KelimeAnlamı

Defaatle kelimesi, bir şeyin bir veya birden fazla kez yapıldığını ifade eden bir sıfattır. Örnek cümleler: "Defaatle denedim, ama hala başarılı olamadım". "Defaatle izlediğim bu film hiç sıkılmadan izlenir". "Defaatle hatırlatmama rağmen hala unutuyor". Türk Dil Kurumu'na göre, "defaatle" ve "defaten" aynı anlama gelen iki kelimedir ve "kereler", "kezler", "defalarca" anlamlarına gelir.

Kallavi kelimesi, Arapça kökenli olup, farklı anlamlara sahiptir: Vezir ve sadrazamların giydikleri bir tür kavuk. Çok iri, kocaman. Gösterişli, abartılı. Ciddi, önemli, ağırbaşlı. Güzel pişmiş bol köpüklü kahve. Ayrıca, günlük dilde mecazi olarak abartılı şeyler için de kullanılır.

Feza kelimesi Arapça kökenli olup, "gökyüzü", "uzay", "genişlik" ve "sonsuzluk" anlamlarına gelir. Ayrıca, feza kelimesinin diğer anlamları şunlardır: ucu bucağı bulunmayan boşluk; dünyanın sonsuz olan genişliği; çok hoş kokusu ve rengi olan bir çiçek; Allah’ın hayırlı ettiği; geniş ova, geniş yer, geniş alan.

Hala kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. İsim: Babanın kız kardeşi, bibi. 2. Zarf: Şimdiye kadar, o zamana kadar, hâlen, henüz.

"Koma" (2019) filmi, bilinç kavramını komaya girme deneyimi üzerinden anlatıyor. Ayrıca, koma kelimesi Yunanca'da "derin uyku" anlamına gelir ve genel olarak bir kişinin travma, beyin hasarı, felç ve yoğun alkol zehirlenmesi gibi nedenler sonucu çevresindeki uyaranlara tepki verememesi durumunu ifade eder.

Kucak kelimesi, farklı anlamlara gelebilir: İsim. Sıfat. Mecaz. Mecaz. Ayrıca, "kucak" kelimesi, "kucaklamak" anlamında da kullanılabilir.

IFLA, "International Federation of Library Associations and Institutions" kelimelerinin kısaltmasıdır ve Türkçeye "Uluslararası Kütüphane Dernekleri ve Kurumları Federasyonu" olarak çevrilir. "İfla" kelimesinin Türk diliyle bir bağlantısı yoktur. "İfla" kelimesi, Osmanlıca'da "memeden ayırma, sütten kesme" anlamına gelir.

Ekspres kelimesi, Fransızca "express" kelimesinden dilimize geçmiş olup, hızlı, çabuk anlamına gelir. Ekspres kelimesi ayrıca şu anlamlara da gelebilir: Ulaşımda: Sadece belli duraklarda duran otobüs, tren veya gemi. Gıda sektöründe: Hızlı servis edilen yemekler. Hizmet sektöründe: Hızlı ve öncelikli teslimat. Genel kullanımda: Özel ulak, açık ve net bir şekilde ifade edilen.

Türk Dil Kurumu'na (TDK) göre "gurup" kelimesinin anlamları: Ay, güneş, yıldız gibi gök cisimlerinin ufkun altına inmesi. Güneşin batması, batış. Çökmeye, yok olmaya yüz tutma. Kelimenin doğru yazımı "grup" şeklindedir.

Sevişmek kelimesi, TDK'ya göre "birbirini sevmek" ve "cinsel ilişkide bulunmak, aşk yapmak" anlamlarına gelir. Ayrıca, Amerikan kökenli olan "making out" veya "petting" sözcükleriyle de ifade edilen sevişmek, öpücük ve sürtünme yoluyla cinsel ilişki eylemleri de dahil olmak üzere öpüşmek anlamına gelir. Sevişmek, aynı zamanda insanlar arasında fiziksel ve duygusal bir bağ oluşturan romantik ve cinsel bir etkileşim olarak da tanımlanabilir.

"Gruplijiş" kelimesinin anlamı bulunamadı. Ancak, "grup" kelimesinin bazı anlamları şunlardır: Ortak bir amaç etrafında birleşen insanlar topluluğu. Küme, ortak özellikleri olan varlıklar veya nesneler bütünü. Görüşleri ve çıkarları bir olan kimseler bütünü, ekip. Askerlik terimi: Belirli bir taktik görevi gerçekleştirmek üzere, tek komutanın emri altında birleştirilmiş elemanlar topluluğu.

Arrive kelimesi Türkçede "varmak", "ulaşmak", "gelmek" anlamlarına gelir. Ayrıca, "gerçekleşmek", "başarıya ulaşmak" gibi anlamları da vardır. Örnek cümleler: "We arrived at the airport before the plane took off" (Uçak kalkmadan önce havaalanına vardık). "The baby arrived a couple of days before due" (Bebek vaktinden birkaç gün önce doğdu). "The leaves starting to turn brown is a sign that autumn has arrived" (Yaprakların kahverengiye dönmesi, sonbaharın geldiğini gösterir).

Ki kelimesi Farsça kökenli olup, Türkçe'de çeşitli anlamlara gelir. Bağlaç: Anlam bakımından ilgili cümleleri birbirine bağlar. İlgi zamiri: Bir ismi niteler veya ona ilgi gösterir. Sıfat yapan ek: İsimlere eklenerek onlardan sıfat türetir. Soru, şüphe veya endişe belirten ek: Soru cümlelerinin sonuna geldiğinde bu anlamları ifade eder. Özneyi güçlendiren ek: Özneyi, tümleci cümlenin temel bölümüne bağlar.

Vesaire, "ve benzeri", "ve başkaları" anlamlarına gelir. Sayılan birkaç şeyin benzerlerinin de bulunduğunu belirtmek için kullanılır. Örnek cümle: "Biz yollarda, eğer bulabilirsek, başımıza gölge verecek kadar hurma dalı, ot vesaire topluyorduk." - F. R. Atay.

Pesimistin zıttı optimisttir. Optimist, olayların olumlu sonuçlanacağını düşünen ve geleceğe dair umutlu ve iyimser bir tutum sergileyen kişidir.

"Karmakarışık" ifadesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşıyabilir. İşte bazı örnekler: "Karmakarışık" (film). "Karmakarışık" (tiyatro oyunu). "Karmakarışık" (kitap).

İşkâl etmek, Türk Dil Kurumu'na (TDK) göre "güçleştirmek", "zorlaştırmak" ve "çetinleştirmek" anlamlarına gelir.

Kamer kelimesi Arapça kökenli olup "ay" anlamına gelir. Ayrıca, "Kamer" isminin diğer anlamları şunlardır: sadık hizmetkar; aydınlık, parlaklık; isim olarak kullanıldığında, "ay gibi güzel, parlak". "Kamer" kelimesi bazen edebiyat ve tasavvufta sevgili, güzel yüzlü veya nur saçan anlamlarında mecaz olarak da kullanılır.

Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğüne göre "zortlamak" kelimesinin anlamları şunlardır: yersiz konuşmak, davranmak; birdenbire sıçramak; öfkeyle ayağa kalkmak; batırmak; yapamadığı işleri yaparmış gibi övünmek, abartmak.

Selç kelimesi farklı anlamlara gelebilir: Kar. Yutmak. Allahü teâlânın muhâfazasına (korumasına) kavuşmaya vesile olan âyet-i kerîmeler.