SözcükKullanımı

Alışılmış bağdaştırma, akıl ve mantık açısından uyumlu olan, dilde genel bir kabul görmüş ve herkes tarafından anlaşılan söz veya söz öbekleridir. Alışılmamış bağdaştırma ise akıl ve mantık kurallarına uymayan, genel kullanımda uyumsuzluk gösteren, Türkçede genellikle kullanılmayan ifadelerdir. Bazı alışılmış bağdaştırma örnekleri: gülkurusu; yeşil tutkusu; söz öbeği; sonsuzluk kervanı; kesik saçlar; elma yanaklı. Bazı alışılmamış bağdaştırma örnekleri: ince düşünce; acı çığlık; mesut odalar; kırık hayaller; dehşet saati; ıssız gece; korku mevsimi.

"By" kelimesi ile otobüs kullanımı şu şekilde ifade edilir: Seyahat şekli: "By bus" ifadesi, otobüsle seyahat etmek anlamına gelir. Ulaşım yöntemi: "By car / bus / train" gibi kullanımlarda, otobüsle bir yere gidildiğini belirtmek için "by" kelimesi kullanılır. Örnek cümleler: "Did you travel by bus or metro?" (Otobüs veya metro ile seyahat ettin mi?) "They decided to explore the country by train instead of flying" (Uçmak yerine ülkeyi trenle keşfetmeye karar verdiler).

"Depending on" ifadesi, bir duruma veya koşula bağlı olarak değişiklik göstermek için kullanılır. Örnek cümleler: The fps will vary depending on what's happening on-screen. The minimum and maximum deposits amount varies depending on method used. The rose has many meanings which vary depending on its color. Ayrıca, "depending on" bir cümleye veya cümleye ek bilgi eklemek için de kullanılabilir. Örnek: The family name may appear on the left side or the right side of the door, depending on which floor you are on.

İsmi belirten 10 cümle örneği: 1. Kırmızı paltosunu giymiş. 2. Kıvırcık saçlı kız ağlıyor. 3. İki portakal ye. 4. Dikdörtgen masam kırıldı. 5. Yeşil arabam bozuldu. 6. Ben yarın sekiz tane elma yiyeceğim. 7. Güzel kız çok mutlu. 8. Sarı şapkanı tak. 9. Siyah eteği kirlenmiş. 10. Annemin ayakkabısı komşular tarafından çok beğenilmişti.

"Bugünki" ve "bugünkü" kelimeleri arasındaki temel fark, yazım ve anlamlarıdır: Doğru yazım: "bugünkü". Anlam: "Bugünki" kelimesi yanlış bir kullanımdır. "Bugünkü" kelimesi, bugüne özgü, bugün olan veya bugün yapılan anlamlarına gelir. Örnek cümleler: Doğru kullanım: "Bugünkü ders programı çok ağır". Yanlış kullanım: "Bu günkü hava gerçekten çok sıcak" (doğru yazım: "bugünkü hava gerçekten çok sıcak").

Aksi takdirde ifadesi, "aksi hâlde" veya "yoksa" anlamlarına gelir ve cümleye olumsuz şart anlamı katar. Örnek cümleler: "Düzenli olarak antrenman yapmalısınız. Aksi takdirde müsabakalarda başarılı olamazsınız". "Uçak biletini bir ay önceden alman lazım. Aksi halde çok fazla para ödemek zorunda kalırsın". "Faturanızı üç gün içinde ödeyiniz. Aksi takdirde suyunuz kesilecektir".

"Beyin bedava" ifadesi, KPSS'ye hazırlanan bir kişinin söylediği ve sonradan bir slogan haline gelen bir sözdür. Sözün tamamı şu şekildedir: "Tabi ya, çalıştım, gerekeni yaptım. Baktım, evde baktım sadece. Attım hafızaya, beyin bedava, bedava ya. Taşıyorum, niye hamallık yapayım?". Bu söz, aynı zamanda mantıksız davranışlarda bulunan kişilere yönelik bir eleştiri olarak da kullanılmaktadır. Biyolojik açıdan bakıldığında ise beyin bedava değildir; onu beslemek ve çalıştırmak enerji gerektirir.

"Others" ve "the others" arasındaki fark, kullanım bağlamına bağlıdır. "Others", genel olarak "diğerleri" anlamına gelir ve çoğul isimlerle kullanılır. "The others" ise, belirli bir gruptan veya durumdan bahsedilen "diğerleri" anlamına gelir ve yine çoğul isimlerle kullanılır, ancak "the" belirli tanımlığını alır. Özetle, "others" daha genel bir kullanımdayken, "the others" belirli bir bağlamda bilinen "diğerleri" için kullanılır.

Çoğul eki, cümleye çeşitli anlamlar katar: Çokluk: Kelimenin miktarını belirtir. Benzerlik: "Bu topraklardan daha nice Yavuzlar, nice Kanuniler çıkacaktır" cümlesinde olduğu gibi. Abartma: "Boğazlarım ağrıyor" cümlesinde olduğu gibi. Saygı: "Müdür Beyler sizi görmek istiyor" cümlesinde olduğu gibi. Alay ve kinaye: "Hanımefendiler daha uyanmadılar" cümlesinde olduğu gibi. Yaklaşıklık: "Dedesi yetmiş yaşlarında sevimli bir adamdı" cümlesinde olduğu gibi. Aile: "Hafta sonu Alilerin düğününe gideceğiz" cümlesinde olduğu gibi. Onluk yıllar: "80’ler" gibi ifadelerde kullanılır. Çoğul eki, fiillere gelmez; fiillere gelen "-lar", "-ler" eki üçüncü çoğul şahıs ekidir.

"Soon" kelimesi ve "as soon as" yapısı farklı bağlamlarda kullanılabilir: "Soon" kelimesi, "yakında" anlamında kullanılır ve genellikle bir olayın yakın zamanda gerçekleşeceğini belirtmek için kullanılır. "As soon as" yapısı ise iki olay arasındaki zaman ilişkisini belirtir ve bir olayın diğer olay gerçekleşir gerçekleşmez gerçekleşeceğini ifade eder. Ayrıca, "as soon as possible" (mümkün olan en kısa sürede) ifadesi, bir işin hızla yapılması gerektiğini belirtmek için kullanılır.

"Meat" ve "meats" arasındaki fark, kullanım bağlamlarına bağlıdır: Meat: Genellikle hayvan eti anlamına gelen ve sayılamayan bir isimdir. Meats: Farklı tür veya kesimlerde etleri ifade etmek için kullanılan çoğul formdur.

"For example" ve "for instance" ifadeleri anlam bakımından aynıdır ve genellikle aynı durumlarda kullanılır. Aralarındaki farklar: Kullanım Sıklığı: "For example" ifadesi, özellikle resmi bağlamlarda daha sık tercih edilir. Ton: "For instance" ifadesi, resmi ve zarif bir hava katar. Tercih: Bazı bölgelerde ve kişisel tercihlere göre biri diğerine göre daha fazla kullanılabilir. Örnek cümleler: "Popular holiday destinations, for example, Greece" (Örneğin, popüler tatil destinasyonları, Yunanistan). "I enjoyed the new movie a lot. For example, I liked the acting and soundtrack" (Yeni filmi çok beğendim. Örneğin, oyunculuğu ve ses müziğini sevdim).

Şikayet ederek sızlanmak, kendine yapılan bir haksızlığı veya kişiyi tedirgin eden bir durumu, çare bulmak ya da sıkıntısına ortak olunması için karşısındakine anlatmak, yakınmak anlamına gelir. Ayrıca, şikayet etmek bir iletişim kurma yolu, kırgınlık ve öfkenin boşaltım yolu olarak da ifade edilebilir. Örnek cümle: "Sızlanmayı (şikayet etmeyi) bırak ve yemeğini bitir."

Cüretkar kelimesi, TDK'ya göre "yürekli, gereken saygısı olmayan, saygısızlık gösteren, hürmetsiz; tehlikeyi korkusuzca karşılayan, korkusu olmayan, gözü pek, cesur, cesaretli" anlamlarına gelir. Dolayısıyla cüretkar kadın ve cüretkar erkek ifadeleri, bu nitelikleri taşıyan kadın ve erkekleri tanımlamak için kullanılabilir. Ancak, bu tür sıfatların kullanımı, bağlamına ve niyetine bağlı olarak farklı anlamlar taşıyabilir.

"Ever since" ifadesi, bir şeyin geçmişte belirli bir noktadan bugüne kadar sürekli olarak gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır. "Ever since" bağlaç, zarf ve edat olarak kullanılabilir: Bağlaç olarak: "New York'a taşındığından beri çok yoğundu". Edat olarak: "Mezuniyetinden bu yana sürekli seyahat ediyor". Zarf olarak: "Yıllar önce şehri terk etti ve o zamandan beri kendisinden haber alamadık". Ayrıca, "ever since" ifadesi, kullanıldığı cümlede devam eden bir sürecin başlangıç noktasını belirtmek için de kullanılır. Örnek cümleler: "1999'da seçildiğimizden beri hiç durmadan devam ediyor". "Geçen haftadan beri benden kaçınıyor". "Boşanmasından beri yalnız yaşıyor".

Merhamet ile ilgili cümlelerden bazıları şunlardır: "Merhamet görenin de gösterenin de kalbini ısıtır." "Merhamet kitaplardan öğrenilmez." "Merhametsiz olan kaderdir, insanlar değil." "Cennete ilk çağrılacak olanlar, bollukta ve darlıkta hep Allah’a şükredenler olacaktır." "Sevecekseniz eğer; bir erkeğin merhametini sevin." "Merhametli olmak ağlayanla ağlamak değildir." "Merhamet acımak değil acıtmamaktır." "İnsan merhamettir." "İnsanların seçkini, faydalı olan kimsedir, halk nazarında muteber kimse merhametli olan kimsedir." "Nerede akarsu olursa, orada yeşillik."

Çaba göstermek ve çaba harcamak aynı anlama gelir, çünkü "çaba harcamak" ifadesi, "çaba göstermek" olarak da yazılabilir. Çaba göstermek, bir işi başarmak için çalışmak, uğraşmak, gayret göstermek anlamına gelir.

Hayır, deyimlerin sözcüklerinin yerleri değiştirilemez. Deyimler, belirli kelimelerin bir araya gelmesiyle oluşan ve zaman içinde anlam bütünlüğü kazanan kalıplaşmış ifadelerdir. Örneğin, "el üstünde tutmak" deyimi "üst elde tutmak" olarak değiştirilemez.

Evet, "gelen gideni aratır" atasözü, beğenmediğimiz, kendisinden uzak olmak istediğimiz kişilerin işten ayrılmasından sonra yerine daha kötülerinin geldiğini ve bu nedenle özlendiğini ifade eder. Ancak, bu durum kişiden kişiye değişebilir; gidene ne kadar alışıldığı ile orantılı olarak yeni kişinin daha iyi veya daha kötü olması mümkündür.

"Buyur" kelimesi, TDK'ye göre üç farklı anlamda kullanılan bir seslenme sözüdür: 1. "Buyurun!" anlamında. 2. "Anlamadım, sözünüzü tekrarlayınız!" anlamında. 3. "Söyleyiniz, emrediniz!" anlamında. Ayrıca, denizci askerlerin yemekhanede, nöbetçi subayın vurduğu üç tokmak sonrası, yemek masasına oturmaları için verilen emir olarak da kullanılır.