmış. Bunların hepsi birer rivayetten ibarettir. Ölüme çare bulduğunu iddia eden bir başka kişi ise ABD’li bilim adamı Prof. Robert Lanza'dır.