Naziler

Lacombe Lucien, 1974 yapımı bir Fransız savaş draması filmidir ve Louis Malle tarafından yönetilmiştir. Filmin konusu: Lucien, direniş hareketine katılmak ister ancak yaşı nedeniyle kabul edilmez. Gestapo'nun yerel yardımcılarının (Carlingue) merkezine girer ve onlar tarafından işe alınır. Yeni gücünden keyif alırken, Yahudi bir kız olan France Horn'a aşık olur. Allies'in zaferi yaklaşırken, bir işbirlikçi olarak öldürüleceği uyarısı alır. Lucien, France ve büyükannesini tutuklamakla görevlendirilir, ancak onları öldürmeye karar verir. Kaçarken, araç bozulur ve yürüyerek kaçmaya devam ederler. Lucien, 12 Ekim 1944'te yakalanır, askeri bir mahkeme tarafından ölüme mahkum edilir ve idam edilir. Film, Fransa'nın Nazilere teslim oluşunu ve sıradan insanların bu süreçte oynadığı rolleri ele alır.

Nazilerin ekonomi politikası, Adolf Hitler'in liderliğinde, sosyalizm ve milliyetçilik unsurlarının birleşimiyle şekillenmiştir. Bazı temel unsurlar: Devlet endüstrilerinin özelleştirilmesi. Otarşi (ulusal ekonomik kendi kendine yeterlilik). İthalat tarifeleri. Askeri yeniden silahlanma. Sendikaların kapatılması. İşçi ödeneklerinin genel bütçeye aktarılması. Küçük işletmelerin aleyhine karteller ve tekellerin teşvik edilmesi. Köle emeği kullanımı. Bu politikalar, 1933'ten 1938'e kadar sanayi üretiminde artışa ve işsizlik oranının düşmesine yol açmıştır.

Nr. 24 filmi, Norveçli direniş savaşçısı Gunnar Sønsteby'nin hayatını anlatıyor. Filmin hikayesi, genç Gunnar Sønsteby'nin 1940'ta Nazi Almanyası'nın Norveç'i işgaliyle başlayan direniş serüvenini anlatıyor. Film, Nazi işgali altındaki bir ulusun öz savunma mücadelesini ve bu direnişin başındaki liderin psikolojisini işliyor.

"Altın Kollu Kadın" ifadesi, farklı bağlamlarda farklı hikayeleri ifade edebilir. "Altınlı Kadın" (Woman in Gold), 2015 yapımı bir dram ve biyografi filmidir. "Altın Kollu Adam" (The Man With The Golden Arm), Nelson Algren'in 1949 yılında yayımlanan romanıdır. Bu iki eser arasında doğrudan bir bağlantı veya hikaye benzerliği bulunmamaktadır.

Le Vieux Fusil (Eski Tüfek), 1975 yapımı bir Fransız-Alman dram filmidir ve Robert Enrico tarafından yönetilmiştir. Konusu: Pasifist cerrah Julien Dandieu, karısı Clara ve kızı Florence'ı, Almanların işgalindeki şehirden, güvende olmaları için köyündeki kaleye gönderir. Julien, onların yokluğuna dayanamayıp köyü kontrol etmeye gittiğinde, tüm köylülerin katledildiğini görür. Karısının yakılarak, kızının ise vurularak öldürüldüğünü öğrenen Julien, intikam almak için Alman askerlerini tek tek avlamaya başlar. Film, Oradour-sur-Glane katliamından esinlenilerek yazılmıştır.

Riphagen, 2016 yapımı bir Hollanda drama filmidir ve Dries Riphagen adlı Hollandalı bir suçlunun II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası ile iş birliğini konu alır. Riphagen, Yahudilerin saklandığı yerleri Almanlara bildirerek hem Alman ordusu ve istihbaratına hem de Hollanda polisine yardımcı olur. Film, Riphagen'in savaşı fırsata çevirmesini ve bu süreçte direniş gruplarını nasıl yok ettiğini anlatır.

Naziler, II. Dünya Savaşı sırasında birçok ülkeyi işgal etti. İşte bazıları: Avusturya; Çekoslovakya; Polonya; Danimarka; Norveç; Lüksemburg; Hollanda; Belçika; Fransa; Macaristan; Romanya; Bulgaristan; Yugoslavya; Yunanistan; Sovyetler Birliği. Ayrıca, İtalya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan, Slovakya, Finlandiya, Hırvatistan ve Vichy Fransası gibi ülkeler de Alman etkisi altındaydı.

"Hunters" (Nazi Avcıları) dizisinin toplam bölüm sayısı 2. sezon da dahil olmak üzere 19'dur. 1. sezonun bölüm sayısı: 10. 2. sezonun bölüm sayısı: 9.

"İşgal Altındaki Şehir" ifadesi, farklı bağlamlarda çeşitli hikayeleri anlatabilir. Steve McQueen'in Belgeseli: "İşgal Altındaki Şehir", İkinci Dünya Savaşı sırasında Amsterdam'ın Nazi işgalini ve bu dönemde halkın günlük yaşamını, kişisel hikayelerle ele alan dört saatten uzun bir belgeseldir. David Peace'in Romanı: "İşgal Altındaki Şehir", David Peace'in "Tokyo Sene Sıfır" adlı romanının ardından, savaş sonrası toplumsal yozlaşma ve çürümeyi, ayrıca hastalıklarla mücadeleyi anlatan bir eserdir. İstanbul'un İşgali: "İşgal Altındaki İstanbul", şehrin Müttefikler tarafından işgalini ve bu süreçte yaşanan olayları, siyasi ve sosyo-ekonomik boyutlarıyla inceleyen bir çalışma olabilir.

"The Devil's Rock", 2011 yapımı bir Yeni Zelanda korku filmidir. Filmin özeti: 5 Haziran 1944'te, iki Yeni Zelandalı komando, Kaptan Ben Grogan ve Çavuş Joe Tane, Alman ordusu tarafından işgal edilen Kanal Adaları'na sabotaj ve dikkat dağıtma baskınları için gönderilir. Bir Alman tahkimatına sızdıklarında, işkence gören bir adamın sesini duyarlar. Tane, bir kara büyü kitabı bulur ve bu kitap yüzünden hayatını kaybeder. Grogan, bir Nazi albayını öldürdükten sonra yakalanır ve işkence görür. Kaçıp albayı takip eden Grogan, albayın bir iblis çağırdığını öğrenir. İblis, bir kadın formuna bürünerek Grogan'a, gerçek Helena'nın yerini tutamayacağını söyler. Grogan, iblisi bir ritüel ile cehenneme geri göndermeye karar verir. Ancak albay, aslında iblisi Naziler için kullanmayı planladığını açıklar. Grogan, albayı iblise atarak öldürür. D-Day başlarken, Grogan iblisi geride bırakıp savaştan sonra geri dönmeye karar verir. Film, savaş filmleri ile doğaüstü korku unsurlarını birleştirir.

Wakolda filmi, gerçek bir hikayeye dayanmaktadır. Arjantinli yazar ve yönetmen Lucía Puenzo'nun 2011 yılında yazdığı aynı adlı romandan uyarlanmıştır. Film, Nazi subayı Josef Mengele'nin 1960 yılında Arjantin'de bir aileyle karşılaşmasını ve özellikle ailenin kızı Lilith'e olan ilgisini konu alır.

Evet, Anne Frank'in Hatıra Defteri gerçek bir hikayedir. Anne Frank, 1942-1944 yılları arasında, ailesiyle birlikte Nazilerden saklanırken tuttuğu günlüğünü, babası Otto Frank, Miep Gies'ten almış ve kızının yazdıklarını yayımlatmıştır.

"Nazilerin Mega Yapıları" (Nazi Megastructures) dizisinin 1. sezonu 7 bölümden oluşmaktadır.

Ölüm Nehri ifadesi, farklı bağlamlarda çeşitli hikayeleri anlatabilir. İşte bazıları: Kanada'da Bir Bölge: Kanada'nın Alberta eyaletinde bulunan ve "Ölüm Nehri" olarak bilinen bölge, 72 milyon yıllık bir dinozor toplu mezarını barındırıyor. Meksikalı Bir Film: Luis Buñuel'in yönettiği 1954 yapımı "El Rio y la Muerte" (Ölüm Nehri) adlı film, bir kıyı köyünde iki aile arasındaki kan davasını ve bu davanın nasıl bir çatışmaya dönüştüğünü anlatıyor. Hindistan'da Bir Nehir: Ganj Nehri, Hindistan'da kutsal kabul edilir ve ölüm törenlerinde önemli bir rol oynar.

"Cüce Aile" ifadesi, farklı bağlamlarda çeşitli hikayeleri ifade edebilir. İşte bazı örnekler: Gerçek Hikaye: Los Angeles'ta yaşayan ve neredeyse tüm bireyleri cüceyken, içlerinden birinin boyu 1.90 olan bir ailenin hikayesi. Evlat Edinme Davası: Kristine ve Michael Barnett çiftinin, 6 yaşında olduğunu düşünerek evlat edindikleri, ancak daha sonra yetişkin ve "sosyopat" bir cüce olduğu anlaşılan Natalia Grace'in hikayesi. Tarihsel Olay: Auschwitz Kampı'nda Nazilerin deneylerine maruz kalan Ovitz ailesinin hikayesi. Ayrıca, "Good American Family" adlı bir dizi de, bir çiftin nadir bir cücelik hastalığına sahip bir kızı evlat edinmesini ve sonrasında ortaya çıkan yaş ve kimlik gizemlerini konu alır.

"Stella: A Life" filminin konusu gerçek olaylara dayanmaktadır. Film, Stella Goldschlag'ın hayatını anlatmaktadır.

Zombi Gölü (1981), İkinci Dünya Savaşı sırasında küçük bir Fransız kasabasında geçen bir hikayeyi anlatır. Bir Alman askeri, kasabadaki bir köylü kadınla aşk yaşar ve bir çocukları olur. Köylüler, Nazi askerlerinin çürüyen cesetlerini yerel milislerin bir gölde bertaraf ettiğini duyar. Bir kadın gazeteci, lanetli gölle ilgili araştırma yapmak üzere köye gelir ve gölün sırlarını ortaya çıkarır.

"İrade" (Wil) filmi, İkinci Dünya Savaşı'nın başında Antwerp'te yardımcı polis olarak görev yapan Wilfried Wils'in hikayesini anlatıyor. Şehir, şiddet ve güvensizlikle doludur. Yahudilere yönelik zulmün arttığı bir ortamda, Wilfried hayatta kalmak için mücadele etmek zorunda kalır.

"The Mortal Storm" (1940) filmi, 1930'lu yıllarda Almanya'da Nazi iktidarının yükselişi sırasında bir ailenin yaşadığı olayları anlatıyor. Filmde, Roth ailesi, Alman Alpleri'ndeki küçük bir köyde sakin bir yaşam sürmektedir. Ana karakterler arasında, ailenin yakın dostu olan ve Yahudi profesör Viktor Roth'un kızı Freya'ya aşık olan Martin de bulunmaktadır.

Evet, "Prisoner of Paradise" filmi gerçek bir hikayeyi anlatmaktadır. Film, Alman-Yahudi aktör ve yönetmen Kurt Gerron'un hayatını ve Nazi döneminde bir toplama kampında zorla Nazi propagandası filmi çektirilmesini konu almaktadır.