Ekosistem

Mikrobiyal topluluklar, doğada diğer hücrelerle birlikte yaşayan ve tek bir ana hücreden ardışık bölünmelerle oluşmuş akraba hücre gruplarından oluşan popülasyonlardır. Bu topluluklar, mikrobiyal ekosistemlerin önemli bir parçasıdır ve çeşitli şekillerde etkileşim gösterirler: zararlı veya yararlı. Bazı mikrobiyal topluluk örnekleri: - Atık su çamurundaki bakteri topluluğu. - Göllerdeki bakteriyal topluluklar. - Stromatolitler (3.7 milyar yıl öncesine dayanan fosilleşmiş mikrobiyalitler).

Bitkiler olmasaydı, dünya ve ekosistem büyük ölçüde değişirdi: 1. Oksijen üretimi durur: Bitkiler fotosentez yaparak oksijen üretir, bu da tüm canlıların solunumunu tehlikeye atar. 2. Ekosistem çöker: Bitkiler birçok hayvanın besin kaynağı olduğu için, besin zinciri bozulur. 3. Erozyon artar: Toprağı kökleriyle tutan bitkiler olmadığı için, toprak kaymaları ve erozyon artar. 4. Su döngüsü zarar görür: Bitkiler su döngüsüne katkıda bulunur, bu nedenle yağış düzeni bozulur ve iklim değişikliği hızlanır. 5. Yaşam neredeyse imkânsız hale gelir: Tüm bu olumsuz etkiler sonucunda, yaşamın devam etmesi neredeyse imkânsız olurdu.

Okyanusların sırları şu konuları anlatır: 1. Keşfedilmemiş Bölgeler: Okyanusların büyük bir kısmı (%95) hala keşfedilmemiştir. 2. Derinliklerde Yaşam: Okyanusların 200 metreden sonraki derinliklerinde karanlık hakimdir ve burada yaşayan birçok canlı türü keşfedilememiştir. 3. Basınç ve Teknoloji: Okyanuslarda araştırma yapmayı engelleyen en önemli faktörlerden biri suyun basıncıdır. 4. İklim Düzenlemesi: Okyanuslar, küresel iklimin düzenlenmesinde hayati bir rol oynar, karbondioksiti absorbe ederek sera gazı etkisini azaltır. 5. Kirlilik ve Tehditler: Plastik kirliliği, kimyasal atıklar ve aşırı avlanma gibi tehditler okyanus ekosistemlerini tehlikeye atmaktadır.

Çanakkale'nin en önemli biyolojik zenginliklerinden biri biyoçeşitliliğidir. Bu zenginlik, farklı habitatlara ve endemik türlere ev sahipliği yapmasından kaynaklanmaktadır.

Domuzlar, dünyanın büyük bir bölümünde barınabilir. Doğal yaşam alanları arasında: Ormanlar, sazlıklar, göl kıyıları ve tarım arazileri bulunur; Çalılıklar, domuzların gizlenmesine ve yırtıcılardan korunmasına yardımcı olur; Su birikintileri ve bataklıklar, domuzların sık sık ziyaret ettiği yerlerdir. Ayrıca, şehirleşmiş alanlarda da domuzlara rastlanabilir, özellikle çöplüklerde ve tarım bahçelerinde.

Yaşlı ormanlar dünyanın çeşitli bölgelerinde bulunur: 1. Amerika Birleşik Devletleri: New York yakınlarındaki Hudson Vadisi'nde, Catskill Dağları'nın eteklerinde keşfedilen en yaşlı ormanlardan biri yaklaşık 386 milyon yaşındadır. 2. Avustralya: Queensland'de bulunan Daintree Yağmur Ormanı, dünyanın en eski tropikal yağmur ormanlarından biridir ve yaklaşık 135 milyon yaşındadır. 3. Japonya: Yakushima Adası'ndaki orman, 7 bin yıldan daha yaşlı sedir ağaçlarıyla ünlüdür. 4. Şili ve Arjantin: Valdivian Temperate Ormanları, Jura Dönemi'nden kalma bitki türlerine ev sahipliği yapar ve dünyanın en eski ormanlarından biri olarak kabul edilir.

Gerence Körfezi'nde denizin kirli olmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Balık Çiftlikleri: Körfezde bulunan orkinos çiftlikleri, yem atıkları ve balık dışkıları nedeniyle deniz kirliliğine yol açmaktadır. 2. Kesim İşlemleri: Çiftliklerde yetiştirilen orkinosların kesim sırasında kan ve atıklarının denize karışması, kirliliği artırmaktadır. 3. Yasadışı Avcılık: Çiftliklerin kapasitesi üzerindeki üretim, yasadışı avcılığı teşvik etmekte ve bu da deniz ekosistemine zarar vermektedir. Ayrıca, körfezin kapalı bir yapı göstermesi ve çiftliklerin yoğunlaşması, kirliliğin daha görünür olmasına neden olmaktadır.

Hayvanların avlanma stratejileri türlerine ve yaşadıkları ortama göre değişiklik gösterir. İşte bazı yaygın stratejiler: 1. Kamuflaj: Hayvanlar, çevrelerine uyum sağlayarak avcılardan gizlenirler. 2. Göç: Bazı türler, mevsimsel değişikliklere yanıt olarak daha uygun iklim koşullarına doğru göç ederler. 3. Avlanma taktikleri: Yırtıcı hayvanlar, sürü halinde avlanarak daha büyük ve güçlü avları yakalamayı başarırlar. 4. Yemleme: Yapay besin kaynakları kullanarak hedef hayvanları çekmek için yemleme yöntemi uygulanır. 5. İz sürme: Hayvanların izlerini, dışkılarını ve diğer işaretlerini takip ederek onların yerini tespit etme yöntemidir.

Karıncaların dünyası, son derece organize ve karmaşık bir yapıya sahiptir. Temel özellikleri: - Koloniler halinde yaşarlar: Her kolonide bir kraliçe, işçi karıncalar ve asker karıncalar bulunur. - İletişim: Antenleri ve feromon adı verilen kimyasal maddelerle iletişim kurarlar. - Güç ve dayanıklılık: Kendi ağırlıklarının 50 katına kadar yük taşıyabilirler. - Tarım: Bazı karınca türleri, yaprakları kesip mantar yetiştirir ve bu mantarları besin olarak kullanırlar. - Yeraltı şehirleri: Karmaşık tünel sistemleri inşa ederler ve bu yapılar, modern şehir planlamasına ilham verebilecek niteliktedir. Ekosistemdeki rolleri: Karıncalar, toprağı havalandırarak bitkilerin büyümesine yardımcı olur, tohumları taşır ve organik atıkları doğaya geri kazandırırlar.

Turna balığı (kalem balığı) avlanması, 15 Aralık 2024 - 31 Mart 2025 tarihleri arasında yasaklanmıştır.

Flora çeşitleri genel olarak şu şekilde sınıflandırılabilir: 1. Biyoçeşitlilik: Orman florası, çöl florası, su kenarı florası gibi farklı bitki örtüsü türlerini içerir. 2. Coğrafi Flora: Tropikal, ılıman, kutup florası gibi dünyanın farklı bölgelerine göre yapılan ayrımları kapsar. 3. Ekosistem Tabanlı Flora: Orman, çayır, sukulent ve çöl florası gibi farklı ekosistemlerde bulunan bitkileri ifade eder. 4. Tarım Florası: İnsanlar tarafından yetiştirilen tarım bitkileri ve çeşitlerini içerir. 5. Endemik Flora: Belirli bir bölgeye özgü olan ve başka hiçbir yerde doğal olarak bulunmayan bitki türlerini kapsar.

Balina köpekbalığı tehlikeli değildir, insanlara zarar vermez ve genellikle evcilleşmiş olarak kabul edilir. Ancak, bu tür aşırı avlanma, habitat kaybı ve iklim değişikliği gibi tehditlerle karşı karşıyadır.

Ayı, yırtıcı bir hayvan olarak kabul edilir ve eti yenmeyen hayvanlar arasında yer alır. İslam dinine göre, köpek dişi veya pençesiyle avlanan yırtıcı hayvanların eti haram sayılmıştır. Ayıların beslenme alışkanlıkları türlerine, yaşadıkları bölgeye ve mevsime göre değişiklik gösterir. Bazı kültürlerde ayı eti yüzyıllardır tüketilse de, bu konuda farklı görüşler bulunmaktadır.

Yengeçler, su elementine bağlı oldukları için balıklarla iyi anlaşabilirler. Ayrıca, sakin ve huzurlu hayvanları sevdikleri için kediler, ördekler, kazlar ve kuğular da yengeçlerin anlaşabileceği hayvanlar arasındadır.

Bakteriler, madde döngülerine çeşitli şekillerde katılır: 1. Azot Döngüsü: Bakteriler, atmosferdeki serbest azotu tutarak nitrat tuzlarına dönüştürür. 2. Karbon Döngüsü: Ölü bitki ve hayvanların yapısındaki azotlu bileşikleri ayrıştırarak amonyağa (NH3) dönüştürür. 3. Fosfor Döngüsü: Bazı bakteriler, fosfatı çözerek bitkilerin kullanabileceği fosfor bileşiklerine çevirir. 4. Genel Katkı: Bakteriler, toprakta ve suda yaşayıp ayrıştırıcı özelliğe sahip oldukları için, organik maddeleri inorganik maddelere dönüştürerek besin ve enerji sağlarlar.

Yapay göletler çeşitli nedenlerle yapılır: 1. Estetik Değer: Bahçeler, peyzaj alanları, oteller ve parklar için görsel güzellik sağlar. 2. Ekosistem Yaratma: Balıklar, bitkiler ve diğer su canlıları için doğal bir yaşam alanı oluşturur. 3. Çevresel Sürdürülebilirlik: Kimyasal maddeler kullanmadan suyun doğal yollarla temizlenmesini sağlar. 4. Dinlenme ve Rahatlama: Sakinleştirici bir atmosfer yaratarak huzurlu bir ortam sunar. 5. Mülk Değerinin Artması: Göletlerin bulunduğu alanların değerini artırır.

Balık Gölü, iki ana nedenle tehlikeli olarak değerlendirilmektedir: 1. Kuruma Tehlikesi: Göl, su seviyesinin düşmesi nedeniyle kuruma tehlikesi yaşamaktadır. 2. Su Kalitesi ve Ekosistem Dinamikleri: Gölün suyuna karışan kimyasallar, ağır metaller ve organik kirleticiler, insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.

Yastık balıkları, dünya üzerinde ılıman ve tropikal bölgelerde, özellikle okyanuslarda yaşar. Ayrıca, suni göller ve tatlı su kaynakları gibi yerlerde de bulunabilirler.

Köpekbalıkları ve gri kediler aynı yerde yaşamazlar, çünkü onlar farklı habitatlarda yaşayan türlerdir. Köpekbalıkları deniz ortamında, okyanuslarda ve denizlerde yaşarken, kediler karasal hayvanlardır ve genellikle evlerde, bahçelerde ve doğal ortamlarda bulunurlar.

Doğanın armonileri, doğal unsurların birbirleriyle uyumlu bir şekilde bir araya gelmesi anlamına gelir. Örneğin, bitki ve hayvanların birlikte yaşaması, mevsimlerin değişimi ve doğal süreçlerin işleyişi doğanın armonik yapısına örnek olarak gösterilebilir.