DeriHastalıkları

Keratoz pilaris genellikle 30 yaşına kadar kendiliğinden geçer.

Akantozis nigrikana neden olan hastalıklar şunlardır: 1. İnsülin direnci: Akantozis nigrikanlı çoğu insan da insüline dirençli hale gelmiştir. 2. Hormonal bozukluklar: Addison hastalığı, hipotiroidizm ve polikistik over sendromu gibi durumlar akantozis nigrikanı tetikleyebilir. 3. Bazı ilaçlar ve takviyeler: Yüksek doz niasin, doğum kontrol hapları, prednizon ve kortikosteroidler akantozis nigrikana yol açabilir. 4. Kanser: Mide, kolon, karaciğer ve lenfoma gibi bazı kanser türleri akantozis nigrikan ile ilişkilendirilmiştir. Bu durumların yanı sıra, obezite de akantozis nigrikan riskini artıran bir faktördür.

Seboreik siğiller genellikle tehlikeli değildir ve iyi huylu deri büyümeleri olarak kabul edilir. Seboreik siğillerin deri kanseri ile bir ilişkisi yoktur ve kansere dönüşme riskleri çok düşüktür. Tedavi için bir dermatoloji uzmanına başvurulması önerilir.

Yüzde egzama, astım ve alerjik rinit gibi diğer alerjik hastalıkların habercisi olabilir.

Uyuzda ellerin su toplamasının nedeni, parazit kökenli bir deri hastalığı olan uyuzun belirtileri arasında yer alan küçük ve kırmızı kabarcıkların oluşmasıdır.

Dudak üstünde iz, çeşitli hastalıkların belirtisi olabilir. Bu durumlar arasında: 1. Alerjik Reaksiyonlar: Gıda, ilaç veya kozmetik ürünlere karşı alerjik reaksiyonlar dudak üstünde kızarıklık ve yanma hissine yol açabilir. 2. Enfeksiyonlar: Herpes simpleks virüsü gibi viral veya bakteriyel enfeksiyonlar dudaklarda çatlaklar ve yaralar oluşturabilir. 3. Cilt Problemleri: Ekzema, psoriasis veya kontakt dermatit gibi cilt hastalıkları dudak üstünde lekelere neden olabilir. 4. Hormonal Değişiklikler: Menstruasyon döngüsü, hamilelik veya menopoz gibi hormonal değişiklikler dudak üstünde pigmentasyon değişikliklerine yol açabilir. Belirtiler sürekli hale gelirse veya şiddetlenirse, bir sağlık uzmanına başvurmak önemlidir.

Nörodermatit tehlikeli bir hastalık olarak kabul edilmez, ancak yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Bazı komplikasyonları arasında uyku bozuklukları, cinsel işlev sorunları ve enfeksiyon kapma riski bulunur. Nörodermatitin tedavisi, semptomların kontrol altına alınmasını ve tekrarlamasını önlemeyi hedefler. Bu nedenle, hastalığın belirtileri ortaya çıktığında bir dermatoloğa başvurmak önemlidir.

Su çiçeği döküntüleri genellikle yüz ve gövde bölgesinde başlar.

Uyuz hastalığında deride şu belirtiler görülür: 1. Şiddetli Kaşıntı: Özellikle gece artan kaşıntı en belirgin semptomdur. 2. Kızarıklık ve Kabarcıklar: Ciltte küçük su dolu kabarcıklar ve döküntüler oluşabilir. 3. İnce Tünel Görünümü: Akarların hareket ettiği yerlerde ince, çizgi şeklinde gri-beyaz renkli izler görülebilir. 4. Deride Kalınlaşma ve Kabuklanma: Tedavi edilmezse cilt kalınlaşarak yara ve kabuklanmalar meydana gelebilir. Bu belirtiler genellikle parmak araları, bilekler, dirsekler, koltuk altı, bel çevresi ve genital bölge gibi ince derili bölgelerde yoğunlaşır.

Kortizonlu kremler arasında yaygın olarak kullanılan bazıları şunlardır: 1. Hipokort Pomad Krem: Hidrokortizon Asetat içerir, alerjik reaksiyonlar ve egzama tedavisinde kullanılır. 2. İmpetex Krem: Diflukortolon Valerat + Klorkinaldol içerir, iltihaplı egzama ve mantar hastalıklarının tedavisinde etkilidir. 3. Beklazon Krem: Beklometazon Dipropiyonat içerir, özellikle alerjik ve iltihaplanmış egzama tedavisinde kullanılır. 4. Nerisona-C Krem: Diflukortolon Valerat + Klorkinaldol içerir, su toplama ve egzama gibi durumlarda reçete edilir. 5. Dermovate Krem: Klobetazol Propiyonat içerir, iltihaplı bölgeye sürülerek kullanılır. Bu kremlerin kullanımı mutlaka doktor tavsiyesi ile olmalıdır, çünkü uzun süreli kullanımda yan etkiler ortaya çıkabilir.

Skabiyez (uyuz) tanısı çeşitli yöntemlerle konulabilir: 1. Fiziksel Muayene: Doktor, kaşıntılı ve döküntülü bölgeleri inceleyerek tanı koyar. 2. Deri Kazıntısı Testi: Deriden alınan örnek mikroskop altında incelenerek uyuz akarı, yumurtaları veya dışkıları tespit edilir. 3. Mürekkep Testi: Uyuz akarlarının tünelleri alkol ile temizlenir ve bölgeye mürekkep sürülerek izler dermatoskop yardımı ile incelenir. 4. Dermoskopi veya Biyopsi: Nadir durumlarda deri biyopsisi yapılabilir. Bu testler, belirtilerin uyuz hastalığına özgü olup olmadığını belirlemek ve diğer cilt hastalıklarıyla karışmamasını sağlamak için gereklidir.

Sebore şikayetiyle dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır.

Evet, "cildiye"nin diğer ismi "deri hastalıkları" olarak da kullanılabilir.

Evet, disidroz ve dishidrotik egzema aynı hastalığı ifade eder.

Terramycin (Teramisin) hem göz hem de deri için kullanılabilir, ancak farklı şekillerde. Terramycin göz merhemi, göz enfeksiyonlarının tedavisinde kullanılır. Terramycin deri merhemi ise, derideki iltihaplı yaralar, yanıklar, açık yaralar ve iltihaplı deri hastalıklarının tedavisinde kullanılır.

Büllöz pemfigoid hastalığı, tedavi edilmediğinde tehlikeli olabilir. Bu hastalık, doğrudan yaşamı tehdit etmese de, enfeksiyon riski, cilt hasarı, dehidrasyon ve hareket kabiliyetinin azalması gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Büllöz pemfigoid hastalığından şüphelenildiğinde, bir dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır.

Sivas Kangal Balıklı Kaplıca, özellikle sedef hastalığı başta olmak üzere birçok deri hastalığına iyi gelmektedir.

Su çiçeği enfeksiyonu genellikle 10 ila 14 gün arasında iyileşir.

Sedef hastalığının belirtileri şunlardır: 1. Kırmızı, pullu ve kaşıntılı lezyonlar: Genellikle dirsekler, dizler, saçlı deri ve sırt gibi bölgelerde görülür. 2. Cilt kuruluğu ve çatlama: Kuruluk zamanla çatlamalara ve kanamalara yol açabilir. 3. Kaşıntı ve yanma hissi: Plakların iltihaplanması ile kaşıntı daha da şiddetlenebilir. 4. Tırnak değişiklikleri: Tırnaklarda renk değişikliği, kalınlaşma, çukurlaşma ve tırnak yatağından ayrılma gibi değişiklikler görülebilir. 5. Eklem ağrıları: Psoriatik artrit adı verilen formda eklem ağrıları ve şişlikler ortaya çıkabilir. Sedef hastalığı bulaşıcı değildir ve genetik faktörler ile bağışıklık sistemi düzensizliklerinin etkili olduğu bir hastalıktır.

Uyuz böcekleri, tedaviye başladıktan sonraki ilk 24 saat boyunca bulaşıcılıklarını korurlar. Uyuzun tamamen bulaşıcılığını kaybetmesi için, ilaçların düzenli olarak kullanılması ve kaşıntı belirtilerinin sona ermesi gerekmektedir.