Jeoloji

6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler, yaklaşık 350.000 km² (140.000 mil kare) alanda etkili oldu. İstanbul Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Tuncay Taymaz'ın liderliğindeki bir ekibin yaptığı çalışmaya göre, depremlerin fay hatlarında "süper hızlı yırtılma"ya neden olması, normalde etkilenmesi gereken alandan 35.100 km² daha fazla bir alanın etkilenmesine yol açtı.

Fuji Dağı, en son 1707-1708 yıllarında patlamıştır ve o zamandan beri volkanik bir etkinlik göstermemiştir. Bu nedenle, Fuji Dağı'nın yakın gelecekte patlaması beklenmemektedir. Ancak, volkanik faaliyetler her zaman mümkün olduğundan, patlama ihtimali tamamen sıfır değildir.

Dinar Fayı, en son 1 Ekim 1995 tarihinde kırılmıştır. Prof. Dr. Hasan Sözbilir'in açıklamalarına göre, kırılan bir fayın tekrar deprem üretebilmesi için üzerinden en az bin yıl geçmesi gerekmektedir.

Eri Madencilik, zeolit, kaolin, bentonit, sepiolit gibi mineral bazlı ürünlerin üretim ve tedarikinde uzmanlaşmış bir şirkettir. Başlıca faaliyetleri: Yem katkıları. Hayvan altlıkları. Toprak düzenleyiciler. Sondaj ürünleri. Eri Madencilik, hem yurt içinde hem de yurt dışında birçok markaya hizmet vermektedir.

"Şiddetül zaman" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, "şiddetli" kelimesi farklı bağlamlarda kullanılabilir. Deprem şiddeti: Büyüklüğü 7 ve üzeri olan depremler şiddetli deprem olarak kabul edilir. Rüzgar şiddeti: Saatte 60-88 km hızla esen rüzgarlar şiddetli rüzgar olarak tanımlanır. Eğer başka bir konuda bilgi arıyorsanız, lütfen daha fazla detay verin.

Spil Dağı'nın hikayelerinden bazıları şunlardır: Ağlayan Kaya (Niobe). Pelops'un Tahtı. Tantalos'un Kalesi. Kybele Rölyefi. Bizans Dönemi Kalıntıları. Ayrıca, Spil Dağı'nın ismine, Frigya Kralı Menos’un kızı Sibel’in bu dağdan atılıp hayvanlar tarafından büyütülmesi efsanesinden dolayı Spilos denildiği de söylenmektedir. Spil Dağı, 1969 yılında milli park ilan edilmiştir.

Evet, Geyve-İznik fayı aktiftir. Sakarya Üniversitesi'nin 2021 yılında yayınladığı rapora göre, Geyve-Mekece-İznik-Gemlik fayları yüzyıllardır uyku halindedir ancak uzun süredir sessiz olan bu fay, büyük olasılıkla en son 1419 depremi (Gemlik) ile kırılmıştır. Ayrıca, Fransız jeolog Prof. Dr. Julia de Sigoyer'in açıklamalarına göre, İznik Gölü'nde yapılan araştırmalar sonucunda keşfedilen aktif fay hattı, bölgede olası bir büyük depremin habercisi olarak değerlendirilmektedir. Uzmanlar, Geyve'den başlayarak İznik, Gemlik ve Mudanya'ya kadar uzanan fay üzerinde 7 ve üzeri büyüklükte bir deprem olabileceğini belirtmektedir.

Hasan Dağı'nın patlaması, çevre bölgelerde ciddi etkilere yol açabilir. Bu etkiler arasında: İkincil afetler: Patlama sonrası sel, toprak kayması ve çamur kayması gibi olaylar meydana gelebilir. Orman yangınları: Patlamadan çıkan sıcak küller orman yangınlarını başlatabilir. İklim değişikliği: Patlama, kükürt dioksit ve volkanik karbondioksit gibi gazların salınımına neden olarak iklim değişikliğine yol açabilir. Yer sarsıntıları: Volkanik patlamalar, beraberinde depremleri de tetikleyebilir. Çatalhöyük ile Hasan Dağı arasında yaklaşık 130 kilometre mesafe olduğundan, buradaki insanların patlamayı görmüş veya deneyimlemiş olabileceği düşünülmektedir. Hasan Dağı'nın patlaması durumunda tam olarak neler yaşanacağını öngören bilimsel bir çalışma bulunmamaktadır.

Edirne'de zemin sıvılaşması riski bulunmaktadır. 2017 yılında, Prof. Dr. Ahmet Metin Ger’in danışmanlığında, İstanbul Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Fakültesi'nden Emrah Çaltılı tarafından yapılan "Edirne İli ve İlçelerindeki Zemin Sıvılaşma Potansiyeli" başlıklı tez çalışmasında, Edirne'nin bazı ilçelerinde zemin sıvılaşma riski tespit edilmiştir. Ancak, Edirne merkez, Havsa ve Lalapaşa'da sıvılaşma riskine rastlanmamıştır. Zemin sıvılaşması, kohezyonsuz ve suya doygun kumlu, siltli zeminlerde tekrarlı ve geçici yükler altında meydana gelir.

Toprak küpün kaç yıl dayanacağı konusunda kesin bir süre vermek mümkün değildir, ancak 1 cm'lik toprak oluşumunun ortalama 100-400 yıl sürdüğü bilinmektedir.

Türkiye'de tsunami riski en çok Ege ve Marmara Denizi bölgelerinde görülmektedir. Ege Denizi: Sismik aktivitenin yoğun olduğu bir bölgedir ve Yunanistan ile Türkiye arasındaki fay hatları, Ege Denizi’nde tsunami olasılığını artırmaktadır. Marmara Denizi: Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde yer aldığı için tsunami potansiyeline sahiptir. Türkiye'de Karadeniz Bölgesi haricinde denize kıyısı olan tüm bölgelerde tsunami riskinin her zaman var olduğu söylenebilir.

Karot yönetmeliği olarak, "Türkiye Yerbilimleri Veri ve Karot Bilgi Bankasının Görevleri, Çalışma Usul ve Esasları Yönetmeliği" kastedilmiş olabilir. Bu yönetmelik, maden arama, araştırma ve üretimi sırasında üretilen veri ve numunelerin arşivlenerek kullanıma sunulmasını, aynı bölgede yapılacak sondaj tekrarlarının önüne geçilmesini, araştırmalara üçüncü boyut kazandırılmasını ve kamu kaynaklarının etkin, verimli ve ekonomik olarak kullanılmasını sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. Yönetmeliğe göre, Türkiye genelinde kamu ve özel sektör tarafından yürütülen maden arama ve araştırma faaliyetlerinde elde edilen tüm jeolojik veri ve dokümanlar, Maden İşleri Genel Müdürlüğünün (MİGEM) koordinasyonunda Türkiye Yerbilimleri Veri ve Karot Bilgi Bankasına (TÜVEK) iletilir ve burada arşivlenir. Ayrıca, karot numuneleri ile ilgili olarak, yapılarda mevcut basınç dayanımlarının belirlenmesi için TS EN 13791 standardına uyulması gerektiği belirtilmiştir.

Erdemli'deki fay hattının aktif olup olmadığına dair güncel bilgi bulunamadı. Ancak, Türkiye'deki aktif fay hatlarını sorgulamak için aşağıdaki siteler kullanılabilir: e-Devlet: AFAD'ın "Türkiye Deprem Tehlike Haritaları İnteraktif Web Uygulaması" üzerinden aktif fay hattı sorgulaması yapılabilir. MTA: Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü'nün resmi internet sitesinde de diri fay hatları haritası bulunmaktadır.

8 Kasım 2024 tarihinde Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde meydana gelen deprem 2 şiddetinde olmuştur.

Kapadokya'daki iç deniz, yaklaşık 60 milyon yıl önce kurumuştur. Bu tarih, Erciyes, Hasandağı ve Göllüdağ gibi volkanik dağların lav ve kül püskürtmeye başladığı döneme denk gelmektedir.

On'lu deprem kuşağı hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, dünyada üç büyük deprem kuşağı olduğu bilinmektedir: 1. Pasifik Deprem Kuşağı. 2. Alp-Himalaya Deprem Kuşağı. 3. Atlantik Bölgesi.

Sızır Şelalesi, kış aylarında hava sıcaklığının eksi derecelere düşmesi nedeniyle donmaktadır. Özellikle Sivas'ın Gemerek ilçesinde bulunan Sızır Şelalesi'nde, gece hava sıcaklıkları -20 derecelere kadar düştüğünde şelale buzla kaplanmaktadır.

Salihli fay hattının kaç yılda bir deprem ürettiği hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, fay hatlarının deprem üretme periyotlarını belirlemek için bilim insanları, fay üzerinde hendek açarak geçmiş depremlerin tarihlerini ve frekanslarını incelemektedir. Örneğin, Doç. Dr. Azad Sağlam Selçuk'un önderliğindeki ekip, Çaldıran ve Balıklıgöl fay zonları üzerinde yaptığı çalışmalarda, bu fayların 500 ila 700 yıl arasında bir süre sonra yeniden deprem üretebileceğini belirlemiştir. MTA, 225 fay hattının deprem periyodunu hesaplamak için çalışmalar yürütmektedir ve 2030 yılına kadar ülkedeki diri fayların tarihsel sürecini ortaya koymayı hedeflemektedir. Depremlerin ne zaman meydana geleceğini kesin olarak tahmin etmek mümkün değildir ve bu tür bilgiler sürekli olarak güncellenmektedir.

Aydın Dağları'nın önemli olmasının bazı nedenleri: Biyoçeşitlilik: Aydın Dağları, zengin biyolojik çeşitliliği ve endemik türleri ile ekolojik açıdan büyük bir öneme sahiptir. Tarihi ve kültürel miras: Antik kalıntıları ve kaya resimleriyle tarihi ve kültürel açıdan büyük öneme sahiptir. Ekonomik faaliyetler: Dağların eteklerinde tarım ve hayvancılık önemli ekonomik faaliyetlerdir. Doğa aktiviteleri: Doğa yürüyüşleri, dağcılık ve kampçılık gibi etkinlikler için ideal bir ortam sunar. Coğrafi konum: Aydın Dağları, Ege Bölgesi'nde yer alır ve İzmir ile Aydın illerinin büyük bir kısmını kaplar.

Litolojinin bazı alt dalları: Mineralojik analiz. Stratigrafi. Paleontoloji. Tektonik olaylar ve kayaç evrimi.