Antropoloji

Ateşi ilk bulan kişi olarak Pekin Adamı kabul edilir, bu ilkel insan yaklaşık 500 bin yıl önce ateşi bilinçli olarak kullanmıştır. Ancak, 1981 yılında Kenya'da ve 1988 yılında Güney Afrika'da bulunan kalıntılar, hominid denen ilkel insanların 1,42 milyon yıl önce ateşi kontrollü olarak kullandığını ortaya koymuştur.

Kon-Tiki'nin amacı, Norveçli bilim insanı Thor Heyerdahl tarafından, eski Peru kültüründen gelen insanların okyanusu aşarak Polinezya'ya yerleşmiş olduklarını kanıtlamak idi.

Antropolojinin dört temel alt dalı şunlardır: 1. Fizik/Biyolojik Antropoloji: İnsanın biyolojik yapısını ve genetik özelliklerini inceler. 2. Arkeolojik Antropoloji: Tarih öncesi toplumları maddi kalıntılar aracılığıyla araştırır. 3. Linguistik Antropoloji: Dilin kültürle ilişkisini ve toplumların dili nasıl kullandığını inceler. 4. Sosyal/Kültürel Antropoloji: Toplumu ve kültürü, toplumlar arasındaki benzerlik ve farklılıkları araştırarak inceler.

Antropolojinin dört temel alt dalı şunlardır: 1. Fizik/Biyolojik Antropoloji: İnsanın biyolojik yapısını ve genetik özelliklerini inceler. 2. Arkeolojik Antropoloji: Tarih öncesi toplumları maddi kalıntılar aracılığıyla araştırır. 3. Linguistik Antropoloji: Dilin kültürle ilişkisini ve toplumların dili nasıl kullandığını inceler. 4. Sosyal/Kültürel Antropoloji: Toplumu ve kültürü, toplumlar arasındaki benzerlik ve farklılıkları araştırarak inceler.

İnsanların oluşumu iki ana perspektiften incelenebilir: tarih öncesi devirler ve bilimsel araştırmalar. Tarih öncesi devirlere göre, insanlar sırasıyla taş, toprak ve maden kullanarak alet yapmayı öğrenmişlerdir. Bilimsel araştırmalara göre ise, insanlar yaklaşık 65-55 milyon yıl önce primat takımında evrimleşmeye başlamışlardır.

Tiwi Adaları'nda Tiwi halkı yaşamaktadır. Bu halk, Avustralya'nın yerlileri olan Aborijinlerdendir ve kültürel ve dilsel olarak anakara Arnhem bölgesindeki yerlilerden farklıdırlar.

İnsanın ilk ortaya çıkışı yaklaşık 300.000 yıl önce Afrika'da gerçekleşmiştir. Bilimsel teorilere göre iki ana görüş bulunmaktadır: 1. "Afrika Dışından" Modeli: Modern insanların son 200.000 yıl içinde tek bir ata grubundan Afrika'da ortaya çıktığını ve daha sonra dünyaya yayıldığını öne sürer. 2. "Çok Bölgeli" Model: İnsan atalarının yaklaşık iki milyon yıl önce Afrika'yı terk ederek Asya ve Avrupa'da bölgesel gruplar oluşturduğunu ve modern insanların bu bölgelerde eş zamanlı olarak evrimleştiğini savunur. Ayrıca, fosil kayıtları ve DNA çalışmaları, insanın evrimsel sürecinin daha karmaşık olduğunu ve yerel arkaik popülasyonlarla etkileşim içinde olduğunu göstermektedir.

Son kalan kabileler dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşamaktadır: 1. Papua Yeni Gine: Aktif yanardağlar ve dev dalgaların günlük yaşamın bir parçası olduğu bu adada birçok kabile, dış dünyayla bağlantısı olmadan dağlık bölgelerde yaşamaktadır. 2. Rusya'nın Çukotka Bölgesi: Bering Boğazı kıyısında yer alan bu bölgede Çukçi, Çuvantsi ve Siberya Yupikleri gibi kabileler ren geyiği sürüleri besleyerek yaşamaktadır. 3. Peru ve Brezilya Amazon Ormanları: Mashco-Piro, Kawahiva ve Yanomami gibi kabileler, bu bölgelerde avcı-toplayıcı bir yaşam sürmektedir. 4. Kuzey Sentinel Adası (Hint Okyanusu): Sentinelese halkı, bu adada tamamen izole bir şekilde yaşamaktadır ve dış dünyayla teması kesin bir şekilde reddetmektedir.

Homo Sapiens'in ilk atası olarak kabul edilen tür, Ardipithecus ramidus'tur.

Çinli kızların ortalama boyu 1.60-1.65 metre arasındadır.

Homo sapiens (modern insan), yaklaşık 70.000-100.000 yıl önce Afrika'dan göç etmeye başlayarak dünyaya yayıldı.

Kahverengi gözlülerin atası, tüm insanların uzun zaman önce sahip olduğu ortak kahverengi göz rengidir. Bu renk, genetik bir mutasyon sonucu melanin üretiminin azalması ve mavi gözlerin ortaya çıkmasıyla değişmiştir.

İnsan türü, yaklaşık 200.000 yıldır dünyada bulunmaktadır.

Afrika'da 500 ila 8500 arasında yerli halk olduğu tahmin edilmektedir.

Anatolid kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Coğrafya Terimi: Anatolid, Anadolu Yarımadası veya Küçük Asya olarak da bilinen, Asya kıtasının batısında, Ege Denizi, Akdeniz ve Karadeniz arasında yer alan yaklaşık 755.000 km²'lik dağlık yarımadayı ifade eder. 2. Antropoloji Terimi: Anatolid, Antik Yunancada "doğuş, kalkış" anlamına gelen ve Bronz Çağı Anadolu halklarına (Hititler, Luwiler, Lidyalılar) atfedilen bir antropolojik tip olarak tanımlanır.

Kon-Tiki, Norveçli bilim insanı Thor Heyerdahl ve arkadaşlarının 1947'de Güney Amerika'nın batı kıyılarından Tahiti'nin doğusundaki adalara yaptıkları yolculukla, eski çağlarda Amerika'da yaşayan insanların okyanusu salla geçerek Polinezya'da koloniler kurmuş olabileceği teorisini kanıtlamaya çalıştı. Heyerdahl ve ekibi, Callao'da (Peru) yetişen balsa ağacı kütüklerinden yaptıkları ve Kon-Tiki adını verdikleri salla 4.300 millik yolu 101 günde almayı başardılar.

Homo Sapiens'in insan türünün tek temsilcisi olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Zihinsel ve Bilişsel Yetenekler: Homo Sapiens, karmaşık düşünme yeteneği, dil kullanımı ve soyut düşünce ile diğer türlerden ayrılır. 2. Sosyal Organizasyon: Homo Sapiens, topluluklar halinde yaşayarak iş bölümü yapmış ve sosyal bağlar kurmuştur. 3. Adaptasyon ve Göç: Homo Sapiens, çevreye uyum sağlama ve göç etme yeteneği sayesinde dünyanın dört bir yanına yayılarak diğer insan türlerinin yerini almıştır. 4. Genetik İzolasyon: Genetik araştırmalar, Homo Sapiens'in diğer insan türleriyle genetik alışveriş yapmasına rağmen, sonunda tek bir tür olarak kaldığını göstermektedir.

Homo sapiens (modern insan) tarihi, yaklaşık 300.000 yıl öncesine dayanmaktadır.

Etnografik araştırma örnekleri şunlardır: 1. İşyeri Kültürü: Bir teknoloji şirketinde çalışan davranışlarını gözlemlemek ve röportajlar yapmak. 2. Geleneksel Topluluklar: Bir yerli kabilenin kültürel uygulamalarını belgelemek için onlarla yaşamak ve törenlerine katılmak. 3. Online Topluluklar: Sosyal medya platformlarında sanal arkadaşlıkların oluşumunu ve çatışma çözümlerini incelemek. 4. Eğitim: Öğrencilerin öğrenme tutumlarını ve motivasyonlarını gözlemlemek ve onlarla röportaj yapmak. 5. Sağlık Hizmetleri: Hastaların tedavi süreçlerine tepkilerini ve tedavi önerilerine ilişkin görüşlerini araştırmak. Diğer etnografik araştırma örnekleri arasında yiyecek tezgahı satıcılarının etkileşimleri, sokak sanatçılarının performansları ve stroke hastası bir kişinin iyileşme süreci yer alabilir.

Öpüşmenin kökeni en az 4.500 yıl öncesine dayanmaktadır.