Gebelik

Yerleşme kanı (implantasyon kanaması) genellikle parça parça lekelenme şeklinde gelir. Bu kanamanın miktarı az olup, bir pedi anca doldurabilen, bazen bir silmelik bir lekelenme şeklindedir.

16. hafta gebelikte yaşanan sancıların birkaç nedeni olabilir: Kasık ve karın ağrıları. Braxton Hicks kasılmaları. Ağrıların nedeni kesin olarak belirlenebilmek için bir doktora danışılması önerilir.

18 haftalık gebelikte bebeğin kalp atış hızı dakikada 120-160 arasında olmalıdır. Bebeğin kalp atışlarının kesin ve net bir şekilde duyulması, gebeliğin 10. ila 12. haftalarında söz konusu olur. Kalp atışının değerlendirilmesinin mutlaka uzman hekim tarafından yapılması önerilir.

30 haftalık anne karnındaki bebek hareketleri şu şekilde tanımlanabilir: Hareketlerin Hissedilmesi: Anne, bebeğin hareketlerini 25. haftadan itibaren net bir şekilde hissetmektedir. Hareketlerin Özellikleri: Bebeğin güçlenen kemik ve kaslarıyla birlikte hareketleri de güçlenmiştir. Sıklık: Anne karnındaki hareket alanı kısıtlanan bebeğin hareketleri, önceki haftalara oranla çok daha kolay bir şekilde ve sık sık hissedilir. Uyku Düzeni: Bebeğin uyku düzeni belirginleşir ve belirli saatlere oturur. Her hamilelik farklı olduğu için, bebeğin hareketleriyle ilgili bir endişe durumunda bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

38. haftada doğum, genellikle zor olarak değerlendirilmez, çünkü bu haftada gerçekleşen doğumlar, erken doğum değil, zamanında doğum olarak kabul edilir. Ancak, doğumun zorluğu kişisel sağlık durumuna ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. 38. haftada doğumun gerçekleşme belirtileri arasında suyun gelmesi, kanama, sık ve düzenli kasılmalar bulunur.

Yaşlı annelerin bebeklerinin sağlıklı olma olasılığı, bazı faktörlere bağlı olarak artabilir veya azalabilir. Olumlu etkiler: İngiltere'de yapılan bir araştırmaya göre, 35 yaş ve üzeri kadınlarda doğan bebeklerin hastaneye yatış oranı, 20-25 yaş arası genç kadınların bebeklerine göre daha düşüktür. Olumsuz etkiler: İleri anne yaşı, bebekte kromozomal anomali (Down sendromu gibi) ve yapısal anomali riskini artırır. Düşük, erken doğum, plasenta ile ilgili komplikasyonlar ve yenidoğan ölüm riski yükselir. Her bireyin durumu farklıdır ve genel bir değerlendirme yapmak mümkün değildir. Hamilelik sürecinde bir uzmana danışılması önerilir.

Evet, 13 haftalık fetüs anne karnında hareket eder. Bu haftada bebek; parmağını emebilir, olduğu yerde zıplayabilir, el, kol ve bacak hareketleri yapabilir. Bebeğin hareketlerini hissetmek için biraz daha zaman geçmesi gerekir. Gebeliğin 17. haftasına kadar tekme veya yumruk gibi hareketler genellikle hissedilmez.

Beta 454 değeri ile gebelik haftası arasında doğrudan bir ilişki kurulamaz. Gebelik haftasına göre beta HCG değerleri şu şekildedir: 3. hafta. 4. hafta. 5. hafta. 6. hafta. Daha kesin bir sonuç için, son adet tarihi veya ultrason ile yapılan fetus ölçümlerine göre hesaplama yapılması önerilir. Beta HCG değerlerinin yorumlanması ve gebelik haftası hesaplaması için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

44 yaşında çocuk sahibi olmak mümkündür, ancak bu yaş ilerledikçe doğurganlık azaldığı için şans daha düşüktür. 40 yaşından sonra kadınların doğurganlığı %90 oranında azalır ve 44 yaşında genetik olarak sağlam bir embriyo elde etme ihtimali çok düşüktür. İleri yaşta hamilelik, düşük, erken doğum, yüksek kan basıncı ve gebelik diyabeti gibi komplikasyonlar riskini artırır. Her kadının durumu farklı olduğu için, çocuk sahibi olma kararı almadan önce bir uzmana danışılması önerilir.

Amorf globosus, genellikle ikiz gebeliklerde görülür; bir embriyo normal gelişirken diğeri amorf globosus olarak gelişir. Amorf globosus ayrıca, genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık bir etkileşimi ile de ilişkili olabilir. Bu durumun görülme sıklığı türlere göre değişiklik gösterir: Sığırlarda: Holstein ırkında her 3500 gebelikte bir görülür. İnsanlarda: Her 35.000 doğumda bir görülür. Amorf globosus, doğum sırasında komplikasyonlara yol açabilir ve genellikle viable değildir.

Vajinal ultrasonda bebeğin hareketlerinin ne zaman görülebileceğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, bebeğin ultrasonda ilk defa kaçıncı haftada görülebileceğine dair bazı bilgiler şu şekildedir: Gebelik kesesi. Embriyo ve kalp atışları. Her gebenin ve bebeğin gelişimi birbirinden farklı olduğu için, ultrasonda bebeğin ne zaman görülebileceği konusunda kesin bir bilgi vermek mümkün değildir. Ultrason muayenesi için bir uzmana danışılması önerilir.

Köpeklerde üç aylık hamilelik genellikle tehlikeli değildir, ancak bu dönemde de dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Üçüncü aylık hamilelikte köpekler genellikle daha belirgin fiziksel değişiklikler yaşarlar: Kilo alımı ve iştah artışı gözlemlenebilir. Meme uçlarında büyüme ve renk değişikliği görülebilir. Vajinal akıntı devam edebilir. Tehlike oluşturabilecek durumlar arasında, gebelik süresinin 70 günü aşması yer alır; bu durum hem yavrular hem de anne köpek için riskli olabilir. Düzenli veteriner kontrolleri, hem anne köpeğin hem de yavruların sağlığını izlemek için önemlidir.

Dış gebelik 1 haftalıkken genellikle belli olmaz. Dış gebeliğin teşhisi için genellikle hamileliğin 5. ila 8. haftaları arasında belirtiler ortaya çıkar ve bu haftalarda ultrasonda gebelik kesesi izlenebilir. Dış gebeliğin belirtileri arasında karın ağrısı, vajinal kanama, omuz ağrısı ve baş dönmesi bulunur. Teşhis için beta-hCG ve progesteron düzeylerini belirleyen kan testleri yapılır. Dış gebelik şüphesi durumunda, en doğru hareket tarzı bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurmaktır.

Evlilikte kan grubu, doğrudan evliliğin uyumu veya yürümesi açısından bir öneme sahip değildir. Ancak, kan grubu uyumu, özellikle çocuk sahibi olmayı planlayan çiftler için tıbbi açıdan önem taşır. Kan uyuşmazlığı, anne ve bebek arasında kan grupları veya Rh faktörleri üzerinden ortaya çıkan bir uyumsuzluk durumudur. Bu durum, şu durumlarda risk oluşturabilir: Rh uyuşmazlığı. ABO uyuşmazlığı. Evlilik öncesi kan gruplarının uyumunun değerlendirilmesi, çiftlere olası riskleri anlama ve gerektiğinde uzman tavsiyesi alabilme imkanı sağlar.

İntrauterin gebelik, embriyonun rahim içinde normal yerleşim gösterdiği gebelik türüdür. İntrauterin kelimesi, "rahim içi" anlamına gelir. İntrauterin gebelik, genellikle "canlı intrauterin gebelik", "tek canlı intrauterin gebelik" ve "erken intrauterin gebelik" gibi alt kategorilere ayrılır. İntrauterin gebelik belirtileri arasında adet gecikmesi, yorgunluk, meme hassasiyeti, bulantı ve sık idrara çıkma bulunur. İntrauterin gebelik, düzenli doktor kontrolleri, sağlıklı beslenme ve yaşam tarzı değişiklikleriyle yönetilir.

Gebelik testi negatif çıkmasına rağmen adet görülmemesinin bazı nedenleri: Stres. Yetersiz veya dengesiz beslenme. Emzirme. İlaç kullanımı. Hormon dengesizliği. Polikistik over sendromu. Hastalıklar. Geç döllenme. Adet gecikmesi durumunda bir kadın doğum uzmanına başvurulması önerilir.

Lunulanın ne zaman büyüdüğüne dair bilgi bulunamadı. Ancak, lunulanın boyutunun kişinin genel sağlık durumuna dair ipuçları verdiği bilinmektedir. Büyük lunula. Küçük veya görünmeyen lunula. Lunulada ani renk değişimi, tamamen kaybolması, tırnak şeklinin bozulması veya tırnaklarda ağrı gibi durumlar mutlaka uzman hekim tarafından değerlendirilmelidir.

Köpük gibi akıntı, hamilelik belirtisi olabilir. Hamilelik sırasında vajinal akıntı genellikle şeffaf veya süt beyazı renkte, hafif kokusuz ve ince kıvamlıdır. Anormal akıntı belirtileri: Renk değişimi: Yeşilimsi, gri veya koyu sarı renk. Koku değişimi: Kötü veya balık kokusuna benzer koku. Kıvam değişimi: Pütürlü veya köpüklü yapı. Rahatsızlık hissi: Kaşıntı, yanma veya kızarıklık. Bu tür durumlarda doktora başvurulması önerilir.

Tüp bebek donör işleminin kaç gün sonra belli olacağına dair bilgi bulunamadı. Ancak, genel olarak tüp bebek tedavisinde embriyo transferinden sonra gebeliğin tutup tutmadığı 9 ila 14 gün içinde yapılan kan testiyle belirlenir. Bu test, Beta HCG testidir ve embriyonun rahme tutunup tutunmadığı ortaya konur. Tüp bebek tedavisi süreci, kişiden kişiye değişebileceği için kesin süre konusunda bir uzmana danışılması önerilir.

"Ye ekşiyi doğur Ayşe'yi, ye tatlıyı doğur Hakkı'yı" ifadesi, halk arasında yaygın olan ve bilimsel bir temeli bulunmayan bir inanışa dayanır. Bu inanışa göre, hamile bir kadının aşerdiği yiyecekler, doğacak çocuğun cinsiyetini belirleyebilir: Ekşi yiyecekler aşeren bir kadının kız çocuğu doğuracağına inanılır. Tatlı yiyecekler aşeren bir kadının ise erkek çocuğu doğuracağına inanılır. Bu tür inanışlar, genellikle batıl ve hurafe olarak değerlendirilir.