FransızDevrimi

Sovyetler Birliği bayrağının kırmızı olmasının sebebi, kırmızı zemin renginin 1871 Paris Komünü'nün bayrağından gelmiş olmasıdır. Sovyetler Birliği bayrağındaki diğer sembollerin anlamları ise şu şekildedir: Orak ve çekiç. Kızıl yıldız. Beş köşeli yıldız.

Fransız Devrimi sonrası koalisyon savaşları, 1792-1802 yılları arasında gerçekleşmiştir. Bu savaşlar, iki ana döneme ayrılır: 1. Birinci Koalisyon Savaşı (1792-1797). 2. İkinci Koalisyon Savaşı (1798-1802). Dolayısıyla, toplam süre 10 yıl sürmüştür.

Sağcılık ve solculuk, 1789-1799 yılları arasındaki Fransız Devrimi sırasında ortaya çıkmıştır. Sağ ve sol kavramlarının ortaya çıkış hikayesi şu şekildedir: Fransa Ulusal Meclisi'nde, kralın yetkilerini savunanlar sağ tarafta, devrimi ve halkın egemenliğini savunanlar ise sol tarafta oturuyordu. Bu fiziksel ayrım, zamanla ideolojik bir bölünmeyi ifade eden terimlere dönüştü. Sağcılığın temel özellikleri: Toplumsal hiyerarşiyi ve eşitsizliği doğal, kaçınılmaz veya faydalı olarak kabul eder. Genellikle milliyetçilik, merkez sağcılık ve faşizm gibi akımları içerir. Solculuğun temel özellikleri: Toplumsal hiyerarşilere karşı çıkar ve eşitliği savunur. Sosyalizm, anarşizm ve demokratik sosyalizm gibi akımları içerir.

Fransız Devrimi'nin sanat akımı Romantizm'dir. Romantizm, 18. yüzyılın sonlarından itibaren Neoklasizm'in katı kuralcılığına tepki olarak doğmuş bir akımdır. Romantizm, resim, edebiyat, müzik ve mimaride derin etkiler bırakmıştır.

Danton'un Ölümü filmi, Fransız Devrimi sırasında Danton ve Robespierre arasındaki çelişkileri ve Danton'un devrimden uzaklaşarak bireysel çıkarlara yönelişini anlatır. Filmin bazı konuları: Danton'un Paris'e dönüşü. Devrim karşıtlığı. Diktatörlük eleştirisi. İdamlar. Film, aynı zamanda 1983 yılında Polonyalı yönetmen Andrzej Wajda tarafından çekilen ve Danton'un hayatını anlatan bir yapımdır.

"Rose of Versailles" (Versay'ın Gülü), 18. yüzyıl Fransa'sında geçen ve Marie Antoinette ile onu korumakla görevli kadın subay Oscar François de Jarjayes’in hikayesini anlatan bir tarihi drama filmidir. Riyoko Ikeda’nın aynı adlı ünlü mangasından uyarlanan film, aşağıdaki konuları işler: Saray entrikaları. Devrim öncesi Fransa. Ayrıca, "Rose of Versailles" mangası, Fransız İhtilali öncesi Versay Sarayı'nda dönen entrikalar içinde dört kişinin yaşadıklarını ve ilişkilerini konu alır. Protagonistler.

Fransız Devrimi sırasında 18.000 ile 40.000 arasında kişinin idam edildiği tahmin edilmektedir.

Koalisyon Savaşları, Fransız Devrimi sonrasında Fransa ile Avrupalı devletler arasında gerçekleşen bir dizi savaştır. Bazı Koalisyon Savaşları: Birinci Koalisyon Savaşı (1792-1797). İkinci Koalisyon Savaşı (1798-1802). Üçüncü Koalisyon Savaşı (1805). Dördüncü Koalisyon Savaşı. Beşinci Koalisyon Savaşı. Altıncı Koalisyon Savaşı.

Tuna Prenslikleri'nin Osmanlı'ya isyan etmesinin birkaç nedeni vardır: Milliyetçilik akımları: Fransız Devrimi'nin yaydığı milliyetçilik ideali, Balkan milletlerini etkiledi. Büyük güçlerin desteği: İsyanlara Rusya gibi büyük güçler destek verdi. Merkezi otoritenin zayıflaması: Osmanlı'nın kırsal kesimde hukuku ve düzeni korumadaki yetersizliği, yerel silahlı çetelerin ve alternatif siyasi merkezlerin ortaya çıkmasına yol açtı. İç çekişmeler: Prenslikler arasında yaşanan iç çatışmalar da isyanların çıkmasına zemin hazırladı.

"Zondebokken" (2023), Fransız Devrimi arifesinde, iki kasaba görevlisinin Şeytan'la birlikte uçan keçilere binen Buckriders çetesiyle yüzleşmesini anlatır. Hikaye boyunca aldatma, yolsuzluk ve ihanet gibi temalarla karşılaşırlar ve sonunda birbirleriyle yüzleşmek zorunda kalırlar. Gerçekte, 1743 ile 1794 yılları arasında, Hollanda ve Belçika sınırlarında faaliyet gösteren ve aralarından 600 kişinin işkence görüp 450'den fazlasının idam edildiği 7 Buckriders çetesi olduğu bilinmektedir.

Jakoben ve devrimci kavramları arasındaki temel farklar şunlardır: Jakoben, Fransız Devrimi sırasında, 1793-1794 yılları arasında, devrim sürecinin en radikal ve terör uygulayan ekibini ifade eder. Devrimci ise, genel olarak toplumsal düzeyde bir değişim ve dönüşüm hedefleyen, "yeniye" ait güçlere denir. Bu bağlamda, her devrimci Jakoben olmayabilir, ancak Jakobenler devrimci bir hareket olarak kabul edilir.

Luzern'deki Aslan Anıtı, Fransız Devrimi sırasında Fransa Kralı Louis XVI'yı koruma görevi yaparken hayatlarını kaybeden İsviçreli paralı askerleri anmak amacıyla yapılmıştır. Anıtın inşa edilmesi fikri, o dönemde muhafız subayı olan ancak olaylar sırasında izinde olduğu için hayatta kalabilen Karl Pfyffer von Altishofen'e aittir.

Bastille Günü, 14 Temmuz 1789'da gerçekleşen Bastille Baskını'na dayanan gerçek bir hikayedir. Bastille Baskını, Fransız Devrimi'nin önemli bir olayı olup, Paris'te devrimci isyancıların Orta Çağ'dan kalma cephanelik ve siyasi hapishane olan Bastille'i basarak kontrolü ele geçirmeye çalışmasını konu alır.

Fransız Devrimi, Osmanlı İmparatorluğu'nda milliyetçilik akımına neden olmuştur. Devrim sonrası yayılan "özgürlük", "eşitlik" ve "bağımsızlık" gibi fikirler, çok uluslu yapıya sahip Osmanlı'da azınlıkların kendi devletlerini kurma isteğini tetiklemiştir.

1789 Fransız Devrimi'nde işçi ayaklanmasının başlıca nedenleri şunlardır: Ekonomik zorluklar: Artan nüfusla birlikte iş büyümesi yetersiz kalmış, bu da yoksulluğu artırmıştır. Ağır vergiler: Halk, özellikle işçiler, ağır vergiler altında ezilmiştir. Sosyal eşitsizlik: Soylular ve din adamları geniş imtiyazlara sahipken, halkın hiçbir hakka sahip olmaması, işçileri isyan noktasına getirmiştir. Demokratik istekler: Fransız aydınlarının eserleri ve çevresindeki ülkelerde görülen demokratik yönetimlere özenilmesi, işçilerin mevcut rejime karşı tepki göstermesine neden olmuştur. Mutlak monarşi: Fransa'nın mutlak monarşiyle yönetilmesi ve krallık rejiminin baskısı, halkı ezmiştir.

XVIII. Louis, Fransız Devrimi sırasında tahttan indirilmiştir. 1789 yılında başlayıp 1799 yılında sona eren Fransız Devrimi sürecinde, 1795 yılında yeğeni XVII. Louis'in ölmesi üzerine kendisini XVIII. Louis adıyla Fransa kralı ilan etmiş, ancak 1814 yılında Napolyon'un ilk kez sürgün edilmesinin ardından tahta geri dönmüştür.

Fransız Devrimini en iyi anlatan yazar konusunda kesin bir görüş yoktur. Ancak, Fransız Devrimi'ni konu alan eserleriyle öne çıkan bazı yazarlar şunlardır: Victor Hugo: "Sefiller" ve "Doksan Üç" gibi romanlarıyla devrimi ve sonrasını anlatmıştır. Charles Dickens: "İki Şehrin Hikayesi"nde devrimi bir İngiliz gözüyle ele almıştır. Anatole France: "Tanrılar Susamışlardı" adlı eserinde devrim karşıtlarının yargılandığı dönemi işlemiştir. Stefan Zweig: "Marie Antoinette, Vasat Bir Karakterin Portresi"nde devrimin adım adım gelişini ve Marie Antoinette'in hayatını anlatmıştır. Jean-Marie Gustave Le Clézio: 2008'de Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanmıştır. Fransız Devrimi'ni en iyi anlatan yazar, kişisel tercihlere ve incelenen döneme göre değişiklik gösterebilir.

Çağdaş yaşamın başlangıcı, Fransız Devrimi (1789) olarak kabul edilir. Çağdaş yaşamın bazı temel özellikleri: Teknolojik yenilikler. Küreselleşme. Sosyal ve kültürel çeşitlilik. Bireysel özgürlük ve haklar. Çevre bilinci.

17. ve 16. yüzyıl krallarının neden giyotinle idam edildiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, 1793 yılında Fransa'da, Ulusal Kongre'de neredeyse oybirliğiyle alınan kararla, Kral XVI. Louis vatana ihanet suçundan mahkum edilmiş ve giyotinle idam edilmiştir. Giyotin, Fransız Devrimi sırasında (1789-1799) "özgürlük, eşitlik ve kardeşlik" ilkeleri doğrultusunda, "onlar gibi düşünmeyen" yaklaşık 15 bin kişinin idamında kullanılmıştır.

Fransız Devrimi'ni en iyi anlatan kitap konusunda kesin bir görüş yoktur. Ancak, konuyla ilgili bazı öne çıkan eserler şunlardır: The Oxford History of the French Revolution (Fransız Devrimi'nin Oxford Tarihi), William Doyle. Citizens (Yurttaşlar), Simon Schama. The French Revolutionary Wars (Fransız Devrim Savaşları), G. Fremont-Barnes. Revolutionary Ideas (Devrimci Fikirler), İsrail. Fatal Purity (Ölümcül Saflık), Ruth Scurr. Kitap seçimi, okuyucunun ilgi alanlarına ve beklentilerine göre değişiklik gösterebilir.