Tebligat

Takipsizlik kararı (kovuşturmaya yer olmadığına dair karar), şüpheliye ve suçtan zarar görene kararın verilmesi hemen ardından tebliğ edilir.

Dosyayı takip etmeyen avukata tebligat yapılamaz, çünkü tebligat vekile yapılır ve vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir.

"Adınıza tebligat var" ifadesi, resmi bir kurum veya kişi tarafından, resmi bir işlemle ilgili olarak gönderilen bir evrakın size yönelik olduğunu ifade eder. Tebligatlar genellikle dava dilekçeleri, kararlar, çağrılar, ihbarlar, cezalar, vergi bildirimleri gibi hukuki bilgileri içerir. Tebligat alındığında, içeriğini dikkatlice inceleyerek belirtilen süre içinde gereken işlemleri yapmak gerekir.

Yargıtay'ın muhtar senedi ile ilgili kararı, muhtarların tebligatı götürmekle yükümlü olmadığı yönündedir. Bu karara göre, Tebligat Kanunu'na göre köy muhtarı, muhatap adına kendisine tebligat yapılacak kişilerden değildir ve kendisine teslim edilen tebligat evrakını sadece muhafaza etmekle mükelleftir, ilgilisine götürüp verme yükümlülüğü yoktur.

Alman Tebligat Kanunu, Alman Usul Kanunu'nun ilgili maddeleriyle düzenlenmiştir. Özellikle Alman Usul Kanunu Madde 184, yargılamanın hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmesi amacıyla posta yoluyla tebligatı düzenler. Bazı önemli noktalar: Posta yoluyla tebligat, ancak taraflar arasında dava ilişkisi doğduktan sonra ve davalının kendisini savunmaması durumunda mümkündür. Almanya, Lahey Sözleşmesi'nin 10. maddesine çekince koymuştur, bu nedenle posta yoluyla tebligat için merkezi makam aracılığıyla yapılması gereklidir. 1965 tarihli Lahey Tebligat Sözleşmesi ve 1929 tarihli Mukavelename gibi uluslararası sözleşmeler de Alman tebligat hukukunda etkilidir. Daha detaylı bilgi için ilgili kanun maddelerine ve uluslararası sözleşmelere başvurulması önerilir.

Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi 4. fıkrası, tüzel kişilerin bilinen son adresinin tebligata elverişli olmaması veya bu adreste tebligat yapılamaması durumunda uygulanır. Bu maddeye göre tebligat yapılabilmesi için ayrıca şu şartların da sağlanması gerekmektedir: 1. Tüzel kişinin ilk tebligatın yapılamadığı adresi, resmi sicile kayıtlı adres olmalıdır. 2. Resmi sicile kayıtlı adrese daha önce usulüne uygun olarak normal bir tebligat çıkarılmış olmalı ve bu tebligat adresin kapalı olması veya tüzel kişinin taşınmış olması sebebiyle iade dönmüş olmalıdır.

İş davasında tebligat, davanın muhatabı olan kişiye yapılır. Eğer muhatap adresinde bulunmazsa, tebligat aynı konutta yaşayan eşine veya hizmetçisine yapılabilir.

Vekillikten çekilme dilekçesinin iadesi tebliği, dilekçenin müvekkile tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gün sonra yapılır.

Mernis adresine tebligat yapılması, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. ve 21. maddelerine göre şu sonuçları doğurur: 1. Bilinen adrese tebligat çıkarıldıktan sonra bu adreste tebligat yapılamaması durumunda, muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi (Mernis adresi) bilinen en son adres olarak kabul edilir ve buraya tebligat gönderilir. 2. Eğer tebligat usulüne uygun yapılmazsa, yani önceden muhataba tebligat gönderilmeden doğrudan Mernis adresine yapılırsa, bu tebligat usulsüz olur ve geçersiz sayılır. 3. Tebligatın usulsüz olması durumunda, muhatap tarafından öğrenilmesi halinde tebliğ edilmiş kabul edilir ve tebliğ tarihi, tebligatın öğrenildiği tarih olarak sayılır.

Tebligat muhtara bırakıldığında, tebliğ tarihi ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih olarak kabul edilir ve bu tarihten itibaren 15 gün içinde alınmış sayılır.

Evet, icra ödeme emri ihtar sayılır. İcra takibi sürecinde gönderilen ödeme emirleri, Türk Borçlar Kanunu’nun 315. maddesine uygun olarak hazırlanmış ve tebliğ edilmişse, haklı ihtar niteliği taşır.

Vekile yapılan tebligat, asile tebliğ edilmiş sayılır.

Satış ilanı tebliğ edilmeyen vekilin sorumluluğu, ihalenin feshi olarak belirlenmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince, vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur.

Savcılığa verilen ifade tebligatı, tebliğ tarihinden itibaren en geç 24 saat içinde çağrılan kişinin önüne götürülmesi gerektiği için hızlı bir şekilde gelir.

Evet, boşanma tebligatı, boşanma davasının açıldığının resmi bir işaretidir. Boşanma davası açıldığında, mahkeme tarafından hazırlanan tensip tutanağı, davacı ve davalıya tebliğ edilir.

Kesinleşen mahkeme kararının kalkması için 15 gün içerisinde taraflara tebliğ edilmesi gerekmektedir.

Örnek No: 7 ödeme emri tebliğ edilmezse, icra takibi geçersiz olur ve hiçbir hukuki sonuç doğurmaz. Ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi önemlidir.

Boşanma davası tebligatı, eşlerden birine mahkeme tarafından gönderilen resmi bir bildirimdir. Bu tebligat, aşağıdaki adımlarla gerçekleştirilir: 1. Dilekçe Hazırlanması: Boşanma dilekçesi, davanın açılacağı aile mahkemesine sunulur ve dilekçede boşanma sebepleri, talep edilen nafaka ve velayet gibi hususlar detaylı şekilde belirtilir. 2. Yetkili Mahkemeye Müracaat: Boşanma davası, eşlerden birinin yerleşim yerindeki Aile Mahkemesi'nde açılır. 3. Gerekli Belgelerin Toplanması: Dava dosyasına, evlilik cüzdanı, nüfus kayıt örneği gibi belgeler eklenir ve boşanma sebeplerini destekleyen kanıtlar dosyada yer alır. 4. Davanın Açılması: Dilekçenin ve belgelerin mahkemeye sunulması ile dava resmen açılmış olur. 5. Tebligat Süreci: Mahkeme, boşanma dilekçesini karşı tarafa tebliğ eder ve bu süreçte karşı tarafın savunma dilekçesi hazırlaması beklenir. Boşanma süreci karmaşık olduğundan, bir avukattan destek almak faydalı olabilir.

Kimlik numarası olmayan dava dilekçesi, aşağıdaki adımlarla düzeltilebilir: 1. Tebligat Çıkartma: Davalının dava dilekçesinde T.C. kimlik numarası bulunsa bile, adres kayıt sistemindeki adresine tebligat çıkartılmalıdır. 2. Eksikliğin Tamamlanması: Adres tebligata elverişli değilse veya tebligat yapılamazsa, adres kayıt sistemindeki adresine buna ilişkin şerh düşülerek tebligat çıkarılmalıdır. 3. Dava Dilekçesinin Yenilenmesi: Eksiklikler tamamlandıktan sonra, dava dilekçesi yenilenerek mahkemeye sunulmalıdır. Bu süreçte, hukuki yardım almak için bir avukatla görüşmek faydalı olabilir.

Gib e-tebligatı aşağıdaki kişi ve kuruluşlar alabilir: 1. Kurumlar Vergisi Mükellefleri: Tüm kurumlar vergisi mükellefleri e-tebligat sistemine kayıt olmak zorundadır. 2. Gelir Vergisi Mükellefleri: Ticari, zirai ve mesleki kazanç elde edenler ile gelir vergisi mükellefleri e-tebligat adresi almak zorundadır (kazançları basit usulde tespit edilenler hariç). 3. Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Kapsamına Dahil Olanlar: 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanların ilk iktisabında adına kayıt ve tescil yapılan gerçek ve tüzel kişiler. Ayrıca, zorunluluk kapsamı dışında kalan mükellefler de isteğe bağlı olarak e-tebligat sistemine geçebilirler.