DışPolitika

Eisenhower Doktrini'nin amacı, Orta Doğu'da komünizmin yayılmasını önlemek ve bölgedeki ülkelere askeri ve ekonomik yardım sağlayarak bağımsızlıklarını korumaktı. Bu doktrin, aynı zamanda ABD'nin bölgedeki stratejik çıkarlarını korumak ve Sovyetler Birliği'nin Orta Doğu'daki etkisini azaltmak için de önemliydi.

Tayland, kardeş ülke olarak değerlendirilebilecek bir ülke değildir. Ancak, yakın komşu olarak tanımlanabilir. Tayland, Laos, Kamboçya ve Malezya ile sınır komşusudur.

Avrupa Komşuluk Politikası (ENP), Avrupa Birliği'nin (AB) dış politika programıdır ve 2004 yılında Avrupa Komisyonu tarafından strateji belgesinde takdim edilmiştir. Amaçları: - Avrupa'nın sınırlarındaki ülkelerle dostluk ilişkileri kurmak. - Bu ülkelerde istikrarın oluşturulmasına destek vermek. Kapsamı: - Doğu Avrupa'da Ukrayna, Belarus, Moldova, Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan. - Akdeniz bölgesinde Fas, Cezayir, Tunus, Libya, Mısır, İsrail, Filistin Toprakları, Ürdün, Lübnan ve Suriye. Temel unsurlar: - AB ile komşu ülkeler arasında ekonomik, siyasi ve kültürel iş birliği. - Eylem planları ve ilerleme raporları gibi araçlar aracılığıyla iş birliğinin yürütülmesi.

Türkiye'nin barış gücü, çeşitli ülkelerde Birleşmiş Milletler (BM) ve NATO görevleri kapsamında bulunmaktadır. Bu ülkeler şunlardır: 1. Kosova: Türkiye, 1999'dan beri Kosova'da NATO'nun Barış Gücü'nde (KFOR) görev yapmaktadır. 2. Somali: Başkent Mogadişu'da ve Aden Körfezi'nde Türk askerleri, Somali ordusuna eğitim ve güvenlik desteği sağlamaktadır. 3. Lübnan: Türk askerleri, UNIFIL kapsamında Lübnan'da barış gücünü desteklemektedir. 4. Afganistan: Türk askeri, Afgan ordusunun eğitilmesi ve ülkede güvenliğin sağlanmasına yardımcı olmak için Afganistan'da görev yapmaktadır. 5. Katar: Türkiye, Katar'da askeri üsse sahiptir ve bu üs, iki ülke arasındaki stratejik işbirliği çerçevesinde kullanılmaktadır.

Fransa'nın Afrika'da dört kalıcı askeri üssü bulunmaktadır. Üslerin bulunduğu ülkeler ve asker sayıları şu şekildedir: - Senegal: 350 asker; - Gabon: 380 asker; - Fildişi Sahili: 600 asker; - Cibuti: 1.500 asker.

Splendid Isolation politikası, 19. yüzyılın ikinci yarısında İngiltere'nin benimsediği dış politika yaklaşımıdır. Özellikleri: - Naval güç ve imparatorluk: İngiltere'nin deniz gücü ve geniş sömürge imparatorluğu, güvenlik ve koruma sağlıyordu. - İzolasyonun nedenleri: İngiltere, Avrupa'da tek bir gücün kontrolü ele geçirmemesi durumunda, kendi kolonilerine odaklanmayı tercih ediyordu. - Gönüllü olmayan izolasyon: Politika, bazen gönüllü olmaktan çok zorunlu bir duruş olarak değerlendiriliyordu. Değişim: Almanya'nın askeri yükselişi ve 1899-1902 Anglo-Boer Savaşı'ndaki yenilgi gibi olaylar, İngiltere'yi bu izolasyonist duruştan uzaklaştırdı ve daha aktif bir dış politikaya yönlendirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malezya ziyaretinde şu konuları dile getirdi: 1. Gazze ve Filistin: Malezya'nın Filistin konusundaki duruşunu takdir ettiğini ve İsrail'in ateşkese uymadığını, Filistin'deki işgaline son vermesi gerektiğini belirtti. 2. Ticaret ve Yatırım: Türkiye ile Malezya arasındaki ticaret hacmini 5 milyar dolardan 10 milyar dolara çıkaracaklarını ve sanayi, teknoloji, enerji, turizm ve kültür alanlarında işbirliğini artıracaklarını söyledi. 3. Savunma Sanayii: Malezya ile savunma sanayi alanında önemli işbirlikleri yaptıklarını ve bu alandaki projelerin devam edeceğini ifade etti. 4. Fahri Doktora: Malezya'da kendisine uluslararası ilişkiler alanında fahri doktora beratı takdim edildiğini duyurdu.

Türkiye'nin dış politikasında çelişkiler şu şekilde sıralanabilir: 1. Terörle Mücadele Politikaları: Türkiye, hem Suriye hükümetine karşı bir duruş sergilerken hem de PYD'yi hedef aldığını ifade etmektedir. 2. Jeopolitik Çıkarlar ve Stratejik Yaklaşımlar: Türkiye'nin jeopolitik konumu, onu hem stratejik bir konuma taşırken hem de güvenlik açısından daha hassas ve kırılgan yapmaktadır. 3. Yumuşak Güç ve Hard Power Tartışmaları: Türkiye, bazen yumuşak güç merkezli bir politika izlerken, bazen de hard power unsurlarını devreye sokmaktadır. 4. Tarihsel ve İdeolojik Eğilimler: AK Parti döneminde, "yeni Osmanlıcılık" gibi ideolojik yaklaşımlar benimsenmiş, ancak bu politikalar demokratik laik çizgiden sapmalara yol açmıştır.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Asya turunda Malezya, Endonezya ve Pakistan'ı ziyaret edecektir.

Barack Obama, Türkiye'ye ilk ziyaretini 2009 yılında ABD başkanı olarak seçildikten sonra gerçekleştirdi. Bu ziyaretin birkaç nedeni vardı: 1. Irak ve Afganistan'daki Durum: Obama, bu bölgelerdeki ABD askerlerinin güvenli bir şekilde geri çekilmesi ve istikrarın bozulmasını önlemek istiyordu. 2. İran'ın Nükleer Programı: İran'ın nükleer silah sahibi olmasını engellemek, Obama yönetiminin dış politika önceliklerinden biriydi. 3. Türkiye'nin Bölgesel Rolü: Türkiye, üç kıtanın kesiştiği bir konumda olup, ekonomik olarak kalkınan, askeri bakımdan güçlü ve parlamenter demokrasiye sahip tek Müslüman ülkeydi. 4. Geleneksel Türk-Amerikan Dostluğu: İki ülke arasındaki tarihi dostluk da Obama'nın Türkiye'yi ziyaret etmesinde rol oynadı.

"Van minut" ifadesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 29 Ocak 2009'da Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu panelinde İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'e karşı kullandığı bir sözdür. Erdoğan, moderatörün Peres'in konuşmasının ardından "Evet, gerçekten de çok ateşli bir konuşmaydı" demesi üzerine "One minute, one minute, one minute..." diyerek tepki göstermiş ve Peres'e yönelik sert eleştiriler getirmiştir.

Coca-Cola, Küba ve Kuzey Kore'de uluslararası ticari yaptırımlar nedeniyle satılmamaktadır.

İngiltere'de Dışişleri Bakanlığı, "Dışişleri ve Milletler Topluluğu Ofisi" (Foreign and Commonwealth Office, FCO) olarak adlandırılır.

2. Dünya Savaşı'nda Türkiye'nin kullandığı harita hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, Türkiye'nin savaş sırasında izlediği dış politika hakkında bazı bilgiler mevcuttur. Türkiye, 2. Dünya Savaşı sırasında "tarafsız olmaktan çok, savaşın dışında kalabilmek" amacıyla hareket etmiştir. Türkiye, savaş boyunca ekonomik ve sosyal sıkıntılar yaşamış, savaş ekonomisi uygulamak zorunda kalmıştır.

Çin'in Panama'yı tanımasının birkaç nedeni vardır: 1. Ticari ve Ekonomik Bağlar: Çin, dünyanın en büyük ticaret ekonomilerinden biri olduğu için Panama Kanalı'nı etkin bir şekilde kullanarak küresel ticaret ağını güçlendirmek istemektedir. 2. Diplomatik İlişkiler: 2017 yılında Panama, Tayvan ile diplomatik ilişkilerini sonlandırarak Çin Halk Cumhuriyeti'ni resmen tanıdı, bu da ticari ve ekonomik bağları güçlendirdi. 3. Kuşak ve Yol Projesi: Çin'in "Kuşak ve Yol" girişimi kapsamında Panama, Latin Amerika'da stratejik bir merkez olarak görülmekte ve kanal, bu projenin önemli bir bileşeni olarak değerlendirilmektedir.

Kardeş şehir ilişkisi kurmak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Meclis Kararı: Kardeş şehir ilişkisi kurmak isteyen belediyenin, bu yönde bir meclis kararı alması gereklidir. 2. Benzerliklerin Değerlendirilmesi: Belediyelerin, kardeş şehir olarak seçmek istedikleri kentin; nüfusu, ekonomik ve ticari yapısı, coğrafi özellikleri, üretim faaliyetleri ve kültürel nitelikleri gibi benzer özelliklere sahip olup olmadığını değerlendirmeleri önemlidir. 3. Dışişleri Bakanlığı Onayı: Meclis kararının ardından, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na başvuru yapılmalı ve talebin Dışişleri Bakanlığı tarafından ulusal çıkarlar ve dış politika açısından uygun görülmesi beklenmelidir. 4. Protokol: Bakanlık izninin ardından, ilgili belediye ile kardeş şehir olacak belediye arasında yazışmalar yapılarak bir protokol imzalanır ve böylece kardeş şehir ilişkisi kurulmuş olur. Bu süreçte, yerel işbirlikleri konusunda çalışan uluslararası bir örgüt veya sivil toplum kuruluşunun desteği de faydalı olabilir.

Dış Politika Enstitüsü (DPE), Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı'na bağlı bir kuruluştur.

AB-ABD ilişkileri, Donald Trump'ın ABD başkanı olduğu dönemde, 2017 yılından itibaren ciddi bir bozulma sürecine girmiştir. Bu süreçte iki taraf arasındaki ilişkileri olumsuz etkileyen bazı olaylar şunlardır: Gümrük vergileri: Trump, AB menşeli çelik ve alüminyuma %50, Avrupa otomobil ve parçalarına ise %25 oranında gümrük vergisi uygulamıştır. Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) Anlaşması: Trump, bu anlaşmayı sona erdirmiştir. Ticaret savaşları: Trump'ın çok taraflılıktan uzak ticaret politikaları, AB ile ciddi ekonomik ve siyasi sonuçlar doğurmuştur. Bu olaylar, liberal dünya düzenini oluşturan çok taraflılık, kolektif güvenlik ve küresel ekonomi gibi temelleri sarsmış ve ilişkilerde derin bir güven bunalımına yol açmıştır.

Fransa'nın yakaladığı gemi, Türk armatör Hüseyin B. T.'ye ait olan HALİÇ/EQUALITY adlı gemidir.

1940-1950 yılları arası Türk dış politikasını etkileyen bazı faktörler: Sovyetler Birliği'nin tehditleri. Truman Doktrini ve Marshall Planı. İkinci Dünya Savaşı'nın etkileri. Jeopolitik konum. Ulusal çıkarlar ve yöneticilerin dünya algısı.