Borç

Bonolar dört ana çeşide ayrılır: 1. Hazine Bonosu: Devletin kendi ihtiyaçlarını karşılamak için çıkardığı borç senedidir. 2. Banka Bonosu: Kalkınma ve yatırım bankaları tarafından borçlu sıfatı ile çıkartılan senetlerdir. 3. Altın, Gümüş, Platin Bonoları: Kıymetli madenler piyasası üyesi bankalar veya aracı kurumlar tarafından kıymetli maden cinsinden çıkartılan senetlerdir. 4. Finansman Bonoları: Anonim ortaklık statüsündeki bankalar, büyük firmalar ve finans kuruluşları tarafından ihraç edilen borç senetleridir.

Şirket ortağının borcu, genel olarak şirkete yansıtılamaz, çünkü ticari şirketin kendi tüzel kişiliği vardır ve hak ile borçları kendine aittir. Ancak, iki istisnai durumda şirketin borcunun şirket ortağından tazmin edilmesi mümkündür: 1. Sermaye koyma borcunu yerine getirmeyen ortaktan tazmin: Eğer bir ortak, taahhüt ettiği sermaye borcunu tamamen yerine getirmemişse, bu borçtan sorumlu tutulur. 2. Tüzel kişilik perdesini kaldırmak suretiyle tazmin: Mahkemeler, bazı durumlarda tüzel kişilik perdesini kaldırarak, şirketin borçlarından ortakları doğrudan sorumlu tutabilir.

Hacze itiraz edildiğinde, üçüncü kişi icra dairesine ödeme yapmaktan veya mal teslim etmekten kurtulur. Ancak, alacaklı, bu itirazın gerçeğe aykırı olduğunu düşünürse, İcra ve İflas Kanunu'nun 338/I maddesi uyarınca üçüncü kişinin cezalandırılmasını ve 89/IV maddesi uyarınca tazminata mahkum edilmesini talep edebilir. Ayrıca, itirazın haksız bulunması durumunda, üçüncü kişi hakkında icra takibi başlatılabilir ve borcu kabul etmiş sayılır.

Banka hesabında para yoksa, borç genellikle ödenemez. Çünkü bankanın, kredi veya kredi kartı borcunu tahsil edebilmesi için hesapta yeterli bakiye bulunması gerekmektedir. Ancak, otomatik ödeme talimatı verilmişse ve bu talimat geçerli ise, banka diğer hesaplardaki paraları da çekerek borcu ödeyebilir.

Evet, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'a göre, amme alacağı ödenmezse haciz uygulanabilir. Amme alacağının ödenmemesi durumunda, tahsil dairesince cebren tahsil işlemi başlatılır. Ayrıca, üçüncü şahıslar tarafından haczedilmiş mallar üzerinde de amme alacağı için tatbik edilen hacizden önce tesis edilmiş bir rehin bulunmadığı sürece, amme alacakları ilk haciz alacaklısının haczine iştirak eder.

Haciz satış isteme süresi, borçlunun taşınır malları için hacizden itibaren altı ay, taşınmaz malları için ise bir yıldır. Bu süre, haciz kararının alındığı andan değil, haczin uygulandığı andan itibaren işlemeye başlar. Dolayısıyla, hesaplama şu şekilde yapılır: 1. Taşınır mallar: Haciz tarihinden itibaren geriye doğru altı ay sayılır. 2. Taşınmaz mallar: Haciz tarihinden itibaren bir yıl sayılır.

İcra geldikten sonra adres değişikliği yapılması durumunda, yeni adresin icra dairesine bildirilmesi gerekmektedir. Yapılması gereken adımlar şunlardır: 1. İkametgah Değişikliği: Yeni adresi resmi olarak güncellemek için nüfus müdürlüğüne başvurulmalıdır. 2. İcra Dairesine Bildirim: Yeni adres bilgisi, borçlu olunan icra dosyasının bulunduğu icra dairesine yazılı olarak bildirilmelidir. 3. Alacaklıya Bildirim: Mümkünse, yeni adresin alacaklıya da bildirilmesi uygun olabilir. Adres değişikliğini bildirmeyen kişiler idari para cezası ile karşı karşıya kalabilirler.

Gelir faturası, bir hizmet veya ürün karşılığında alıcının borçlandığı tutarı gösteren satıcı tarafından düzenlenen resmi belgedir.

İlamsız icra takibi, borçlunun ödeme emrine itiraz etmemesi durumunda 7 gün içinde kesinleşir.

Reel Alacak, bankalar ve diğer mali kuruluşlardan devir ve temlik alınmış olan alacaklar nedeniyle borçlu bulunan gerçek ve tüzel kişilerin güncel borç bakiyelerini takip etmektedir.

Banka kredi kartı borcu ihtarnamesi göndermek için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. İhtarnamenin Hazırlanması: İhtarnamede alacaklı ve borçlu bilgileri, borcun miktarı ve faiz bilgileri, borçluya verilen ek süre gibi unsurların yer alması gereklidir. 2. İletim Yöntemi: İhtarname, noter aracılığıyla veya iadeli taahhütlü posta ile gönderilebilir. Bu, belgenin hukuki delil olarak kullanılabilmesi için önemlidir. 3. Tebliğ Alınması: İhtarnamenin tebliğ edildiğine dair şerh veya evrakın saklanması önerilir. Eğer ihtarname noter kanalıyla gönderilecekse, noter masrafının; PTT aracılığıyla gönderilecekse posta masrafının ödenmesi gerekecektir. Yasal süreç ve haklar konusunda kesin bilgi almak için bir hukuk uzmanına danışılması önerilir.

"Haricen tahsil nedeniyle işlemden kaldırıldığından dosya fekine karar verilmiştir" ifadesi, icra dosyasının, alacaklının borcu haricen tahsil etmesi sonucu kapatılmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi anlamına gelir.

Kırgızistan, Türkiye'den 62,3 milyon dolar borç almıştır.

Vergi dairesine olan borç ödenmeden bloke kalkmaz. Bloke işleminin kaldırılması için öncelikle tüm borçların ödenmesi ve bu ödemenin belgelenmesi gerekmektedir. Borçların ödenmesinin ardından, vergi dairesine giderek bloke kaldırma işlemi için başvuru yapılması gerekir.

İcra takibinden önce ödeme yapılması durumunda aşağıdaki sonuçlar ortaya çıkar: 1. Haciz işlemi durdurulur: Borçlu, borcunu tamamen ödeyerek icra takibini ve haciz işlemlerini durdurabilir. 2. Resmi belge alınır: Ödeme yapıldığında, borcun kapandığına dair resmi bir belge alınır ve bu belge icra mahkemesine sunulabilir. 3. Alacaklı tahsil eder: Ödeme, alacaklı tarafın alacağını tahsil etmesini sağlar ve hukuki süreçten kaçınılmış olur. Ancak, ödemenin geçerli ve belgelenmiş olması önemlidir; aksi takdirde alacaklı, ödenen meblağın neye karşılık yapıldığını ispatlayamayabilir.

İcra dosyasının infaz şerhi olarak kapatılması, borcun tamamen ödendiği ve icra takibinin sonlandığı anlamına gelir. Bu durumda aşağıdaki hukuki sonuçlar doğar: 1. Hacizlerin kaldırılması: Borçlunun malvarlığı üzerindeki hacizler kaldırılır, bu da taşınmazları, banka hesapları veya maaşı üzerindeki hacizlerin sona ermesi demektir. 2. Borcun tamamen kapanması: Borçlunun borcunu ödediği ve icra dosyasının kapandığı resmi olarak belgelenir, bu durum alacaklının yeniden aynı borçla ilgili icra takibi başlatmasını engeller. 3. Sicil kaydının temizlenmesi: İcra dosyasının kapanması, borçlunun kredi sicilinin düzelmesine katkı sağlayabilir. Eğer icra dosyası kapatılmamışsa, borçlu icra mahkemesine başvurarak dosyanın kapatılmasını talep edebilir veya alacaklıya karşı şikayette bulunabilir.

Onaylanan tutarın düşük çıkmasının birkaç nedeni olabilir: 1. Kredi Notu: Düşük kredi notu, bankaların kredi verme kararını olumsuz etkiler ve onaylanan tutarın düşük olmasına yol açabilir. 2. Gelir-Gider Dengesi: Bankaların, başvuru sahibinin gelirine göre kredi ödeme kapasitesini değerlendirmesi ve yüksek borç/gelir oranının kredi başvurusunu reddetmesine neden olması. 3. Mevcut Borçlar: Yüksek mevcut borçlar, bankaların yeni bir kredi yükünü kaldırabileceklerine güvenmemelerine ve başvuruyu reddetmelerine sebep olabilir. 4. Ekonomik Belirsizlikler: Ekonomik koşullar ve bankaların risk yönetimi stratejileri, kredi onaylama süreçlerini etkileyebilir. 5. Ekspertiz Raporu: Gayrimenkul kredilerinde, ekspertiz raporunun evin değerini düşük değerlendirmesi de onaylanan tutarın düşük olmasına yol açabilir.

KYK kredi ve yurt borcu aynı anda ödenebilir, çünkü KYK kredi ve yurt ödemeleri için kullanılan sistemler aynıdır ve her iki işlem de Ziraat Bankası üzerinden gerçekleştirilir.

İmzaya itirazın kabul edilmesi durumunda, takip durur ve alacaklının kötü niyeti tespit edilirse mahkeme, alacaklının takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini kararlaştırır. Ayrıca, borçlu lehine icra inkar tazminatı ve %10 para cezası verilebilir. İmzaya itirazın kabulü kararı, takip konusu alacakta ihtilaflı kalan miktar temyiz sınırını geçerse temyiz edilebilir.

Temdit faizi, borçların ödeme tarihlerinin (vadelerinin) ertelenmesi durumunda uygulanan bir faiz türüdür.