Düşman, kahraman, cesur, adalet kavramlarını içeren bir hikaye: Bir zamanlar, güzel bir Türk köyünde yaşayan genç bir yiğit vardı; adı Ahmet’ti. Bir gün, köyleri huzursuz bir durumla karşı karşıya kaldı. Ahmet, yanına küçük bir grup güçlü ve cesur genç adamı alarak düşman köyün yoluna düştü. Sonunda, düşman köyüne ulaştıklarında, her biri adaletin ve iyiliğin sembolü olan kılıçlarını salladılar. Ahmet ve arkadaşları, düşmanı yenecek kadar güçlüydü, ancak onlar asla kan dökmek istemedi. Geri döndüklerinde, Ahmet ve arkadaşları köylerine kahramanlar gibi karşılandılar. Bu hikaye, Türk yiğitlik geleneğinin en iyi yönlerini yansıtan bir örnektir.