Hapis

Mükerrer ceza alan bir hükümlü, belirli sürelerde cezaevinde kalmak zorundadır: - Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası için 39 yıl. - Müebbet hapis cezası için 33 yıl. - Süreli hapis cezaları için cezanın 2/3'ü kadar süre. Birden fazla süreli hapis cezasına mahkûmiyet halinde ise en fazla 32 yıl cezaevinde geçirilmesi gerekmektedir. İkinci defa mükerrir durumunda, kişi koşullu salıverilmeden faydalanamaz.

Recep İvedik karakteri, doğrudan hapse girmemiştir. Ancak, Şahan Gökbakar'ın "Recep İvedik 4" filminden payına düşen 25 milyon lirayı alamadığı gerekçesiyle açtığı davada, film şirketi sahibi Murat Akdilek "güveni kötüye kullanmak" suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştır.

Cem Garipoğlu, Münevver Karabulut'un katil zanlısı olarak 24 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

"Affedilemez" (The Unforgivable) filminin konusu, cinayetten mahkum olmuş ve 15 yıl hapis yattıktan sonra serbest bırakılan Ruth Slater'ın hikayesini anlatır. Ruth, hapisten çıktıktan sonra kendisini affetmeyen bir toplumla karşılaşır ve terk etmek zorunda kaldığı kız kardeşini aramaya başlar.

Kuzey, "Kuzey Güney" dizisinde hapse girdi çünkü Güney'in üniversite sınavı olduğu gün, onun yerine suçu üstlenerek fotoğrafçı ile tartışıp kamerasını kırdı. Bu olay nedeniyle 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Taksirle yaralama cezası, Türk Ceza Kanunu'nun 89. maddesine göre üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası olarak belirlenmiştir. Eğer fiil, birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuşsa, ceza altı aydan üç yıla kadar hapis olacaktır.

4/4 mükerrer ifadesi, suçlunun ikinci kez aldığı hapis cezasının, tekrar suçlulara özgü infaz kuralına göre çekileceğini ifade eder. Bu durumda olan bir kişi, aldığı cezanın tamamını cezaevinde geçirmek zorundadır.

Hapis cezasının kaç yıl olması durumunda yatılacağı, suçun türüne ve işlendiği tarihe göre değişiklik gösterir. Genel olarak: - Müebbet hapis cezası kural olarak ömür boyu olarak kabul edilir, ancak hükümlünün cezasının 24 yılı infaz edildikten sonra koşullu salıverilmeden faydalanılabilir. - Süreli hapis cezalarında, cezanın yarısının infaz kurumunda çekilmesi durumunda koşullu salıverilme uygulanabilir. 2020 sonrası işlenen suçlar için ise 6 yıl ve daha az ceza alan hükümlüler doğrudan tahliye olabilirler.

Dalton Kardeşler, Red Kit çizgi filminde yer alan kurgusal karakterler, ilk olarak başarısız bir banka soygunu nedeniyle hapse girmişlerdir. Gerçek hayattaki Dalton Kardeşler ise 1892 yılında Kansas'ın Coffeyville şehrinde gerçekleştirdikleri banka soygunu sırasında yakalanmışlar ve üç çete üyesi ile üç kanun adamı ölmüştür.

Müstehcenlik suçunun cezası temel işleniş şekilleri açısından 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıdır. Nitelikli hallerde ise cezalar şu şekildedir: - Basın ve yayın yoluyla müstehcenlik durumunda, ceza 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezasıdır. - Çocukların kullanıldığı müstehcenlik suçunda, ceza 5 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezasıdır. - Şiddet, hayvanlar veya ölü insan bedeni ile ilgili müstehcenlik durumunda, ceza 1 yıldan 4 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezasıdır.

Nicolas Sarkozy, iki farklı suçtan dolayı hapse girmiştir: 1. 2012 seçim kampanyasını yasa dışı finanse etmek: Paris'teki istinaf mahkemesi, Sarkozy'nin seçim kampanyasını belirlenen üst harcama sınırının yaklaşık iki katı para ile finanse ettiği ve bu masrafları gizlemek için bir halkla ilişkiler şirketiyle anlaştığı gerekçesiyle 1 yıl hapis cezasına çarptırılmasını onayladı. 2. Yolsuzluk ve nüfuz ticareti: 2021 yılında Sarkozy, yargıç Gilbert Azibert ve eski avukatı Thierry Herzog ile birlikte telefon dinleme ve yasadışı veri alışverişi davasında yolsuzluktan suçlu bulunarak 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Ağaoğlu soyadlı iki farklı kişi farklı nedenlerle hapse girmiştir: 1. Kıvanç Ağaoğlu, askerlik yaptığı sırada Er Sevag Balıkçı'yı öldürmekten yargılanmış ve "olası kastla öldürmek" suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. 2. Ali Ağaoğlu ise, kadınlara yönelik hakaret içeren ifadeleri nedeniyle hakkında hazırlanan iddianamede "hakaret" suçundan 3 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanmıştır.

Ata Emre Akman'ın katili E.Ö., "tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Ancak, sanığın 18 yaşından küçük olması nedeniyle cezası 24 yıla indirildi.

"Yaprak Dökümü" dizisinde Şevket karakteri, işlediği suçlardan dolayı 2 yıl hapis yatmıştır.

Bir Zamanlar Çukurova dizisinde Demir Yaman, Züleyha'yı vurduktan sonra tutuklanıp hapse girmiştir.

Yedikule'de çeşitli dönemlerde birçok önemli şahsiyet hapis yatmıştır: Sultan İkinci Osman (Genç Osman), 1622 yılında asker tarafından tahtından indirildikten sonra Yedikule'de katledilmiştir. Çandarlı Halil Paşa, Fatih Sultan Mehmet döneminde rüşvet aldığı iddiasıyla Yedikule'de hapsedilmiş ve burada idam edilmiştir. Yavuz Sultan Selim'in getirdiği son Abbasi Halifesi Üçüncü Mütevekkil de Yedikule'de hapsedilmiştir. Trabzon Rum İmparatoru David Komnenos ve oğulları 1463 yılında burada idam edilmiştir. Rus elçisi Tolstoy ve Obreskof, Osmanlı döneminde Yedikule'de hapsedilen yabancı elçiler arasındadır. Ayrıca, Osmanlı döneminde Yedikule, siyasi mahkûmlar için genel bir hapishane olarak da kullanılmıştır.

Edmond Dantès, Alexandre Dumas'ın "Monte Kristo Kontu" romanında işlemediği bir suçtan dolayı hapse girdi. Dantès'e karşı kurulan komploda, üç kıskanç adam (Danglars, Fernand Mondego ve Caderousse) onun Napolyon taraftarı olmakla suçladılar.

"The Count of Monte Cristo" dizisi, Alexandre Dumas'ın klasik romanından uyarlanan ve haksız yere vatana ihanetle suçlanan denizci Edmond Dantès'in hikayesini anlatıyor. Dizinin konusu: - Edmond, Marsilya açıklarındaki If Château d'If'te hapsedilir. - Yıllar süren esaretin ardından kaçmayı başarır ve Monte Cristo Kontu kimliğini benimser. - Artık amacı, kendisini haksız yere suçlayanlardan intikam almak ve hayatındaki adaletsizliği düzeltmektir. Bu süreçte Edmond, entrikalar, aşk, ihanet ve dram dolu bir yolculuğa çıkar.

Nazım Hikmet, 12 yılı aşkın süre boyunca İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde hapis yattı.

Edip Akbayram, okuduğu siyasi bir şiir nedeniyle 1932 yılında Konya Cezaevi'nde 14 ay hapis yattı.