TürkCezaKanunu

1 taş fazla atmak, Türk Ceza Kanunu'na göre "mala zarar verme" suçunu oluşturabilir ve bu suçun cezası 4 aydan 3 yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır.

İyi hal indirimi ve haksız tahrik indirimi ceza hukukunda farklı kavramlardır: 1. İyi Hal İndirimi: Türk Ceza Kanunu'nun 62. maddesine göre, sanığın duruşmalardaki olumlu tutumu ve davranışları göz önünde bulundurularak cezasında indirim yapılmasıdır. 2. Haksız Tahrik İndirimi: Türk Ceza Kanunu'nun 29. maddesine göre, bir kişinin başka bir kişinin hukuka aykırı bir fiili sonucunda öfke veya elem duyarak suç işlemesi durumunda cezasında indirim yapılmasıdır.

TCK 288 — Türk Ceza Kanunu'nun "Adil Yargılamayı Etkilemeye Teşebbüs" başlıklı maddesidir. Bu maddeye göre, görülmekte olan bir davada veya yapılmakta olan bir soruşturmada, hukuka aykırı bir karar vermesi veya bir işlem tesis etmesi ya da gerçeğe aykırı beyanda bulunması için, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı hukuka aykırı olarak etkilemek amacıyla alenen sözlü veya yazılı beyanda bulunan kişi elli günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır. Eğer bu suç basın ve yayın yolu ile işlenmişse, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

TCK 86/3-a maddesi, Türk Ceza Kanunu'nun 86. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendini ifade eder ve kasten yaralama suçunun üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı işlenmesi durumunu düzenler. Bu durumda, suçun nitelikli hali söz konusu olur ve verilecek ceza yarı oranında artırılır.

İzinden geç dönmenin cezası, Türk Ceza Kanunu’nun 292. ve izleyen maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre, izin süresini iki günden fazla bir süre geçtikten sonra dönen hükümlüler hakkında disiplin işlemi yapılır ve bir daha özel izin verilmez.

765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 11. maddesi, kanunların suç ve ceza belirlemesi ile ilgilidir. Bu maddeye göre: Kanunun sarih olarak suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilmez. Kanunda yazılı cezalardan başka bir ceza ile de kimse cezalandırılamaz. Suçlar, cürüm veya kabahat olarak sınıflandırılır.

Evet, 6 aylık ceza paraya çevrilebilir. Türk Ceza Kanunu'na göre, kasten işlenen suçlarda 1 yıl veya 6 ay hapis cezası, adli para cezasına çevrilebilir.

F011-018-53-6 ifadesi, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 53. maddesinin altıncı fıkrasında kullanılır. Bu fıkra, taksirli suçlardan mahkumiyet halinde, belirli bir meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına veya sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin düzenlemeleri içerir.

Yargıtay'da "fazla ceza tayini" ifadesi, temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi anlamına gelebilir. Türk Ceza Kanunu'nun 61. maddesine göre, hakim temel cezayı belirlerken suçun işleniş biçimi, işlendiği yer ve zaman, sanığın kastının yoğunluğu gibi unsurları dikkate alarak, cezanın alt ve üst sınırı arasında bir karar vermelidir. Yargıtay, bu süreçte verilen cezanın gerekçelendirilmesini ve yasal kriterlere uygun olmasını bekler.

Ceza zamanaşımı, suçun işlendiği tarihten itibaren belirli bir sürenin geçmesiyle devletin cezalandırma yetkisinin ortadan kalkmasını ifade eder. Ceza zamanaşımı süreleri, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) suçun niteliğine göre değişiklik göstermektedir: - Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda: 30 yıl. - Müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda: 25 yıl. - 20 yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda: 20 yıl. - 5 yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda: 15 yıl. - 5 yıldan az hapis veya adli para cezası gerektiren suçlarda: 8 yıl. Zamanaşımı süresinin başlangıcı suçun türüne göre değişir: - Tamamlanmış suçlarda: Suçun işlendiği günden. - Teşebbüs halinde kalan suçlarda: Son hareketin yapıldığı günden. - Kesintisiz suçlarda: Kesintinin gerçekleştiği günden. - Zincirleme suçlarda: Son suçun işlendiği günden. Zamanaşımı süresini kesen veya durduran durumlar da söz konusudur. Bu durumlar gerçekleştiğinde süre yeniden işlemeye başlar veya durur.

Eski hukukta eşe karşı işlenen suçlar, Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında çeşitli şekillerde cezalandırılmaktadır: 1. Hakaret: TCK'nın 125. maddesine göre, bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. 2. Eziyet: TCK'nın 96. maddesine göre, bir kişinin eziyet çekmesine neden olacak davranışlarda bulunanlar, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 3. Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali: TCK'nın 233. maddesine göre, bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 31, yaş küçüklüğünde verilecek cezaları üç fıkra halinde düzenlemiştir: 1. Oniki yaşını doldurmamış çocuklar. 2. Oniki yaşını doldurmuş ancak onbeş yaşını doldurmamış çocuklar. Eğer bu yaş grubundaki çocuklar, fiilin anlam ve sonuçlarını algılayabiliyor ve davranışlarını yönlendirebiliyorsa, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde oniki yıldan onbeş yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan onbir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. 3. Onbeş yaşını doldurmuş ancak onsekiz yaşını doldurmamış çocuklar.

Zorunluluk halinde ceza verilmez, çünkü bu durum, kişinin kendi ya da başkasının bir hakkını veya daha üstün bir yararı korumak amacıyla hukuka aykırı bir fiilde bulunmak zorunda kalması olarak tanımlanır. Türk Ceza Kanunu'nun 25. maddesine göre, zorunluluk hali kusurluluğu ortadan kaldıran bir sebeptir; bu nedenle fail ceza almaz, ancak "ceza verilmesine yer olmadığı" gerekçesiyle beraat eder.

Evet, failin geçmişi önemlidir ve takdiri indirim nedenleri arasında yer alır. Türk Ceza Kanunu'nun 62. maddesine göre, failin geçmişi şu hususları kapsar: - Failin suç öncesi yaşantısında suça eğilimli bir kişi olup olmadığı. - Failin daha önce sabıkası olup olmadığı ve işlediği suçların benzerlikleri. Bu değerlendirmeler, hakimin cezanın bireyselleştirilmesi sürecinde failin durumunu daha doğru bir şekilde analiz etmesine yardımcı olur.

Çocuk suçlular için verilecek ceza, suçun niteliğine ve çocuğun yaşına göre değişiklik gösterir. Türk Ceza Kanunu'na göre: - 12 yaşını doldurmamış çocuklar ceza sorumluluğu yoktur ve bu kişiler hakkında sadece çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir. - 12-15 yaş arasındaki çocuklar, işledikleri fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamadıkları veya davranışlarını yönlendirme yetenekleri yeterince gelişmemişse ceza sorumluluğu yoktur, ancak güvenlik tedbirlerine hükmedilir. - 15-18 yaş arasındaki çocuklar, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlar için 18 yıldan 24 yıla kadar, müebbet hapis cezasını gerektiren suçlar için ise 12 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilirler. Bu cezalar, mahkeme tarafından davanın detaylarına göre belirlenir.

Fırsatçılık, anayasada doğrudan bir suç olarak düzenlenmemiş olsa da, Türk Ceza Kanunu'nda yer alan bazı maddelerle ilişkilendirilebilir. Türk Ceza Kanunu'nun 240. maddesi, belli bir mal veya hizmeti satmaktan kaçınarak kamu için acil bir ihtiyacın ortaya çıkmasına neden olan kişilerin altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağını öngörmektedir. Ayrıca, 238. madde de, taahhüt ettiği işi yerine getirmeyerek kamu kurum ve kuruluşlarının veya genel bir felaketin önlenmesi için zorunlu olan eşya veya besinlerin ortadan kalkmasına veya önemli ölçüde azalmasına neden olan kişiler için bir yıldan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası öngörmektedir. Bu maddeler, stokçuluk, karaborsacılık ve fırsatçılığı önlemek ve bunları yapanları cezalandırmak amacıyla düzenlenmiştir.

Hukukta cebir suçu, bir kişinin başka bir bireyi zor kullanarak bir şeyi yapmaya, yapmamaya veya belli bir davranışta bulunmaya zorlaması durumunda işlenen suçtur. Türk Ceza Kanunu’nun 108. maddesinde düzenlenen bu suçun unsurları şunlardır: - Failin bilinçli ve kasıtlı olarak mağdura baskı uygulaması; - Mağdurun zorla belli bir eylemi yapmaya veya yapmamaya zorlanması; - Fiziksel veya psikolojik baskı uygulanması. Cezası ise, cebir kullanarak bir kişiyi belli bir davranışa zorlayan kişinin 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasıdır.

VK'da "293" ifadesi, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 293. maddesi anlamına gelebilir.

Trafik kazasında iki kişinin ölümüne neden olan bir kişi, Türk Ceza Kanunu'nun 85. maddesi uyarınca iki yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Takibi şikayete bağlı olmayan suçlar, Türk Ceza Kanunu'na göre 8 yıl zaman aşımına uğrar.