Deprem

Deprem sonrası enkazda çekilen fotoğraflara genellikle "enkaz fotoğrafları" veya "afet sonrası fotoğraflar" denir. Bu tür fotoğraflar, yıkımın boyutunu ve etkilerini belgelemek amacıyla çekilir ve bazen delil değeri taşıyabilir. Ayrıca, bazı özel durumlarda bu fotoğraflar, "sembolik fotoğraflar" olarak da adlandırılabilir; örneğin, bir babanın enkaz altındaki kızının elini tutması gibi duygusal anları yansıtan fotoğraflar.

Türk Kızılayı, 6 Şubat depremlerinin ardından 548 bini aşkın haneye toplam 3,3 milyar lira nakit destek sağlamıştır. Ayrıca, deprem bölgesinde yürütülen çeşitli yardım faaliyetleri kapsamında: 427 milyon öğün sıcak yemek dağıtılmıştır. 3,9 milyon yardım malzemesi dağıtılmıştır. 115 bin 334 kişiye psikososyal destek sağlanmıştır. 26 bin 689 ısıtıcı, 35 bin branda, 78 bin 500 silikon kit, 51 bin kışlık kıyafet ve 49 bin 210 battaniye dağıtılmıştır. Bu veriler, Kızılay'ın deprem bölgesinde geniş bir kitleye yardım sağladığını göstermektedir.

Köpük evlerin yapılmasına neden olan olay, 2016 yılında Japonya'nın Kumamoto şehrinde meydana gelen 7,0 büyüklüğündeki depremdir. Bu depremde, Aso Çiftlik Arazisi'nde bulunan 480 köpük ev hiç hasar almazken, bölgedeki birçok yapı yıkıldı veya yandı.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE), depremleri çeşitli yöntemlerle tespit etmektedir: Sismik Cihazlar: Türkiye genelinde 1259 istasyon ve İstanbul'da 24 bölgede yerleştirilen sismik cihazlarla yer kabuğundaki hareketler anlık olarak izlenmektedir. Mobil Uygulama: KRDAE'nin geliştirdiği "Rasathana" mobil uygulaması sayesinde, Türkiye ve çevresindeki depremlerle ilgili güncel ve tarihi bilgilere erişim sağlanmaktadır. Deprem İstasyonları: Deprem istasyonlarından gelen veriler, otomatik olarak bilgisayar tarafından işlenebilmekte veya bir deprem uzmanı tarafından analiz edilebilmektedir. KRDAE, depremlerin yanı sıra tsunami, volkanik aktiviteler ve yer hareketleri gibi olayları da izlemektedir.

2 Ağustos 2025 tarihinde Ankara'nın Beypazarı ilçesinde meydana gelen depremin büyüklüğü 1,6 ML olarak ölçülmüştür. Daha önceki bazı Beypazarı depremlerinin şiddetleri ise şu şekildedir: 15 Ekim 2024: 2,3; 23 Temmuz 2025: 2; 20 Temmuz 2025: 2,1.

Seda Apartmanı'nın iddianamesinin gecikmesinin nedeni, depremin ardından geçen uzun süre ve bilirkişi raporlarının hazırlanması gibi süreçlerdir. İddianame, depremden tam 23 ay sonra, 8 Ocak 2025 tarihinde hazırlanmıştır. Gecikmenin diğer nedenleri: Bilirkişi raporlarının hazırlanması: Binanın proje ve yapım aşamalarındaki eksikliklerin tespiti için uzman raporlarının hazırlanması zaman almıştır. Yasal prosedürler: İddianamenin hazırlanması ve sunulması için gerekli olan yasal süreçlerin tamamlanması gerekmektedir. Bu faktörler, iddianamenin gecikmesine yol açmıştır.

Bitlis'te sık sık deprem yaşanmasının nedeni, bölgenin aktif fay hatları üzerinde yer almasıdır. Prof. Dr. Süleyman Pampal'ın açıklamalarına göre, Bitlis ve çevresinde büyük deprem üretebilecek faylar bulunmaktadır. Bitlis'teki depremlerin MTA'nın diri fay haritasında yer almaması, bölgenin jeolojik olarak özel bir alan olduğunu ve deprem haritasının güncellenmesi gerektiğini göstermektedir.

Fay hattı kırıldığında yer kabuğunda ani bir enerji boşalması meydana gelir ve bu durum depreme yol açar. Fay hattı kırılmasının diğer sonuçları: Sarsıntılar: Kırılma yer kabuğunun üst katmanlarına kadar ulaşırsa, yüzeyde ciddi sarsıntılar yaşanır. Hasar: Binalar, köprüler ve altyapılar zarar görebilir. Can kaybı: Özellikle yerleşim yerlerine yakın faylar kırıldığında can kaybı riski artar. Artçı depremler: Ana depremin ardından, kırılmanın devamı niteliğinde artçı depremler meydana gelir. İkincil afetler: Kırılma deniz altında gerçekleşirse tsunami oluşabilir; karasal alanlarda ise heyelan gibi ikincil afetler tetiklenebilir.

1976 yılında Van'da iki büyük deprem meydana gelmiştir: 1. 24 Kasım 1976 Çaldıran depremi: 7,5 Ms büyüklüğünde olup, 3840 kişinin ölümüne ve 9232 binanın hasar görmesine neden olmuştur. 2. 24 Kasım 1976 Van Özalp depremi: 7,3 Ms büyüklüğünde olup, etkileri Çaldıran depremi kadar yıkıcı olmamıştır. Bu depremler, Van'ın tarih boyunca yaşadığı en büyük depremlerden bazılarıdır.

2011 Tōhoku depremi ve tsunamisi sonucunda 19.759 kişi hayatını kaybetti.

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan'ın İstanbul depremi ile ilgili bazı görüşleri şunlardır: Büyüklük: Beklenen İstanbul depreminin çok büyük değil, orta büyüklükte olacağını belirtmiştir. Tarih: Deprem için en olası dönemin 2065 civarı olduğunu, gecikirse 2075 hatta 2150'ye kadar sarkabileceğini ifade etmiştir. Odak Noktası: Deprem odak noktasının Küçükçekmece'nin 25 kilometre açığında, deniz altında ve granit bir zeminde yer alacağını söylemiştir. Yıkım Riski: Kentin mevcut yapısal sorunları nedeniyle yıkım riskinin yüksek olduğuna dikkat çekmiştir. Ercan, depremlerle ilgili korku salan senaryoların yerine bilimsel verilerle hareket edilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Bu görüşler, bilimsel tahminler olup, depremlerin kesin zamanlaması ve büyüklüğü önceden kesin olarak belirlenemez.

Diyarbakır'daki fay hatlarının kaç yılda bir hareket ettiği kesin olarak bilinmemektedir. Ancak, bilim insanları fay hatlarının ne zaman kırılacağını belirlemek için paleosismoloji çalışmaları yürütmektedir. Doç. Dr. Azad Sağlam Selçuk'un önderlik ettiği bir ekip, Çaldıran ve Balıklıgöl fay zonları üzerinde yaptığı çalışmalarda, bu fayların 500 ila 700 yıl arasında bir süre sonra yeniden deprem üretebileceğini belirlemiştir. Fay hatlarının hareket sıklığı, fay hattına ve coğrafi koşullara göre değişiklik gösterebilir.

Kahramanmaraş depremi öncesi ve sonrası fotoğraflara şu sitelerden ulaşılabilir: sehiratlasi.com. ntv.com.tr. onedio.com. trthaber.com. gzt.com.

"Deprem 10.5" (Apocalypse 10.5) filmi aşağıdaki platformlardan izlenebilir: FullHDFilmizlesene.so. Hdfilmsitesi.icu. Fullhdfilmizle.nl. Film izleme platformları zaman zaman değişebileceği için, güncel bilgileri kontrol etmek önemlidir.

Ahlat taşı, depreme karşı dayanıklılık göstermektedir. Ahlat taşının depreme dayanıklı olmasının bazı nedenleri: Volkanik köken: Ahlat taşının volkanik kökeni, ona bir miktar depreme dayanıklılık kazandırmaktadır. Hafiflik: Ahlat taşının hafif olması, binaların taşıyıcı sistemine olumlu etki yapar. Boşluklu yapı: Taşın içindeki bağımsız boşluklar, deprem sırasında binaya etki eden kuvvetlerin etkisini azaltır. Ancak, Ahlat taşının basınç dayanımı çok düşük olduğundan, deprem riski taşıyan bölgelerde kullanımı için bir yapı mühendisine danışılması önerilir.

Tekirdağ'da bulunan deprem rasathanesi, Tekirdağ Büyük Şehir Belediyesi'ne bağlı olarak çalışan deprem öncü işaretleri izleme istasyonlarıdır. Bu istasyonlar, Tekirdağ'ın çeşitli bölgelerinde yer almaktadır: Barbaros İstasyonu; NKU İstasyonu; Marmara Ereğlisi İzleme İstasyonu; Marmara Ereğlisi Yeniçiftlik İzleme İstasyonu. Ayrıca, Tekirdağ'da Asyaport Limanı'nda, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü tarafından kurulmuş bir deprem ve tsunami gözlem istasyonu da bulunmaktadır.

Tsunamiler en çok depremlerde görülür. Tsunamiye neden olan depremlerin bazı özellikleri: Büyüklük: Genellikle 7.8 ve üzeri büyüklükteki depremler tsunamiye yol açabilir. Konum: Deprem, deniz tabanında meydana gelmelidir. Tür: Yakınsak veya levha tektoniği sınırları ile ilişkili itme hataları aniden hareket ettiğinde tsunami oluşabilir. Tsunamiye neden olan bazı büyük depremler: 26 Aralık 2004, Sumatra, Endonezya, 9.1 büyüklüğünde; 11 Mart 2011, Tohoku, Japonya, 9.0 büyüklüğünde; 22 Mayıs 1960, Şili, 9.5 büyüklüğünde.

Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) uzaktan eğitim kararının bazı nedenleri: Doğal afetler: 6 Şubat 2023'te Türkiye'de meydana gelen depremler nedeniyle, Yükseköğretim Kurulu 2022-2023 eğitim ve öğretim yılı bahar döneminin uzaktan öğretim yoluyla tamamlanmasını uygun görmüştür. Sağlık endişeleri: Salgın hastalıklar sırasında, özellikle COVID-19 pandemisi sırasında, uzaktan eğitim, yüz yüze eğitimin mümkün olmadığı durumlarda başvurulan bir yöntem olmuştur. Alt yapı ve hazırlık: Üniversitelerin uzaktan eğitim vermeye yönelik altyapı ve akademik hazırlıklarının geliştirilmesi gerektiği durumlar olmuştur.

10 Şubat 2025 tarihinde deprem beklenen iller arasında Adana, Hatay ve Orta Karadeniz bölgeleri bulunmaktadır. Bu bilgiler, SSGEOS adlı bir kuruluşun iddialarına dayanmaktadır ve bilimsel bir temele dayanmamaktadır. Depremlerin kesin zamanlaması ve yeri önceden tahmin edilemez. Güncel deprem bilgileri için AFAD ve Kandilli Rasathanesi'nin resmi web siteleri takip edilmelidir.

Ege Bölgesi'nde ne zaman büyük bir deprem olacağı kesin olarak tahmin edilemez. Ancak, bazı uzmanlar bölgede büyük depremlerin meydana gelebileceğini belirtmektedir. Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, Ege Bölgesi'nin yeni depremlere açık olduğunu ve özellikle Manisa, Akhisar, Muğla ve Aydın gibi illerin yüksek risk taşıdığını ifade etmektedir. Depremlerin ne zaman olacağını kesin olarak bilmek mümkün değildir ve bu tür tahminler bilimsel belirsizlikler içerir.